Çocukluk aşkına veda

Rossi'li, Zoff'lu, Tardelli'li İtalya. Siz olsanız hangi takımı desteklersiniz'

Haber; Sporx.com Yazarlar
Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Çocukluk aşkına veda
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
25 Haziran 2010 16:56
Gerçek anlamda Dünya Kupası ile tanışmam 1982 İspanya ile olmuştu. Henüz dokuz yaşındaydım. TV’nin (en azından bizim evde) siyah-beyaz olduğu bir dönemdi. Futbola ilgili bir ailenin çocuğu olarak buna kayıtsız kalmam düşünülemezdi. Ancak beni Dünya Kupası ile ilk tanıştıran, hafızamı zorlamama karşın nereden, nasıl edinildiğini bir türlü hatırlayamadığım futbolcu kartlarıydı. Bu kartlarda yer alan futbolculardan birinin, İspanyol Quini’nin mafya tarafından kaçırılması haberinin gazeteleri süslemesi hafızamda yer edinmiş nedense. Ama o dönem ev sahibi olan İspanya’dan bir tane bile oyuncunun aklımda kalmaması, benim ilgimin daha çok işin polisiye boyutuyla kaldığını gösteriyor anlaşılan.

Taa ki 5 Temmuz’da oynanan Brezilya – İtalya maçına kadar. Yanlış hatırlamıyorsam günlerden pazartesiydi ve bu bir gündüz maçıydı. Bir tarafta Zico’lu, Socrates’li, Falcao’lu, Eder’li sahada müthiş bir şov yapan, rakip kalelere gol yağdıran yıldızlar topluluğu Brezilya… Diğer tarafta ise gruptan üç beraberlikle çıkmış, sıkıcı bir futbol oynayan (şike yaptığı için uzunca bir süre oynamamış) Rossi’li, Zoff’lu, Tardelli’li İtalya. Siz olsanız hangi takımı desteklersiniz'

Çocuk aklı işte. Bu maçta İtalya’yı tutmaya başladım. Üstelik bendeki gök-mavililer aşkı turnuvanın sonuna dek devam etti. Hatta ve hatta diğer turnuvalarda da bu aşk bir süre devam etti.  Peki neden'

Biraz tuhaf ama tek bir açıklaması vardı. Ekran başına geçip 90 dakika izlediğim maçta bir oyuncunun, yani Paolo Rossi’nin hat-trick yapması, 40 yaşında bir futbolcunun, yani Dino Zoff’un kalesinde devleşmesiydi bu aşkı yaratan. O zamanlar Türkiye Birinci Futbol Ligi, Selçuk Yula’nın 16 golle (üstelik bir kısmı penaltıdan) gol kralı olduğu bir lig. Bırakın bir futbolcunun üç gol atmasını, bir maç 3-0 bitince, “vay be ne gollü maç oldu” dediğimiz dönem... Galibiyete henüz üç puanın verilmediği, beraberliklerin kol gezdiği bir dönem… Estetik gol olmadığı için mahallede arkadaşlarımızla top oynarken idolümüz olan golcünün penaltıdan attığı golü dahi canlandırdığımız bir dönem… Hayatında belki de ilk kez bir futbolcunun üç gol attığını gören bir çocuğun, kendi  mantığı çerçevesinde bu takımı tutmasından doğal olan nedir ki'

***

Gerçek anlamda Avrupa Futbol Şampiyonası ile tanışmam ise (doğal olarak) 1984 yılında oldu. Dünya Kupası ile kaynamış artık kanım, futbol çocuk dünyamın önemli bir parçası. Futbolcuların ben ve mahalle arkadaşlarım için birer rol modeli olduğu yıllar.

Aradan geçen iki yılın sonunda artık 11 yaşındayım. Ancak farklı bir takım gönlümde yer etmeye başlamıştır artık. Fransa’dır bu takım. (Galatasaray Lisesi yıllarımda bu sevgi daha da kök salacaktır) Bundan daha doğal bir şey olamaz, sosyalizasyon sürecini ilerleten, giderek bilinçlenen bir çocuktur söz konusu olan çünkü. Oğuz Aral’ın “Beleşino” tiplemesini andıran Paolo Rossi’nin yıldızı olduğu İtalya artık heyecan vermemektedir bu 11 yaşındaki çocuğa. Artık daha kolektif bir futbol zevk vermekte, kafamdaki yıldız oyuncu tiplemesi değişmektedir. Kaptan Michel Platini yeni rol modelimdir artık.

Takımını bir maestro gibi yönetmesi, attığı goller, verdiği müthiş paslar… Hele ki finalde İspanya’ya frikikten attığı gol. Kaleci Arconada’nın koltuğun altından topu kaçırması. Bu bile bizim gözümüzde Platini’nin attığı golün değerini düşürmez. Hemen turnuvanın ardından Platini’nin Juventus’a transferi, isteyip de bulamayacağımız bir ortam yaratır. Hem İtalya, hem Fransa, yani Juventus. Bir çocuğun gözünde bundan iyisi olabilir mi'

***

Ve 2010 yılındayız. Çocukluk yıllarımın aşkı bu iki takımın, biri A Grubu’nda, diğeri ise F Grubu’nda sonuncu sırada yer alarak turnuvaya veda etmesi bütün bu anıları tekrar gözümde canlandırdı. Peki sizce bu çocukluk aşklarımın turnuvaya veda etmesine üzüldüm mü'

Tabii ki hayır. Çocukluk yıllarım çoook gerilerde kaldı.
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam