SPORX ÖZEL | Türk futbolunda yabancı değişen yabancı kuralı beraberinde de birçok tartışmayı getirdi. Can Gökçen'in hazırladığı bu çalışmada yabancı oyuncu sayısının başarıyı nasıl etkilediğini gözlemlemeye çalıştık:
"2015-2016 Süper Lig sezonunun başlamasıyla birlikte Türk futbol tarihinde yeni bir sayfa açılmış olacak. Takımlar bu sezonda ilk kez kadrolarında 14 yabancı oyuncu bulundurabilecekler ve diledikleri takdirde sahaya tamamen yabancı oyunculardan oluşan bir takım sürebilecekler. Geçen sezonun 5+0+3 yabancı kuralına göre bu çok büyük bir değişiklik olacak.
Türk Futbol Federasyonunun bu kararı, Türk futbolunun yurt dışında düşen performansını tersine çevirmek üzere alınmış gibi görünüyor. Zira FIFA’nın en son yayınladığı ülkeler arası sıralamada, Türkiye 57.ci sırada yer alıyor. 1993’ten bu yana bu, Türkiye’nin yer aldığı en alt seviye oluyor. Bunun yanı sıra Türk takımlarının gidişatının da pek parlak olduğu söylenemez. Galatasaray’ın 2000 yılında kazandığı UEFA kupasının ardından geçen 15 sezonda sadece 3 Türk takımı Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final oynayabildi ve sadece biri Avrupa Ligi’nde yarı finale çıkma başarısı gösterebildi.
Bu analizimde Türk Futbol Federasyonunun belirlediği yeni yabancı kuralının Türk takımlarının Avrupa’daki performanslarına etkisi olup olmayacağını belirliyor olacağım.
Başlangıç noktası olarak ilk önce Türk takımlarının geçmişteki Avrupa performanslarını analiz ettim.
1996’ya kadar geriye giderek, Türkiye’deki yabancı oyuncu kural değişikliklerinin ve Türk kulüplerinin Avrupa’daki mücadelelerinde elde ettikleri ortalama puanların* birbiriyle bağlantılı olup olmadığını anlamaya çalıştım. Sonuçları alttaki grafikte bulabilirsiniz:
İlk bakışta takımlardaki yabancı oyuncu sayısının artmasıyla birlikte kulüplerin Avrupa’daki mücadelelerinde daha fazla puan topladıklarını gözlemleyebiliyorum. 2012-2013 sezonunda 6+2+2 kuralı varken Türk takımları topluca Avrupa’da en büyük başarıya ulaşmış. O sezonda Galatasaray Wesley Sneijder, Didier Drogba ve Muslera gibi yabancı oyuncularla Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale yükselmiş ve Fenerbahçe’de Dirk Kuyt, Raul Meireles ve Moussa Sow gibi yabancı oyuncularla Avrupa Ligi’nde yarı finale yükselmiş. Bir farklı bakış açısı için aşağıdaki grafiğe bakın:
1996’daki 3+1 yabancı kurallı sezon dışında, Türk takımlarının Avrupa’daki en başarılı yabancı oyuncu kural dönemleri sahada 6 ve yedeklerde 2 yabancı oyuncu bulundurabiliyorken gerçekleşmiş.
İyi Değerlendirilmiş Paralar
Analiz ettiğim bir başka nokta, takımların yabancı futbolcular için harcadıkları bonservis bedelleri oldu. 2000 yılından itibaren dört büyük takımın transfer harcamalarına baktığımda, ortalama harcanan her 1 milyon Euro Avrupa mücadelelerinde 1 ekstra puan getirmiş. Örnek olarak 2012-2013 sezonuna bakalım. Bu sezonda 4 büyük takımın 3’ü (Beşiktaş o sezon Avrupa’da mücadele etmedi) yabancı oyuncularını transfer etmek için toplam olarak 45.49 milyon Euro bonservis bedeli ödemişler ve karşılığında 45.5 puan toplamışlar. Belirtmeliyim ki bu 1e 1 oran bir noktaya kadar geçerlidir. Türk takımlarından herhangi biri Real Madrid gibi Gareth Bale’i transfer etmek için 94 milyon Euro harcasa bile, Avrupa mücadelelerinde 94 puanlık bir yükseliş beklenemez.
Bırak Gelsinler
Gelecek sezonda başlayacak yeni yabancı oyuncu kuralı ile Türk futbolunu Avrupa’da daha aydın bir dönem bekliyor gibi gözüküyor. Bu sebeple TFF’nin almış olduğu bu kararın faydalı olacağına inanıyorum."
