Erman Toroğlu: "Diagne'ye mecbursun, silemezsin"

Diagne sahada gol yapmaya çalışıyor, Falcao evde çocuk yapıyor, ikisi arasında fark var. Biri gol yapıyor, biri çocuk yapıyor. Diagne iyi niyetle sahaya çıkıyor. Falcao, Diagne'ye göre tabii ki iyi oyuncu ama Diagne, Türkiye şartlarında iyi bir golcü. Bire birde depar atıp adam geçemez ama verkaça giriyor, rakibi üstüne çekiyor, faydalı bir santrfor. Silinecek bir adam değil.

Belhanda oynamadığı zaman Feghouli denen futbolcudan vazgeçemezsin. Feghouli ile diğer gençler anlaştılar, karaciğer nakli tuttu. 5-6 yerli futbolcu Feghouli ile iyi anlaşıyor. Birbirlerini yıpratmıyorlar. Feghouli onların açığını kapatıyor, onlar Feghouli'nin açığını kapatıyor. Belhanda futbolcu olarak gıcık bir tip gibi ama Feghouli öyle değil.

Diagne kolayını atamadı, zorunu attı. Galatasaray'da Diagne'yi oynatmaya mecbursun, seni bir yerlere taşır. Taylan da her geçen gün üstüne koyuyor. Galatasaray'da gençler iyi, hemen bir adam çıkıp 3-4 maçta olamaz. Çocuk bile 9 ay 10 günde doğuyor. Erken doğarsa pramatüre oluyor. Millet bazen koşuyor da teknik direktöe de bazen hak veriyorum.

Marcao çok fedakar bir adam, her şeyini veriyor, çok da iyi. Bazen ceza alanı içinde tehlikeli işler yapıyor ama takımı için oynayan bir adam. Alıp vermesi lazım, risk almaması lazım.

Sezon başında Fatih Terim sahadan uzaklaştı, yönetim mönetim falan... Şimdi tekrar sahaya dönmeye başladı, Fatih artık sahada. Sen sahaya bak abi, kimseyle inatlaşma. Sen Fatih Terim'sin, sen işine bak.

Fatih Terim bu takımda Diagne'yi yem olarak kullanıyor, arkasındaki 5 oyuncuyu pozisyona sokuyor. Çift santrfor oynasan bu pozisyonları bulamazsın, tek santrforda bulursun. 3. golü falan nasıl attılar, ona bakın.

Galatasaray akıllı oynuyor, enerjiyi akıllı harcıyor. Emre Akbaba gün geçtikçe daha iyi oynuyor. Onun iyi olması avantaj, değişik bir oyuncu, her an bir şey yapabilecke bir oyuncu.

Galatasaray'da Fernando Muslera'nın ayağı kırıldı, Radamel Falcao'dan önce sahaya dönecek. Falcao'nun sakatlığı daha uzun sürecek galiba.

Galatasaray iyi mücadele ediyor ama pres yaparken kopuk kopuk yapıyor. 2 kişi yapıyor, 3 kişi yapmıyor. İleride pres yapayım derken, Hatayspor araya 2 top attı mı 3-4 kişiyi oyundan düşürüyor. Hatay 15-20 dakika açık alan buldu ama topları iyi yerden sokamadı.

Feghouli oyun kaptanlığını eline almış, yanındakiler de koşuyor. Ayağına geldiği zaman aslında topu kenarlara da götürüyorlar ama sağdan az geliyorlar. Oyunun yönünü arkadan az çeviriyorlar, oyunun finalinde soldan orta atmaya çalışıyorlar. Defansı iki yönlü zorlasalar daha iyi olur.

Galatasaray eskiye göre iyi, gençler yine iyi çarpışıyor. Marcao ve Donk kendine çok güveniyor. İki stoper yan yana pas yapmaz, kaptıracağın bir topla kaleci ile karşı karşıya kalırlar.

Galatasaray iyi bir hava yakaladı. 4 hafta evvel Fenerbahçe yakaladığı o havayla çok önemli köşebaşında dava kaybetti. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray böyle sonuna kadar giderler. Fenerbahçe için geniş kadro dedi herkes, geniş kadroya fena teknik adam değil Erol Bulut ama geniş kadronun hocası biraz kaşarlanmış olacak. Erol Bulut'un eline büyük fırsat gelmişti.

Fenerbahçe tam köşeyi dönüyordu, Başakşehir ve Beşiktaş maçını kazansa yelkenleri dolduracaktı. Yapamadılar, tersine döndü. Beşiktaş yine köşebaşına geldi ki Mustafa Denizli olayını inkar ediyorlar ama tahminim odur ki dolaylı olarak konuşmuşlardır. Sergen de Fenerbahçe ile Başakşehir'i kaybetse uçurumun kenarına geliyordu, sezon sonuna kadar potanın içinde kalır. Geçen sene hakemler Başakşehir'e omuz atınca şampiyon oldular, Şampiyonlar Ligi'nde hallerini gördük.

Bir pozisyon var, Hataysporlu oyuncunun eline doğru geliyor, kimse itiraz etmedi, geçildi. VAR'da herhalde Mete Kalkavan bir şey görmedi, biraz tuhaf bir pozisyon gibi geldi bana.