Selim Koray

facebook icon instagram icon twitter icon

Riva-Fenerbahçe Gerilim Hattı ve İkinci Fenerbahçe İsyanı (2019-2020)

İsyan konusunda uzun yıllardır antrenmanlı olan Fenerbahçe taraftarı, TFF'yi yayıncı kuruluş üzerinden topa tutmayı hedefleyerek, TFF'ye ateş püskürmeye devam ediyor.

TFF ve Fenerbahçe ilişkileri başka bir çıkmaza doğru ilerlerken, TFF'nin, Fenerbahçe ile süregelen limit anlaşmazlığı konusunu daha iyi yönetmesini beklemek tüm Fenerbahçelilerin hakkıdır diye düşünüyorum.

Hatırlarsanız Sn. Ali Koç, Bankalar Birliği'ne defalarca kez teşekkür ederek, söz konusu yapılandırmanın Fenerbahçe'nin rakamlarına ve borç anlayışına uymadığını ama Fenerbahçe'nin TFF'nin belirlediği limitlerin ruhuna uygun olarak kendi bedenine daha denk gelen bir yapılandırmayı gerçekleştirmek istediğini birçok sefer izah etmişti ama görünen o ki, Riva ile Kalamış arasındaki gerilim bitecek gibi değil.

Borcunun ana para kısmını daha erken ödemeyi tercih ederek temkinli ve sorumlu bir duruş sergileyen Fenerbahçe'nin cezalandırılması yanlış çünkü borç borçtur. Ana parayı ötelemek genel borç oranlarını değiştirmez. Dolayısıyla Fenerbahçe'ye yakın borcu olan kulüplere 3 misli bütçe imkanı tanımak izahı zor bir durum.

Üstelik Fenerbahçe döviz cinsinden olan finansal borçlarını Türk Lirası'na çevirdiğini de açıkladı ve bunun sonucunda Fenerbahçe'nin 62.7 milyon USD (ortalama kur 6.91) ve 108.2 milyon Euro (ortalama kur 7.23) değerindeki döviz borçları 30 Haziran 2020'de TL'ye çevrildi.

Günümüz kurları düşünüldüğünde çok ciddi bir tasarruf edildiği ortada. Borcunu kendi yapısına ve nakit akışına uygun olarak yapılandırmak isteyen bir kuruma, "Hayır!" demek ve borcu kontrol altına almak için yapılan hamleleri kabul etmemek doğru değil. TFF'nin beyaz bir sayfa açarak Fenerbahçe ile yeniden müzakere safhasına geçmesini ümit ediyorum.


Diğer taraftan kriterler ve limitler derken, Fenerbahçe taraftarının TFF isyanı da pek durdurulabilir gibi gözükmüyor. İsyan konusunda uzun yıllardır antrenmanlı olan Fenerbahçe taraftarı, TFF'yi yayıncı kuruluş üzerinden topa tutmayı hedefleyerek, TFF'ye ateş püskürmeye devam ediyor.

Gelelim transferlere. Sn. Ali Koç'a, "Süper Lig'e hoşgeldiniz." diyebiliriz çünkü Mert Hakan, Novak, Caner ve Gökhan Gönül kesinlikle Süper Lig kalibresinde olan ağır siklet futbolcular ve çok tecrübeliler.

2 yıldır Damien Comolli dayağı yiyen Fenerbahçe bu defa yoğurdu üfleyerek yiyor ve doğru yapıyor çünkü burası Türkiye ve Fenerbahçe taraftarı yarışmaya ve kazanmaya odaklı. Fenerbahçe başka bir ligde oynuyormuş gibi transfer yapmanın bir anlamı yoktu, yanlıştan dönüldü. Yanlıştan döndürenleri ve yanlıştan dönenleri samimiyetle kutlamak gerekir.

 Reklam 
Yazarın Diğer Haberleri