Rijkaard gider kavga bitmez demiştim…
Rijkaard gitti, kavga daha da hızlandı.
Hoca yollama, hoca bulma, sorun çözme, taraflar arasında mekik dokuma, hepsi ama hepsi Başkan Adnan Polat’ın omuzlarına binmiş durumda.
Yönetimden kime sorsan aynı cevabı alıyorsun.
Başkan ilgileniyor.
Hocayı başkan alacak.
İnancım o ki Galatasaray şampiyon olsa Kupa’yı da başkan alacak!
Minareyi çalan çalana, gerdan kıran kırana…
Öyle bir sinema oynanıyor ki aktörler Oskar’lık.
Bugünkü çekimlerde;
Baş rollerde Adnan Polat
Yardımcı oyuncu Frank Rijkaard
Figüranlar; Hakan Şükür, Fatih Terim…
Mekan; Hakan Şükür’ün evi, Polat Otel…
Başkan Adnan Polat hepsinin ayağına gitmekten helak oldu.
Bence bu ziyaretler hoş olmadı.
Galatasaray’ın teklifine alayı da gerdan kırdı…
Hakan Şükür işi yattı.
Şükür’e önce Sportif Direktörlük teklif edildi, sonra Terim’in yardımcısı ol dendi.
Başkanı evinde ağırlayan Kral kızdı, olmaz dedi.
Fatih Terim her zamanki gibi şartlar ileri sürdü…
Bakarız dendi…
Tugay Kerimoğlu’nu yanına al onu yetiştir dendi,
Terim; sezon sonuna kadar yardımcı olurum ama ben kendi ekibimle gelirim, dedi.
Altında üstünde, sağında solunda, civarında hiç kimse istemedi.
Bu kez tapuyu da istemedi.
Ayrıldılar!
Medya; Terim 3. kez Galatasaray’da diye patlattı haberi…
Sonrasında terse düştü!
İki saat sonra Terim’den bir açıklama geldi;
Ailevi sebeplerden dolayı teklifi reddettim.
Sinemaya ara verildi.
Şimdi reklamlar.
Rijkaard on dakikada gönderildi
Sabah Adnan Polat’la görüştüğümde;
Rijkaard’la yollarımız ayrılıyor, o iş on dakikada biter dedi.
Gerçekten de öyle oldu. Rijkaard refüze edilmesine rağmen el sıktı ve hiçbir şart sürmeden Galatasaray’dan ayrıldı. Tazminat da verilmedi. Sadece sözleşmesi bu yıl sonu bitecek olduğundan sezon sonuna kadar hak edeceği ücreti alacak.
Başkan Polat, Rijkaard’ın seçkin bir Teknik Direktör olduğunu söylerken, Liverpool onun kulağına kar suyu kaçırdı, son zamanlarda Rijkaard’ın dengesi bozuldu, dedi. Rijkaard eğer Liverpool’da göreve başlarsa Galatasaray’dan sezon sonuna kadar alması gereken parayı da alamayacak.
Başkan’a ‘kriz yönetimini iyi becerdiniz ama yeni hoca ne olacak Fenerbahçe maçına çok az zaman kaldı yarın perşembe’ dediğimde şu cevabı aldım;
Gerekirse Fener maçına hocasız da çıkarım!
Bu söz dikkatimi çekti.
Çok mana içeriyordu…
Fener maçından sonra Terim gelir mi?
Her beyinde yüzlerce tilki geziyor ve kuyrukları birbirine değmiyor.
Terim olayını iki yönüyle inceleyelim;
1-Terim istediği ortamı bulamayınca teklifi reddetti.
2-Bu bir zaman çalma. Terim, daha önce 6-0 yenildiği Fenerbahçe maçına çıkmak istemiyor.
Terim’in teklifi reddetmesi en doğal hakkı.
İkinci şık, oyunun bir parçası olabilir.
Nitekim Başkan Polat da ‘gerekirse Fener maçına hocasız da çıkarım!’ diyebiliyorsa…
O zaman şöyle bir durum olabilir mi acaba?
Fener maçı geçer…
Terim ‘ne olur gel hocam’ baskılarına dayanamaz ve ailevi sorunlarını aşar, yakınlarını ikna eder ve Galatasaray’ın başına geçer.
Hiç de uzak bir ihtimal değilmiş gibi geliyor.
Terim gelir Fener de yine üç-beş çekerse karizma çizilir.
Hagi geliyor Hagi…
Terim gelmediğine göre Galatasaray hoca arayışlarına devam edecek…
Polat’ın yerli hocadan yana olduğunu biliyorum. Hatta yarı yerli-yarı yabancı…
Bu tarifin de cevabı;
Georghe Hagi.
Bu efsane isim 15 Ocak’taki Seyrantepe açılışına da uyar.
Bekleyip göreceğiz.
Umarım Adnan Polat en doğrusunu yapacak.
