Türkiye Yüzme Federasyonu Başkanı Erkan Yalçın, yüzmede Türkiye'nin Avrupa ve dünya platformunda kalıcı bir güç haline geldiğini belirterek, madalya için yarıştıklarını söyledi.
Erkan Yalçın, federasyonun 2025 yılı boyunca elde ettiği uluslararası başarıları, altyapı projelerini ve gelecekteki hedeflerini AA muhabirine değerlendirdi.
Türkiye'nin uluslararası yarışlardaki algısının değiştiğini vurgulayan Yalçın, Türkiye'nin artık organizasyonlara madalya hedefiyle giden bir ülke olduğunu belirterek, "Biz yerleşik bir durumdayız. Katılımcıdan çok artık yarışmacıyız. Şampiyonalara madalya almak için gidiyoruz. Avrupa'da yerimiz sabittir. Geriye dönüp baktığımız zaman 2016 yılında yıldızlar, gençler ve açık yaş, büyükler olmak üzere, 52 ülke içerisinde sıralamamız 40-44 arasındayken, bugün ilk 4-5'te yer alıyorsak bu, bizim için büyük bir gelişimdir. Hedefimiz daha da ileri." dedi.
"İnşallah buralarda en önde bayrağı göğüsleyen olmak istiyoruz ve çocuklarımız bu yönde de ciddi çalışmalar yapıyor." diyen Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tesislerimiz, altyapılarımız buna uygun hale getiriliyor. Dünyada birçok ülke var ama dünyadaki en büyük devrim Türkiye'deki spora yapılan yatırımdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde büyük yatırımlar yapılmıştır. Yeni dönemde yapılan 55 tane uzun kulvar havuzumuz var. Diğer havuzlarımızla bir araya geldiği zaman muazzam bir kapasite. Bunu genişleterek devam edeceğiz. Biz kendi çocuklarımıza inandığımız zaman, kendi insanımıza güvendiğimiz zaman, o insanlara olanakları sağladığımız zaman bizim önümüzde kimse duramaz."
Türkiye'de yüzmenin yaygınlaştığının altını çizen Yalçın, "Türkiye'nin 65 ilinde 5 bin 980 çocuğumuzla beraber Türkiye finallerinde kura çekimine gittik. Bunun sebebi tesislerin ve Türkiye'nin güçlü olmasıdır. Bununla beraber çok ciddi bir antrenör ağımız var. 2025'in sonu, 2026'nın başından itibaren Türkiye'de antrenörlük eğitimi verdiğimiz ve antrenör hakkı olanların hepsi dünyada akredite olabiliyor, yani bir Türk antrenör bu belgeyle başka bir ülkede çalışabilecek. Türkiye'deki antrenör eğitim müfredatımız dünyada birinci seçildi. Dünya yüzmesi farklı bakıyor. Bunun sebebi buradaki tesis altyapımız, antrenör gelişimimiz, bu süreç içerisinde vermiş olduğumuz destekler. 2016 yılında bu ülkede olimpik bir antrenör yokken, bugün bu ülkede 15-16 olimpik antrenörümüz var. Bununla beraber diğer antrenörlerimiz artık dünyaya entegre hale geldi. Dünyada söz sahibi haline geldiler. Bunun temeli, federasyonun devletten aldığı gücü hem antrenörüne, hem sporcusuna, hem camiasına, ailesine aktarmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
- Olimpiyat sonrası dönem ve 2025 değerlendirmesi
Olimpiyat sonrası dönemin yüzme branşında verimli geçtiğini belirten Yalçın, gençler ve büyükler kategorilerinde katıldıkları organizasyonlardan önemli sonuçlarla döndüklerini dile getirdi.
