ŞANSAL BÜYÜKA: "G.Saray bu Diagne’yi 10 milyon euronun üstünde para ödeyerek aldı. Adamın Türkiye’de iyi - kötü her sezon ortalama 20 golü var. Ama Diagne diye ölen Galatasaray yönetimi ve teknik adamları, şimdi her sezon Diagne’yi bir yere sürgüne göndermek için ölüyorlar... Niye bu kadar para sayıp aldınız, niye göndermek için bu kadar çaba harcıyorsunuz… Siz de ölmeyin, Diagne’yi de öldürmeyin. Bırakın yaşasın, bırakın oynasın... Diagne isterse üç penaltı birden kaçırsın; golde varsa, penaltı yaptırıyorsa, her pozisyonun içine dalıyorsa, bırakın kalsın, bırakın oynasın… Halen anakondaların, sakatlıktan “malulen” emekliye ayrılan Falcaoların peşindesiniz… Belki de lig kurulduğundan bu yana yaşanmayan Marcao skandalı patladı… Gerekçesi ne olursa olsun, isterse tepeden tırnağa haklı olsun, 30 metre depar atıp, insan kendi takım arkadaşına, hem de gencecik Kerem’e kafa atar mı? Hızını alamayıp yumruklar mı? Çok skandal gördüm, ömrü hayatımda böylesini ilk defa gördüm… Skandal değil, skandal ötesi… Meraktayım, Galatasaray yönetimi ve Fatih Hoca bu “utanç tablosuna” nasıl bir fatura kesecek… Marcao haklı olarak kırmızıyla sahadan atıldı… Ama Fatih Hoca’nın yerinde olsam, çıkarmak için daha önceden karar vermiş olsa bile, inadına Kerem’i oyunda tutardım… Maçı unutun… Konuşulmaz bile… Gündeme, manşetlere bu skandal oturur…" (MİLLİYET)
ÖMER ÜRÜNDÜL: "Maça ne yazık ki Marcao'nun büyük terbiyesizliği damga vurdu. Sahada genç arkadaşını kafa ve yumruklarla dövdü. Ne yazık ki iki dakika süren bu eylemi, hakem Erkan Özdamar ancak VAR uyarısıyla teşhis edebildi. Bu olay kesinlikle daha önceki yıllarda yaşanan Melo-Riera olayına benzemez. Hemen Marcao'nun kovulması lazım. Gelelim maça... Galatasaray dün Giresunspor'un sunduğu büyük taktik yanlışı ancak 30. dakikada çözebildi. Giresunspor karşı alanın ortasında ve santranın 10 metre gerisinde 10 kişilik bir tek blog oluşturmuş, kontrolsüz bir pres ve kontrolsüz bir tempo sahaya yansıtıyordu. Eğer Galatasaray çabuk uzun toplar denese, bu yanlış taktiği daha çabuk çözerdi. Ama pas yaparak üçüncü bölgeye yerleşmek isteyince, Giresun'un öndeki defans bloğu da geriye dönme fırsatı yakalıyordu. Nihayet 30. dakikada Taylan uyandı, kendi alanından kaptığı topu, defans bloğunun arkasına bıraktığı genişliğe atınca G.Saray golü buldu. Ondan sonra bir penaltı kaçtı, sonra da ikinci penaltıyla birlikte gelen kırmızı kartla maç bitmişti. Fizik açıdan hazır olduğu zaman Feghouli'nin önemli bir oyuncu olduğu unutulmamalı. Cicaldau, teknik açıdan olumlu sinyaller verdi. Takımda yine en büyük dinamizm her zamanki gibi Taylan'daydı. Van Aanholt da biraz daha kendine gelmiş gibiydi" (SABAH)
OSMAN ŞENHER: "Marcao’nun yaşattığı rezalet gibi bir olayla hayatım boyunca ilk defa karşılaşıyorum. 30 metre koşuyor ve takım arkadaşı Kerem’e önce kafa, ardından da yumruk atıyor. Bunun üzerine hala diğer oyuncular araya girmese yaptığı rezaleti sürdürecek. Belki de Kerem’in üstüne çıkıp tepinecek. Demek ki Marcao bugüne kadar bizi yanıltmış. Sen kim oluyorsun da takım arkadaşına kafa atıyorsun, bu cesareti kimden buluyorsun! Böyle bir şey Türkiye’de ilk defa gerçekleşiyor. Sen bunu Galatasaray camiasına yaşatıyorsun. Fatih Terim’in bu olay karşısında nasıl bir tavır ortaya koyacağını şu anda bilemiyorum. Ama bu karakterde, bu zihniyette bir futbolcunun bir daha sarı-kırmızılı formayı giymemesi lazım. Yani anlayacağınız maçın heyecanını bitiren, galibiyete gölge düşüren, iki takımın da olağanüstü mücadelesine nokta koyan ve geceye damga vuran Marcao oldu, ayrıca takımın da eksik kalmasına yol açtı." (MİLLİYET)
