Selim Koray yazıyor
Rizespor-Fenerbahçe maçı kadroları geldiğinde Fenerbahçe'nin işinin çok zor olacağı belliydi çünkü Fenerbahçe kadrosunda 3 grup eksik oyuncu vardı, sakatlar, fiziksel olarak maç temposuna hazır olmayanlar ve transferi henüz bitmeyenler.
İlk devre sıkıcı ve kalitesiz geçti, iki takımda duran toplardan gol aramaya çalıştılar, rakibin baskısına ilk 30 dk çözüm bulamayan Fenerbahçe geriden oyun kuramadı, Rizespor ise Fenerbahçe'nin üzerine kontrataklarla gelmeyi denedi.
Ancak dakikalar ilerledikçe Rizespor yoruluyor ve direnci düşüyordu. Orta sahadan beklediğini bulamayan Fenerbahçe kanatlara yöneldi, herkes Gökhan ve Caner'in kanatlardan akacağını düşünürken, ilk yarının sürpriz gelişmesi İsviçreli Frey'in santrfor bölgesini bırakıp Thiam ve Gökhan'la meşgul Rize defansını aldatarak, ceza sahası çizgisine yaptığı topsuz koşularla gelen etkili ve sert pasları oldu.
Frey'in stoperlerden ayrılıp ceza sahası yan çizgisine inerek yaptığı etkili ve sert paslardan ilkini ön direkte Thiam dışarı vurdu, ikincisinde de Deniz'in şutunu gecenin yıldızlarından Gökhan Akkan kurtardı, üçüncü topsuz koşuyu yine ayni bölgeye bu defa Deniz yaptı ve Deniz'in ortasında penaltı geldi. Penaltı'nın kaçması moralleri bozdu derken golü Fenerbahçe yiyordu, Fenerbahçe kalesinden 60 mt uzakta, Deniz'in ikili mücadeleyi kaybetmesinden sonra kendini yere bırakması ve Fenerbahçeli futbolcuların konsantrasyonlarını kaybederek 2-3 saniye hakemi ve Deniz'i seyretmeleri pahalıya patlıyordu ama Altay olağanüstü bir kurtarış yaptı.
İkinci yarı daha şenlikli geçti, Fenerbahçe gol ararken Rizespor ani bir atakla harika bir gol attı, Skoda'nın o golünü Süperlig'de yemeyecek hiçbir takım yok. Lige kötü bir başlangıçmı yapacağız diye düşünürken devreye Caner-Gökhan biraderler girdi, Caner'in korneri ve Gökhan'ın ön direkte vurduğu olağanüstü kafa şutu sonrası maç 1-1 oldu.
Gol sonrası Rizespor panikledi, Valencia'nın getirdiği hareketlilik ve Moroziuk'un büyük hatası sonrasında Fenerbahçe'nin ikinci penaltısını Sosa gole çevirdi ve Fenerbahçe maçı kazandı. Bir tarafta çaylak Altay diğer tarafta kıdemli bekimiz Gökhan'ın çok iyi oynadıkları bir maç oldu diyebiliriz, Gökhan 90 dk boyunca takıma büyük katkı sağladı, Altay yine müthiş kurtarışlar yaptı ve Fenerbahçe çok tehlikeli bir virajı kayıpsız geçti.
Maç sonrası FBTV'nin takım otobüsünde Ozan'a mikrofon uzatılmasını yadırgadım, Ozan neşesiz ve düşünceliydi, işi şakaya dökmeye çabaladı ama sonuçta A Milli takımda oynayan bir oyuncunun takımdan kesildiği gecenin akşamında ona mikrofon uzatmamak gerekir ve kime ne zaman mikrofon uzatılacağını FBTV çalışanlarının da bilmesi gerekir.
Umarım Erol Bulut'un dediği gibi olur ve Fenerbahçe tam kadro ile çıktığında çok daha iyi oynar.
Rizespor-Fenerbahçe maçı kadroları geldiğinde Fenerbahçe'nin işinin çok zor olacağı belliydi çünkü Fenerbahçe kadrosunda 3 grup eksik oyuncu vardı, sakatlar, fiziksel olarak maç temposuna hazır olmayanlar ve transferi henüz bitmeyenler.
İlk devre sıkıcı ve kalitesiz geçti, iki takımda duran toplardan gol aramaya çalıştılar, rakibin baskısına ilk 30 dk çözüm bulamayan Fenerbahçe geriden oyun kuramadı, Rizespor ise Fenerbahçe'nin üzerine kontrataklarla gelmeyi denedi.
Ancak dakikalar ilerledikçe Rizespor yoruluyor ve direnci düşüyordu. Orta sahadan beklediğini bulamayan Fenerbahçe kanatlara yöneldi, herkes Gökhan ve Caner'in kanatlardan akacağını düşünürken, ilk yarının sürpriz gelişmesi İsviçreli Frey'in santrfor bölgesini bırakıp Thiam ve Gökhan'la meşgul Rize defansını aldatarak, ceza sahası çizgisine yaptığı topsuz koşularla gelen etkili ve sert pasları oldu.
Frey'in stoperlerden ayrılıp ceza sahası yan çizgisine inerek yaptığı etkili ve sert paslardan ilkini ön direkte Thiam dışarı vurdu, ikincisinde de Deniz'in şutunu gecenin yıldızlarından Gökhan Akkan kurtardı, üçüncü topsuz koşuyu yine ayni bölgeye bu defa Deniz yaptı ve Deniz'in ortasında penaltı geldi. Penaltı'nın kaçması moralleri bozdu derken golü Fenerbahçe yiyordu, Fenerbahçe kalesinden 60 mt uzakta, Deniz'in ikili mücadeleyi kaybetmesinden sonra kendini yere bırakması ve Fenerbahçeli futbolcuların konsantrasyonlarını kaybederek 2-3 saniye hakemi ve Deniz'i seyretmeleri pahalıya patlıyordu ama Altay olağanüstü bir kurtarış yaptı.
İkinci yarı daha şenlikli geçti, Fenerbahçe gol ararken Rizespor ani bir atakla harika bir gol attı, Skoda'nın o golünü Süperlig'de yemeyecek hiçbir takım yok. Lige kötü bir başlangıçmı yapacağız diye düşünürken devreye Caner-Gökhan biraderler girdi, Caner'in korneri ve Gökhan'ın ön direkte vurduğu olağanüstü kafa şutu sonrası maç 1-1 oldu.
Gol sonrası Rizespor panikledi, Valencia'nın getirdiği hareketlilik ve Moroziuk'un büyük hatası sonrasında Fenerbahçe'nin ikinci penaltısını Sosa gole çevirdi ve Fenerbahçe maçı kazandı. Bir tarafta çaylak Altay diğer tarafta kıdemli bekimiz Gökhan'ın çok iyi oynadıkları bir maç oldu diyebiliriz, Gökhan 90 dk boyunca takıma büyük katkı sağladı, Altay yine müthiş kurtarışlar yaptı ve Fenerbahçe çok tehlikeli bir virajı kayıpsız geçti.
Maç sonrası FBTV'nin takım otobüsünde Ozan'a mikrofon uzatılmasını yadırgadım, Ozan neşesiz ve düşünceliydi, işi şakaya dökmeye çabaladı ama sonuçta A Milli takımda oynayan bir oyuncunun takımdan kesildiği gecenin akşamında ona mikrofon uzatmamak gerekir ve kime ne zaman mikrofon uzatılacağını FBTV çalışanlarının da bilmesi gerekir.
Umarım Erol Bulut'un dediği gibi olur ve Fenerbahçe tam kadro ile çıktığında çok daha iyi oynar.
