Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek, kulübün Divan Kurulu ocak ayı olağan toplantısında açıklamalar yaptı.

Galatasaray'ın geçtiği zor dönemi daha iyi anlayabilmek için bazen rakamları da konuşmak gerekiyor. Sportif AŞ, son 6 ayda 250 milyon TL zarar açıkladı. Bu zarar hakkında neyin ne olduğunu anlatmak istiyorum. Bunu hepimizin bilmesinde büyük fayda var.

Bildiğiniz gibi Galatasaray Sportif AŞ, futbol ve futbolla ilgili konuları yönetir. Burada futbol takımımızın maliyeti önem arz ediyor. Bu maliyet 30-31 milyon euro mertebesinde, maaşlar itibarıyla. Geçen seneki değerle aynı. Süper Lig'de şampiyonluk yarışı veren kulüplerin maaşları birbirine yakın, hatta Galatasaray'ın biraz daha düşük. Yarışmacı kimliğimizden vazgeçmeyeceğimiz için iyi bir takım kurmak, şampiyonluğu hedeflemek esastır Galatasaray için. Biz geçen seneki rakamlara bağlı kalarak bir takım kurduk. Gelirlerimizde ne oldu? Neden böyle bir zarar ortaya çıktı, aksayan neydi? Bunları ifade etmek istiyorum.

Naklen yayın gelirleri, geçen seneye kıyasla son derece geride kaldı. Bundan 7-8 sene evvel, ben yine Galatasaray başkanıyken galibiyete aldığımız prim 2.3 milyon TL'ydi. Bugün 7-8 sene sonra yine aynı rakam. Daha önceki başkanlığım döneminde, naklen yayın ihalesinde Kulüpler Birliği Vakfı olarak beraber çalıştık. 500 milyon dolar mertebesinde bir naklen yayın geliri planladık ve anlaşma öyle imzalandı. Bugün geldiğimiz noktalar 120 milyon çerçevesinde. Bu büyük düşüş, galibiyet sayısı ve şampiyonluk sayısı yüksek olan takımların aleyhine çalışan bir sistem. Hesabınızı buna göre yapıyorsunuz, düşüşler sizi etkiliyor.

Sponsorluk gelirlerimizde düşüş var. En önemli katkıyı veren kısımlar forma göğüs, stadyum isim hakkı. Bunlar geçtiğimiz senelerden geliyor. Yapılan TL anlaşmalar çerçevesinde rakamlar, enflasyona yenik düştü. Yenileyemez miydik, yenileyebilirdik. İstediğimiz rakamlara ulaşacak yenilemeleri yapamadık. İlk fırsatta stadyum isim hakkı ve forma sponsorlukları için gelirlerimizi artırmak adına faaliyetlerimizi hiç azaltmıyoruz.

İlgili firmaya gittiğiniz zaman anlatacaksınız, biz Galatasaray'ız, şöyle böyle. İnsanlar bir önceki sezona bakarak sponsorluğun bedeli konusunda karar veriyorlar. Bunda da düşüşümüz var. Diğer hasılatımızı etkileyen konulardan bir tanesi, loca ve VIP satışlarımızda geçen seneki performansa bağlı olarak fiyatlarımızda tam istediğimiz seviyeyi tutturamadık. Son dönemde büyük bir yükselişle karşı karşıyayız ama sezon başındaki satışlar, gelirleri etkiledi.

Kulüplerin gelirlerinde çok önemli yeri olan dijital ortam var. Değerli Galatasaraylılar, dijital ortamda son 5 aydır muazzam bir mücadele veriyoruz. Dijital ortam, büyük gelirler sağlayan, hiç insanın tahmin etmediği kadar fayda sağlayan bir ortam. 5 aydan beri uğraştığımız şeylerin başında, daha önce yaptığımız münhasırlık anlaşmalarından kurtulmak vardı. Bugün bir proje yapıyorsunuz dijital ortamda, pazarlayacaksınız, pat önünüze yapılan geçmiş anlaşma geliyor. Buna bağlı olarak başka anlaşma yapamıyorsunuz. Saha kenarındaki LED ekranlar. Münhasırlık yapılmış. Bu, bu değerde değil, daha üzerine çıkmak lazım. Efendim, anlaşma yapıldı, sözleşme burada diyorlar. Değerli Galatasaraylılar, maksadım kimseyi şikayet etmek değil. Maksadım, ne yaptığımızı anlatmaya çalışıyorum. Şu anda yaptığımız dijital projeler var. Yakında size müjdeleri vereceğim.