NEVZAT DİNDAR: "Galatasaray kazanırken çok şey kaybetti! Cim-Bom, yeni sezona Giresun’da 3 puanla “merhaba” derken yaşanan bir sahne galibiyete gölge düşürdü. Dakikalar 60’ı gösterdiğinde kendi takım arkadaşına acımasızca saldıran Marcao bir çuval inciri berbat etti. Sadece ‘sus’ dediği için takım arkadaşından bu tepkiyi gören genç Kerem’in yüz ifadesi ve yaşanan çirkin tablo Galatasaraylılar’a “Keşke kazanmasaydık da bu sahne yaşanmasaydı” dedirtti. Herkes üzüldü. Giresun taraftarı bile alkışlayarak moral vermek istedi Kerem’e... Marcao, Giresun’da bombayı teknik ekip ve yönetimin kucağına bıraktı!" (MİLLİYET)
SERKAN KORKMAZ: "Marcao'nun Kerem'e saldırması sadece maçın DEĞİL her şeyin önüne geçti bir anda. Her ne gerekçeyle olursa olsun "kabul edilemez" bir davranış. Marcao'nun kırmızı kartı TFF disiplin talimatına göre doğru. Böylesine abartılı bir şiddet gösterisinin TFF disiplin kurulu tarafından en ağır şekilde cezalandırılması da yeterli olmayacak (mevzuat uyarınca üç ila altı maç). Mevzu, Marcao ile Kerem'i "öpüştürüp barıştırarak" geçiştirilecek türden değil. Galatasaray Kulübü de gereğini yapmalı kanaatindeyim. Kerem'in olayın hemen sonrasında hocasına "sadece 'sus' dedim hocam" ifadesi dudaklarından net olarak okunuyordu. Kerem'i bu denli ağır darp edilmesine rağmen soğukkanlı kalışından ve profesyonelce davranışından ötürü tebrik ediyorum. Galatasaraylı bir sporcu, her ne koşulda olursa olsun kendi takım arkadaşına, -hem de müsabaka esnasında SAL DI RA MAZ! Açık konuşayım bu dehşet verici kavgayı ayıran iki kişinin, sıklıkla kiralan Diagne ve ilk maçına çıkan Cicaldau olması da ayrıca dikkatimi çekti. Konunun takım içindeki daha büyük bir gruplaşmaya dair olma olasılığı da Terim ve yönetim tarafından göz ardı edilmemeli. Maçlar kazanılır ya da kaybedilir ama Galatasaray'ı Galatasaray yapan şeyler, galibiyetler, puanlar değil, değerleridir. Marcao; umarım şu an utancından yerin dibine girmişsindir. Keza herkesin, özellikle de çocuklarıyla maç izleyen tüm ebeveynlerin tüm keyfine kan doğradın." (FOTOMAÇ)
AHMET ÇAKAR: "Marcao; iyi oyuncu olabilirsin, kariyerin de iyi olabilir ama sen adam filan değilsin... Sen bu saatten sonra utanmaz bir eski futbolcusun artık! Takım arkadaşına, ortada hiçbir şey yokken önce kafa atıyorsun, ardından da yumrukluyorsun. Küfür etsem suç işlerim... Yabancılığından dem vursam 'Irkçılık yapıyor' derler. Ama senin yaptığın Türk Ceza Kanunu'na göre de suç... Ortada fol yok yumurta yok, gencecik pırıl pırıl Kerem'i sahada parçalıyorsun. Kerem'in anası babası var, arkadaşları var, geleceği var. Ama en önemlisi de üzerinde asırlık Galatasaray forması var. Kurallar çok açık! Bir oyuncunun sadece rakibi değil kendi taraftarını, rakip taraftarı, kendi takım arkadaşını hatta top toplayıcı çocuğu bile darp etmesi kırmızı kart nedenidir. Karar yüzde yüz doğru. Fatih Terim haklı olarak uyanıklık yaptı. Olayları gördü, hakem VAR'a gitmeden Marcao'yu değiştirmeyi düşündü. Ama olmaz tabii ki... Hakem VAR davetini aldı, Marcao'nun yaptığı rezillikleri gördü ve haklı olarak oyundan attı. Marcao'nun Galatasaray'la ilişkisi bugünden tezi yok kesilmelidir. Yıllar önce Melo-Riera olayı vardı ama söz konusu olay, kapalı kapılar ardında, idman sonrası antrenman tesislerinde gerçekleşmişti. Dün geceki skandal, milyonlarca vatandaşın gözleri önünde yaşandı. Zaten ceza kurulu yakışanı yapmalıdır. En az 8 maç ceza verilmeli. Ama Burak Elmas, gerçekten Galatasaray'ın başkanı olmak istiyorsa bugün haklı nedenle Marcao'nun sözleşmesini feshetmeli. Mümkünse ilk uçakla da ülkesine postalanmalıdır" (SABAH)
