AHMET ÇAKAR: Çok gariptir, Başakşehir belki de sezonun en kötü maçlarından birini oynadı. Üstelik böyle bir maça önde ve penaltı golü ile başlamışlardı. Daha sonra ne olduysa oldu Başakşehir, birden işi bıraktı. Art arda gelen goller tüm oyuncularda bir anda 'ne oluyoruz' intibası yarattı. Oysa ki bu tür maçlar şampiyonluk için çok önemli. Sanki şartlar ne olursa olsun 'biz şampiyon olduk, iş bitti' havası var. İkinci yarı peş peşe attığı gollerle Başakşehir beraberliği yakaladı. Ama dedik ya yine son dakikalarda yedikleri amatörce bir gol Konyaspor'u öne geçirdi.
AHMET ÇAKAR: Başakşehirli oyuncularda büyük bir maç trafiği olmamasına rağmen bir yorgunluk var. Ama bu da normal. Zira önde giden zorlanıyor, stres yaşıyor. Ama dün geceye bakıyoruz, Başakşehir'in kaybettiği hiçbir şey yok. Zira Trabzonspor da kaybetti. Artık bu dakikadan sonra Başakşehir'den şampiyonluğu da kimse alamaz. Ama dün gece Trabzospor kazanmış olsaydı bugün biz çok farklı şeyler konuşuyor olacaktık. Konyaspor için hayati bir galibiyet. Küme düşmenin en önemli namzetleriyken şimdi biraz olsun nefes aldılar ama her şey bitmiş değil.
AHMET ÇAKAR: Cüneyt Çakır o kadar kendinden emin ki, o kadar rahat ki çok doğru kararlar verdi. Maçın başında verdiği penaltı yüzde 100 doğru. Ayrıca anlamadığımız bir şekilde VAR daveti başka bir pozisyon için geldi. Pek tabii ki penaltı değil ama davet niye geldi, VAR hakemi neye göre penaltı olabilir diye düşündü anlayamıyoruz. Konyalı oyuncunun topa hamle yaptığı sırada topuğundan seken top eline çarptı. Tabii ki penaltı değil. Zaten hakem Cüneyt Çakır da öyle dedi.
İLKER YAĞCIOĞLU: KONYA'DA tek kelimeyle nefes kesen bir maç izledik. Açıkçası Konyaspor'un bir maçında 7 gol izleyeceğimi hiç düşünmezdim. Maçın başında yedikleri golün ardından gösterdikleri reaksiyon inanılmazdı. Miya, Milosevic ve Ömer Ali'nin etkili oyunu ile ilk yarıda 3 gol bularak Başakşehir'i şoka soktular. Fakat karşılarındaki takım son derece kaliteli ve tecrübeli oyunculardan oluşan Başakşehir'di. Konya'nın ilk yarıda sarf ettiği efordan kaynaklanan yorgunluk sebebiyle maç 3-3'e geldi.
İLKER YAĞCIOĞLU: Başakşehir maç tam maçı kazanacağım derken Robinho'nun lakayıtlığı kaptırdığı topta Jonsson, Skuibic'e müthiş bir asist yaparak sonucu belirledi. Eğer Denizli'de Trabzon 3 puanı almayı başarabilseydi Başakşehir çok büyük bir strese girecekti. Fakat rakibi de kaybettiği için bu mağlubiyetin etkilerinden çabuk kurtulacaktır. Hafta sonu Kayseri'ye karşı alacakları galibiyet Başakşehir'e son yıllarda çok istedikleri şampiyonluğu getirebilir. Ben turu hafta sonu atacaklarını düşünüyorum.
