Rıdvan Dilmen'den Beşiktaş - Göztepe yorumları

Göztepe küme düşme potasında ve rakipleri çoğalıyor. Konyaspor'un 35 puanı var. Göztepe en alttan 3., Rizespor'un 34 puanı var. Fenerbahçe'nin 31 puanı var. Alınan her puan çok değerli.

İlk yarıda Beşiktaş dünkü Fenerbahçe gibiydi. Sivasspor, Göztepe'ye göre daha derli toplu. Göztepe kalecisi Beto yere yatmadı. Şenol Güneş'in başında olduğu bir dönemde böyle bir Beşiktaş hiç izlememiştim.

Şenol Hoca, kendi aleyhine bir taşla üç kuş vurdu. Kagawa için Ljajic'i sola aldı, Burak'ı etkiledi. Ljajic'i etkiledi, rakip sağ beki rahatlattı.

Göztepe'yi son haftalara göre çok beğendim. Geçen hafta beğendiğim Beşiktaş'ı ise donuk bir şekilde gördüm.

Adriano sakatlandığında Şenol Güneş ve yanındaki iki arkadaş kararsızlık içindeydi. Takımda hiçbir sol ayaklı oyuncu yok Guti dışında. Yedek kulübesinde yapılan açık oturum hiç normal bir açık oturum değildi. 28 bin taraftar gelmiş. Orada teknik direktörün bir şey yapması lazım.

Devre arasında aklıma Tudor geldi. Şenol Güneş, ikinci yarının başında üçlü savunmaya döndü. Tudor da Galatasaray'da öyle 3'lü 5'li yapıyordu ya.

Ljajic ne zaman iyi oynadı? İkinci yarıda sevdiği noktaya gelince. Ljajic, kendi mevkiine geçince sağa çok iyi bir top yolladı. Ardından Burak attı. Daha 1. dakikada gol oldu.

İkinci yarının başında teknik direktör 'bir şey' yaptı. Ne derseniz deyin ama bir şey yaptı. Şenol Güneş, tartışıldığı bir dönemde evinde 2 maçta 6 puanı aldı cebine koydu.

Şenol Güneş, olumlu veya olumsuz bir şey yapmak zorundaydı. Beşiktaş, öyle devam etseydi maçı kaybetmeye gidiyordu. Bir şey yapacağım ben dedi hoca.

Necip'in soyadı öyle kendine uygun bir soyad ki... Çocuk her şeye uysal gerçekten. Ljajic'in merkeze gelmesi, önünü görmesi çok önemliydi. Adriano sakatlandığında elinde sol bek oynatabileceği bir futbolcusu bile kalmadı.

İkinci yarıda Gökhan, başı kesilmiş horoz gibiydi. Nerede oynayacağını bilmiyordu. Medel de bilmiyordu ama tecrübesiyle kapattı o açığını.

Göztepe, sondan üçüncü olmasına rağmen ümitlenebilecek kadar diriydiler bugün. Onların problemi ceza sahası içine geldikleri zaman ortaya çıkıyor. Jerome'u beğeniyorum ben aslında ama Tamer hoca oynatmıyor onu. Fena bir oyuncu değil aslında o. Enteresan...

MHK'ya seslenmek istiyorum. Serkan Tokat, 25. hafta maçlarında 4 kez maç yönetmiş. Bu hafta Fenerbahçe maçının VAR hakem, sonraki gün oynanan Beşiktaş maçının da VAR hakemi. Biraz kurcaladım. Mart ayının başında da maç yönetmiş. Mustafa Çulcu, eleştirdiği şeyleri kendisi yapıyor.

VAR hakemi 4 bin kazanıyor, AVAR hakemi 3 bin kazanıyor. 4. hakem 3 bin kazanıyor. Orta hakem zaten kazanıyor. Türkiye'de aylık 50 bin TL'lik hakemlik normal mi değil mi?

Geçen hafta 4 maç yönetmiş, bu hafta 2 yönetmiş. Bunun lütfen mantıklı açıklamasını istiyorum. Başka hakem mi yok? Dün ve bugün maçların VAR hakeminin aynı olması, geçen hafta sahaya çıkmadan 4 maçta yer alması normal mi? İnsanların parasında gözüm yok. Daha çok kazansınlar ama bir açıklama istiyorum. Hakem mi yok acaba?

Geçen hafta Cuma'dan başlamış, Pazartesi gününe kadar görevli ya. Öbür hakemlerin ne suçu var? Onlar da para kazansın.