-Galatasaray'a nasıl transfer oldun?
Belçika'da Standard Liege'de iyi bir sezon geçiriyordum. Ara transfer döneminde İspanya'dan Sevilla, Rusya'dan Krasnodar ve Alman kulüplerinden teklifler geliyordu ve bir anda Galatasaray da teklif yaptı. Tüm bunların arasında en büyük olan takımı yani Galatasaray'ı tercih ettim. Taraftar kitlesinin büyük oluşu, stattaki atmosfer de bu tercihte önemli oldu.
-Takıma çabuk uyum sağladın. Fatih Hoca'nın rolü neydi?
Geldiğimden beri Fatih hocanın benim için bir baba gibi olduğunu söyleyebilirim. Bana adeta babalık yapıyor. Yeteneklerimi biliyor ve Galatasaray'da nasıl oynamam gerektiğini anlatıyor. İlk 2-3 maç bir alışma süreci oldu, sonrasındaki adaptasyon dönemi iyi geçti. Galatasaray çok fazla pas yapan bir takım ve hocamız idmanlarda sürekli "Pas, pas, pas" diyordu. Ben de pas oyununa alışmaya çalıştım ve iyi bir noktaya geldiğimi düşünüyorum. Yeni sezon hazırlık kampında daha iyi bir seviyeye geleceğim.
-Şampiyonluk için hislerini öğrenebilir miyiz?
Kariyerimde daha önce kupalar kaldırdım. İki kez Afrika Kupası'nı kazanmıştım. Standard Liege ile Belçika Kupası'nı kazandım. Galatasaray'a geldim ve çifte şampiyonluk yaşadım. Galatasaray ile bu kupaları kazanmak benim için en özeliydi.
-Başakşehir'le oynanan şampiyonluk maçını tekrar anlatabilir misin?
İlk golü yedik ama benim takıma güvenim tamdı. Zaten devre arası konuşmasında herkes motive oldu. Yeteneklerimizi ortaya koyarak maçı çevireceğimizi biliyordum ve öyle de oldu. İkinci yarı başlar başlamaz 1 gol attık, devamını da getirdik.
-Kongo'da yaşarken Galatasaray'ı duydun mu?
Kongo'da Shabani Nonda'dan dolayı Galatasaray'ı herkes bilir. Aslında Galatasaray sadece Kongo'da değil tüm dünyada bilinen büyük bir kulüp.
-Ülkene giderken forma götürecek misin?
Birinci gidişimde götürmüştüm. Şampiyon olunca çok sipariş aldım ama forma bulamadım!
-Yerden takla atarak kalkışın var. Küçüklüğünden beri yapıyor musun?
Bu doğal bir şey. Fiziksel olarak yapabiliyorum. Daha önce Standard Liege'de de yapmıştım, burada da yapıyorum. Tribünler olumlu reaksiyon veriyor.
-Muslera gibi iyi bir kaleciyle oynamak seni rahatlatıyor mu?
Açıkçası Muslera'yı daha önceden tanımıyordum ama birlikte oynadıktan sonra gördüm ki gerçekten çok büyük ve inanılmaz bir kaleci. Çok yetenekli. Ayrıca Marcao ve bana defansta çok yardımcı oluyor. Saha içinde sürekli bizimle iletişime geçiyor.
-Galatasaray'daki formanın numarası 27, bunun özel bir anlamı var mı?
Profesyonel olarak futbola başladığım Mazembe takımı Kongo'da büyük bir kulüptü ve orada 25 numaralı formayı giyiyordum. Sonra Standard Liege'e geçtim. Orada bana 26 numaralı formayı verdiler. Galatasaray'a geldiğimde de boşta 27 numaralı forma vardı, o yüzden 27'yi aldım. Gelecekte bir sonraki muhtemel takımımda da 28 numaralı formayı giyeceğim.