Türk yüzmesinin uluslararası başarı grafiğini aktaran Yalçın, "Bizim için güzel ve verimli bir yılı geride bıraktık. Olimpiyat sonrasında Avrupa Gençler, Dünya Gençler, İslami Dayanışma Oyunları ve Avrupa Kısa Kulvar Şampiyonası gibi önemli organizasyonlarda yer aldık. İslami Dayanışma Oyunları'nda Riyad'da 27 altın, 13 gümüş ve 8 bronz madalya kazandık. Riyad'daki madalyaların yaklaşık yüzde 60'ını ülkemize getirdik. Avrupa Gençler'de yine yerimizi koruduk. Büyüklerde ise hedef odaklı bir planlamayla finallerde yüzdük, madalyalar aldık. Küçük bir kadroyla gittiğimiz Avrupa Kısa Kulvar'da da 3 madalyayla döndük. İnşallah 2026'da Türk yüzmesinin ivmesi yükselmeye devam edecektir. Her sene güncellemeler yapıyoruz. Dünyaya da ayak uydurmak zorundayız. Çocuklarımızın kampları, yarış düzenleri ve onlara olan desteklerimizi yenileyeceğiz. Olimpiyat yolunda 2027 itibarıyla akredite yarışlarımız başlıyor. Biz de 2026'yı güzel bir şekilde değerlendirip bu yarışlara hazır olmak durumundayız. Her geçen gün altyapımız büyüyor. Büyüdüğü zaman da geleceğe güvenle bakabiliyoruz." diye konuştu.
- Aile vurgusu
Başarıya ve aile olmaya odaklandıklarını vurgulayan Yalçın, sporcuların ailelerinin desteğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Ailelerin emeklerine, yüreklerine ve gönüllerine sağlık. Bizlere bu imkanı verdiği için Cumhurbaşkanımıza, devletimize de çok teşekkür ediyorum. Çünkü her yerde dik ve vakur bir yürüyüşe sahibiz. Bu işin odak noktası, son noktası olimpiyatlardır. 2028 Los Angeles Olimpiyatları'nda göreceğiz. Para Dünya Şampiyonası'nda tarihte bir ilki başardık. Defne Kurt beş tane altın madalya aldı ve bu madalyanın birini Gazze'deki çocuklara armağan etti. Çok güzel işler var. Avrupa Gençler Şampiyonası'nda artistik yüzmede tarihte yine ilk defa olmak üzere altın madalyayla döndük. Takımımız çok iyi durumda. Artistik yüzme, atlama, açık su, paralimpik gibi branşlarla dünyanın her yerinde Türkiye olarak bayrağımızı göndere çekip marşımızı dinletmenin sevdası içerisindeyiz. Bunun telaşı içerisindeyiz, bunun mücadelesini veriyoruz ve bunlarda da başarılı oluyoruz."
Erkan Yalçın, federasyonun 2025 yılı boyunca elde ettiği uluslararası başarıları, altyapı projelerini ve gelecekteki hedeflerini AA muhabirine değerlendirdi.
Türkiye'nin uluslararası yarışlardaki algısının değiştiğini vurgulayan Yalçın, Türkiye'nin artık organizasyonlara madalya hedefiyle giden bir ülke olduğunu belirterek, "Biz yerleşik bir durumdayız. Katılımcıdan çok artık yarışmacıyız. Şampiyonalara madalya almak için gidiyoruz. Avrupa'da yerimiz sabittir. Geriye dönüp baktığımız zaman 2016 yılında yıldızlar, gençler ve açık yaş, büyükler olmak üzere, 52 ülke içerisinde sıralamamız 40-44 arasındayken, bugün ilk 4-5'te yer alıyorsak bu, bizim için büyük bir gelişimdir. Hedefimiz daha da ileri." dedi.
"İnşallah buralarda en önde bayrağı göğüsleyen olmak istiyoruz ve çocuklarımız bu yönde de ciddi çalışmalar yapıyor." diyen Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tesislerimiz, altyapılarımız buna uygun hale getiriliyor. Dünyada birçok ülke var ama dünyadaki en büyük devrim Türkiye'deki spora yapılan yatırımdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde büyük yatırımlar yapılmıştır. Yeni dönemde yapılan 55 tane uzun kulvar havuzumuz var. Diğer havuzlarımızla bir araya geldiği zaman muazzam bir kapasite. Bunu genişleterek devam edeceğiz. Biz kendi çocuklarımıza inandığımız zaman, kendi insanımıza güvendiğimiz zaman, o insanlara olanakları sağladığımız zaman bizim önümüzde kimse duramaz."