LEVENT TÜZEMEN: "Giresun'da geceye damga vuran olay Marcao'nun takım arkadaşı Kerem'e önce kafa atması sonra da eliyle iteklemesiydi. Bir çirkinlik karşısında Marcao'ya bir disiplin cezası uygulamalıdır. Terim de Marcao'ya hesabını sormalıdır. Maça gelince; Diagne'ye ister egoist deyin, isterse gamsız yakıştırmasını ama adamın kartvizitinde "Golcü" yazıyor. Diagne gol atıyor, penaltı yaptırıyor ve penaltı da kaçırıyor ancak pozisyonları iyi takip ediyor. Galatasaray ilk gole kadar Giresunspor'un alan savunmasını aşamadı. Kanatlardan hücum etmeyi sadece iki bek Aanholt ile Boey'e bırakmak gol üretmek için yeterli olmaz. Hücuma çabuk çıkan, çalım becerisi olan ve savunmaya hızla dönen Boey'i beğendim. Aaanholt tekniği ve topa hükmetmesi kusursuz ama araya bırakmak istediği toplarda daha garantili oynamalı. Berkan-Taylan ikilisi orta alanda baskı yiyince topu etkili pasa dönüştürmekte zorlandı. Ancak rakip savunma arkasına doğru koşu yapan Feghouli'ye Taylan'ın attığı pas mükemmeldi." (FOTOMAÇ)
ÖNDER ÖZEN: Marcao'nun Halil Dervişoğlu ile bir olayı daha vardı, o çok yansımadı dışarı. Bir anı anlatayım; 10 yıl önce bir oyuncu, bir oyuncuya pusu kurdu, üstüne uçtu. Bunu kimse duymadı. İçeride çok ağır bir yaptırımı oldu. Ancak bunu kimse duymadı. Soyunma odası kulistir, olur. Ancak sahne çok başka. Kimse Kerem'in yerinde olmak istemez. Kerem yine sabırlı davrandı. Bir gencin bu kadar gururuyla oynanması da ne kadar sineye çekilebilir bilmiyorum."
RIDVAN DİLMEN: "Takım düştü tabii ki Marcao olayından sonra. Giresunspor'a saygısızlık yapmak istemiyorum ama ilk 15 dakikada bir şeyler yapmaya çalıştı ama net değildi. Taylan'ın muazzam topuyla, Feghouli'nin doğru koşusu ve hani golcülerin özelliği vardır sonuna kadar giderler, her an her şey olabilir diye. SAvunmacıdan önce gitti ve golü attı. Diagne'nin penaltısını Okan da kurtardı Diagne de kaçırdı, karışık diyelim. Marcao'nun kırmızı kartından önce 2 pozisyonu daha var Galatasaray'ın 4 olacak maç. Marcao rakibe sertlikle atılsa sorun olmayacak ama kendi takımının moralini düşürdü. TV başındakilerin değil, sahanın içini de etkiledi. Ailenin içinde böyle bir kavga oyuncuları etkilememesi mümkün değil. Şimdi Marcao'ya ciddi bir teklif gelse ki geliyor biliyoruz. Kaldı ki Nelsson da alındı. Marcao'nun gidişi ile ilgili bir hazırlık yoksa, Fatih hocanın kızacağını ama bir kaç hafta sonra da Marcao'yu sahada göreceğimizi düşünüyorum. Ben eski bir oyuncu olarak kabul etme şansım yok böyle bir şeyi o ayrı. Sakin olmak lazım, Galatasaraylıların duygusallığına saygı duyuyorum ama gerçekler var. Türkiye'de herhangi bir kulübe zayıf bir oyuncuya yapılsa böyle bir şey uçağa alınmazdı o. Ama büyük kulüplerde böyle şeyler olmaz. Soyunma odasında da olsa sıkıntı bu"
METİN TEKİN: "Futbolda bazen insanlar duygularını kontrol edemiyor. Soyunma odası apayrı bir yerdir. Ancak sahneye çıkıldığında duygunuzu kontrol etmek birinci maddelerden biridir. Tartışmanın bu boyuta gelmesi pek alışılmış bir durum değildir. Hareketlerinizi kulüplerin değerleri doğrultusunda yapacaksınız. Bunun bir karşılığı olmalı. Çok kötü görüntülerdi. İnsanın gururunu incitecek görüntülerdi."
