Haber Tarihi: 12 Mayıs 2021 11:40 - Güncelleme Tarihi: 12 Mayıs 2021 11:40

Bayramda mezarlığa gitmek yasak mı?

Bayramda mezarlıklara gitmek yasak mı? sorusunu soranlar meraklı bekleyiş içerisinde. Bunun nedeni tam kapanma dönemine denk gelen bayramda mezarlılara gitmek yasak mı? sorusunun cevabı. Yapılan resmi açıklamalara göre bayramda mezarlığa gitmek konusuyla ilgili bilgileri sizler için derledik.

Bayramda mezarlığa gitmek yasak mı?
Abone Ol
Bayramda mezarlık zyareti yapmak yasak mı? bayramda mezarlık ziyaret edilebiliyor mu? Bayramda mezarlıklar açık mı? Bayram ziyareti tam kapanmada yapılacak mı? Ramazan Bayramı'nda mezarlık ziyareti yapmak istyenler araştırmalarını sürdürüyor. Bayramda mezarlık ziyareti yapmayı düşünenler "Acaba mezarlıklar bayramda açık mı?" sorusunu soruyor.
Bayramda mezarlık ziyareti bayram geleneklerinin bir tanesi. Ramazan Bayramı'nda mezarlık ziyaretleri gerçekleştirmek isteyenler için merak edilen tek soru bu oldu.

BAYRAMDA MEZARLIĞA GİTMEK YASAK MI?

Bayramda mezarlığa gitmek konusunda sorulan sorular bulunuyor. Bunun nedeni yasaklarda mezarlık ziyareti yapmak isteyenler yasak mı? diyerek araştırma yapıyor.

Ramazan bayramında mezarlıklar tam kapanma kararları nedeniyle defin işlemleri için açık ancak izin belgesi olmadan mezarlık ziyaretleri yapmak mümkün olmayacak.



"ŞEHİT AİLELERİNİN KABRİSTAN ZİYARETLERİ" GENELGESİ

İçişleri Bakanlığı 81 İl Valiliğine "Şehit Ailelerinin Kabristan Ziyaretleri" konulu genelge gönderdi.

Genelgede, "ülkemizin bütünlüğü" ve "milletimizin birliği" için canlarını feda ederek şehadet şerbetini içen aziz şehitlerin aileleri için dini bayramlar vesilesiyle gerçekleştirdikleri şehitlik ziyaretlerinin özel zamanlar olduğu belirtildi.


Devlet olmanın temel sorumluluğu şehit ailelerinin bu haklı taleplerine, salgınla mücadele tedbirlerini de göz önünde bulundurarak karşılık vermek ve onların gönül rahatlığıyla şehitleriyle buluşmalarını sağlamak olduğu ifade edilen genelgede, şu hususlar belirtildi:

Şehit aileleri, Arefe ile Ramazan Bayramı'nın birinci gününde şehitlik ziyaretleri açısından sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulacak.

Bayram öncesinde valilik/kaymakamlıklar tarafından ilgili kurumlarla koordineli şekilde tüm şehit mezarlarının bakım/onarım çalışmaları ile temizlik işleri tamamlanacak.

BAYRAMDAN SONRA NORMALLEŞME ADIMLARI ATILIYOR

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Ramazan Bayramından sonra normalleşme adımlarını atıyoruz" açıklamasını yaptı. Bu nedenle bayramdan sonra normalleşme adımları yapılacak.

BAYRAMDA OKUNABİLECEK DUALAR

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini ihya eden kimsenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez.)

(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tevbe reddolmaz. Ramazan ve Kurban Bayramı'nın birinci geceleri, Berat Gecesi ve Arefe Gecesi.)

(Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez. Regaib gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı gecesi.)

Bayramda erken kalkmak, gusletmek, misvak kullanmak, güzel koku sürünmek, yeni ve temiz elbise giymek, sevindiğini belli etmek, yüzük takmak, karşılaştığı müminlere güler yüzle selam vermek, fakirlere çok sadaka vermek, İslamiyet'e doğru olarak hizmet edenlere yardım etmek, dargınları barıştırmak, akrabayı, din kardeşlerini ziyaret etmek, onlara hediye götürmek sünnettir. Bayram gecelerini ihya eden, büyük saadete kavuşur. Kurban Bayramı geceleri, bayramın 1., 2. ve 3. gününden sonraki gecelerdir. İki hadis-i şerif: (Bayram gecelerini ihya edenin kalbi, kalblerin öldüğü günde ölmez.)

