Atletico Madrid'de bir Türk daha!..

Bir dönem Samet Aybaba'nın yardımcılığını yapan antrenör Selçuk Erdoğan, kendisini geliştirmek ve daha fazla öğrenmek için Atletico Madrid'de eğitim alıyor.

calendar 16 Mayıs 2014 10:18
Haber: Sporx.com, Fotoğraf: Sporx.com
Atletico Madrid'de bir Türk daha!..
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.

Paylaş:



Futbol sihrini gün geçtikçe artıran,insanları gizeminin içine fazlasıyla çeken vazgeçilmez bir sanat aslında. Sonlarına geldiğimiz 2013-2014 futbol sezonun penceresinden baktığımızda tutkulu İspanyollar damga vurdu dünya futboluna...

Sevilla ve Valencia gibi iki kült takımın Uefa Avrupa Ligi'nde yarı final görmeleri, Real Madrid efsanesinin yeniden canlanması ve şüphesiz dünyada yılın takımı olmaya aday Atletico Madrid'in şahlanışı. Sürekli değişim içerisinde olan İspanya futbolunu yakından takip eden isimlerden birisi de Selçuk Erdoğan.

UEFA'ya bağlı ülkelerin en üst düzey liglerinde çalışan en genç antrenör olma ünvanını 22 yaşında Samet Aybaba'lı Beşiktaş'da elde eden Selçuk Erdoğan,bu sezon ise 9 ay süren Antalyaspor macerasının ardından İspanya futboluyla ilgili araştırmalar yapmak için Madrid'in yolunu tuttu. Hem La Liga'yı yakından takip eden hem de Atletico Madrid'in antrenmanlarını izleyen genç ismin felsefesinde 'Öğrenmek için erken bile geçtir' yatıyor.



İspanya'da futbola bakış açısı nasıl?


İspanyolların hayatlarının merkezinde yer alıyor futbol. Madrid'de,Barcelona'da ya da Bilbao'da herhangi bir yere giderseniz mutlaka saygınlığınız futbol bilmeniz ve konuşmanızla doğru orantılı olabiliyor.

Basklılar ya da Katalanların en büyük övünç kaynağı futbol takımları. Özellikle şehir olarak Madrid,futbol konusunda çok dominant ve kararlı bir yapıya sahip. Bir Atletico taraftarı şüphesiz ki Real Madrid'in gol atmasını dahi istemez,öte yandan Real Madridlilerin kırmızı beyaza karşı bir nefreti de yok değil. Aslında Madrid, futbola karşı olan yoğunluk ve eğilim bakımından biraz Trabzon'u andırdı bende. 60-70 yaşındaki kadınlı erkekli insanların Sergio Ramos'un kaç sezondur Real Madrid'de olduğunu, Diego Costa'nın ne tür özelliklere sahip bir oyuncu olduğunu ya da Cristiano Ronaldo'nun ne tür spekülasyonlara konu olduğuna çok hakim olmaları bile beni şaşırtıyor.

Bayern Münih'le oynanan Şampiyonlar Ligi ilk maçında yanımdaki koltuklarda oturan yaşlı bir kadın 2002'deki Şampiyonlar Ligi kupasını kaldıran kadronun ilk 11'inin saydığında da çok gülümsedim. Bu bile futbolun İspanya için ne kadar değerli bir olgu olduğunu gösteriyor. Türkiye'ye göre benzer tribün yapılanmaları da var. Taraftarların takımlarına karşı tutkuları bizimle paralel boyutta.



Atletico Madrid'in macerası nasıl şekilleniyor sizce?

Uzun vadeli yapılanmanın karşılığıdır Atletico Madrid. Çalışma ve sabrı da göz ardı etmemek gerek. Önlerinde Barcelona ve Real Madrid'e karşı çok hayati iki final var. Çift aşamalı üniversiteye giriş sınavı gibi,tüm emeklerin karşılığını bu iki 90 dakikada alacaklar.

