Yarın Riva'nın satışı için Galatasaray Lisesi'nde olağanüstü genel kurul var. Canaydın yönetimi Riva'nın satışı için yetki istiyor. Galatasaraylı bu konuyu yıllarca tartışmış ve her seferinde 'Riva bizim en değerli malımız onu iyi değerlendirmek gerek' diyerek Riva'yı gözü gibi korumuştu. Son haftalarda Riva yine tartışılıyor. Hiç kimse Riva satılmasın demiyor ancak; görüşler üç ana başlıkta toplanıyor; 1 - Galatasaray'ın kurtuluşu için Riva değerlendirilmelidir. 2 ' Borç kapatmak için Riva asla satılmamalıdır. 3 ' Dört senedir başarısız gözüken Canaydın yönetimi yerine üç çay sonraki seçim beklenmeli ve yeni yönetim daha detaylı bir sunumla Riva'yı değerlendirmelidir.
İşin gerçeği ise şudur
Yönetime gelir gelmez altmış milyon dolar kefalette bulunan Özhan Canaydın bugün bankaların Riva arazisine yönelmesinden sonra paniğe kapıldı, mühim olan arazinin gitmesi değil, Canaydın'ın parasını kurtarmasıdır. İşte burası çok önemli. Hiçbir Galatasaraylı Canaydın'ın yıllardır kazandığı anasının ak sütü gibi helal parasını Galatasaray uğruna kaybetmesini içine sindiremez. Ancak kazın ayağı öyle değil diyenler de var. O da şu; Galatasaray başkanlığı bir bedeldir. Ödersin olur biter. Canaydın bunları bilerek geldi. Dört senedir çarelerini bulsaydı. Canaydın da diyor ki; Ben güvenilir dürüst bir insanım Galatasaraylı bana güvenecek ve bu izni bana verecek. Ben hallederim, diyor. Galatasaraylı da diyor ki; Sen bizim canımızsın ama Riva'yı da Selahattin Beyazıt beceriksizler satsın diye almadı ki! Biz orayı yıllardır daha iyi değerlendirmek için tuttuk. Senden önceki başkanlar da nice zorluklar yaşadı ama sattırmadık'
Başka gerçekler de var
Keşke Canaydın 60 milyon dolar kredi kefaletinde bulunmasaydı da başkan olur olmaz Riva'yı satsaydı. Hem dört sene süresince bu kadar faiz yemezdik hem de Canaydın'ın bu kadar tafrasını çekmezdik'
Böyle bir yetkiyi kardeş kardeşe vermez!
Mesele açık ve nettir Riva hakkında kimse olumsuz değil ama doğru dürüst bir şey de bilmiyor. Yapılan bilgilendirme toplantıları kimseyi tatmin etmemiş, ortada aydınlanmamış noktalar var. Riva Projesini kim yapacak' Hangi şartlarda yapacak' Kazancımız ne olacak' Trilyon dolarlara mı satılacak bir liraya mı gidecek' O zaman da; 'Yahu kardeşim böyle bir yetkiyi kardeş kardeşe vermez!' diyorlar'
Riva'yı anlatıyorlar: mış mış da mış mış'
Son günlerde Canaydın ve Refik Arkan çeşitli mekanlarda Riva Projesi'ni anlattılar. Teklifler var deniyor ama kimler bilinmiyor' Bir ara Kayı İnşaat dendi, sonra Başka firmaların da olduğu söylendi, iş TOKİ'ye kadar uzandı ama ortada derin bir bilgi yok! 7 kişilik komisyon kurulsun deniyor' Kadıköy Büyük Kulüp'te yapılan toplantıya 150-200 üye katıldı. Genel kanı odur ki; Canaydın ve Refik Arkan anlatım zorluğu çekiyorlar. Olayı doğru dürüst bilen yok. Sorulan sorulara net cevaplar alınamıyor. Sözün kısası Galatasaraylı yarın Riva hakkında ne karar verecek bilemiyor. İşi bilenler ise olayı anlatmak için mikrofona geliyor ve ortalık daha da karışıyor.
