Hayat durmadan değişiyor.
1461’de Fatih Sultan Mehmet Trabzon’u alıyor.
1481’de Galatasaray Sultanisi açılıyor,
1905’te Galatasaray Spor Kulübü kuruluyor,
2000’de UEFA Kupası alınıyor,
2012’de Galatasaray Türkiye Kupası’nda 1461 Trabzon’a eleniyor…
Dünya değişiyor.
Şartlar değişiyor.
Sonuçlar değişiyor.
Düşünce değişiyor.
Terim’in futbol anlayışı hiç değişmiyor!
BU TAKIMIN FUTBOL DÜZENİ YOK!
Terim maç boyu kenarda çırpınmaktan başka bir şey yapmadı!
Sinir harbi içinde olursan takımını yönetemezsin!
Teknik heyet;
Sakin, oyunu okuyan, kazanmak için ne yapılması gerektiğini düşünen bir tavır içinde olmalı.
Bunun için de soğukkanlı olmak gerekir.
Telaşa kapılırsanız, etrafa agresif davranırsanız maçı kontrolden kaçırırsınız.
Maçlar, top bende kalsınla, rakibin üstüne yıkılmakla, gaz vermekle, maç öncesi-sonrası boş laflarla çuval doldurmakla kazanılmaz. Aklı ve sistemi oyuna sokacaksın.
Şuurlu olacaksın.
Her yenilgiden sonra futbolda olur böyle şeyler demeyeceksin. Olmaz!
Senin adın Galatasaray!
Çolağın davulu olamazsın!
Zar zor maçlar kazanamazsın. Futbolsuz maçlar oynayamazsın!
Galatasaray’ın futbol düzeni yok.
Her maç başka bir macera…
Galatasaray kenar yönetimi maçın hiçbir bölümünde ne taktik değişiklik yapabildi ne rakibe önlem alabildi. Hamit’i çıkarıp Amrabat’ı almakla, Ceyhun’u çıkartıp Yekta’yı almakla fuzuli rotasyonla maç kazanılmıyor.
1461 Trabzon’un kadrosu ne ki değiştireceği oyuncusu olsun!
Galatasaray onların yanında çok daha deneyimli, çok daha yetenekli çok daha zengin bir kadroya sahip.
Buna rağmen kendi sahanda eleniyorsun!
ARENA'YA YAKIŞMIYORSUN
Mağlubiyetlerin olması doğaldır. Her takım yenilir ama ara sıra…
El elden üstündür tamam, ummadık taş baş yarar tamam, bir takımın kötü günü de vardır ona da tamam. Bu hatalara herkes hoşgörülü davranır ama sen her maçta taraftarını fıtık edersen o zaman bir şeyler eksik yapılıyor demektir. Yanlış yapılıyor demektir.
Bunları görmek istemeyenlere, bu yanlışları gösterenler de teşekkürü hak eder.
Bu futbol bu sonuçlar Arena’ya yakışmıyor.
KABAHAT SADECE FUTBOLCULARIN MI?
Maç sonrası Terim yine futbolcularını suçladı.
‘Ben üzgünüm onlar da üzgün olmalı, her maçın ciddi olduğunu bilmeleri gerekir’ dedi.
‘Onun için soyunma odasına gitmedim’ dedi…
Sanki tek sorumlu futbolcular!...
Terim; ''sezon sonu bütün sezona bakıyoruz, kiminle beraber gidebiliriz, kiminle gitmeyiz diye bir karara varıyoruz. Her maç herkes için önemli bir veri. Fırsatları değerlendirirseniz kalıcı oluyorsunuz, değerlendirmezseniz hakkınızda bir karar veriliyor.''
Çok doğru.
Terim için de bir karar verilecek mi?
Kim verecek?
Terim kendine göre haklı olabilir ama o da ciddi davranmadı. Terim de rakibi küçümsedi. Üstelik hiç oynatmadığı, sezon içinde unuttuğu oyuncuları rotasyon adı altında hep zor zamanlarda Arena’ya saldı!
Balıkesirspor maçında da takım iyi oynamamıştı.
Demek yedek oyuncular hem moral açıdan hem kazanmak açısından hazır değiller. Bu futbolcuları iki seneye yakın zamandır çalıştıran kim? Terim. Hiç mi hırsızın kabahati yok? Neden bütün kabahat futbolcularda?
Terim, Türkiye Kupası’nda hep erkenden eleniyor.
1461’in hocası Mustafa Reşit Akçay ne diyor?
‘Aramızda kalite farkı çoktu. Galatasaray’ı iyi inceledik. Futbolcularım da söylediklerimi harfiyen uyguladı… Kazandık. Gururluyız.’
O zaman ortaya şu gerçek çıkıyor;
Ya Galatasaraylı futbolcular hocalarının lafını dinlemediler. Ya hoca iyi taktik veremedi!...