Bu sezon ortaya koydukları tempolu,sabırlı ve kararlı futbolun ilerleyen yıllarda da hatırlanması için en az bir kupayı kazanmaları gerek bence. Simeone çok iyi bir psikolog ve uygulamacı. Felsefesinde kaliteli savunmanın sürekliliğinin yattığını ve savaşcı futbolun olduğunu düşünüyorum. Tabi ne kadar kaliteli savunma yaparsanız,bunun karşılığını da hücumda herhangi bir şekilde alıyorsunuz.

Takım halinde topun arkasında çok iyi pozisyon alıyorlar ve blok bütünlüğünü sürekli korumaya çalışıyorlar. Devamında da topu kazandıktan sonraki geçiş oyunlarındaki performansları ise göz alıcı. Ayrıca Simeone ne yapmak istediğini çok iyi biliyor. Elindeki malzemeyi de çok verimli bir şekilde kullanıyor. Sezon boyunca en çok forma şansı verdiği yedi isimden beşi savunmanın temelini oluşturuyor.

Courtouis gibi 18 yaşında Belçika liginde 40 resmi maça çıkmış bir kaleci,Mıranda ve Diego Godin gibi pozisyon becerileri ve hamle zamanlamaları üst düzeyde olan tecrübeli iki stoperi var. Juanfran ve Filipe Luiz ise bek oyuncularından çok, yüksek tempolu iki kulvar oyuncusu gibi gözüme çarpıyor. (Bek kavramı dünya futbolunda çok farklı boyutlara ulaştı artık-Gökhan Gönül ve Caner Erkin örnekleri de ortada)Bu oyuncuların yanında ise Gabi gibi bir lider,Koke gibi dinamik bir orta saha,Tiago gibi bir maestro ve Arda gibi sanatkar olunca,Diego Costa'ya da sonuca ulaşmak kalıyor aslında.



Atletico Madrid'in başarısının ardındaki sır nedir sizce?

Anahtar kelimeler doğru yapılanma ve kaliteli çalışma. Birbirlerine inanılmaz derecede saygı duyan insanlar topluğu da olunca taşlar ister istemez yerine daha çabuk ve daha kolay oturuyor. .

Örneğin Atletico Madrid takımının bir sonraki sezonki transfer listesi daha bulundukları sezon başlamadan oyuncu izleme ekipleri tarafından şekillendiriliyor. Sistemli çalışıyorlar, bu sezon hangi oyuncu patlama yapabilir ve onun yerine kimi alabiliriz gibi bir düşünce yapısına sahipler. Özellikle altyapılarındaki yaş grupları için hayli fazla sayıda oyuncu izleme ekipleri var. Altyapı takımları profesyonel takım tesislerinde antrenman yapıyor. Bu da diğer yaş gruplarındaki takımlarla entegrasyonu sağlıyor. Simeone rakip analizine fazlasıyla önem veriyor anladığım kadarıyla. Zaman zaman rakibe göre kadro şekillendirdiğini de düşünüyorum. Olayın antrenman boyutunda ise pas ve koordinasyon çalışmalarına sezon içi dönemlerde fazlasıyla ağırlık verdiklerini gözlemledim.

İspanyol kulüplerinin geneli zaten topa temasa önem veriyor. Ligimizde daha çok oyun rakibe temasla oynanırken,İspanya'da topa temas ve pozisyon alma daha farklı bir boyutta. Atletico'nun gizli kahramanı ise şüphesiz kondisyonerleri Oscar Ortega. Antrenman kavramını kendi adına farklı bir boyuta taşımış durumda. Oyuncuların düzenli bir şekilde uyguladığı bireysel kuvvet antrenmanları var. Ve de çabuk kuvvet çalışmalarına fazlasıyla önem veriyor sezon içinde. Sezon içi antrenmanlarında fazla antrenman öğesini,düşük süre ile uygulamaya koyuyor Ortega.

Her oyuncunun günlük kilo ölçümü yapılıyor ve kilo fazlasının olup olmadığı,ne tür bir diyet uygulanacağı,fazla kiloların antrenmanı nasıl etkileyeceği gibi etkenler oyunculara aktarılıyor. Doğal olarak bu fiziksel takip,antrenmanı da etkiliyor. Bu uygulamaların oyuncunun oyuna bakış açısını ve özgüvenini de olumlu yönde etkilediği kanaatindeyim.