Riva Projesi nedir'
Riva, Beykoz sırtlarında 1.175 dönüm bir arazi. Selahattin Beyazıt'ın başkanlığı döneminde (1975) onun mucize hamlesiyle 1 milyon 100 bin liraya alınmış. Neredeyse bedava' Yıllardır efsane Başkan Selahattin Beyazıt Riva ile anıldı ve Galatasaraylı ona duyduğu şükran borcunu sanırım hala ödeyemedi. Kadere bakın ki Riva şimdi borç ödemek için satılıyor. 1.175 dönüm alanın 206 dönümü özel orman alanı. Yani kullanım dışı. 32 dönüm alan da yol, okul vs için ayrılıyor. Geri kalan 868 dönüm inşaat alanı ise KAKS denen bir mimari teknik hesaplamayla; 868 x 0.20 = 173 bin metrekarelik kapalı alanda imara izin oluşuyor. Bu da 200 metrekarelik 865 konut demek oluyor. Binaların yüksekliği ise; 7 metre olacak, yani en fazla üç kat. (Riva'nın imar durumu için Canaydın yönetimi epey uğraş verdi ve imar alanı %16'dan %25'e çıkması için gayret sarfedildi ama %20'ye izin çıktı.)
Riva bugün için satılmaya hazır gözükmüyor
Konuyla ilgili Oğuz İmregün şöyle diyor; 'Riva'yı biz satmazsak zaten bankalar haciz yoluyla el koyacak. Riva mutlaka satılmalı ve Galatasaray bir kısım borcundan kurtulmalı.' Oğuz İmregün; Alp Yalman'ın yönetiminde bulunmuş, Galatasaray'ın kamil ismi, ünlü ve saygın bir avukat. Öte yandan Divan Kurulu için Galatasaray Lisesi'nde yapılan bilgilendirme toplantısında ise üye Halit Narin; 'Riva borcun bir kısmını ödemek için satılıyorsa sakın satılmasın, borcun tamamını ödeyemezseniz Riva'yı satmanın bir anlamı kalmaz, ziyan olur gider' diyor. Herkes ayrı düşünüyor, bilgiler net değil ve proje hakkında belirsizlik çok' Satış bedeli için de bir netlik yok. Canaydın şöyle bir ifade kullanıyor; 'Kulüp + banka + müteahhit üçgeninde 3 ' 5 sene arasında belki 150 milyonluk bir hasılat elde edilecek ama bu senelere gebe. Bugün bize taze para gerek bu hesap üzerinden 75 milyon dolar verilirse biz buna razıyız.' Yani özetle; 'beklemeye tahammülümüz yok' diyor. Her şey bir yana ama; başkanlar da Galatasaray'a hizmet ederken koltuklarını kaybetmeli ama servetlerini kaybetmemelidirler, diye düşünüyorum. Ama benim gibi düşünmeyenler de var; 'Madem ki Canaydın kurtarmaya geldi o zaman elini cebine atacak. Galatasaray kulübü dört sene sefa sürülüp, kaynak yaratamayanların mekanı değildir. Canaydın bu parayı geri almamalıdır' diyorlar.
Hasılatı paylaşım yöntemi
Büyük kulüpteki toplantıda bir harita mühendisi; 'Hasılatı paylaşım yöntemi' uygulayacağız diyen yönetime şöyle sesleniyor; 'Riva arazisini satmak yerine ortaklık yaparak bir miktar peşin almak ve zaman içinde hasılatı artırmak, evler yapıldıkça kar elde etmek' belki ilk bakışta güzel geliyor ama bunun uygulanması mümkün değildir. Denetimi kim nasıl yapacak'' diyor' Sorusuna verilecek cevap yok! Karı saptamak o kadar kolay değil. O zaman müteahhidin ve bankanın beyanlarına itibar edeceksin. Zarar etmeleri de söz konusu. Hasılatı paylaşım metodu belki artı gelirler katacak ama pek sağlıklı bulunmuyor. Çünkü denetlemesi zor.
