Fatih Altaylı'dan çarpıcı iddialar

Galatasaray'ın yalanlaması, doğrulaması oldu zaten. Klasik olarak gazeteciye sövüyor. O iddialar da 'Ben bu oyuncunun menajerine atıyorum 1 milyon para veriyorum kulüpten, menajeri bana 500'ü iade ediyor dönüyor ben o parayı cepliyorum.' Böyle yüzlerce örnek oldu. Ortada en iyi niyetle bakarsan vergi kaçırma var. Kötü niyetle bakarsan bu parayı yöneticiler mi... Öyle bir iş yapmışlar ki her türlü ithama açık! İyi niyetle yönetici hırsızlık yapmıyor ama vergi kaçırıyor.

Kötü niyetle yönetici avantayı kulüp kasasından ekstra parayı menajerle kırışıyor. Ben 'Galatasaray'da bunun olacağına ihtimal vermiyorum' diyebilirim. Kimseye kefil olamam, suçlayamam da. Galatasaray'da bunu yapacak yönetici yoktur. Bazı büyük kulüplerimizde bu tip soygunlar daha önce oldu ama Galatasaray'da biraz da tanıdığım için söylüyorum... Sonuç olarak ortada bir ayıp var. Sen buna vereceksen Galatasaray'ın hesabı kitabı açıktır. Verirsin bu parayı, vergisini de ödersin. Zaten vergi ödediğiniz yok, hababam devletten indirim geliyor. Ama kulübü vergi kaçakçısı konumuna düşürmezsin.

Yıllardır dikkat çeken şey vardı, en yüksek menajer ücretlerini veren kulüp Galatasaray'dı. Galatasaray'ın 30 milyon menajer borcu olması için minimum 300 milyonluk transfer yapması lazımdı! 'Bu borç nereden' diyorduk. Muhtemelen başka kulüplerde de benzer şeyler var. Galatasaray limiti daha yüksek olduğu için daha göze çarpıyor olabilir. Bununla UEFA'yı kandıramıyorsun, Türkiye'deki Maliye'yi ve taraftarı kandırıyorsun ancak.

Galatasaray ciddi bir kulüptür. Abidik kubidik işlere genel kurul izin vermez, yapmaya kalkanlara cezasını verir. Bu Galatasaray Genel Kurulu'nda gündeme geldiğinde bu yönetimi ve bu imzası bulunanları paçavraya çevirirler. Hiçbir haysiyetli yönetici o evrakın altına imza atamaz. 'Bana başkan emretti' diyemez, kanun dışı bir emir gelirse imza atmazsın. TFF bütün kulüplerin menajer ilişkilerini inceleme altına almalı.

"Hatırlarsan geçen sene Galatasaray'ın idari açıdan ibra edilmediğinde ben buna kızdım ve 'Bu yönetim bunu hak etmiyor' demiştim. Niye demiştim, idari ve mali ibra ayrı ayrı olamaz birincisi bu. Her idari kararın bir mali sonucu her mali kararın da idari sonucu vardır. Bu sene bütün bu ortaya çıkan veriler gösteriyor ki Galatasaray'da garip bir durum var. Pandemi nedeniyle ertelenen genel kurullar yapılmaya başlanabilirse ki yapılmalı bu yönetim, ibra edilmemeyi en az Dursun Özbek yönetimi kadar hak ediyor."

"Dursun Özbek yönetimi hak etmediği halde ibra edildi, bu yönetim hak etmediği için ibra edilmemeli. Çünkü bu altından kalkılacak boyutta bir rezalet değildir. Evet, benzerini Dursun Özbek de yapmıştır ama bu tüy dikmiştir. Ve biz bu yönetime destek verirken, Dursun Özbek gitsin diye çaba sarf ederken benzer edepsizlik, yolsuzluk gelsin diye yapmadım. Bu yapılan suçtur, Galatasaray yönetimi suç işlemiştir."

"Galatasaray Genel Kurul Üyeleri, bu suçu karşılıksız bırakamazlar. Galatasaray SPK'ya yalan beyan vermiştir. Bir SPK suçu vardır iki vergi suçu vardır. Bu işlerde imzası bulunanlardan hesabı sorulmalıdır. Bu kişiler eğer bu suçu işledilerse bırak Galatasaray'da yönetici olmayı, Galatasaray Spor Kulübü'nden ahlaki, etik nedenlerle atılmalıdır. Galatasaray yöneticileri, Türkiye'nin kanunlarının etrafından dolanmak için seçilmemiştir. Galatasaray kaçakçı bir kulüp değildir"

"Federasyon bütün menajer ödemelerini, anlaşmalarını istemek zorundadır. Başka kulüplerde de benzer işler vardır, oluyordur. Bunlar bulunmalıdır. Karabük, Antep, Bucaspor boşuna batmadı. Bütün bunlar, bunu gösteriyor. Atilla'nın belgeleri bunu gösteriyor. Son yakalanan Galatasaray. Daha önce Fenerbahçe, Trabzonspor, Beşiktaş yakalandı. Atilla Türker, bütün bu kulüplerin ipliğini pazara çıkardı. Hiçbirinden hesap sorulmadığını biliyoruz, muhtemelen Galatasaray'dan da sorulmayacaktır. Camiaların adının büyüklüğü, devleti bunların karşısında durduruyor muhtemelen ama Galatasaray Genel Kurulu üyelerini durdurmamalıdır. Bunlar, Galatasaray'dan atılmalıdır!"