Hoca seçerken Galatasaray camiasının hassasiyetini de umarım dikkate alacak.
Bilmeli ki Galatasaray camiası eskiye dönüşü istemiyor.
Hikmet Karaman olayı
Rijkaard olayında Adnan Polat’ın ve yönetimin suskunluğu olası bütün ihtimalleri beraberinde getirdi. Hikmet Karaman’a bile teklif götürüldüğü yazıldı.
Karaman olayı aynen şöyle;
Ankaragücü maçı öncesi Polat ve yönetimden bazı isimler bir mekanda yemek yerken Hikmet Karaman gelir ve masaya davet edilir. Polat, Karaman’a sorar; ‘maça geldiyseniz davetlimiz olun.’ Karaman da; ‘çok teşekkürler başkan ben biletimi aldım’ der.
Sohbetten sonra maça gidilir ve yenilgi üzerine bir hoca olarak Hikmet Karaman’dan maçın yorumu istenir. Sohbet koyulur ve vedalaşılır.
Karaman’la ilgili olay budur. Teklif falan yapılmaz.
Medya bu yakınlığı Hikmet Karaman Galatasaray’a geliyor diye yorumlar.
Adnan Sezgin kalacak
Başkan Polat, Adnan Sezgin hakkında da olumlu şeyler söylüyor. Biz bir ekibiz, birbirimizden şikayetimiz yok. Üzüntüm odur ki, yaptığımız onca güzel iş futboldaki başarısızlık yüzünden göz ardı ediliyor. Galatasaray bunları aşar. Adnan Sezgin başarıyla görevini yürütmesine rağmen bana birkaç kez; ‘Sayın Başkan benim yüzümden çok üzerinize geliniyor. Derhal istifamı sunabilirim’ demiştir. Reddettim. Galatasaray’ın öncelikli sorunları arasında Adnan Sezgin yoktur.
Galatasaray’ın hoca seçimi şimdilik bu durumda…
Başkan Polat’ı kendine güvenli gördüm. Fener maçına gerekirse hocasız da çıkarız derken, anladım ki acelesi de yok. Biz Galatasarayız. Her zorluğun üstesinden geliriz demek istiyor.
Fenerbahçe kanadı da şöyle diyor;
Üç maçlık normal prim miktarımıza Galatasaray maçı için 1 milyon dolar daha ilave yaptık.
Demek Fenerbahçe Galatasaray’ın bu halinden korkuyor.
Malum; yaralı Aslan…
Rijkaard gitti, kavga daha da hızlandı.
Hoca yollama, hoca bulma, sorun çözme, taraflar arasında mekik dokuma, hepsi ama hepsi Başkan Adnan Polat’ın omuzlarına binmiş durumda.
Yönetimden kime sorsan aynı cevabı alıyorsun.
Başkan ilgileniyor.
Hocayı başkan alacak.
İnancım o ki Galatasaray şampiyon olsa Kupa’yı da başkan alacak!
Minareyi çalan çalana, gerdan kıran kırana…
Öyle bir sinema oynanıyor ki aktörler Oskar’lık.
Bugünkü çekimlerde;
Baş rollerde Adnan Polat
Yardımcı oyuncu Frank Rijkaard
Figüranlar; Hakan Şükür, Fatih Terim…
Mekan; Hakan Şükür’ün evi, Polat Otel…
Başkan Adnan Polat hepsinin ayağına gitmekten helak oldu.
Bence bu ziyaretler hoş olmadı.
Galatasaray’ın teklifine alayı da gerdan kırdı…
Hakan Şükür işi yattı.
Şükür’e önce Sportif Direktörlük teklif edildi, sonra Terim’in yardımcısı ol dendi.
Başkanı evinde ağırlayan Kral kızdı, olmaz dedi.
Fatih Terim her zamanki gibi şartlar ileri sürdü…
Bakarız dendi…
Tugay Kerimoğlu’nu yanına al onu yetiştir dendi,
Terim; sezon sonuna kadar yardımcı olurum ama ben kendi ekibimle gelirim, dedi.
Altında üstünde, sağında solunda, civarında hiç kimse istemedi.
Bu kez tapuyu da istemedi.
Ayrıldılar!
Medya; Terim 3. kez Galatasaray’da diye patlattı haberi…
Sonrasında terse düştü!
İki saat sonra Terim’den bir açıklama geldi;
Ailevi sebeplerden dolayı teklifi reddettim.
Sinemaya ara verildi.
Şimdi reklamlar.
Rijkaard on dakikada gönderildi
Sabah Adnan Polat’la görüştüğümde;
Rijkaard’la yollarımız ayrılıyor, o iş on dakikada biter dedi.
Gerçekten de öyle oldu. Rijkaard refüze edilmesine rağmen el sıktı ve hiçbir şart sürmeden Galatasaray’dan ayrıldı. Tazminat da verilmedi. Sadece sözleşmesi bu yıl sonu bitecek olduğundan sezon sonuna kadar hak edeceği ücreti alacak.