TOKİ yöntemi
Yine Büyük Kulüp'te Kadıköy Belediye Başkan Yardımcısı Şefik Toprak, TOKİ örneğini gösteren Refik Arkan ve Canaydın'a cevaben şöyle diyor; 'Yanlış bilgiler veriliyor. TOKİ bir devlet kuruluşudur. O formülün Galatasaray'a uygulanması hayaldir. Çünkü orada devlet garantisi vardır. İki ayrı şeyi birbirine karıştırmayın.' Camia yine belirsizlik içine giriyor. Kısacası; Ne yönetim ne de üyeler RİVA hakkında kesin bir bilgiye sahip! Genel Kurul'dan bu kararın geçmesi biraz zor gözüküyor! Çünkü Galatasaray inanmadığı bir şeyin iznini kolay kolay vermez. Ayrıca RİVA hiçbir kulübümüzün sahip olmadığı bir değerdir, değerini bulmadan elden çıkarılamaz! Çıkarılmamalıdır. Bu oylama biraz da Canaydın yönetiminin bir güven oylaması olarak görülmekte ve karar ince elenip sık dokunmaktadır. Galatasaraylı sağduyu sahibi insanlar topluluğudur. Ve biraz da tutucudur. Malını kolay kolay satmaz da sattırmaz da'
Bir başka öneri daha var
Yumurta kapıya gelince Genel Kurul'a baskı yapılarak RİVA satılmak isteniyor, deniyor. Madem ki üç ay sonra seçim var, yeni gelen yönetim RİVA hakkında tasarruf sahibi olsun. Bu arada da satışla ilgili detaylı bilgileri önceden genel kurula sunulsun üyeler de oy kullanmaya olayı bilerek gelsinler, deniyor' Dört senedir başarısız olmuş bu yönetime giderayak bu yetki verilemez, diyorlar. Hele hele kredi bulma konusunda Sahip Som gibi bir örnekle 700 bin dolar kaybeden bir başkana bu yetki verilemez deniyor' En can alıcı sonuç da şu; Tamam RİVA satılsın ama başka kaynaklar yaratılamazsa iki sene sonra yine bir başka mal varlığının satışı gündeme gelecek, çünkü bu yönetim kaynak yaratamıyor. Allah Canaydın Başkan'a kolaylık versin. Camiaya da sabır ve akıl'
Sonraki yazı:
Tulun'a konuşma yasağı ! Okumak için tıklayın...
İşin gerçeği ise şudur
Yönetime gelir gelmez altmış milyon dolar kefalette bulunan Özhan Canaydın bugün bankaların Riva arazisine yönelmesinden sonra paniğe kapıldı, mühim olan arazinin gitmesi değil, Canaydın'ın parasını kurtarmasıdır. İşte burası çok önemli. Hiçbir Galatasaraylı Canaydın'ın yıllardır kazandığı anasının ak sütü gibi helal parasını Galatasaray uğruna kaybetmesini içine sindiremez. Ancak kazın ayağı öyle değil diyenler de var. O da şu; Galatasaray başkanlığı bir bedeldir. Ödersin olur biter. Canaydın bunları bilerek geldi. Dört senedir çarelerini bulsaydı. Canaydın da diyor ki; Ben güvenilir dürüst bir insanım Galatasaraylı bana güvenecek ve bu izni bana verecek. Ben hallederim, diyor. Galatasaraylı da diyor ki; Sen bizim canımızsın ama Riva'yı da Selahattin Beyazıt beceriksizler satsın diye almadı ki! Biz orayı yıllardır daha iyi değerlendirmek için tuttuk. Senden önceki başkanlar da nice zorluklar yaşadı ama sattırmadık'
Başka gerçekler de var
Keşke Canaydın 60 milyon dolar kredi kefaletinde bulunmasaydı da başkan olur olmaz Riva'yı satsaydı. Hem dört sene süresince bu kadar faiz yemezdik hem de Canaydın'ın bu kadar tafrasını çekmezdik'
Böyle bir yetkiyi kardeş kardeşe vermez!