"66. dakikada Arda kendi ceza sahasının önünde pres yapıp top kapıyordu, bu önemli bir göstergeydi Arda açısından. Fatih Terim futbola odaklanırsa başarılı, kulüp yönetimine odaklanırsa başarısız oluyor. Fatih Terim futbola konsantre olunca farklı bir Galatasaray izledik. Umduğumun beş gömlek üzerinde bir Galatasaray izledim. Geçen senenin yan pas geri pas yan pas hastalıklarından izlemiş bir Galatasaray izledim. İleriye, dikine çıkan bir Galatasaray izledim."

"Nispeten genç bir oyuncuyu, Taylan'ı kritik bölgede oynatan, eski döneminden mesajlar veren, risk almayı seven Fatih Terim anlayışı izledik. Taylan en zor görevi almıştı, 100 üzerinden 85 diyebileceğimiz şekilde tamamladı. Falcao bana göre sahanın kötülerindendi. Doğru, iki gol attı. Ama Falcao geçmişindeki bir adamın en az 4 gol atması lazımdı bu maçta. Kaçırdıkları, attıklarından daha kolaydı. Daha iyi olabilirdi Falcao. Luyindama iyi değildi. Kanatlar da az skor yapacak gibi bu sene. Dikine gidiyor Galatasaray, bambaşka..."

"Bahattin Şimşek bu haftanın en iyi hakemiydi. Tartışmalı hiçbir pozisyon oluşturmadı, VAR'a bakması gereken yerde baktı. Her şeyi doğru baktı diye düşünüyorum. Sumudica itiraz etmiş ama her iki tarafa da belli sertlik sağladı ama yorumu iki taraf için de aynıydı."

"Sosa'yı niye kaybetti Trabzonspor? Sosa ayarında bir orta saha oyuncusunu, Sosa'nın aldığı ücrete bulmak zor... Garantili, performansı belli, takımı ligi tanıyor... Hee oyuncu 'Ben Trabzonspor'da oynamam' dediyse ayrı ama 400 bin Euro için kaçtıysa büyük bir hatadır. Ndiaye de yok. Trabzonspor'un yarısı yoktu aslında. Sörloth nerede belli değil. Gidiyor mu gitmiyor mu belli değil. Bir yönetim zaafiyeti var ortada. Ya da yönetimin taraftara karşı samimiyetsiz bir tutumu var. Abdulkadir Parmak bu takımın bütün yükünü taşıyamaz. Bunca adamı kaybetmişsin, yerlerini dolduramamışsın. Üzerine yepyeni bir teknik direktör, hiç alışık olmadığı bir ligde alışık olmadığı bir oyun tarzında..."

"Tabii ki etik değil, böyle bir şey olamaz. FIFA'lık bir durum var ortada. Ama yönetimin tavrına baktığında acaba Sörloth'u satmaya çalıştıkları için bir danışıklı dövüş mü var bilmiyoruz. Sörloth satılık değilse nasıl oluyor da RB Leipzig ve Tottenham'la görüşülüyor? O zaman deyin ki 'Biz Sörloth'u yolluyoruz' Satacaksan sat, satmayacaksan getir oyna. Doğrudan bütün suçu Sörloth'un üzerine atmak yanlış. Yarın anlaşamazsan Sörloth gelip oynarsa ne olacak? Trabzonspor ilk hafta itibariyla şu anki durumuyla şampiyonluk potasından uzak bir görüntü verdi."

"Sergen Yalçın, Lucescu'yla uzun süre oynadı. Sergen'in iyi bir teknik direktör olduğunu diyordum çünkü hem zekası hem de futbol zekası olan biri. Futbolu iyi okuyan, fırlamalıkları olan, kendi hatalarına aşık olmayan biri. Samimi, kendisiyle barışık. Sistemi yanlışsa değiştirecek özgüvenine saihp. Futbol kariyeri de buna izin veriyor, Beşiktaş'taki konumlandırışı da buna izin veriyor. Fatih Terim nasıl eli rahat oynuyorsa Sergen Yalçın da eli rahat oynuyor."

"Kulüpler Birliği'ndeki kulüpler orada... Trabzonspor ve Galatasaray dışında bu vade uzatımı ve faiz düşürümü konusunda görüşme yapılmasından yanaydı. Galatasaray ve Trabzonspor 'Biz anlaşmamızı yaptık, siz de yapın bize ne' noktasındaydı. Hafta içinde bir Galatasaray'dan genç bir yönetici aradı 'Bizim başkan da bu konuları konuşmak için Cumhurbaşkanı'yla görüştü' dedi. Tamam da bu olay Kulüpler Birliği tarafından götürüldü Cumhurbaşkanı'na. O randevuyu almasan olmayacak mıydı bu iş? Senin yapmadığını herkes biliyor. Bu iki takımın böyle bir hakkı yok. 'Biz yaptık, diğerleri de yapsın' diyerek göbek atıyordu. Buna girin, vadeyi uzatın faizi düşürün diyordum. Benim aleyhime yaptıkları açıklamalarda buna niye değinmediler? Çünkü yalancılık ruhlarının parçası olmuş. Siz yapmadınız bu işi."

"Mehmet Sepil geçen seneden beri istemiyor. Nedeni de Sepil'in ailesinin Türkiye'de yaşamaması ve onlarla görüşmek istemesi. Kulüpler Birliği'ni geçici süre kabul etmişti. Galatasaray Başkanına defalarca Kulüpler Birliği başkanlığı teklif edildi, Cengiz kabul etmedi."