Başkan Polat, Rijkaard’ın seçkin bir Teknik Direktör olduğunu söylerken, Liverpool onun kulağına kar suyu kaçırdı, son zamanlarda Rijkaard’ın dengesi bozuldu, dedi. Rijkaard eğer Liverpool’da göreve başlarsa Galatasaray’dan sezon sonuna kadar alması gereken parayı da alamayacak.
Başkan’a ‘kriz yönetimini iyi becerdiniz ama yeni hoca ne olacak Fenerbahçe maçına çok az zaman kaldı yarın perşembe’ dediğimde şu cevabı aldım;
Gerekirse Fener maçına hocasız da çıkarım!
Bu söz dikkatimi çekti.
Çok mana içeriyordu…
Fener maçından sonra Terim gelir mi?
Her beyinde yüzlerce tilki geziyor ve kuyrukları birbirine değmiyor.
Terim olayını iki yönüyle inceleyelim;
1-Terim istediği ortamı bulamayınca teklifi reddetti.
2-Bu bir zaman çalma. Terim, daha önce 6-0 yenildiği Fenerbahçe maçına çıkmak istemiyor.
Terim’in teklifi reddetmesi en doğal hakkı.
İkinci şık, oyunun bir parçası olabilir.
Nitekim Başkan Polat da ‘gerekirse Fener maçına hocasız da çıkarım!’ diyebiliyorsa…
O zaman şöyle bir durum olabilir mi acaba?
Fener maçı geçer…
Terim ‘ne olur gel hocam’ baskılarına dayanamaz ve ailevi sorunlarını aşar, yakınlarını ikna eder ve Galatasaray’ın başına geçer.
Hiç de uzak bir ihtimal değilmiş gibi geliyor.
Terim gelir Fener de yine üç-beş çekerse karizma çizilir.
Hagi geliyor Hagi…
Terim gelmediğine göre Galatasaray hoca arayışlarına devam edecek…
Polat’ın yerli hocadan yana olduğunu biliyorum. Hatta yarı yerli-yarı yabancı…
Bu tarifin de cevabı;
Georghe Hagi.
Bu efsane isim 15 Ocak’taki Seyrantepe açılışına da uyar.
Bekleyip göreceğiz.
Umarım Adnan Polat en doğrusunu yapacak.
Hoca seçerken Galatasaray camiasının hassasiyetini de umarım dikkate alacak.
Bilmeli ki Galatasaray camiası eskiye dönüşü istemiyor.
Hikmet Karaman olayı
Rijkaard olayında Adnan Polat’ın ve yönetimin suskunluğu olası bütün ihtimalleri beraberinde getirdi. Hikmet Karaman’a bile teklif götürüldüğü yazıldı.
Karaman olayı aynen şöyle;
Ankaragücü maçı öncesi Polat ve yönetimden bazı isimler bir mekanda yemek yerken Hikmet Karaman gelir ve masaya davet edilir. Polat, Karaman’a sorar; ‘maça geldiyseniz davetlimiz olun.’ Karaman da; ‘çok teşekkürler başkan ben biletimi aldım’ der.
Sohbetten sonra maça gidilir ve yenilgi üzerine bir hoca olarak Hikmet Karaman’dan maçın yorumu istenir. Sohbet koyulur ve vedalaşılır.
Karaman’la ilgili olay budur. Teklif falan yapılmaz.
Medya bu yakınlığı Hikmet Karaman Galatasaray’a geliyor diye yorumlar.
Adnan Sezgin kalacak
Başkan Polat, Adnan Sezgin hakkında da olumlu şeyler söylüyor. Biz bir ekibiz, birbirimizden şikayetimiz yok. Üzüntüm odur ki, yaptığımız onca güzel iş futboldaki başarısızlık yüzünden göz ardı ediliyor. Galatasaray bunları aşar. Adnan Sezgin başarıyla görevini yürütmesine rağmen bana birkaç kez; ‘Sayın Başkan benim yüzümden çok üzerinize geliniyor. Derhal istifamı sunabilirim’ demiştir. Reddettim. Galatasaray’ın öncelikli sorunları arasında Adnan Sezgin yoktur.
Galatasaray’ın hoca seçimi şimdilik bu durumda…
Başkan Polat’ı kendine güvenli gördüm. Fener maçına gerekirse hocasız da çıkarız derken, anladım ki acelesi de yok. Biz Galatasarayız. Her zorluğun üstesinden geliriz demek istiyor.
Fenerbahçe kanadı da şöyle diyor;
Üç maçlık normal prim miktarımıza Galatasaray maçı için 1 milyon dolar daha ilave yaptık.
Demek Fenerbahçe Galatasaray’ın bu halinden korkuyor.
Malum; yaralı Aslan…