LED anlaşmaları, senede 70-80 milyon TL getirebilir. Çok cüzi bir anlaşma yapılmış. Parası geçmişte alınmış. Edimlerini de yerine getirmiyor. Uzun bir süreçten sonra onunla yolları ayırdık.

Galatasaray'a geçmişte büyük fayda sağlayan token gelirleri var. Ekonomi ve piyasanın şartları neticesinde bugün o da yok. Hatta ve hatta, bu gelirin ileriye dönük bir kısmı geçmişte harcanmış.

Ben bu açıklama yapmayı yapmak zorunda olduğum için söylüyorum. Galatasaray başkanlığı ağlama yeri değil, buraya geldiyseniz bunun altından kalkmanı ve kulübü layık olduğu şekilde yönetmeniz lazım.

Geçmişe bakarak, 50 milyon euro gelir hiç yok. Bunu hiç gündeme getirmeden, vardı yoktu derdinde değiliz, başarı odaklı bakışımızı hiç değiştirmedik. Sizin karşınıza şöyle gelebilirdik, bu sene token yok, Avrupa geliri yok, naklen yayın düştü, sponsorluklar yok... Bunları sıralayarak şampiyonluk hedefinden vazgeçelim, şöyle bir takım kuralım falan derdim. Galatasaray, yüklendiği misyonlar itibarıyla böyle bir tavır içinde olamaz. Ben ve arkadaşlarım, size bunu hiç hissettirmeden Galatasaray'ın sportif manada başarılarını eksiltmeden götürmek için canla başla çalışıyoruz.

Mağazacılıkta güzel işler yapıyoruz. Buradaki gelir, takımla doğru orantılı. Mağazıcılıkta gelirlerimiz artmış durumda. Sponsorlukta gelirler düşse de fiyatları güncelleyebilirsiniz. Burada iyi gidiyoruz.

Futbol takımımızın başarılı yürüyüşü çerçevesinde, futbol assetimiz giderek değerleniyor. Sezon başında dünya piyasalarından 1 futbolcumuza talep vardı. O da çok büyük bir rakam değildi. Bugün 5-6 futbolcumuza hatırı sayılır transfer talepleri var. Onlar bizim değerimiz olduğuna göre, görünmeyen varlıklar çerçevesinde burada da değerimiz artmaktadır.

Biz esas faaliyetlerimizden para kazanamıyoruz, futbol ve oyuncu satışı. Buradan para kazanamıyorsak başka şeylerin üzerine gitmemiz gerekiyor dedik. Akademiyle ilgili birçok çalışma var. Hazırlık yapıyorduk, yetiştiremedik. Önümüzdeki hafta yeni scout ekibimizi, yeni akademi projemizi Erden Timur size anlatacak. Önümüzdeki hafta bilgilendireceğiz.

Esas faaliyetlerden para kazanmak için tesislerinizin olması lazım. Üretim merkezi olan bir tesis olması lazım. Allah aşkına gidip bakın, Florya'daki tesislerimiz ne vaziyette. Biz özellikle, esas faaliyetimize destek olacak konulardan bir tanesi de yeniden tesisleşme olayı. 40 sene sonra Galatasaray'ın yeni tesislere taşınması için faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.

Esas faaliyetlerimize hem destek olması, hem oradan doğan zararların ve nakit akışının telafi edilmesi açısından da gayrımenkul projelerimizi geliştirdik. Gayrımenkullerimiz değerlendi. Konsolide bir tablo yapsaydık, orada ne kadar artıda olduğumuzu görecektiniz. Konsolidede çok iyi bir vaziyete geldiğimiz görülecektir. İkinci 6 ayda tablo çok değişecektir.

Benim ve arkadaşlarımın önemli bir misyonu var. Göreve gelirken bir vaatte bulunduk. Çocuklarımıza ve torunlarımıza çok daha iyi bir Galatasaray bırakmak için çalışacağız dedik. Sürdürülebilir sportif başarılara taşıyacak gücümüz var. Bu projelerden bahsetmek istiyorum.

Mecidiyeköy'deki rezidans projemiz var. Aşağı yukarı 6-7 sene evvel başlattığımız bir projeydi. Proje, kendi içinde dönüşüme uğradı. Otelden rezidansa döndü. Bunda genel kurulda hemfikir olduk. Bu yönde çalışmalarımız devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde bir lansman yaptık. 186 rezidansın yüzde 70'ini satışa koyduk, lansman günü satıldı. Bu satışların kaporaları yatırıldı. Tek tek 8-10 kişi kulübe davet edip sözleşmeler yapıyoruz. Para ve taahhütleri alarak bu işi bitireceğiz. Önümüzdeki günlerde diğer yüzde 30'un satışını yapacağız. Rakamları tekrar düşmemek için telaffuz etmeye gerek görmüyorum. Toplamda hepsinin bütün satışını yaptığımız zaman 1.5 milyara yakın fon yaratacağız.

