Beşiktaş'ın Süper Lig'de şampiyonluğunu ilan etmesinin ardından birbirinden ilginç ve iddialı yazılar da gazetelerde yayınlanmaya başladı. Bu yazılardan biri de son dönemde Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'a olan yakınlığı ile bilinen Habertürk Gazetesi yazarlarından Meriç Müldür'den geldi. Müldür'ün Beşiktaş'ta 6-7 hafta önce Şenol Güneş'in devrinin kapanacak duruma geldiğini ve siyah-beyazlı takımın başına da Abdullah Avcı'nın getirilmeyi düşündüğünü iddia etti.
İŞTE O YAZI;
5-6 puan öndeyken, “Şenol Güneş’in Beşiktaş’la yolları ayrılacak” diye yazsam ne derdiniz? Çoğunluğunuz güler geçerdi. “Bizimle dalga mı geçiyorsun?” diye sorardınız belki de. Dalga geçmiyorum ama Beşiktaş’ın derin kulislerinde bu konu konuşuldu, tartışıldı. Bugün hangi yöneticiye sorsanız reddecektir de Beşiktaş şampiyonluğu kaptırsaydı Şenol Güneş ile bağların kopması ihtimal dahilindeydi. Hatta hocanın yönetimdeki en önemli destekçisi Ahmet Nur Çebi yeniden yönetim kuruluna girmeseydi (ki bu da gündemdeydi) belki bugünlerde yine de Şenol Güneş krizi yaşanıyor olacaktı. Şampiyonluğa rağmen. Enteresandır Şenol Hoca’da şampiyonluk sonrası basın toplantısında, “İkinci olsak benim de gitme durumum olacaktı. İkinci olan gidecekse 3 yıllık sözleşme niye?” diye sordu! Belki O’nun da kulağında bir şeyler geldi.
İLK ADAY ABDULLAH AVCI’YDI
Hoca’nın yerine düşünülen isimlerden biri ise Abdullah Avcı’ydı. Bu operasyon elbette tüm yönetimin değil, bazı yöneticilerin ve icraatın içindekilerin tercihiydi. Başkanın da böyle bir düşüncesi var mıydı yok muydu bilemem. Hayata geçirmek anlamında adım atılmasa da kafalarda bu fikir ciddi ciddi oluştu. Hatta bir ay öncesinde aynen şöyle söyleniyordu: “Şampiyon olamazsak hoca yüzde 100 gidecek, şampiyon olsak bile yüzde 51 ihtimalle gidecek.” Bu kadar net. Tabii ben bunları o günlerde yazamazdım, yazmadım. Zaten herkes çamur atmaya meraklı, “Şampiyonluğa giden takımı karıştırmak istiyorsun” denirdi. Artık bugün yazıyorum. Zaten şimdi işin rengi değişti. Böyle bir ihtimal artık sözkonusu bile değil.
İŞTE O YAZI;
5-6 puan öndeyken, “Şenol Güneş’in Beşiktaş’la yolları ayrılacak” diye yazsam ne derdiniz? Çoğunluğunuz güler geçerdi. “Bizimle dalga mı geçiyorsun?” diye sorardınız belki de. Dalga geçmiyorum ama Beşiktaş’ın derin kulislerinde bu konu konuşuldu, tartışıldı. Bugün hangi yöneticiye sorsanız reddecektir de Beşiktaş şampiyonluğu kaptırsaydı Şenol Güneş ile bağların kopması ihtimal dahilindeydi. Hatta hocanın yönetimdeki en önemli destekçisi Ahmet Nur Çebi yeniden yönetim kuruluna girmeseydi (ki bu da gündemdeydi) belki bugünlerde yine de Şenol Güneş krizi yaşanıyor olacaktı. Şampiyonluğa rağmen. Enteresandır Şenol Hoca’da şampiyonluk sonrası basın toplantısında, “İkinci olsak benim de gitme durumum olacaktı. İkinci olan gidecekse 3 yıllık sözleşme niye?” diye sordu! Belki O’nun da kulağında bir şeyler geldi.
İLK ADAY ABDULLAH AVCI’YDI
Hoca’nın yerine düşünülen isimlerden biri ise Abdullah Avcı’ydı. Bu operasyon elbette tüm yönetimin değil, bazı yöneticilerin ve icraatın içindekilerin tercihiydi. Başkanın da böyle bir düşüncesi var mıydı yok muydu bilemem. Hayata geçirmek anlamında adım atılmasa da kafalarda bu fikir ciddi ciddi oluştu. Hatta bir ay öncesinde aynen şöyle söyleniyordu: “Şampiyon olamazsak hoca yüzde 100 gidecek, şampiyon olsak bile yüzde 51 ihtimalle gidecek.” Bu kadar net. Tabii ben bunları o günlerde yazamazdım, yazmadım. Zaten herkes çamur atmaya meraklı, “Şampiyonluğa giden takımı karıştırmak istiyorsun” denirdi. Artık bugün yazıyorum. Zaten şimdi işin rengi değişti. Böyle bir ihtimal artık sözkonusu bile değil.
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Beşiktaş
