Spor Yazarları, Fenerbahçe'nin Kasımpaşa'yı 5-1 mağlup ettiği maçı köşelerinde değerlendirdi.
Uğur Meleke/Hürriyet: Dünya Kupası sonrası Jesus’un performansını iki ayrı pencerede değerlendirmek gerek: İlk 4 maçta (Trabzon, Hatay, Antalya, Galatasaray önünde) ilk 11’de sadece 14 farklı oyuncu kullandı. Kötülerde ısrar etti. Forma adaletini sarstı. Bedelini de zirveyi kaybederek ödedi. Ancak Galatasaray hezimeti sonrasındaki 3 maçta (Antep, Ümraniye ve Kasımpaşa önünde) kadro genişliğini hatırladı tekrar. Dün de Arda ligde ilk kez ilk 11 oynadı. Ve çok net bir gerçek ortaya çıktı tekrar: Fenerbahçe’nin ligde yarış için gayet yeterli, geniş ve kaliteli bir kadrosu var. Dün de o geniş kadronun ödülünü aldı Jesus. Haftalardır istikrarla kötü oynayan Crespo’nun formasını geç de olsa alan Zajc verimliydi. Ancak futbolu seven herkesin dün sahada her hareketini zevkle takip ettiği adam şüphesiz ki Arda Güler’di. Aynen Barcelonalı Gavi gibi yıllardır bu formayı bekliyormuşçasına hazır, 40 senedir Süper Lig’de oynuyormuşçasına olgundu. Üçüncü gol öncesi yaptığı aşırtma “Arda de Souza” işiydi kesinlikle. Nasıl futbol izlemeyi seven herkes Hagi’yi izlemeyi seviyorsa, Sergen’i-Alex’i sahada görünce mutlu oluyorsa, Arda Güler’in de bence sporseverlerde yarattığı his bu. Statta izlemek için para verip bilet almaya değecek adam o...
Erman Toroğolu/Sabah: G.Saray deplasmanda kazanınca F.Bahçe'nin Kasımpaşa maçını kazanması şart oldu. Dün gecenin önemli olayı F.Bahçe açısından, Arda'nın ilk 11'de başlamasıydı. F.Bahçe'de topu doğru kullanma açısından Arda'dan iyi oyuncu yok. Peki Jorge Jesus bu oyuncuyu ne yapıyor? 'Daha olmadı, fizik olarak hazır değil, sakatlanır' diyerek oynatmıyor. Futbolcu karpuz gibi yata yata olmaz; sahada oynayarak olur. Futbolcunun direnci maç yapa yapa artar. Onun için de bu çocuğu ilk 11'de başlatmak lazım. Jesus bu kadar sinirlenip saha içine haber gönderdiyse bu daha önce konuşulmuş bir olay. Batshuayi'nin topu alması o zaman yanlış. Fenerbahçe seyircisinin ne olursa olsun bu stadı silme doldurması lazım. 3 puanlı lig çok şeylere gebedir.
Ahmet Çakar/Sabah: Ne Ferdi'si ne Altay'ı ne Batshuayi'si ne de Crespo'su... Fenerbahçe'yi şampiyon yapacaksa Valencia yapacak. Savruk bir futbolcu gibi görünse de, bazen çok tuhaf hatalar yapsa da gol şansı çok yüksek bir isim. Mesela Kasımpaşa'nın attığı golde Valencia'dan başlayıp Szalai'ye kadar devam eden hatalar zinciri vardı. Üstelik Fenerbahçe iyi oynamıyordu. Fakat birden iki dakika içinde Valencia ortaya çıkıp, maçı 2-1'e getiriverdi. İlkinde defans arasına çok iyi sızıp penaltı kazandırdı. Hemen akabinde de müthiş bir vuruş tekniği ile kötü giden çok şeyi lehe çeviriverdi. Homurdanmalar ıslıklanmalar başlamıştı ama ikinci yarı gelen goller ve ortaya konan futbol taraftarı tekrar kenetleyiverdi. Bu penaltı kaleci tarafından kurtarılmış olsa kesin tekrarı gerekiyordu ve doğru karar olacaktı. Ama FIFA kuralları gereği kaleci topu kurtarmadığı takdirde direkten de dönse auta da gitse tekrar edilmez.