Ramazan bayramında bayram namazından önce tatlı yemek, hurma yemek, hurmayı 1, 3, 5 gibi tek adet yemek, teke riayet etmek, sünnettir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allahü teala tektir, teke riayet edeni sever.)



BAYRAM İÇİN DUALAR

Bayram günleri sevinmek, neşelenmek gerekir. Hazret-i Ebu Bekir, kızı Aişe validemizin evine gidince, iki cariyenin tef çalıp oynadığını gördü. Ensar-ı kiramın kahramanlıklarını övüyor, destan söylüyorlardı. Hazret-i Ebu Bekir, Resulullahın evinde böyle şey yapılmasının uygun olmayacağını bildirerek, onların susmalarını söyledi. Düğünlerde ve bayramlarda, kadınların def çalmaları caiz olduğu için, Peygamber efendimiz, Hazret-i Ebu Bekir'e, (Onlara mani olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır. Bayram, sevinç günleridir) buyurdu.

Dargın olanların, bayramı beklemeyip, hemen barışması gerekir. Allahü tealayı ve Peygamber efendimizi seven, insanların kusurlarına bakmaz, hoşgörülü olur. İyi insan, [mümin], herkesle iyi geçinir. Başkalarına sıkıntı vermediği gibi, onlardan gelecek eziyetlere de katlanır. Bir kusuru için kimseye darılmamak gerekir.

Dargınlık olsa bile üç günden fazla sürmemeli. Şayet bayrama kadar süren bir dargınlık olduysa, daha fazla gecikmeden barışmalı. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Birbirinizle münasebeti kesmeyin! Birbirinize arka çevirmeyin! Birbirinize kin ve düşmanlık beslemeyin! Birbirinizi kıskanmayın! Ey Allah'ın kulları kardeş olun! Bir Müslümanın diğer kardeşine darılarak üç günden çok uzaklaşması helal değildir.)

(Müslümana üç günden fazla dargın duran Cehenneme gider.)

(Birbirine dargın iki kişiden, hangisi önce selam verirse, günahları affolur. Verilen selamı öteki almazsa, melekler alır. Selam almayana da şeytan, sevinçle iltifatta bulunur.)

(Müminin kardeşine üç günden çok dargın durması caiz değildir. Üç gün sonra, ona selam verip hatırını sormalıdır. Onun selamını alırsa, birlikte sevaba ortak olurlar. Selamını almazsa günaha girer. Selam veren de küs durma mesuliyetinden kurtulmuş olur.)

(Din kardeşiyle bir yıl dargın duran, onu öldürmüş gibi günaha girer.)



(Ameller, pazartesi ve perşembe günleri Allahü tealaya arz olunur. Allahü teala da, kendisine şirk koşmayan herkesi affeder. Ancak bu mağfiretten, birbirine kin tutan iki kişi istifade edemez. Allahü teala, "O iki kişi barışıncaya kadar amellerini bana getirmeyin" buyurur.)

(İki kişi, birbirine dargın olarak ölürse, Cehennemi görmeden Cennete giremez. Cennete girseler de birbiriyle karşılaşamazlar.)

Ramazan gittiği için değil, günahlarımızın affolduğu için, büyük sevab ve nimete kavuştuğumuz için bayram yapıyoruz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Bayram sabahı Müslümanlar, namaz için camilerde toplanınca Allahü teala meleklere, "İşini yapıp ikmal edenin karşılığı nedir?" diye sorar. Melekler de, "Ücretini almaktır" derler. Allahü teala da, "Siz şahit olun ki, Ramazandaki oruçların ve namazların karşılığı olarak, kullarıma kendi rızamı ve mağfiretimi verdim. Ey kullarım, bugün benden isteyin, izzet ve celalim hakkı için istediklerinizi veririm" buyurur.)