Sonuç ortada!
YÖNETİCİLER LAFLA ZAMAN GEÇİRİYOR
Galatasaray’ın iyi bir takım olmadığı belli.
Bu takımın bir tek kadrosu var. O da eksik!...
Yedekler dedin mi duracaksın.
Aslı yok ki yedeği olsun!
Terim de bazı futbolcuları yok sayıp sıkışınca takıma koydu mu Galatasaray kendine yakışmayan yenilgiler alıyor.
Yeter ama…
Bunları biz görüyoruz da hiç mi Ünal Aysal görmüyor?
Çaresini bulmuyor.
Galatasaray alaturka yönetiliyor.
Yöneticiler hep lafla zaman geçiriyor.
Kimsenin Galatasaray taraftarını uyutmaya hakkı yok.
Bir kısım goygoycu da hala bu azabı görmeyip Terim’in yanlışları üzerine methiyeler düzüyor.
Buna yönetim de dahil!
Artık sabırlar doldu.
Dikkat!
UEFA Kupası görmüş bir takımı bu hallerde görmekten usanan çok Galatasaraylı var.
1461 TRABZON'U KUTLUYORUM
Taş gibi bir takım. Hem de alt kategoriden…. Elenselerdi yazık olurdu.
Böyle disiplinli ve rakibi iyi analiz etmiş bir takım karşısında Galatasaray kazansaydı işte o zaman gerçekten haksızlık olurdu.
Hocaları Mustafa Reşit Akçay’ı ve bütün takımı kutluyorum.
Galatasaray’ı iyi çözmüşler. Kalelerini çok dengeli savundular. Alan savunmasında hiç açık vermediler. Geriye yaslanıp kazandıkları toplarla şuurlu ve çabuk çıktılar.
Hızlı ayakları; başta Yusuf, Emrullah, Ofoedu, Göksu, Sercan ile gol kovaladılar. Helal olsun!
Galatasaray savunması bunlara hiçbir tedbir alamadı.1461 Trabzon atakları fırtına gibi esti. 2-0 öne geçtiler. Hem de Arena’da… Galatasaray tek golünü ancak 77’de buldu!
Yenen iki golde Cris tam üç hata yaptı. İlkinde penaltı, ikincisinde hatalı pas, üçüncüsünde kafa hatası…
Futbolu oynayan 1461 Trabzon’du… Kaleci Fatih kedi gibiydi. Savunmaya da helal olsun. Daima rakipten daha çabuk davranıp toplara ilk vuran oldular. Atağa kalkarlarken paslaşarak savunmadan çıktılar. O kadar çabuk ve hatasız oynadılar ki seyredene zevk verdiler.
Galatasaray sadece yenilgiden kurtulmak için bilinçsiz çaba harcadı. Maçın heyecanlı olmasının iki sebebi vardı;
1-Galatasaray’ın kazanmasını isteyen taraftarı oyundan değil, maç gidiyor diye heyecanlandı.
2-1461 Trabzonspor’un cansiperane mücadelesi oyuna renk kattı.
Galatasaray’ın direklerden dönen topları şanssızlıktı ancak şansı kırmanın da bir yolu vardı. Galatasaray o yolu bulamadı!
Türkiye Kupası’ndan elenmek dünyanın sonu değil. Eleyen de çürük takım değil!
Ancak bu sezon; Braga, Orduspor, Eskişehirspor, Mersin İY, Karabükspor, Gaziantepspor, Gençlerbirliği, tur atlanmasına rağmen Balıkesirspor, tek golle galip gelinmesine rağmen penaltıyı Melo’nun kurtarışıyla kazanılan Sanica Boru Elazığspor maçlarını da bir hatırlayın!...
Akılda kalan iki maç var; ManU ve Braga maçları…
Onların da zaten iddiaları yoktu!
Cluj’u orada yenmek en güzeliydi.
TUGAY KERİMOĞLU NEREDE?
1461 Trabzon, Trabzonspor’un alt yapısı olarak Galatasaray’ı Kupa’dan eliyor.
Galatasaray da hala kurumsallaşma şarkıları söylerken İngiltere eğitimli Tugay Kerimoğlu’nu alt yapıdan yolluyor!
Böyle başa böyle tıraş!
Kızmaya gerek yok, bunlar doğrular.
Dilimizde tüy bitti.
Hala durumu beğenen varsa Terim de Aysal da mübarek olsun.
Önemli not;
Fener maçı mı önemliydi, Kupa’ya devam mı?
Fener maçı 34 maçta bir maç. Telafisi var.
Ya Kupa’nın?
Sayın Başkan ve de Galatasaraylılardan cevap bekliyorum…
Hala mı bunları söyleyenler haksız?