Türkiye'de yüzmenin yaygınlaştığının altını çizen Yalçın, "Türkiye'nin 65 ilinde 5 bin 980 çocuğumuzla beraber Türkiye finallerinde kura çekimine gittik. Bunun sebebi tesislerin ve Türkiye'nin güçlü olmasıdır. Bununla beraber çok ciddi bir antrenör ağımız var. 2025'in sonu, 2026'nın başından itibaren Türkiye'de antrenörlük eğitimi verdiğimiz ve antrenör hakkı olanların hepsi dünyada akredite olabiliyor, yani bir Türk antrenör bu belgeyle başka bir ülkede çalışabilecek. Türkiye'deki antrenör eğitim müfredatımız dünyada birinci seçildi. Dünya yüzmesi farklı bakıyor. Bunun sebebi buradaki tesis altyapımız, antrenör gelişimimiz, bu süreç içerisinde vermiş olduğumuz destekler. 2016 yılında bu ülkede olimpik bir antrenör yokken, bugün bu ülkede 15-16 olimpik antrenörümüz var. Bununla beraber diğer antrenörlerimiz artık dünyaya entegre hale geldi. Dünyada söz sahibi haline geldiler. Bunun temeli, federasyonun devletten aldığı gücü hem antrenörüne, hem sporcusuna, hem camiasına, ailesine aktarmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
- Olimpiyat sonrası dönem ve 2025 değerlendirmesi
Olimpiyat sonrası dönemin yüzme branşında verimli geçtiğini belirten Yalçın, gençler ve büyükler kategorilerinde katıldıkları organizasyonlardan önemli sonuçlarla döndüklerini dile getirdi.
Türk yüzmesinin uluslararası başarı grafiğini aktaran Yalçın, "Bizim için güzel ve verimli bir yılı geride bıraktık. Olimpiyat sonrasında Avrupa Gençler, Dünya Gençler, İslami Dayanışma Oyunları ve Avrupa Kısa Kulvar Şampiyonası gibi önemli organizasyonlarda yer aldık. İslami Dayanışma Oyunları'nda Riyad'da 27 altın, 13 gümüş ve 8 bronz madalya kazandık. Riyad'daki madalyaların yaklaşık yüzde 60'ını ülkemize getirdik. Avrupa Gençler'de yine yerimizi koruduk. Büyüklerde ise hedef odaklı bir planlamayla finallerde yüzdük, madalyalar aldık. Küçük bir kadroyla gittiğimiz Avrupa Kısa Kulvar'da da 3 madalyayla döndük. İnşallah 2026'da Türk yüzmesinin ivmesi yükselmeye devam edecektir. Her sene güncellemeler yapıyoruz. Dünyaya da ayak uydurmak zorundayız. Çocuklarımızın kampları, yarış düzenleri ve onlara olan desteklerimizi yenileyeceğiz. Olimpiyat yolunda 2027 itibarıyla akredite yarışlarımız başlıyor. Biz de 2026'yı güzel bir şekilde değerlendirip bu yarışlara hazır olmak durumundayız. Her geçen gün altyapımız büyüyor. Büyüdüğü zaman da geleceğe güvenle bakabiliyoruz." diye konuştu.
- Aile vurgusu
Başarıya ve aile olmaya odaklandıklarını vurgulayan Yalçın, sporcuların ailelerinin desteğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Ailelerin emeklerine, yüreklerine ve gönüllerine sağlık. Bizlere bu imkanı verdiği için Cumhurbaşkanımıza, devletimize de çok teşekkür ediyorum. Çünkü her yerde dik ve vakur bir yürüyüşe sahibiz. Bu işin odak noktası, son noktası olimpiyatlardır. 2028 Los Angeles Olimpiyatları'nda göreceğiz. Para Dünya Şampiyonası'nda tarihte bir ilki başardık. Defne Kurt beş tane altın madalya aldı ve bu madalyanın birini Gazze'deki çocuklara armağan etti. Çok güzel işler var. Avrupa Gençler Şampiyonası'nda artistik yüzmede tarihte yine ilk defa olmak üzere altın madalyayla döndük. Takımımız çok iyi durumda. Artistik yüzme, atlama, açık su, paralimpik gibi branşlarla dünyanın her yerinde Türkiye olarak bayrağımızı göndere çekip marşımızı dinletmenin sevdası içerisindeyiz. Bunun telaşı içerisindeyiz, bunun mücadelesini veriyoruz ve bunlarda da başarılı oluyoruz."




