Mesele açık ve nettir Riva hakkında kimse olumsuz değil ama doğru dürüst bir şey de bilmiyor. Yapılan bilgilendirme toplantıları kimseyi tatmin etmemiş, ortada aydınlanmamış noktalar var. Riva Projesini kim yapacak' Hangi şartlarda yapacak' Kazancımız ne olacak' Trilyon dolarlara mı satılacak bir liraya mı gidecek' O zaman da; 'Yahu kardeşim böyle bir yetkiyi kardeş kardeşe vermez!' diyorlar'
Riva'yı anlatıyorlar: mış mış da mış mış'
Son günlerde Canaydın ve Refik Arkan çeşitli mekanlarda Riva Projesi'ni anlattılar. Teklifler var deniyor ama kimler bilinmiyor' Bir ara Kayı İnşaat dendi, sonra Başka firmaların da olduğu söylendi, iş TOKİ'ye kadar uzandı ama ortada derin bir bilgi yok! 7 kişilik komisyon kurulsun deniyor' Kadıköy Büyük Kulüp'te yapılan toplantıya 150-200 üye katıldı. Genel kanı odur ki; Canaydın ve Refik Arkan anlatım zorluğu çekiyorlar. Olayı doğru dürüst bilen yok. Sorulan sorulara net cevaplar alınamıyor. Sözün kısası Galatasaraylı yarın Riva hakkında ne karar verecek bilemiyor. İşi bilenler ise olayı anlatmak için mikrofona geliyor ve ortalık daha da karışıyor.
Riva Projesi nedir'
Riva, Beykoz sırtlarında 1.175 dönüm bir arazi. Selahattin Beyazıt'ın başkanlığı döneminde (1975) onun mucize hamlesiyle 1 milyon 100 bin liraya alınmış. Neredeyse bedava' Yıllardır efsane Başkan Selahattin Beyazıt Riva ile anıldı ve Galatasaraylı ona duyduğu şükran borcunu sanırım hala ödeyemedi. Kadere bakın ki Riva şimdi borç ödemek için satılıyor. 1.175 dönüm alanın 206 dönümü özel orman alanı. Yani kullanım dışı. 32 dönüm alan da yol, okul vs için ayrılıyor. Geri kalan 868 dönüm inşaat alanı ise KAKS denen bir mimari teknik hesaplamayla; 868 x 0.20 = 173 bin metrekarelik kapalı alanda imara izin oluşuyor. Bu da 200 metrekarelik 865 konut demek oluyor. Binaların yüksekliği ise; 7 metre olacak, yani en fazla üç kat. (Riva'nın imar durumu için Canaydın yönetimi epey uğraş verdi ve imar alanı %16'dan %25'e çıkması için gayret sarfedildi ama %20'ye izin çıktı.)
Riva bugün için satılmaya hazır gözükmüyor
Konuyla ilgili Oğuz İmregün şöyle diyor; 'Riva'yı biz satmazsak zaten bankalar haciz yoluyla el koyacak. Riva mutlaka satılmalı ve Galatasaray bir kısım borcundan kurtulmalı.' Oğuz İmregün; Alp Yalman'ın yönetiminde bulunmuş, Galatasaray'ın kamil ismi, ünlü ve saygın bir avukat. Öte yandan Divan Kurulu için Galatasaray Lisesi'nde yapılan bilgilendirme toplantısında ise üye Halit Narin; 'Riva borcun bir kısmını ödemek için satılıyorsa sakın satılmasın, borcun tamamını ödeyemezseniz Riva'yı satmanın bir anlamı kalmaz, ziyan olur gider' diyor. Herkes ayrı düşünüyor, bilgiler net değil ve proje hakkında belirsizlik çok' Satış bedeli için de bir netlik yok. Canaydın şöyle bir ifade kullanıyor; 'Kulüp + banka + müteahhit üçgeninde 3 ' 5 sene arasında belki 150 milyonluk bir hasılat elde edilecek ama bu senelere gebe. Bugün bize taze para gerek bu hesap üzerinden 75 milyon dolar verilirse biz buna razıyız.' Yani özetle; 'beklemeye tahammülümüz yok' diyor. Her şey bir yana ama; başkanlar da Galatasaray'a hizmet ederken koltuklarını kaybetmeli ama servetlerini kaybetmemelidirler, diye düşünüyorum. Ama benim gibi düşünmeyenler de var; 'Madem ki Canaydın kurtarmaya geldi o zaman elini cebine atacak. Galatasaray kulübü dört sene sefa sürülüp, kaynak yaratamayanların mekanı değildir. Canaydın bu parayı geri almamalıdır' diyorlar.