1461’de Fatih Sultan Mehmet Trabzon’u alıyor.
1481’de Galatasaray Sultanisi açılıyor,
1905’te Galatasaray Spor Kulübü kuruluyor,
2000’de UEFA Kupası alınıyor,
2012’de Galatasaray Türkiye Kupası’nda 1461 Trabzon’a eleniyor…
Dünya değişiyor.
Şartlar değişiyor.
Sonuçlar değişiyor.
Düşünce değişiyor.
Terim’in futbol anlayışı hiç değişmiyor!
BU TAKIMIN FUTBOL DÜZENİ YOK!
Terim maç boyu kenarda çırpınmaktan başka bir şey yapmadı!
Sinir harbi içinde olursan takımını yönetemezsin!
Teknik heyet;
Sakin, oyunu okuyan, kazanmak için ne yapılması gerektiğini düşünen bir tavır içinde olmalı.
Bunun için de soğukkanlı olmak gerekir.
Telaşa kapılırsanız, etrafa agresif davranırsanız maçı kontrolden kaçırırsınız.
Maçlar, top bende kalsınla, rakibin üstüne yıkılmakla, gaz vermekle, maç öncesi-sonrası boş laflarla çuval doldurmakla kazanılmaz. Aklı ve sistemi oyuna sokacaksın.
Şuurlu olacaksın.
Her yenilgiden sonra futbolda olur böyle şeyler demeyeceksin. Olmaz!
Senin adın Galatasaray!
Çolağın davulu olamazsın!
Zar zor maçlar kazanamazsın. Futbolsuz maçlar oynayamazsın!
Galatasaray’ın futbol düzeni yok.
Her maç başka bir macera…
Galatasaray kenar yönetimi maçın hiçbir bölümünde ne taktik değişiklik yapabildi ne rakibe önlem alabildi. Hamit’i çıkarıp Amrabat’ı almakla, Ceyhun’u çıkartıp Yekta’yı almakla fuzuli rotasyonla maç kazanılmıyor.
1461 Trabzon’un kadrosu ne ki değiştireceği oyuncusu olsun!
Galatasaray onların yanında çok daha deneyimli, çok daha yetenekli çok daha zengin bir kadroya sahip.
Buna rağmen kendi sahanda eleniyorsun!
ARENA'YA YAKIŞMIYORSUN
Mağlubiyetlerin olması doğaldır. Her takım yenilir ama ara sıra…
El elden üstündür tamam, ummadık taş baş yarar tamam, bir takımın kötü günü de vardır ona da tamam. Bu hatalara herkes hoşgörülü davranır ama sen her maçta taraftarını fıtık edersen o zaman bir şeyler eksik yapılıyor demektir. Yanlış yapılıyor demektir.
Bunları görmek istemeyenlere, bu yanlışları gösterenler de teşekkürü hak eder.
Bu futbol bu sonuçlar Arena’ya yakışmıyor.
KABAHAT SADECE FUTBOLCULARIN MI?
Maç sonrası Terim yine futbolcularını suçladı.
‘Ben üzgünüm onlar da üzgün olmalı, her maçın ciddi olduğunu bilmeleri gerekir’ dedi.
‘Onun için soyunma odasına gitmedim’ dedi…
Sanki tek sorumlu futbolcular!...
Terim; ''sezon sonu bütün sezona bakıyoruz, kiminle beraber gidebiliriz, kiminle gitmeyiz diye bir karara varıyoruz. Her maç herkes için önemli bir veri. Fırsatları değerlendirirseniz kalıcı oluyorsunuz, değerlendirmezseniz hakkınızda bir karar veriliyor.''
Çok doğru.
Terim için de bir karar verilecek mi?
Kim verecek?
Terim kendine göre haklı olabilir ama o da ciddi davranmadı. Terim de rakibi küçümsedi. Üstelik hiç oynatmadığı, sezon içinde unuttuğu oyuncuları rotasyon adı altında hep zor zamanlarda Arena’ya saldı!
Balıkesirspor maçında da takım iyi oynamamıştı.
Demek yedek oyuncular hem moral açıdan hem kazanmak açısından hazır değiller. Bu futbolcuları iki seneye yakın zamandır çalıştıran kim? Terim. Hiç mi hırsızın kabahati yok? Neden bütün kabahat futbolcularda?
Terim, Türkiye Kupası’nda hep erkenden eleniyor.
1461’in hocası Mustafa Reşit Akçay ne diyor?
‘Aramızda kalite farkı çoktu. Galatasaray’ı iyi inceledik. Futbolcularım da söylediklerimi harfiyen uyguladı… Kazandık. Gururluyız.’
O zaman ortaya şu gerçek çıkıyor;
Ya Galatasaraylı futbolcular hocalarının lafını dinlemediler. Ya hoca iyi taktik veremedi!...