Bankalar Birliği ile bir mutabakat yaptık. Bazı projelere destek vermesi için motor projenin Mecidiyeköy olduğunu söyledik. Biz kendilerine TSKB raporlarını verdik. Dediler ki, bir de biz yapalım. Onlar da yaptılar. Onların buldukları rakam, bizim rakamların üzerinde çıktı. Bir Mecidiyeköy projesi, Galatasaray'ın geleceğini aydınlatacak tüm projelere mesnet oluyor. Onun üzerine bize diğer projelerimizle ilgili her türlü desteği vereceklerini ifade ettiler.

Bankalara sunduğumuz projenin başlığında şu var. Biz, mali bağımsızlığımızı kazanmak için bu projeleri yapıyoruz. Sizlere olan borçlarımızın hepsini ödeyip bu anlaşmadan çıkacağız. A-B-C projelerimiz bunlardır. A projesinin rakamları budur. Baktılar ki, söylendiği gibi oluyor. Yönetim, söylediği her şeyin arkasında ve yapıyor dediler. 'Sayın konsorsiyum, Mecidiyeköy lansmanını yaptık, işte satışı da yaptık. Sizdeki bloke hesaplara takır takır takır paralar geliyor. Bunlar sizde kalsın. Biz burada yapacağımız finansal mühendislik çerçevesinde parayı daha da artıracağız. Sende alırsın paranı, borcum yarıya düşer. Diğerini serbest bırakırsın, Florya ve Kemerburgaz projelerimi yapayım' dedim. Olaylar bu çerçevede gelişiyor. Mecidiyeköy'deki inşaatı, yönetim kurulu olarak verdiğimiz destekle sürdürüyoruz. Kulübe ek maliyet çıkarmıyoruz. Kulübün kasasına 5 kuruş para girmedi, dünya para geldi ama bu para birikiyor. Bahsettiğim amaca yönelik kullanılmak üzere.

Mecidiyeköy projesi, önümüzdeki 30 yılı aydınlatmak için gereken finansman desteğini verecek projedir. Yaptığımız çağrılara, birçok üyemiz 'evet' dedi. Gayrımenkullerden satın almalar oldu. Bunun arkasından gelecek ikinci projemiz, Galatasaray'ın mali tablosu açısından herkesi memnun edecek. Florya projesi. Geçenlerde Florya projesi gecikiyor falan dendi. Değerli Galatasaraylılar, Florya projesi aslanlar gibi yürüyor. Son kertesine geldi. Her şey hazır. Sadece evrak ve prosedür çalışmaları çerçevesinde, 1-2 hafta içinde Florya'nın tapusunu alacağız. Her şey hazır. Florya'yla ilgili tekrara düşmemek için fazla bir şey ifade etmiyorum. Hem genel kurul dönemlerinde, hem divan toplantılarında yeteri kadar bilgi verdim. Galatasaray'ın önümüzdeki 30 yılını nasıl aydınlatacağını açıklamıştım. Buradan bir fon gelecek. Çok büyük bir para, kimse dokunamayacak. Bunun getirisiyle Galatasaray'ın mevcut dinamikleriyle sportif faaliyetlerimizi sürdüreceğiz. Fondan bu sene kaç para geleceğini gelen herkes net ve sarih şekilde görecek. O günkü yönetimlerin, bir bahanesi de kalmayacak. Bu fonlardan çok büyük paralar gelecek.

Diğer bir projemiz, Kemerburgaz'daki yeni tesis projesi. Kemerburgaz neden lazım bize? Esas faaliyetlerimizden para kazanmanın yollarından bir tanesi de akademi faaliyetlerinin uygun ortamda yapılmasıdır. Bugünkü tesislerimiz, buna uygun değil. Kemerburgaz projesi buna uygundur. Hem altyapıya hem a takımımıza hizmet verecektir. Proje ve çalışmalar sürüyor. Önümüzdeki günlerde, çok kısa bir süre sonra hepimizin iştirak edeceği bir temel atma faaliyetiyle çalışmalar hız kazanacaktır. Kemerburgaz, futbolla ilgili olmazsa olmazımızdır.

