Spor yazarları, Galatasaray'ın Trabzonspor ile 1-1 berabere kaldığı mücadeleyi yorumladı. Burada bir kısmı kullanılan yazar görüşlerinin tamamını paragraf sonunda ismi verilen gazeteleri satın alarak okuyabilirsiniz.
ŞANSAL BÜYÜKA: İlk yarısı Trabzonspor’un, ikinci yarısı Galatasaray’ın olan bir maç izledik… Son saniye golü Galatasaray için ancak teselli olur… Bu bir puan Galatasaray’ı mutlu etmez, Trabzonspor’u da mutlu etmez… Bu maçın ve bu haftanın karlısı ve mutlusu yattığı yerden 4 puanlık avantaj kapan Fenerbahçe oldu... [MİLLİYET]
AHMET ÇAKAR: Kazansalardı şampiyonluk yarışında çok ciddi avantaj yakalayacaklardı ama ortaya konan futbola baktığımızda maçın hakkı tipik bir beraberlikti. Karşılaşmaya baktığımızda ne Galatasaray ne de Trabzonspor'un çok ciddi anlamda net pozisyonu var diyemeyiz. Belli oranda mücadele var. Belli oranda taktik varyasyon var ama hepsi bu. İkinci yarıda atılan Edgar Ie'nin golüne, Emre Akbaba son dakikada cevap vermeseydi Galatasaray adına her şey bitmiş olacaktı. Ama puan tablosundaki duruma baktığımızda Emre Akbaba'nın golüyle gelen beraberlik bile sarı-kırmızılı takım için çok iyi değil. Çünkü ligin sonu yaklaşıyor, Galatasaray iyi oynamıyor ve puan farkı belli. Trabzonspor, Abdullah Avcı yönetiminde 'ne kadar puan alırsam o kadar iyidir' felsefesine devam ediyor. [SABAH]
OSMAN ŞENHER: Eminim Galatasaray taraftarı buz gibi olmuştur çünkü geçen hafta çok umutlandılar. Kerem, Emre Kılınç, Halil, Rodrigues ve Taylan çok iyi anlaşıp rakibi büyük bölümde oyundan düşürmüştü. Trabzonspor maçında oyun kurgusu bozulan Kerem olsun, Emre olsun fazla etkili olamadılar. Kerem bir ara santrfor oynadı, Babel sol açığa geçti. O kalabalık stoperler içerisinde pas yapabileceği bir tane arkadaşı olmayınca o da kaybolup gitti. İkinci yarı ise Şener’in kanadından takımı açık vermesin diye sağ bek gibi oynadı. Sonuçta son saniyede atılan gol, biraz olsun yine sarı-kırmızılı taraftara umut oldu. Trabzonspor ise daha istekliydi. Abdullah Avcı kazanmak için her şeyi yaptı. Ama bu futbol, bazen daha iyi oynayan taraf sen olsan da, kazanamayabiliyorsun. [MİLLİYET]
LEVENT TÜZEMEN: Luyindama bu sezon Galatasaray'a yaptığı hatalarla üç maç dokuz puan kaybettirdi. Beşiktaş, Konya'da olan ölümcül hatalardan sonra Edgar'ın attığı gole de resmen asist yaptı. Galatasaray'ın stoperinde oynayan adam, topu nereye keseceğini bilmez mi? Topu rakibin karşılama yerine vuruyor. Geldiği gibi vursa, şov yapmasa Edgar golü atamayacak. Terim yapmış oldukları değişimle maça başlasaydı, Galatasaray belki de ilk 45'i mahkum oynamazdı. Galatasaraylı oyuncuların maç boyu en güzel yönü yenilen gole gösterdikleri tepkiydi. 90+5'te Emre Akbaba'nın attığı gol, Galatasaray'a sadece bir puan getirmedi, Trabzon ile de arasında olan puan farkının kapanmasını engelledi. [SABAH]
ERMAN TOROĞLU: Bir futbol gördünüz mü? Trabzon, Galatasaray'a göre daha iyi, daha şekilli oynuyor. Galatasaray şampiyonluğa adayım diyor Sivasspor-Beşiktaş maçını seyrediyorum bir şey yok, Galatasaray-Trabzonspor maçını izliyorum bir şey yok. Bu oynanan futbolsa, futbol bu değil. Allah, Türkiye'deki seyirciye kuvvet versin. Benim işim olmasa Türkiye'de maç seyretmem. Galatasaray 1 puanı Muslera sayesinde aldı. Muslera 1 puanın iyi olduğunu söyleyerek haklı. Çocuk yırtındı! [FOTOMAÇ]
REHA KAPSAL: Galatasaray'ın sezon başından beri yaptığı en büyük hata, doğaçlama günlük oyuncu performansıyla sonuca gitmek istemesi. Oyunu merkezde tutan oyunu sezon boyu gerçekleştiremeleri, kurgulanmış oyun yerine günlük performanslarla takım olamamanın ve bu problemi de Fatih Terim'in bütün sezon boyunca çözememesinin neticesi final maçı gibi görülen Trabzonspor maçında kötü oynayıp, 2 puan kaybettiler. Bir takım puan kaybedebilir ama bunu bile 'hak etmesi' çok önemlidir. Yaptığı mücadele ve ortaya koyduğu istekle sanırım sarı-kırmızılı taraftarları üzen puan kaybıdan çok 'hak edecek' performansın saha içinde oyuncular tarafından gösterilememesiydi. [FOTOMAÇ]
