Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, bankalar birliği anlaşması ve genel kurul ile ilgili Hürriyet’e konuştu.
Galatasaray Kulübü’nün 19 Haziran’da yapılacak Seçimli Genel Kurul’unda aday olmama kararı alan başkan Mustafa Cengiz, bir haftadır evinde tedavi görmesine rağmen çalışmalarını aksatmıyor. Cengiz, kulübün iyiliği için bir an önce sonuçlandırılması gereken Türkiye Bankalar Birliği anlaşmasını hasta yatağında imzalayıp, borç yapılandırmasını tamamladı.
Bu imza ile birlikte anlaşmanın vadesi 9 yıldan 10 yıla uzatılırken, Galatasaray’ın 250 milyon TL’lik borcu ödenecek ve vadesi geçmiş borçları da kapatılacak. 2 yıl faiz ödemesi yapmayacak olan sarı kırmızılı kulüp, 1.4 milyar TL olan krediyi ise 10 yılda geri ödeyecek. Galatasaray ayrıca, döviz cinsinden aldığı Aktifbank’taki kredisinden de kurtulup geri ödemesini TL üzerinden yapacak. Ziraat Bankası ve Denizbank’taki kredileri ise devam edecek.
Başkan Mustafa Cengiz, kulüp için son derece önemli olan Bankalar Birliği anlaşması ve Seçimli Genel Kurul hakkında Hürriyet’ten Adil Demirçubuk'a konuştu: “Geleceği temiz bir Galatasaray bırakmak istedim göreve gelecek yeni yönetime. Ben seçimlerle değil, Bankalar Birliği anlaşması ve borç yapılandırması ile uğraştım. Bu imzaları atmasak, Galatasaray’ın önümüzdeki sezon için lisanslama ile ilgili sıkıntıları oluşabilirdi."
"Yönetim Kurulu listem, imzalarım, hazırdı ama seçime girmedim. İmzalar toplansa da ‘Ben son olarak aday olmak istemiyorum’ dedim. Geride kalan 3 yılda kulübü iyi yönetmişiz ki, bugün 6 başkan adayı birden var."
"Görevi bırakmayı, istifa etmeyi çok düşündüm. Açık söyleyeyim; pandemi olmasa istifa ederdim. Fakat pandemi koşulları nedeniyle Galatasaray daha zor bir tablo içine düşebilirdi. Bu yüzden istifa etmedim.”
Mustafa Cengiz, Galatasaray Başkanlığı’na aday olanlarla hiçbir temasının olmadığını özellikle vurgulayarak, şunları söyledi: “Benim kimseyle iş birliğim yok. Göreve aday olmak isteyen herkesi, tüm kurul üyelerini serbest bıraktım. Başkan adayları arasında olan Yiğit Şardan ile bir kelime dahi konuşmadım. Sadece Abdurrahim Albayrak ile konuştum ve kararını bana ilettikten sonra da kendisine hizmetleri için teşekkür ettim.”
