"Gerçekten ilginç bir maç oldu. Klasik bir Okan Buruk takımı izledik. Galatasaray bir kişi eksik oynasa da asla oyun anlayışından vazgeçmedi. Galatasaray 10 kişi kaldı, ardından bir de gol yedi. Burada bir kırılma olabilirdi. Panik olursanız 2’yi, 3’ü de yenebilirdi. Okan Buruk, bu riskleri alabilen bir teknik adam. Oyun formatından da taviz vermeyen dünya futbolundaki nadir hocalardan bir tanesi. Brezilya dahil olmak üzere dünya liglerini izliyorum. Ben daha böyle bir teknik adam görmedim."
"Galatasaray’ın maçlarını izlemek keyifli olmasının yanında yorucu da. Sürekli değişkenlik gösteriyor. Fenerbahçe, Beşiktaş’a kaybedince bu maçın kaçınılmaz olduğunu teknik adam ve oyuncu grubu biliyor. Okan Hoca, ‘Ben 10 kişi de kalsam oyun formatında değişikliğe gitmiyorum. Hücum oynamaya devam edeceğim’ diyor ve maç 1-0’dan 3-1’e geliyor."
"Okan Buruk’un futboldan ders çıkarması gereken konular da var. Futbol, acımasız bir oyundur. Gabriel Sara ile Torreira’yı çıkarıp Efe Akman’ı oyuna sokmak ‘Ben bu maçı bitirdim’ demektir. 5-6 dakika artık her şeyin değişmesi için fazla bir süre. Gabriel Sara ve Lucas Torreira’dan bir tanesinin sahada kalması lazımdı."