REHA KAPSAL: Trabzonspor özellikle son dört-beş maçtır, Galatasaray haricinde oynadığı oyunlar şampiyonluk içi yetersizdi. Saha içindeki coşkusu, mücadelesi, isteği de yetersizdi. Şampiyon olacak takım, saha içinde farklı reaksiyonlar gösterir. Kaldı ki Trabzonspor tecrübesiz bir takım değil. Artık ligin final maçları oynandığında, yeri geldiğinde oyunu erteler, skor için oynarsınız. Futbolcular son maçlarda bu sorumluluğu almaktan kaçındı. Bu durumu şanssızlık ve tesadüfle bağdaştıramayacağınız. Çünkü öne geçip tam 27 puan kaybettiler bu sezon. Belki de bir rekor kırdılar.
REHA KAPSAL: Trabzonsporlu oyuncular sanki ikinciliği garantilemiş havasında oynuyor. Yani şampiyon olmanın onlara ve şehre neler getireceğini bilmiyormuş gibiler. Saha içinde temposuz, ağır oynayan, fazla üretemeyen bir grup var. Genel olarak takım halinde bir formsuzluğun bütün oyuncularda görünmesi de çok enteresan. Bu çok anlatılabilir bir durum değil. Takımda fark yaratabilecek 4-5 futbolcu var. Birçok futbolcu takımı itip, sahneye çıkıp maçı kazanabilirdi. Bundan da uzak bir görüntü verdiler.
REHA KAPSAL: Trabzonspor hariç herkes Trabzonspor'un şampiyonluğu için uğraş verdi. Konyaspor'un tabii ki hedefi ligde kalmak ama onlar bile Trabzonspor'dan daha fazla mücadele verdi. Denizli ve daha önceki maçlardaki kötü görüntünün nasıl açıklanabileceği kolay değil. Bu anormal durumun izahı yok. Dün akşam ligde kalma çabası veren Konyaspor ile şampiyon olmak istemeyen Trabzonspor'un maçlarını İZLEDİK..
ŞANSAL BÜYÜKA: Başakşehir’i zaten sezon sonları “mevsimsel bir kriz” tutuyor. Hadi şampiyonluğa oynadığı ilk yılında acemiliğine geldi. Geçen yıl bitime 8 hafta kala 8 puan öndeydi, gene kaybetti. Bu sezon sonu da gene önde ama, kendinden daha çok Trabzonspor’un hesapta kitapta olmayan puan kayıplarından... Başakşehir şampiyonluğu bu yıl da kaybetmek için çok uğraşıyor ama Trabzonspor’un niyeti yok. Son iki haftaya Başakşehir 4 puan önde giriyor. Bir galibiyet bile şampiyonluğu için yeterli... Ama böyle oynarsa o galibiyet bile zor... Süper Lig’de şampiyon olacak takım, hiç olmazsa biraz futbol oynamalı... Başakşehir futbol oynamıyor.
ERMAN TOROĞLU: Başakşehir'i bu kadar dökülürken üç senedir ilk defa görüyorum. Konyaspor'u da bu sezon bu kadar iyi futbol oynarken ilk defa görüyorum. Dün gecenin adamı şüphesiz yaptığı artı/eksi işlerle Konyasporlu Miya oldu. Maçın başında saçma bir penaltı yaptırdı, ama sonrasında attığı iki golle adeta takımını sırtladı ve gecenin yıldızı oldu.
ERMAN TOROĞLU: Uzun yıllar görmediğimiz, heyecan dolu bir gece yaşadık. Konya'da Rus ruleti vardı. Bu ruleti Konyaspor kazandı. Hem de sapına kadar hak ederek. Başakşehirliler maç sonunda yenildikleri için üzülüyorlardı, ama onların imdadına da Trabzonspor yetişti. Ne oynadığı belli olmayan bir Trabzonspor, Denizli'de adeta intihar ediyordu. Ve sonunda kendi ipini çekti. Başakşehir'e şampiyonluk hayırlı olsun. Bu Trabzonspor'u seyredince şampiyonluk öyle veya böyle Başakşehir'in oldu. Diyeceksiniz ki; Daha maçlar oynanacak! Artık bundan sonra fazla değişiklik olacağını zannetmiyorum. Hakemler az hata yaparak maçları yönettiler.
