Deniz Türüç'ten instagram canlı yayınında açıklamalar

Fenerbahçe, tutku. Bugünkü yaşadığımız tarz, yapabildiklerimizi, sağlığımızı, her şeyi Fenerbahçe'ye borçluyuz. Bu sıkıntılı günlerde yardım edebiliyorsak, o da Fenerbahçe sayesinde.

Fenerbahçe dediğinde zaten kulüpte ne kadar büyük aile ortamı olduğunu, herkes biliyor. Sadece futbol sahasında değil, futbol dışında da öyle. Fenerbahçe'ye gelen futbolcuların çoğu karakterli, güzel insanlar. Fenerbahçe'nin ne kadar büyük camia olduğunu herkes biliyor.

Hollanda'da futbol biraz daha altyapıya yönelik, taktik açıdan güçlü ama daha basit. Türkiye daha sert, duygusal ve agresif olduğu için, daha büyük futbolcular oynadığı için, ligin seviyesi daha iyi. Daha anlamlı, daha güzel bir lig. Hollanda'da altyapıya daha çok şans veriliyor.

Kayseri benim 2. memleketim gibi oldu, evim gibiydi. 4 sene boyunca Kayserispor'u ligde tutabildik, benim için çok şey ifade ediyor. Kayseri halkına çok selam söylüyorum.

Gol mü, asist mi, zor soru. Bazen basit bir gol atıp, zor bir asist yaparsın. O pozisyona bağlı, bazen çok güzel bir asist, golden güzel olur.

Milli Takım'daki ilk golüm tarifsiz, çok anlamlı bir goldü benim için, ülkemiz için. Anlatılmaz bir duygu. Gole ihtiyacımız vardı, benim de ihtiyacım vardı. Golü atınca çok mutlu oldum. Golden önce dua etmiştim, Bismillah çekmiştim, onun gol olması, Allah'ın kabul etmesi inanılmaz.

Geçen sene sıkıntılı dönemde, her maçta, statta o kadar dolu hale getirdiği için taraftara, taraftar denir. Fenerbahçe taraftarına helal olsun. Hem evimizde, hem deplasmanda, Fenerbahçe'nin sesinin gelmesi, taraftarların beklemesi, camianın büyüklüğünü yeterince anlatıyor.

Özellikle 1 kişiyle anlaşıyorum diye bir durum yok, herkesle iyi anlaşıyoruz. Saha içi ya da dışı değil, maçlardan sonra, izinli günlerde takım arkadaşlarla buluşup yemek yiyoruz. Herkesle güzel bir ilişkim var, karakterli bir gruba sahibiz, mutluyum.

Eşim benim gib hasta Fenerbahçeli olduğu için, içimden Fenerbahçe'ye gideceksin gibi geliyor diyordu, ben de görüştüğümüz kulüplerden değil, ne alaka diyordum ama Fenerbahçe'den teklif gelince benim için önemi kalmamıştı. Hemen uçup masaya oturmuştum Ali başkan ile, çok da uzun sürmedi. İstediğim yerdeyim.

Van der Vaart'ı örnek aldığım için, 10 numara da Max Kruse'de olduğu için 23'ü seçtim. Van der Vaart, Sneijder ile birlikte dünyanın en iyilerinden biriydi.

Takım içinde öyle olaylar oluyor ki, sakatlık oluyor, cezalılar oluyor... Benim için mevkinin önemi yok. Takımın nerede ihtiyacı olursa, orada oynuyorum. Herkesin kendi mevkisi vardır ama ben tam 10 numarayım, tam kanat oyuncusuyum diyemem. Nerede lazım olursa, elimden gelenin en iyisini yapıyorum.

Örnek aldığım oyunculardan biri Emre Belözoğlu'ydu. Şu anda da çok iyi, 40 yaşında Fenerbahçe'ye transfer olan az insan vardır. İnsanlığından, futbolculuğundan çok şey öğreniyorum. 8 şampiyonluğu var, onu örnek alıyorum. Takımda herkes, o konuştuğunda dinliyor.

Fenerbahçe'ye geldiğimde, tesiste oda arkadaşım Emre ağabeydi. Onunla çok sohbet ediyorduk. Taktik açıdan çok güçlü biri. Çok şey konuştuk, bazı şeyleri tartıştık. Futbol bilgisi inanılmaz.

Fenerbahçe'ye katacağım bir şey olursa giderim. Bu kulüpte oynadığım için çok mutluyum. Sadece ben değil, ailem de. Bu kulübe olan borcumu ödedikten sonra her futbolcunun olduğu gibi benim de hedefim var.

Gerçek Deniz Türüç'ü henüz gösteremedim, birçok sebebi var. Yeni ortam, yeni stat, yeni hoca, her şeyin etkisi var. Geldiğimde biraz zorlandım, alışma süreci yaşadım ama atlattığımı düşünüyorum. Son haftalarda Galatasaray'a karşı istemediğim bir kart gördüm. Türkiye'nin tanıdığı Deniz Türüç'ü henüz gösteremedim.

Kendime bir hoca tuttum, takımdan ziyade ben de çalışıyorum ekstra. Kendimi en fit hale getirmeye çalışıyorum, gerçek Deniz Türüç'ü göstereceğime eminim.