Peygamber efendimiz, (Ramazan ayının son günü Allahü teala, oruç tutanları affeder) buyurunca, Eshab-ı kiram, (Ya Resulallah, o gün Kadir gecesi mi?) diye sual etti. Onlara, (Bilmez misiniz ki, iş yapana, işi bitirince ücreti verilir) buyurdu.

RAMAZAN BAYRAMI DUALARI

Bizleri ve bütün kainatı yoktan var eden; varlığından, sevgisinden ve rahmetinden haberdar eden Yüce Rabbimiz! Rahmeti ile bütün varlığı, kainatı kuşatan, Rahman ve Rahim olan Rabbimiz! Yerin ve göklerin yegane sahibi; kalplerimizin, sırlarımızın, niyet, gaye ve hedeflerimizin yegane maliki Yüce Mevlamız! Hakkıyla ifade etmekten aciz kaldığımız hamdimizi, şükrümüzü, duamızı sen kabul eyle! Salat-ü selamımızı, tahiyyat-ü ikramımızı, her türlü ihtiramımızı Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa'ya, onun al, ashab ve etbaına gönderiyoruz. Kabul eyle Allah'ım! Ya ilahe'l-alemin!

Şu mübarek bayram sabahında huzuruna geldik. Sana layık bir kul olamayışımızın mahcubiyeti içinde divanına durduk. Şükrümüzü hakkıyla eda edemeyişimizin bilincindeyiz. Bizi huzurundan boş çevirme Allah'ım! Ya Rabbi!

Kıldığımız namazlarımızı, tuttuğumuz oruçlarımızı, okuduğumuz mukabelelerimizi, indirdiğimiz hatm-i şeriflerimizi, verdiğimiz zekat ve fitrelerimizi, yaptığımız zikirleri, tesbihatı, dua ve niyazlarımızı, ibadet ve taatlerimizi, hayır ve hasenatımızı, şu Ramazan Bayramı hürmetine en güzel şekliyle kabul eyle Allah'ım!

Tüm bunlardan hasıl olan ecir ve sevabı; Öncelikle Hz. Adem'den itibaren insanlığa rehber olarak gönderilen bütün peygamberan-ı izama ve rusul-i
kirama, hassaten hayat rehberimiz Kur'an-ı bize tebliğ eden Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.s)'e, onun aline, ashabına, ezvacına, ehli beytine hediye eyledik, vasıl eyle Allah'ım!

"Rabbimiz! Yalnız sana güvenip dayandık, sana yöneldik ve sonunda da senin huzuruna varacağız." diye sana yakaran İbrahim (a.s)'ın lisanıyla yalvarıyoruz. Huzuruna tertemiz yüzle, salih amellerle varmayı bizlere nasip eyle Allah'ım! Bizleri zikrinde, şükründe, hüsn-i ibadetinde daim eyle. Bedenlerimize sıhhat ve afiyetler ihsan eyle.

"Eğer kendilerine azap edersen onlar senin kullarındır. Şayet onları bağışlarsan aziz ve hakim olan sensin." diye yalvaran İsa (a.s)'ın lisanıyla sana iltica ediyoruz. Hata ve eksiklerimize bakıp bize azap eyleme. Rahman ve Rahim olansın, bizlere mağfiret eyle Allah'ım! Peygamberimizin dilinden hiç düşürmediği dua ile sana yöneliyoruz: "Allahümme inneke afüvvün, kerimün, tühıbbül afve fa'fu anna" "Allah'ım! Sen affedicisin. Sen Kerim'sin. Affetmeyi seversin. Bizleri affeyle!"

Allah'ım! Bütün peygamberlerin yaptığı dua ile sana sığınıyoruz. "Rabbena atina fi'd-dünya haseneh, ve fi'lahirati haseneh, ve kına azabe'n-nar." "Rabbimiz! Bize dünyada güzellikler ihsan eyle, Ahiret'te de güzellikler ihsan eyle. Bizi cehennem azabından muhafaza eyle."

Haber ile daha fazlasına ulaşın:
Gündem
Daha fazla göster
 Reklam 

SON HABERLER

yukarı ok