İlk maçta beklentilerin altında kalan Muleka yerine N’Koudou tercihini yaptı. Berkay ve Emrecan tercihleri ise tamamen sakatlık ve kadro yetersizliğinin getirdiği zorunluluk olarak dikkat çekti.
Tüm bunların dışında N’Koudou öyle bir başlangıç yaptı ki akıl alır gibi değil. 15. saniyede takımını 10 kişi bırakabilirdi; sarı kartla kurtardı. 3. dakikada gelen ilk gol sezonun geneline dair sinyali verdi aslında: “Wout Weghorst bu tip gollerin içinde hep olacak. Kimi zaman atacak kimi zaman da servisleriyle katkıda bulunacak.”
Geçen hafta sadece Alanya’nın değil, 9 maçın geneline baktığımızda altın karmanın yıldızlarından olan Efecan Karaca’nın yokluğu ev sahibini fazlasıyla etkiledi. Bir de savunmanın zaaflarını N’Koudou daha ilk çeyrekte ortaya çıkarınca Salih’in elini kolunu sallayarak gol atmasına ve siyah beyazlıların 30 dakikayı 3-0 ile geçmesine şaşırmadık.
Ismael’in alışılagelen 3’lüsünden ligin başlamasıyla vazgeçip 4’lüyü uyarlamaya çalışması, belki Farioli için de mesaj olur. Yoksa N’Koudou veya benzeri hızlı oyunculara sahip rakiplerde sıkıntı yaşar. Beşiktaş için “maç artık bitti” rehavetine doğru giderken Gedson’un faulü sonrası gelen serbest vuruş golüyle soyunma odasına ikramiyeyle girmeleri Alanya’nın umudunu az da olsa yeşertti.
İlk yarıda iki farkı bulan Beşiktaş, ikinci yarıya İsmael’in skoru korumak adına yaptığı 3 değişiklikle girdi. Ghezzal, Salih ve N’Koudou gibi 3 yaratıcı, süratli ve rakibi tehdit eden oyuncunun çıkması Alanyaspor’a hem teşvik hem de güven adına mesajı verdi. Necip-Montero-Boyd üçlüsünün girmesi Beşiktaş’ı tamamen savunma anlayışına iterken, Farioli bu daveti reddetmedi. Hatta 60. dakikada 4 oyuncu birden sokarak, risk yaratacak oyuncusu kalmayan, Wout Weghorst’un bile savunmaya geldiği Beşiktaş’a karşı puan için yüklenmeye başladı.
İkinci 45’teki senaryonun böyle olacağı aşikarken, Alanyaspor’un yükleneceği bir oyun şablonunda İsmael herhangi bir hızlı oyuncusunu sahada tutmayı düşünemez miydi? Gerek rakip sahaya topu taşıma, gerek de takım savunmasına nefes aldırma anlamında faydası olurdu. N’Koudou’yu çıkarmasının nedeni ilk yarıda atılmasına neden olacak pozisyonların içinde olmasından kaynaklanmış olabilir. Ya diğerleri?..
Son çeyreğe kadar buna rağmen Beşiktaş iyi savunma yaptı. 80’de golü önleyen Saiss’in 81’de kendi kalesine attığı gol belki de dramatik sonu haber veriyordu. Gedson’un amatör maçlarda yapılmayacak hareketle penaltıya sebebiyet vermesi de skoru 3-3’e getirdi. Maçın 3 kader adamı vardı...
1- Valerien İsmael... Beşiktaş’ın büyük takım kimliğini ikinci 45 başında unuttu ve Alanya’ya davetiye çıkardı.
2- Gedson Fernandes... Kaleyi tam karşıdan gören yerden 45’te yaptığı faulle ilk gole; amatörce müdahaleyle yarattığı 90+2’daki penaltıyla 3. gole sebep oldu.
3- Yasin Kol... Disiplin cezalarını hem standart hem de doğru uygulamak hakemliğin en önemli melekesidir. Devre arası içeri girerken teknik kadroya davranışları da ekranlara hoş yansımadı. Bu tip yönetimler MHK’nın sezon içinde başını çok ağrıtır.
Beşiktaşlı Emrecan Uzunhan’a gösterilen ikinci sarı kart doğru ancak ilk sarı kart çok ağırdı. Fatih Aksoy’un yaptığı faulü görüp avantaj oynatan Yasin Kol, pozisyon bitiminde sarı kartını kullansa Alanyaspor 10 kişi kalabilirdi. Yasin Kol son 10 dakikada kontrolü iyice elinden kaçırdı. Hele disiplin kararlarında tamamen dağıldı. Rosier’in son anlarda yaptığı faulü ve Weghorst’a yapılan faulü atladı.
Henüz 15. saniyede kartla başlayan maçın ilk 45’i oldukça sert geçti. Verilenler, verilmeyenler, yanlış çıkan kartlar derken hakem Yasin Kol, ilk 45’te gerilimin artmasında önemli rol oynadı.
19. dakikada Weghorst’un kendisine yapılan faulü görmeyen hakeme itirazdan gördüğü kart, aslında rakibine çıkmalıydı.
31. dakikada Ghezzal’a çalınan penaltıda hem ayak hem elle müdahale var. Bu penaltıdan daha önce N’Koudou’nun kendi ayağını taktığı pozisyonda devam kararı doğruydu.
37. dakikada Emrecan Uzunhan’a gösterilen 2. sarı kart doğru ama ilk sarı kart çok ağır. Bu kart sonrasında Alanyaspor bir nebze dengeyi sağladı ve golü buldu.
41. dakikada Fatih’in Weghorst’u çektiği pozisyonda gördüğü sarı kart doğru. Beşiktaş atağa çıkarken yine Fatih’in yaptığı faulü görüp avantaj oynatan Kol, pozisyon bitiminde kartını kullansa Fatih atılabilirdi.
Yasin Kol, ceza sahası içinde verdiği kararlarda ne kadar isabet sağladıysa, sahanın diğer bölgelerindeki teknik ve disiplin cezalarında standardı hiç yakalayamadı. Son 10 dakikada kontrolü iyice elinden kaçırdı. Hele disiplin kararlarında tamamen dağıldı. Rosier’in son anlarda yaptığı faulü atladı, didişmede oralı bile olmadı, Weghorst’a yapılan faulü atladı.