Gürcan Bilgiç/Sabah: Arda neleri değiştirdi? Arda Güler hepimizin ümit ile baktığı müthiş bir oyuncu. Maça da damgasını vurdu. Ama O değil, mesela Mert Hakan, İsmail veya Crespo da olabilirdi ilk on birde. Çift santraforun getirdiği lüks güzel de, rakip merkezi kalabalık tuttuğunda topu "onlara" götüremiyorsunuz. Oyun formatı aynı ve oyuncu "kalibresi" farklı olunca, top Fenerbahçe'de kaldı, kararı onlar verdi. Arda Güler baskı yediğinde risk almadı. Aferin... Arkası dönük yakaladığında topu kaybetti dönemedi; çalışması lazım. Ama kaleye yüzünü döndüğünde, "eyvah, eyvah...." Takımın O'nu desteklemesi, sıkıştığında yardıma gelmesi, hata yaptığında başını okşaması önemliydi.
Ömer Üründül/Sabah: Fenerbahçe skor dezavantajına düştüğü maçın seyrini iki dakika içindeki 2 golle değiştirdi ve farka gitti. Fenerbahçe maça hırslı, tempolu ve atak başladı. Ama bu anlayışa rağmen ilk bölümde yeterli üretkenlik yoktu. Bir de bunun yanında taç atışındaki defansif hata sonucunda yenik duruma düştü. Doğal olarak baskı devam etti. Ve Hajradinovic'in büyük hatası sonucu kazanılan penaltıyla önce skora denge geldi. 2 dakika sonra da Ferdi- Valencia iş birliği ile güzel bir golle öne geçildi. Ferdi yine her zamanki gibi çok çalıştı, müthiş faydalı oynadı. Arda da dün gece bana göre şunu gösterdi: "Devamlı görev alsam, biraz daha maç eksikliğimi gidersem katkılarım daha da artacak." Üçüncü gol öncesi yaptığı kaliteli aşırtma, gerçekten seyir zevkini yükselten bir enstantaneydi. Kural şunu diyor; eğer top direğe çarpmış ya da auta çıkmışsa, kaleci vuruştan önce öne çıkıp penaltıyı kullananı etkiliyor mu? Ben Valencia'yı etkilediğini bilemem. Ama kaleci vuruştan önce çizgiyi terk etti. Karışık bir durum. Kural çok açıklayıcı değil, kesin bir yorum yapamayacağım.
Ercan Güven/Milliyet: Fenerbahçe göz alıcı bir “takım” da… O takımı yaratan “terzinin” uzmanlığı mı sınırlı, yoksa özen mi göstermiyor?.. Takımın ceketi çok şık… Yakıyor bakanı. Lakin pantolon uymuyor bir türlü!.. Ya bol ya dar ya kısa geliyor. Önde başka, arkada başka Fenerbahçe. Oyun güzel, skor net, dönüş muhteşem, taraftar şahane… Neden eksiklerden başladık işe? Çünkü, her rakip Kasımpaşa gibi futbola şefkatle yaklaşıp, oynayıp oynatmaya çalışmıyor. Her rakibe yediğinden fazlasını atmak da çok zor. Savunma tüm takımın işi denir; ispatı Fenerbahçe’nin 24’de yediğidir. İsteyen Kasımpaşa golünün yarısını da şahane oynayıp dört gol atan Valencia’ya yazabilir! Bütün takım önde rakibe basarken uzaktan saçma bir şut çekti Valencia, yetmezmiş gibi Donk’u nişanladı. Defansın bedenine çarpan top uçtu gitti Kasımpaşa’ya kontratak oldu. Evet… Fenerbahçe 5-1 gibi net bir skorla ve uygun adımlarla rakibine hediye ettiği zirve için yoluna devam ediyor. Ancak, Kasımpaşa galibiyeti Fenerbahçe’nin dört dörtlük hale geldiğini göstermiyor. Birincisi son 45’de hiç iş düşmediği için hiç hata yapmayan takımın savunması, Jesus ustanın elinde düzeltilmeyi bekliyor. İkincisi beş golün dördü Valencia’ya aitse, tüm yumurtalar aynı sepette hissi veriyor.