"2015-2016 Süper Lig sezonunun başlamasıyla birlikte Türk futbol tarihinde yeni bir sayfa açılmış olacak. Takımlar bu sezonda ilk kez kadrolarında 14 yabancı oyuncu bulundurabilecekler ve diledikleri takdirde sahaya tamamen yabancı oyunculardan oluşan bir takım sürebilecekler. Geçen sezonun 5+0+3 yabancı kuralına göre bu çok büyük bir değişiklik olacak.
Türk Futbol Federasyonunun bu kararı, Türk futbolunun yurt dışında düşen performansını tersine çevirmek üzere alınmış gibi görünüyor. Zira FIFA’nın en son yayınladığı ülkeler arası sıralamada, Türkiye 57.ci sırada yer alıyor. 1993’ten bu yana bu, Türkiye’nin yer aldığı en alt seviye oluyor. Bunun yanı sıra Türk takımlarının gidişatının da pek parlak olduğu söylenemez. Galatasaray’ın 2000 yılında kazandığı UEFA kupasının ardından geçen 15 sezonda sadece 3 Türk takımı Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final oynayabildi ve sadece biri Avrupa Ligi’nde yarı finale çıkma başarısı gösterebildi.
Bu analizimde Türk Futbol Federasyonunun belirlediği yeni yabancı kuralının Türk takımlarının Avrupa’daki performanslarına etkisi olup olmayacağını belirliyor olacağım.
Başlangıç noktası olarak ilk önce Türk takımlarının geçmişteki Avrupa performanslarını analiz ettim.
1996’ya kadar geriye giderek, Türkiye’deki yabancı oyuncu kural değişikliklerinin ve Türk kulüplerinin Avrupa’daki mücadelelerinde elde ettikleri ortalama puanların* birbiriyle bağlantılı olup olmadığını anlamaya çalıştım. Sonuçları alttaki grafikte bulabilirsiniz:
İlk bakışta takımlardaki yabancı oyuncu sayısının artmasıyla birlikte kulüplerin Avrupa’daki mücadelelerinde daha fazla puan topladıklarını gözlemleyebiliyorum. 2012-2013 sezonunda 6+2+2 kuralı varken Türk takımları topluca Avrupa’da en büyük başarıya ulaşmış. O sezonda Galatasaray Wesley Sneijder, Didier Drogba ve Muslera gibi yabancı oyuncularla Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale yükselmiş ve Fenerbahçe’de Dirk Kuyt, Raul Meireles ve Moussa Sow gibi yabancı oyuncularla Avrupa Ligi’nde yarı finale yükselmiş. Bir farklı bakış açısı için aşağıdaki grafiğe bakın:
1996’daki 3+1 yabancı kurallı sezon dışında, Türk takımlarının Avrupa’daki en başarılı yabancı oyuncu kural dönemleri sahada 6 ve yedeklerde 2 yabancı oyuncu bulundurabiliyorken gerçekleşmiş.
İyi Değerlendirilmiş Paralar
Analiz ettiğim bir başka nokta, takımların yabancı futbolcular için harcadıkları bonservis bedelleri oldu. 2000 yılından itibaren dört büyük takımın transfer harcamalarına baktığımda, ortalama harcanan her 1 milyon Euro Avrupa mücadelelerinde 1 ekstra puan getirmiş. Örnek olarak 2012-2013 sezonuna bakalım. Bu sezonda 4 büyük takımın 3’ü (Beşiktaş o sezon Avrupa’da mücadele etmedi) yabancı oyuncularını transfer etmek için toplam olarak 45.49 milyon Euro bonservis bedeli ödemişler ve karşılığında 45.5 puan toplamışlar. Belirtmeliyim ki bu 1e 1 oran bir noktaya kadar geçerlidir. Türk takımlarından herhangi biri Real Madrid gibi Gareth Bale’i transfer etmek için 94 milyon Euro harcasa bile, Avrupa mücadelelerinde 94 puanlık bir yükseliş beklenemez.
Bırak Gelsinler
Gelecek sezonda başlayacak yeni yabancı oyuncu kuralı ile Türk futbolunu Avrupa’da daha aydın bir dönem bekliyor gibi gözüküyor. Bu sebeple TFF’nin almış olduğu bu kararın faydalı olacağına inanıyorum."