Riva'daki gayrımenkullerin satışları, geçtiğimiz dönemde biraz ağır gitti. Gayrımenkullerle ilgili bankaların sağladığı finansman akamete uğradı, yeni yeni açıldı. Yaklaşık 140-150'ye yakın villamız var. Bu villaların değerleri, artan maliyetler nedeniyle giderek artıyor. Kesin hesap yapmadım ama orada 2.5 milyar TL değerinde malımız var.

Büyükçekmece'de 106 dönümlük bir arazimiz var. Bunla ilgili imar çalışmaları var. Son kerteye geldik. Bugüne kadar bir şey yapılamamasının nedeni imarı olmamasıydı. Geçtiğimiz hafta Ankara'daydım. Çalışmalar yaptım. Son rötuşlar yapıldı. İmar kısa süre içinde çıkacaktır. Büyükçekmece'de sportif faaliyetlerimizi sürdürecek, oradaki nüfusla Galatasaray'ı buluşturmak üzere olan projeyi imarı alınmasını müteakip anlatacağım.

Galatasaray Postanesi, 2003 yılında Galatasaray'ın müzesi yapılmak üzere PTT genel müdürlüğünden 25 yıllığına üst kullanım hakkı alındı. Şartı, bu bina metruk vaziyetteydi düzeltilmesi gerekiyordu. Restorasyonu yaptık. Binanın kullanımı, bazı katlar müze olacaktı. Bazı katlar PTT ile ortak kullanım alanı olarak anlaşması yapıldı. Zaman içinde, ne hikmetse Galatasaray'ın oradaki kimliği kayboldu. O gün itibarıyla bu anlaşmaları yapan kişilere söylüyorum bunu. O günkü irade kayboldu, Galatasaray Postanesi bir anda Galatasaray Üniversitesi'nin kullanımında bir yer oldu. Galatasaray Spor Kulübü başkanı olarak bugün benim kavgam, çabam... Bu iş Galatasaray Spor Kulübü'nün işi. Bu yöndeki çalışamalarımızın hepsi başarılı gitti. Galatasaray Postanesi artık bütün binayı Galatasaray Spor Kulübü'nün kullandığı müze olarak harekete geçecek. Müzemiz 1.5 seneden beri kapalı, 1.5 seneden beri. Yeni şekliyle, yeni haliyle herkesi oraya davet edeceğiz. 

Sen malına mülküne sahip çıkacaksın. En önemlisi bu bir emanet iştir. Bizler bu emaneti taşıyoruz. Kendi malımızdan vazgeçebiliriz. Bu sizin emanetiniz, hiç olmadığı kadar itinalı olmak zorundayız.

Futbol takımımız, hedeflerimiz doğrultusunda ilerlemeye devam ediyor. Ezeli rakibimizi, onların sahasında üstün bir oyun ve net bir skorla yendik. Bu başarılı sonuçların, tüm Galatasaraylılar'ı mutlu ettiğini görüyoruz. İnanıyorum ki, Cumhuriyet'in 100. yılında şampiyon olmak en çok Galatasaray'a yakışacak.

Verdiğimiz mücadele, sadece Galatasaray'ın şampiyon olması için değil. Türk futbolunda herkese adaleti getirmek için de çalışıyoruz. Sadece bir kulübün kendine ayrıcalık peşinde koştuğu bu düzene izin verirsek Türk futboluna ve geleceğimize ihanet etmiş oluruz. Bugün, PFDK beni Disiplin'e sevk etmiş. Ne yaparlarsa yapsınlar, sonuna kadar doğruları söylemeye devam edeceğiz.

Biz birlik oldukça, başarılarımız artıyor. Başarılı oldukça dört bir yandan topyekün saldırılar artıyor. Biz başarılı oldukça saldırılar devam edecek. Tüm bunların karşısında camia olarak dimdik durmamızı sağladığınız için tüm üyelerimize ve taraftarlarımıza teşekkür ediyorum.

Biz camianın verdiği destek sayesinde, gerek rakiplerimize gerek kurumlar içerisinde yerleşmiş kliklere karşı - ki zaman zaman birbirlerinin avukatlıklarına soyunduklarını şaşkınlık içinde izliyoruz - dimdik durup herkes için adalet talebimizi dile getirebiliyoruz. Desteğiniz sayesinde hayatımın hiçbir döneminde kendimi bu kadar güçlü hissetmedim. Herkese ne kadar teşekkür etsek son derece azdır.

Birlikte hareket eden, birbirini seven bir Galatasaray her sorunu çözer, her başarıyı kazanır, her kupayı kaldırır.