Mustafa Denizli'den gündem değerlendirmesi!

Galatasaray'da bu görüntüyü açıklayacak mantıklı bir şey olabilir mi? Olabilir. Bu maçlarda gözüken en önemli etmen oyuncu tercihleri. Bazı maçlarda ne yaparsanız yapın büyüklüğün avantajıyla kazanırsınız. Ama daha üst grupta şansınız zorlaşıyor. Sistem ile kadroda Tudor, daha yaratıcı ve analizci olmalı. Büyük maç kazanmadan lidersen şampiyon da olabilirsin. Ama ezeli rekabette bunların kaybedilmesi sansasyoneldir.

G.Saray, Gençlerbirliği’ne karşı Eren-Gomis ikilisiyle oynayıp 5 gol attı. Aynı ikiliyle Başakşehir’den 5 yedi. Ama bunun Başakşehir’e tutmayacağı Gençler maçından belliydi.

Soldado-Janssen ile de F.Bahçe, 4-1 kazandı. Gerçi sonlarda Janssen oyundan alındı. Şimdi bu çift forvet o maçta tutan bir hadise. Ama her gün Sivas ile oynamayacaksın ki! Şimdi başka rakip var. İkisiyle başlayıp düşündüğünü yapamazsa kulübeden bunların yerine alternatif bulacak mısın? İkisiyle başlayacağını zannetmiyorum Aykut Hoca’nın.

Valbuena gibi bir futbolcun varsa, tartışılması dahi gereksiz. Ozan’a gelince. Maçlık karar vermek; bazı şeylerden vazgeçmek kolay değildir. Ozan, birçok maçta başarılı oldu. Topal neredeyse ilk kez ilk 11 şansı bulup başarılı oldu. Hocanın tercihleri için “Niye böyle yaptı” denilemez.

Şampiyonlar Ligi'nde gruplarDa genellikle güçlü olan takımlar üst tura çıkıyor. Dolayısıyla Beşiktaş’a kurada kim çıkarsa çıksın, grubunda oynadığı takımlardan daha güçlü bir takımla eşleşecek. Ama Beşiktaş’ın görüntüsü de rakip kim olursa olsun umut verici. Dolayısıyla burada Beşiktaş’ın şansı en az rakibi kadar vardır. Bu Real Madrid dahi olsa...

Grup maçlarında rakiplerine 2 beraberlik veriyorsun bir şey kaybetmiyorsun ama eleme turunda iki beraberlikle elenebiliyorsun. Ayrıca grubun telafisi var ama eleme turunun yok.

Eleme turlarına kaldıktan sonra rakibin dişli mi dişsiz mi olacağı hiç önemli değil. Bir hedefe gitmek istiyorsan, güçlüsü de güçsüzü de geçilmesi gereken rakiptir. Artık güçlülerin mücadelesi başlıyor. Bu 16 takım içinde kaç tane güçsüz takım gösterilebilir ki? Burada şunu da gözardı etmemek lazım: Beşiktaş’ın Portekiz’de yenip İstanbul’da berabere kaldığı Porto da bu 16 takımdan biri. Matematiksel olarak garantilemese de Porto için net diyorum turu geçti çünkü son maçta Monaco’dan en az 1 puan alabilecek güçte.

Beşiktaş şu anda sıkıntı yaşıyor mu yaşamıyor mu, bu çok net değil. Pepe’nin yanında kimi tercih edeceği tartışılıyor. Ama elindekinden daha iyisini bulmak ara transferde çok kolay değildir. Negredo’yu niye yollasın? Cenk ile bir uyumu var. Daha iyi bir golcü getirirse Cenk’i mi kesecek? Beşiktaş’ın Cenk’i göndereceğini de tahmin etmiyorum. Cenk kalitesinde bir adamı Cenk’in fiyatına alabilir mi? Alsa bile aynı verimi alabilir mi?

Beşiktaş’ın Akhisar maçında iyi oynadığı kanaatinde değilim. Kendi çizgisinin gerisinde kaldı. Akhisar maçındaki görüntü Malatya’da devam ederse Beşiktaş zorlanır. Puan kaybı halinde zihinsel olarak da yıpranır. Çünkü artık puan kaybı için kredisi pek kalmadı. Sonraki haftaları sıkıntıya sokar. Normal futbolunu oynarsa kazanacağı bir deplasmana gidiyor Beşiktaş.

Antalya sorunlu bir takım. Sorunlar yaşıyor. Bunları aşması da çok kolay gözükmüyor. Fenerbahçe’yi daha şanslı görüyorum. Yeni statta ilk maçını kazanmaya daha yakın! Kazanamayabilir mi, o farklı. Öyle olursa bunun eskiden kazanamamasıyla ilgisi olmaz.

Başakşehir'in en az rakipleri kadar şampiyonluk şansı var. Bu gerçeği gören görüyordu. Görmeyenler şimdi görsün! Başakşehir’in kadrosu hiç yaşlı değil. İki üç tecrübelinin yaş ortalamasını yukarı çekmesi avantajdır, dezavantaj değil. Emre ve Adebayor ikinci baharlarını yaşıyor. Kaldı ki onların alternatifleri de çok genç. Genç ve tecrübeliler.

Trazonspor yukarı tırmanır. Şöyle bir görüntüsü var: Gol yemesi kolay, gol atması daha da kolay bir takım. Dolayısıyla görüntüsü, gol yer ama yediğinden fazlasını atar şeklinde. Ön tarafı son derece güçlü. Sorunları arkada.  Ligdeki hedefi ne olursa olsun ikinci yarıda ilk üçü zorlayacaktır. Şampiyonluk umudu dersen, o biraz Kaf dağının arkasında gözüküyor.