Alman televizyonlarının başarılı spikeri Nazan Eckes'in basketbolcu kardeşi Cüneyt Üngör, sporculuğu bırakıp basketbol menajerliğine adım attı.İleride ablası gibi başarılı olup, Almanya'da yaşayan bir Türk basketbol menejeri olarak bu iki ülke arasında köprü vazifesi görmek istediğini belirten 26 yaşındaki Cüneyt Üngör şunları söyledi:
"Leverkusen'de doğup büyüdüm. Çeşitli liglerde ve çok sayıda takımda oynadım. Türkiye ikinci ligindeki takımlardan da teklifler aldım, ancak sporculuğu bırakıp basketbol menajeri olmaya karar verdim. Köln'de menajerlik bölümünde okuyorum. Gelecek için bir şeyler yapmak istedim. Şu an oyuncuları Amerika'daki kolej takımlarında izleyip Almanya başta olmak üzere Avrupa'nın çeşitli ülkelerindeki takımlara sunup, beğenirlerse transfer ediyoruz. Türkiye'deki takımlarla da iyi bir kontağım var. Geçtiğimiz günlerde Amerika'dan bir oyuncuyu Essen'e transfer ettim. Bu işe yeni başlamama rağmen işler bir hayli yoğun. Benim tüm hayatım sporla geçti. Ablam da Alman televizyonlarında çok başarılı. Belki alanlarımız çok ayrı, ama ileride ablam Nazan Eckes gibi başarılı olmak istiyorum. En büyük hedefim Almanya'da bir Türk menajeri olarak başarılı olmak ve Alman ile Türk basketbolu arasında köprü vazifesi görmek."
"Leverkusen'de doğup büyüdüm. Çeşitli liglerde ve çok sayıda takımda oynadım. Türkiye ikinci ligindeki takımlardan da teklifler aldım, ancak sporculuğu bırakıp basketbol menajeri olmaya karar verdim. Köln'de menajerlik bölümünde okuyorum. Gelecek için bir şeyler yapmak istedim. Şu an oyuncuları Amerika'daki kolej takımlarında izleyip Almanya başta olmak üzere Avrupa'nın çeşitli ülkelerindeki takımlara sunup, beğenirlerse transfer ediyoruz. Türkiye'deki takımlarla da iyi bir kontağım var. Geçtiğimiz günlerde Amerika'dan bir oyuncuyu Essen'e transfer ettim. Bu işe yeni başlamama rağmen işler bir hayli yoğun. Benim tüm hayatım sporla geçti. Ablam da Alman televizyonlarında çok başarılı. Belki alanlarımız çok ayrı, ama ileride ablam Nazan Eckes gibi başarılı olmak istiyorum. En büyük hedefim Almanya'da bir Türk menajeri olarak başarılı olmak ve Alman ile Türk basketbolu arasında köprü vazifesi görmek."
