Paylaş:
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Bodo/Glimt maçının ardından konuştu. İşte o sözler...
"Maç öncesi yaptığımız planlar, düşünceler maç ve rakiple eşleşti. İlk yarıda çok daha diriydik, pozisyonlara girdik, bir tane şans pozisyonu verdik. Daha çok gol bulabilirdik.
İkinci yarıda yorgunluk, rakibin hamleleri ile 3-0'dan sonra kendi sahamıza çekildik ama bunu da iyi yaptık. Burada da pozisyonlar bulduk. Maçın sonunda istediğimiz 3 puanı aldık. Çok fazla pozisyon, hücum istatistiklerimiz Şampiyonlar Ligi için yüksek bugün. Daha iyisini yapabileceğimiz yerler de vardı bugün."
"Güzel bir gece, Türk futbolu için çok değerliydi..."
"Maç bitince istatistiklere ve puan durumuna baktık. İlk hayalim Şampiyonlar Ligi'ndeki bu iki maçlık başarımızı yükseltmek ve ilk 8'de olabilmek. Nereye gidebiliriz? Burada en yüksek hedefi koymalıyız. İlk 8 olmazsa, ilk 16. Ana amaç bütün takımlar için ilk olarak, 24'te olmak. Şampiyonlar Ligi için hayal kurduk. Taraftarların hedefini duyduk.
Ligi doğru bir şekilde devam ettiriyoruz ve Avrupa'da iki maçta önemli başarı yakaladık. İlk hedefimi sorarsanız, Göztepe maçı. Göztepe ve Trabzonspor'a hazırlanacağız.
Maç maç giderek Avrupa'da ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek istiyoruz.
Avrupa'da ülkemizi temsil edecek takımlara da başarılar dilemek istiyoruz."
"Barış Alper Yılmaz olayı maçın önüne geçmemeli. Zaten çok küçük bir grup yaptı. Galipken bu olmamalı. Bunu yapan kitle düşünmeli. Oyuncularımız her şeyleri veriyor. Bazen kötü de oynayabilirler. Bu maçta takım olarak herkes iyi oynadı. Bunu yaşamak üzüyor.
Asıl konuşacağımız bu atmosferi yaratmak, bunu konuşmak. Ufak tefek böyle tepkiler oluyor. Oyuncularımıza sahip çıkmaları lazım. Biz, onlarla burada anlam kazanıyoruz. Başarıları yukarı çekmek için birlik olmalıyız ve her oyuncuya göstermeliyiz."
"Bodo/Glimt için de böyle bir atmosferde futbol oynamak büyük tecrübe. Böyle bir tecrübeyi yaşamak iki takım için de çok güzel. Böyle bir atmosferde oynamak çok güzel, teknik adam olarak böyle bir maçı yönetmek çok keyifli. Sizler de bu keyfi aldınız."
"Liverpool mağlup şu an, 3 puanda kalacak..."
Okan Buruk: "Liverpool eski Liverpool sözü doğru oldu (gülerek). Kaybetmeye devam ediyor Liverpool. Öne mi geçmişler? Bu soruyu o zaman ortadan kaldıralım."
"9 takımdan daha fazla gol attı, Haaland ile birlikte en çok gol atan oyuncu! Osimhen için ne diyeceksiniz?"
"Osimhen'in yarattığı pozisyonlar, kazandığı toplar... İki gol daha bulabilirdik. Golcüler biraz egoist olur ama Osimhen arkadaşının gol atmasını da düşündü. Takım oyuncusu olduğunu ve arkadaşını da düşündüğünü gösteriyor. Elit bir oyuncu. Sezon başı 75 milyon euronun düşük olduğunu konuşabileceğimizi söylemiştik. Bu tip oyunculara 100 milyon daha fazla paralar ödeniyor Avrupa'da... İnşallah performansı aynı şekilde devam edecektir."
"Tottenham, Bayern Münih, Manchester United... Herkese böyle oynadık. Bizim kimliğimiz bu.
Yorgunluklar olacak, sakatlıklar olacak, değişiklikler olacak. İki tane sakatlığımız var. İlkay ve Singo. İkisi de bizimle sezon başı yapmayan oyunculardı. Bize geç katıldılar. Bu süreçte onların sakatlıkları oldu. Onun dışında çok şükür her şey yolunda gidiyor."
"Kurduğumuz kadro sonrası bütün Türkiye, Galatasaray'ın Avrupa'da başarılı olmasını bekliyor.
Hiçbir takım Şampiyonlar Ligi'ne şampiyon olmak için başlayamaz. Çok zor bir turnuva. PSG ve Manchester City son anda 24'ün içerisine girmişlerdi.
İyi bir kadro kurduk ama bazen öyle bir yerde yakalanıyorsunuz ki, şanssızlıklar olabiliyor. Türkiye'yi Avrupa'da en iyi şekilde temsil etmek istiyoruz."
"Lucas Torreira'nın babası kalp krizi geçirmiş ama bu maç sahadaydı. Bunu nasıl başarıyorsunuz?"
Okan Buruk: "Herkese elimi uzatmak, herkesle konuşmak ve dokunmak zorundayım. İşim sadece antrenman değil. Saha dışındaki işler vaktimizi alıyor.
Oyuncularımla çok yakınım ve onlara çok değer veriyorum. Torreira da bunlardan biri. Babasına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Zor bir durum bu şekilde oynaması... Takımı ne kadar sevdiğini ve değer verdiğini biliyoruz. Her şeye rağmen bu maçta oynamak istediğini konuşmalıyız. Bu birçok futbolcu için geçerli. Aynı şekilde Osimhen ve Icardi için de...
Galatasaraylıları mutlu etmek istiyorlar. Adanmışlıklarını ve takıma nasıl sahip çıktıklarını konuşmak lazım. Bu değeri de taraftar onlar veriyor."
