Serdar Ali Çelikler: "Milli forma sadece yeteneğe mi verilir?"

Milli Takımımız'da Şenol Güneş dönemi başladı. Hayırlı uğurlu olsun. Hocanın ilk basın toplantısındaki mesajları da olumlu buldum. "Gelin hep beraber yapalım" mottosunun üzerinde durdu. Benim de hoşuma gitti. Kendisinin samimi olduğuna inandığım çağrısına uyacağım ve "birlikte inşa edelim" seslenişi gereği olumlu eleştiriler getireceğim. Ama sormadan edemeyeceğim birkaç soru var.

Sadece Şenol Hoca'ya değil bu sorum. Federasyona da. Biz milli takıma oyuncu seçerken sadece kalite ve yeteneğe göre mi seçmeliyiz; yoksa o formayı taşıma kalibresine de bakacak mıyız? Yani yetenek dışı davranış kalitesini de kriter alacak mıyız?

Eğer yetenekse Burak'tan daha iyi santrfor yok. Ama uçakta gazeteci dövme eyleminin yancısı; "Bu takım hoca takımı değil, yıldızlar takımı" cümlelerinin öznelerinden "Adam Tayfa"nın baş isimlerinden biri olan Burak'ı ne yapacağız? Ferrari ile takla atıp aracı bırakıp giden ve soruşturma bile geçirmeyen, 'Gizli Kalsın'da "Senin karın olduğunu bilmiyordum. Sık kafama" rezaletinin görgü tanığı Burak'ı ne yapacağız?

EURO 2016'daki ilk maçımız olan Hırvatistan müsabakamızın gecesinde sabaha kadar kumar oynayan, kendilerini "Beyler sabaha maç var" diyen Topal'a "Burası Emre abinin takımı değil, rahatına bak" diyen ekibi ne yapacağız?

Eğer Burak ve Gökhan Gönül çağrılıyorsa Arda ve Caner'in de Haziran döneminde çağrılmasının yolunun yapılmadığını nereden bileceğiz?

Burak ve Gönül sonrası Caner ve Arda da çağrılırsa eğer, silahla otel odası basan Gökhan Töre de maçı bırakıp giden Volkan Demirel de çağrılır mı?

Şenol Hocam ile ayrıştığımız en mühim konu budur. Elbette hatasız kul olmaz. Burada söz edilen 'Adam Tayfa' ekibinin yaptıklarından tek bir pişmanlık duymadan hiç özür dilememiş ve hatalarıyla yüzleşmemiş olmalarıdır.

Elbette hata yaptıklarını düşünüp samimi olarak özeleştiri yapsalar bendeniz de bu çekincelerimin hiçbirisini dile getirmezdim.

Umarım milli takımımız başarılı olur. Ama benim açımdan başarılı olmalarından öte "sempatik ve gerçekten içimize sinen bir takım" olması daha mühim.

Şenol Güneş'e önümüzdeki 2 maçta başarılar dilerim.