Hasılatı paylaşım yöntemi
Büyük kulüpteki toplantıda bir harita mühendisi; 'Hasılatı paylaşım yöntemi' uygulayacağız diyen yönetime şöyle sesleniyor; 'Riva arazisini satmak yerine ortaklık yaparak bir miktar peşin almak ve zaman içinde hasılatı artırmak, evler yapıldıkça kar elde etmek' belki ilk bakışta güzel geliyor ama bunun uygulanması mümkün değildir. Denetimi kim nasıl yapacak'' diyor' Sorusuna verilecek cevap yok! Karı saptamak o kadar kolay değil. O zaman müteahhidin ve bankanın beyanlarına itibar edeceksin. Zarar etmeleri de söz konusu. Hasılatı paylaşım metodu belki artı gelirler katacak ama pek sağlıklı bulunmuyor. Çünkü denetlemesi zor.
TOKİ yöntemi
Yine Büyük Kulüp'te Kadıköy Belediye Başkan Yardımcısı Şefik Toprak, TOKİ örneğini gösteren Refik Arkan ve Canaydın'a cevaben şöyle diyor; 'Yanlış bilgiler veriliyor. TOKİ bir devlet kuruluşudur. O formülün Galatasaray'a uygulanması hayaldir. Çünkü orada devlet garantisi vardır. İki ayrı şeyi birbirine karıştırmayın.' Camia yine belirsizlik içine giriyor. Kısacası; Ne yönetim ne de üyeler RİVA hakkında kesin bir bilgiye sahip! Genel Kurul'dan bu kararın geçmesi biraz zor gözüküyor! Çünkü Galatasaray inanmadığı bir şeyin iznini kolay kolay vermez. Ayrıca RİVA hiçbir kulübümüzün sahip olmadığı bir değerdir, değerini bulmadan elden çıkarılamaz! Çıkarılmamalıdır. Bu oylama biraz da Canaydın yönetiminin bir güven oylaması olarak görülmekte ve karar ince elenip sık dokunmaktadır. Galatasaraylı sağduyu sahibi insanlar topluluğudur. Ve biraz da tutucudur. Malını kolay kolay satmaz da sattırmaz da'
Bir başka öneri daha var
Yumurta kapıya gelince Genel Kurul'a baskı yapılarak RİVA satılmak isteniyor, deniyor. Madem ki üç ay sonra seçim var, yeni gelen yönetim RİVA hakkında tasarruf sahibi olsun. Bu arada da satışla ilgili detaylı bilgileri önceden genel kurula sunulsun üyeler de oy kullanmaya olayı bilerek gelsinler, deniyor' Dört senedir başarısız olmuş bu yönetime giderayak bu yetki verilemez, diyorlar. Hele hele kredi bulma konusunda Sahip Som gibi bir örnekle 700 bin dolar kaybeden bir başkana bu yetki verilemez deniyor' En can alıcı sonuç da şu; Tamam RİVA satılsın ama başka kaynaklar yaratılamazsa iki sene sonra yine bir başka mal varlığının satışı gündeme gelecek, çünkü bu yönetim kaynak yaratamıyor. Allah Canaydın Başkan'a kolaylık versin. Camiaya da sabır ve akıl'
Sonraki yazı:
Tulun'a konuşma yasağı ! Okumak için tıklayın...




