ÖMER ÜRÜNDÜL: Eğer G.Saray 3 puan kaybetseydi şampiyonluk şansı biteceği gibi, ikincilik de zora girecekti. Son anda gelen 1 puan ileride maçlar için az da olsa bir ümit oldu. Futbolcuların genel performansı iyi değildi. Ben en çok Saracchi ile Halil'i beğendim. Terim'in Halil'de ısrar etmesi gerekiyor. Çünkü Halil'in değişik bir tarzı var ve oynatan ve oynayan santrfor rolünde katkılı. [SABAH]
SERKAN KORKMAZ: Terim'in kendine bu has yaklaşımını anlamaya çalışırken yoruldum ama yazmadan geçemeyeceğim; anladığım kadarıyla deneyimli hoca solda Babel'i uygun görmüş ama Kerem'i kesmeye de kıyamamış. İşin ilginci; Fatih Hoca esas hatayı Feghouli'yi 11'e koymakla yaptığını maç oynanırken fark etti. İkinci yarı başında Cezayirli yerini Halil'e bırakınca sahada daha anlamlı bir Galatasaray oldu. Gedson sakatlanıp yerine Emre Akbaba girince ibre Galatasaray'a döndü. Gerçekten tuhaf bir oyun futbol. Avcı ile hayli derlenip toparlanan Trabzon şu sıra dışı özelliklere sahip oyunculardan kurulu dörtlü hücum hattıyla zor gol atan bir takım hüviyetinde. Daha da tuhafı Karadeniz ekibini öne geçiren mükemmel golünü nefis bir vuruşla Muslera'yı avlayan stoperi Edgar'ın atmış olması. Luyindama'nın güzel asistini (!) de es geçmeyelim. [FOTOMAÇ]
ÖMER FARUK ÜNAL: Mustafa Cengiz, Göztepe maçından önce ağır konuşmuştu. Hesapta futbolcularını motive etmişti. Maç kazanılınca, böyle yorumlanmıştı. Madem öyle; keşke bu hafta da konuşsaymış! G.Saray'ın ne bir oyun plânı vardı, ne de bir gayreti... Kimin ne oynadığı belli değildi? Fatih Terim'in kenardaki duruşu bile bir "vazgeçmişliği" anlatıyor. Geçen hafta yıldız yapılan Kerem Aktürkoğlu'nun yerinde yeller esiyordu! [TÜRKİYE]
NİHAT KAHVECİ: "Lider Beşiktaş 2 puan kaybetmiş, son Göztepe maçında oynanan iyi futbol var. Galatasaray'ın bugün sahaya iyi bir performans göstermesi bekleniyordu. Maça istekli, topa sahip olarak başlamalıydı Galatasaray ama tam tersini yaptılar ilk yarıda. Sanki şampiyonluk havasında değilmiş gibi, isteksiz arzusuzdu. Benim için şok bir bölümdü bu. Kaybettiğin her puan seni şampiyonluktan uzaklaştırıyor"
TÜMER METİN: Galatasaray'ın Seyrantepe'deki oyununu, bir iç saha baskısını, oyunu yıkma alışkanlığını söyleriz. Bu akşam da onu göremedik. Gomis'e 1 milyon vermedin, minimum 50 milyon harcadın, verim alamadım. Fernando'yu nasıl bıraktın? Kendi gitti diyorlar, memnun edersen gitmez, oyuncu böyledir. Mariano yaşlı dediniz, Yedlin genç mi? Bir erozyona uğradı orası. Gelip gidenleri saymıyorum, N'Zonzi'ler, Seri'ler, Lemina'lar, bu sene Etebo'lar... Bir tane oyuncu diyorum ya, bir tane. Bu Galatasaray takımında Belhanda'yı, üzerindeki forma nedeniyle en çok eleştiren benimdir. 6-8 giyse mevkisinin oyuncusu derdim ama 10 numara gibi davrandığı için çok eleştiri yapmışımdır ama bu Galatasaray'da Belhanda yürüyerek oynar.
AYHAN AKMAN: Galatasaray'ın 3. sağ beki Linnes, o da yok, 4. sağ bekin ile devam ediyorsun. Onyekuru maç öncesi sakatlık yaşıyor, Belhanda'dan oluyorsun, Falcao hep sakatlıkla devam ediyor, Muhammed kovid. Galatasaray hep sorunlarla devam etti. Beşiktaş oyun gücü olarak hep yukarı gitti. Aboubakar'sız periyoda kadar oyun olarak hep daha üstündü. Galatasaray belli bir periyotta oyun gücünü yakalamıştı, ta ki Falcao ile çift forvete dönüp, arayış başladığında, sakatlık arttığında, kovid olduğunda hem ideal 11, hem oyun gitti. Fenerbahçe şu anda psikolojik üstünlük ve oyun olarak rakiplerinin bir tık üstüne geçti gibi bir durum oluştu.
ALİ GÜLTİKEN: 1-0 bitseydi, bence Galatasaray'ın şampiyonluk iddiası tamamen bitecekti. 1 puan, Beşiktaş ile maçı olmasından dolayı önemli. Teknik direktörler de o hesabı hep yaparlar ama oyun şu anda onu söylemiyor. Matematiksel olarak bir şeylerin inancı olabilir ama Galatasaray oyun olarak coşkuyu, inancı yaşamıyor. Baktığımızda çok değişen bir oyuncu grubu var Galatasaray'da. Daha 3. 4. hafta Fatih hoca devre arasını işaret etti, devrede yeni oyuncular geldi, geçen sene de aynısı.