Arda Turan. . .


Arda gerçekten pozitif bir yapıya sahip. Madrid'de olduğum dönem boyunca yardımcıları Ata Bozan ve Filinta ile birlikte çok destek oldular. Arda,insanları mutlu etmeye çalışan ve bununla mutlu olan biri. 7/24 futbolla yaşayan ve futbol adına farklı fikirlere sahip olan bir karakteri var. İnsanlara karşı inanılmaz derecede olumlu,mütevazı ve saygıdeğer bir yaklaşımı sahip. Aslında bu onun sahip olduğu olgun karakterin bir yansıması. Bir futbolcunun ötesinde,dünya çapında bir marka olmuş durumda. Takıma saha içinde sağladığı katkı kadar,saha dışında da bir o kadar etkili olduğunu düşünüyorum. Psikolojik olarak çok fazla etkisi var takım üzerinde,takım içinde hatrı sayılır bir yere sahip özetle. Atletico taraftarları onla bağdaşmış durumda. Zaten,İspanyollar'da Türkler gibi tutkulu ve heyecanlı. İşin saha içi boyutunda ise Arda çok özel bir konuma sahip kanımca. Takımların daha analitik düşünüp,savunma sürekliliği sağlamaya çalıştığı modern futbolda;Arda gibi topla mesafe alabilen,rakip eksiltme becerileri yüksek, ,pasör özellikli ve topu koruyabilen isimlerin değeri fazlalaşıyor. Aslında,enerjisinin önemli bir kısmını savunmaya harcamasa, ofansif parametrelerini daha farklı boyuta taşıyabileceğini de düşünüyorum. Bu da biraz Atletico'nun oyun felsefesi ve stratejisi ile alakalı bir durum.

Türk Futbolu. . .

Kazanmak istiyorsak bugün başlamalıyız,yarın çok geç. Her an öğrenmeye açık olmak zorundayız. Türk teknik direktörleri ve antrenörleri neden sürekli Şampiyonlar Ligi ve Dünya Kupası arenalarında boy göstermesin. İşin psikolojik boyutunu geliştirmek,farklı antrenman metodlarını uygulamak,futbol teknolojisini kanıksamak ya da yabancı diller öğrenmek hiç uzağımızda değil bence. Hayatta herşeyin başı da sonu da eğitim. Nasıl kaliteli bir öğretmen hayata değer katabiliyorsa,kaliteli bir antrenör de futbolcunun değişimine ve gelişimine ortak olabilir. Bireylerin gelişimi,ekiplerin gelişimidir. Türk futbolu ve antrenörleri adına hiçbir şeyin zor olduğuna inanmıyorum,yeter ki isteyelim,kararlı olalım ve özgüvenmizi ortaya koyalım. Öğrenmek ve başarmak için erken bile geçtir.

 

 

Tümü
 Reklam 
  • PUAN DURUMU
  • FİKSTÜR
  • STSL
  • 1.Lig
  • İng
  • Alm
  • İsp
  • İta
  • ŞL
  • AL
  • KL
TakımlarOGBMAYP
1 Galatasaray 16 12 3 1 36 12 39
2 Fenerbahçe 16 10 6 0 36 14 36
3 Trabzonspor 16 10 5 1 30 16 35
4 Göztepe 16 8 5 3 19 9 29
5 Beşiktaş 16 7 5 4 29 22 26
6 Samsunspor 16 6 7 3 22 18 25
7 Gaziantep FK 16 6 5 5 23 25 23
8 Kocaelispor 17 6 5 6 15 17 23
9 Başakşehir 16 5 5 6 22 17 20
10 Alanyaspor 16 3 9 4 14 14 18
11 Rizespor 16 4 6 6 20 23 18
12 Konyaspor 16 4 4 8 20 28 16
13 Gençlerbirliği 16 4 3 9 17 21 15
14 Kasımpaşa 16 3 6 7 14 21 15
15 Antalyaspor 17 4 3 10 16 31 15
16 Kayserispor 16 2 8 6 15 32 14
17 Eyüpspor 16 3 4 9 10 21 13
18 Karagümrük 16 2 3 11 14 30 9