Emre Bol/Fotomaç: Herhalde Arda'yla ilgili koruma kararı artık kalkmıştır. Her gelen hocaya bunu anlatmaya çalıştık ama bir türlü anlatamadık. Arda bir yıldız. Dikkat edin yıldız adayı demiyorum; olmuş bir yıldız. Elinde böyle pırıl pırıl parlayan bir oyuncu varken onu görmezden gelmek sadece Fenerbahçe'ye değil Türk futboluna ihanettir. İnanın izlemeye doyamadım. Topu her ayağına aldığında, her pas verdiğinde, her şut attığında kaliteyi görüyoruz. Yok böyle bir futbolcu. Bundan sonra Jesus Arda'yı keserse, kendi ipini çeker. Arda'nın sahada oluşu önde olan diğer oyuncuların da performansını arttırıyor. Ferdi, Zajc hele de Valencia'yı uçurdu adeta. İcardi'yi, Cenk'i yere göğe sığdıramayanlar bu iki oyuncunun attığı gollerden fazlasını Valencia'nın tek başına attığını konuşacak mı? Adam tek tabanca 19 gol atmış. Topun direğe vurması, auta gitmesi; atış yapan oyuncunun açısının daralmasından… Dolayısıyla siz Ofsaytımsı muhabbetini unutturmaya çalışanların algısına gelmeyin.
Engin Verel/Akşam: "Fenerbahçe savunmasının arkasına atılan her pasın tehlike yarattığı artık bir sır değil. Ancak dün bunun bir boyut daha yukarı çıktığını gördük. Ayakla verilen paslar haricinde, "Taç"la arkaya adam kaçırılırken savunma tamamen dağıldı. Burada yeni transfer Samet'in de hatası vardı. Valencia, ilk yarı itibarıyla Kasımpaşa karşısında takımına hayat veren isim oldu. Ancak üst üste yapılan inanılmaz pas hatalarını da unutmamak gerekiyor. Ferdi'nin Valencia'ya yaptığı asist ise maçın en güzel hareketlerinden biriydi. Ama en güzel hareket; Kasımpaşa adına 16 yaşındaki Yasin ve F.Bahçe adına 17 yaşındaki Arda Güler'in ilk 11'de olmasıydı. ilk yarıda yukarıda belirttiklerim hariç orta saha için alınan adamın sol bekte oynaması, sezon başındaki canlılık ve hırsın olmaması dışında bir sorun yok! Neyse ki sol bek transferi yapıldı. Valencia'nın golleri sonrasında takımın üzerindeki ölü toprağı döküldü! Normalde kulübede hareketsiz duran Jesus bile sevindi!"
İlker Yağcıoğlu/Takvim: Dün gece Kadıköy'de resmen iki oyuncunun şovu vardı. Birincisi 4 gol atan ve oyunun her dakikasında mücadeleyi bırakmayan Valencia, diğeri topu her ayağına aldığında harika işler yapan Arda Güler'di. Son haftalarda ısrarla Arda Güler'in daha çok süre alması gerektiğini dile getirdik. Dün akşam gördük ki Arda bunu sonuna kadar hak ediyor. Öyle doğru işler yaptı ki, o kadar akıllı top kullandı ki F.Bahçe'nin hücumlarında başrolü oynayan isimlerden oldu. Enner Valencia'nın 3. golünde yaptığı vuruş, tek kelimeyle inanılmazdı. Gol olmaması onun adına büyük şanssızlık oldu. Oyunun geneline dönecek olursak ilk yarıda zaman zaman iyi işler yapan zaman zaman da düşük tempoda oynayan F.Bahçe vardı. Ama ikinci yarıda sezonun başındaki günlerine geri dönmüş bir F.Bahçe izledik. 2. devre Altay yere yatmadan maçı bitirdi.
Oktay Derelioğlu/Takvim: Kasımpaşa maça çok etkili başladı ve attığı golle şok etkisi yarattı. Valencia'nın penaltı kazandırmasıyla Fenerbahçe çabuk toparlandı. Arda Güler, Ferdi Kadıoğlu ve Enner Valencia, iki takım arasındaki kalite farkının özetiydi. Üç oyuncu maça ağırlığını koyduktan sonra hem oyun hem skor Fenerbahçe lehine döndü. Kasımpaşa ilk golü yedikten sonra adeta maçı bıraktı. Jorge Jesus'un dünkü Arda Güler tercihini manidar buluyorum. Fenerbahçe dün eğer kaybetseydi Jorge Jesus, "Arda Güler'i gördünüz işte" diyebilirdi. Ama Arda yine beklentileri karşıladı ve galibiyette büyük rol oynadı.
Kemal Aslan: "Bugün Fenerium'da Arda'nın forması kalmaz. Arda'nın oynaması lazım. Tribünleri tutuyor, geçen seneki kötü gidişatta Arda'nın performansı camiayı bir arada tutmuştu."
Nihat Kahvaci: "Fenerbahçe yönetiminin yerinde olsam maç biter bitmez Valencia'nın yanına elimde sözleşmeyle gider, fiyat bölümüne de istediğini yazdırtırım."
