Mehmet Demirkol, beIN Sports 1'de yayınlanan beIN Manşet programında Türk futbolunun gündemini değerlendirdi.
Bütün bu konuşma ve tartışmalara dışarıdan kimse dahil olmadı. Fatih Terim bir şey söyledi. Mustafa Cengiz başka bir şey söyledi. Sonra Mustafa Cengiz başka bir şey daha söyledi. Yani dışarıdan kimsenin bir şey söylediği yok. Yorumlar yapılıyor tabi ki. Bu yorumların yapılmasının sebebi, tıpkı Fatih hocanın Kayserispor maçı sonrası söylediklerinde olduğu gibi, bazı şeyleri muğlakta bırakması.
Bu kadar ciddi bir sözü ya da cümleleri söylerseniz, insanlar da acaba bu isim Abdurrahim Albayrak mı, Mustafa Cengiz mi diye isim ararlar. Bundan daha normal bir şey yok. Yani dışarıda kimse bir şey yapmadı. Ne yapılıyorsa Mustafa Cengiz ve Fatih Terim yapıyor. Dışarıdan yapılan yorumlar doğal yorumlar. Sınırlar aşılıyorsa seyretmeyin, okumayın. Mahkemelik bir durum varsa mahkemeye verin.
Yani hakem konuşuluyor o sırada, hakemin kararı konuşuluyor, takımın mağduriyeti dolayısıyla bu bağlamın içerisinde biraz da ceza almayanlar konuşsun diyorsanız bu konuda Fatih Terim'in tarafında olup konuşmayanlar anlaşılır. Bundan daha doğalı yok. Şuna gönderme yapıyorsan, Ali Koç konuşma yaptı ceza almadı diyorsa ama bağlam o değil. O konu hakkındada konuşmuyor. Başka bir şeyden bahsediyor Fatih hoca.
Fatih hoca bir şey söylüyor ve insanlar acaba bunu kimin için söyledi diyorlar. Bazıları hemen karar veriyor ve evet Abdurrahim Albayrak hiç konuşmuyor ona söyledi diyor, bazıları başkana söyledi diyor. Yani Fatih hoca bir şey söyleyecek ve biz duymazdan mı geleceğiz? Onun için mi konuşuyor? Konuşulsun diye konuşuyor Fatih hoca da. Yoksa böyle ciddi bir açıklamayı niye yaparsın ki?
Başkan konuşmalarında, biz senkronize yüzme takımı değiliz, sürekli aynı hareketi edecek değiliz ve aynı fikirde olmak zorunda değiliz diyor. Zaten aynı fikirde olunsa 1 kişi yeter. Tabii ki birden fazla insan ve fikir olacak. Ve kendince bir doğru yol bulunacak.
Bu 4 büyük transfer yapmak demek. Linnes'i alıyorsun içeri. Feghouli ve Belhanda'nın yerine transfer yapmadan bu çok ciddi bir operasyon demek. Ve santrafor operasyonunda ne kadar çok para harcandığını unutmamak lazım.
Esas harcamayı yaptığın oyuncu şu an Brugge'de duruyor. Kullanmıyorsun yani. Maaşının baya büyük bir kısmını Galatasaray ödüyor hala ve daha önce verilmiş bir 13 milyon euro bonservis var. Yeniden ciddi bir operasyon demek bu.
Fikret Orman tekrardan başkanlığa adaylığını koymadan bu tür yorumların üstüne konuşmamız yanlış olur. Ama çok net bir şekilde şunu söylemedi, "Ben yokum, ben bundan sonrasında yokum." bunu demedi, hep bir geride kaldı.
İstifa tek taraflı bir müessesedir istifa edersin gidersin. Neden istifa ediliyor, hoca seçilmiş, yeni kadro kurulmuş. Abdullah Avcı gelir gelmez işi değiştirecek bir teknik adam değil ki kurucu teknik adam en az 3 yıl geçmesi lazım. Hemen gelir işi değiştirir değil ki, böyle bir şey yapıp ben istifa ediyorum diyip 15 gün sonra ben tekrar geri döndüm demek de doğru değil.
Geri kalan adayların çıkıp net açıklama yapması lazım. Misal Ahmet Nur Çebi, Fikret Orman ile uzun yıllar çalıştı sırada ki başkan olarak görülüyordu, stadyumu beraber yaptılar, Ahmet Nur Çebi ne yapacak şimdi, kimi getirecek, kiminle çalışacak, Abdullah hoca ile devam mı edecek hiçbir şey duymadan neye göre oy verilecek bu kadar kısa zamanda mı karar verilecek anlamak mümkün değil. Üzücü bir durum bu.
Bundan 5 sene evvel de söylüyordum Galatasaray, Fenerbahçe bu kadar didişirken bu Beşiktaş aradan sıyrılır gider. Çünkü, doğru yolda. Kadro yapılanması açısından, teknik ekip açısından sıyrılıp gider, bir süre sonra Galatasaray, Fenerbahçe eyvah biz ne yaptık der diyordum ama o yola girmişken kendisini bitirdi.
