Sezona futbol olarak kötü başlayan Fenerbahçe'de zirveye giden yol, Teknik Direktör Vitor Pereira'nın oyun sistemini değiştirmesiyle başladı. Portekizlinin ligi ve oyuncularını tanımasıyla takım daha da gelişti. Topal, Josef, Kjaer üçlüsü kilit isimler oldu. Kanarya, son 23 maçta mağlubiyet yüzü görmedi.
Fenerbahçe, önceki gün evinde ağırladığı Rizespor'u iki penaltı golüyle geçti. Zirve yarışı verdiği Beşiktaş'ı maç fazlasıyla 5 puan geride bıraktı.
Son 23 randevusunu kaybetmeyen Sarı-Lacivertliler, Teknik Direktör Vitor Pereira yönetiminde istikrarlı yükselişini devam ettirdi. Sezon başında ağır şekilde eleştirilen Portekizli çalıştırıcı, kısa sürede Türkiye şartlarına adapte oldu. Oyuncularını tanıdı, sistemini yeniden kurdu. Liderliğe giden yolun taşlarını döşedi. Mağlubiyeti unutan Fenerbahçe'yi bu seviyeye taşıyan maddeleri şöyle sıralamak mümkün.
İlk gol işi bitiriyor
Bu sezon sadece bir kez sahadan boynu bükük ayrılan Fenerbahçe, karşılaşmaları adeta ilk yarıda bitiriyor. Geride kalan 19 maçta ortaya çıkan tablo bunu doğruluyor. Rakip fileleri 32 kez havalandıran Sarı-Lacivertliler, ilk 45 dakikada 18 defa gol sevinci yaşadı. Kanarya'nın bir diğer özelliği de kolay kolay skor olarak geriye düşmemesi. Ligde bir tek Beşiktaş karşısında geri düşen Sarı-Lacivertli takım, tek mağlubiyetini de 3-2 ile Siyah-Beyazlılara karşı aldı.
Şifre Kjaer-Topal-Josef'te gizli
Fenerbahçe, Avrupa'da Atletico Madrid (8) ve Bayern Münih (9)'in ardından kalesinde en az gol gören takım (14). Bu başarının sırrı Kjaer-Mehmet Topal ve Josef üçlüsünde gizli. Teknik Direktör Vitor Pereira'nın vazgeçmediği yıldızlar, şu ana kadar en çok forma giyen isimler. Sezon başında rekor bonservis bedeliyle transfer edilen Danimarkalı stoper, geride rakiplerine geçit vermiyor. Zaman zaman arkadaşlarını da sert biçimde uyaran Kjaer, adeta takımın gizli kaptanı. Bunun yanı sıra Josef-Topal'dan oluşan orta saha hem hücumda hem savunmada arı gibi çalışıyor. Vitor Pereira da asla bu ikiliyi bozmuyor.
Türkiye Ligi'ne uygun futbol
Vitor Pereira, Sarı-Lacivertli takıma imza attığı gün hücum futbolu oynayacaklarının sözünü vermişti. Lig başlamadan önce oynanan hazırlık karşılaşmalarında çift forvet üzerine sistem kuruldu. Musa Sow satılana kadar bu anlayıştan ödün verilmedi. Ancak bu diziliş beklentileri karşılayamadı. Senegalli golcünün gitmesi Pereira'ya yeni bir kapı açtı. Türkiye'de rakiplerin mücadeleye dayalı oyununa göre diziliş şekillendi. Sistem tek golcü ve iki ön libero üzerine kuruldu. Kanatlardan hücuma destek sağlandı. Böylelikle az gol atsa da kazanan bir takım ortaya çıktı.
Takımda forma adaleti
Alternatifli kadroda isimlerden çok performans baz alındı. ‘Benim için isimler önemli değil, oynayana bakarım' diyen Kanarya'nın teknik patronu tutarlı davrandı. Geride kalan haftalarda dediklerini sahaya yansıttı. Fener'in değişmez ikilisi olan Caner-Gökhan sezon başında uzun süre yedek kaldı. Bunların yerine Hasan Ali ve Şener monte edildi. Dünyaca ünlü yıldız Robin van Persie, Fernandao'nun yedeği olarak soyunmak zorunda kaldı. Ligin en az gol yiyen kalecisi Volkan Demirel ise Avrupa'da yerini Fabiano'ya bıraktı.