Sonuç ortada!
YÖNETİCİLER LAFLA ZAMAN GEÇİRİYOR
Galatasaray’ın iyi bir takım olmadığı belli.
Bu takımın bir tek kadrosu var. O da eksik!...
Yedekler dedin mi duracaksın.
Aslı yok ki yedeği olsun!
Terim de bazı futbolcuları yok sayıp sıkışınca takıma koydu mu Galatasaray kendine yakışmayan yenilgiler alıyor.
Yeter ama…
Bunları biz görüyoruz da hiç mi Ünal Aysal görmüyor?
Çaresini bulmuyor.
Galatasaray alaturka yönetiliyor.
Yöneticiler hep lafla zaman geçiriyor.
Kimsenin Galatasaray taraftarını uyutmaya hakkı yok.
Bir kısım goygoycu da hala bu azabı görmeyip Terim’in yanlışları üzerine methiyeler düzüyor.
Buna yönetim de dahil!
Artık sabırlar doldu.
Dikkat!
UEFA Kupası görmüş bir takımı bu hallerde görmekten usanan çok Galatasaraylı var.
1461 TRABZON'U KUTLUYORUM
Taş gibi bir takım. Hem de alt kategoriden…. Elenselerdi yazık olurdu.
Böyle disiplinli ve rakibi iyi analiz etmiş bir takım karşısında Galatasaray kazansaydı işte o zaman gerçekten haksızlık olurdu.
Hocaları Mustafa Reşit Akçay’ı ve bütün takımı kutluyorum.
Galatasaray’ı iyi çözmüşler. Kalelerini çok dengeli savundular. Alan savunmasında hiç açık vermediler. Geriye yaslanıp kazandıkları toplarla şuurlu ve çabuk çıktılar.
Hızlı ayakları; başta Yusuf, Emrullah, Ofoedu, Göksu, Sercan ile gol kovaladılar. Helal olsun!
Galatasaray savunması bunlara hiçbir tedbir alamadı.1461 Trabzon atakları fırtına gibi esti. 2-0 öne geçtiler. Hem de Arena’da… Galatasaray tek golünü ancak 77’de buldu!
Yenen iki golde Cris tam üç hata yaptı. İlkinde penaltı, ikincisinde hatalı pas, üçüncüsünde kafa hatası…
Futbolu oynayan 1461 Trabzon’du… Kaleci Fatih kedi gibiydi. Savunmaya da helal olsun. Daima rakipten daha çabuk davranıp toplara ilk vuran oldular. Atağa kalkarlarken paslaşarak savunmadan çıktılar. O kadar çabuk ve hatasız oynadılar ki seyredene zevk verdiler.
Galatasaray sadece yenilgiden kurtulmak için bilinçsiz çaba harcadı. Maçın heyecanlı olmasının iki sebebi vardı;
1-Galatasaray’ın kazanmasını isteyen taraftarı oyundan değil, maç gidiyor diye heyecanlandı.
2-1461 Trabzonspor’un cansiperane mücadelesi oyuna renk kattı.
Galatasaray’ın direklerden dönen topları şanssızlıktı ancak şansı kırmanın da bir yolu vardı. Galatasaray o yolu bulamadı!
Türkiye Kupası’ndan elenmek dünyanın sonu değil. Eleyen de çürük takım değil!
Ancak bu sezon; Braga, Orduspor, Eskişehirspor, Mersin İY, Karabükspor, Gaziantepspor, Gençlerbirliği, tur atlanmasına rağmen Balıkesirspor, tek golle galip gelinmesine rağmen penaltıyı Melo’nun kurtarışıyla kazanılan Sanica Boru Elazığspor maçlarını da bir hatırlayın!...
Akılda kalan iki maç var; ManU ve Braga maçları…
Onların da zaten iddiaları yoktu!
Cluj’u orada yenmek en güzeliydi.
TUGAY KERİMOĞLU NEREDE?
1461 Trabzon, Trabzonspor’un alt yapısı olarak Galatasaray’ı Kupa’dan eliyor.
Galatasaray da hala kurumsallaşma şarkıları söylerken İngiltere eğitimli Tugay Kerimoğlu’nu alt yapıdan yolluyor!
Böyle başa böyle tıraş!
Kızmaya gerek yok, bunlar doğrular.
Dilimizde tüy bitti.
Hala durumu beğenen varsa Terim de Aysal da mübarek olsun.
Önemli not;
Fener maçı mı önemliydi, Kupa’ya devam mı?
Fener maçı 34 maçta bir maç. Telafisi var.
Ya Kupa’nın?
Sayın Başkan ve de Galatasaraylılardan cevap bekliyorum…
Hala mı bunları söyleyenler haksız?
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
