Real Madrid'in yıldızı Florya'dan dönmüş!

Galatasaray alt yapısında yıllarca görev yapan ve şimdi Azerbaycan'ın Qebele takımında geleceğin yıldızlarını yetiştiren Halim Fıçıcı ve Recep Yazıcı ilk kez Sporx'e konuştu.

Haber; Sporx.com
Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Real Madrid'in yıldızı Florya'dan dönmüş!
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
04 Şubat 2012 09:58
RÖPORTAJ: Yakup Çınar
yakupc@sporx.com


Futbolun hatta sporun acı ama bazı gerçekleri vardır. Her zaman gol atan, şampiyon yapan futbolcular ve teknik direktör olan isimler gelir gündeme...İstisnalar dışında kaide bozulmamıştır. İşte istisna olarak görülebilecek iki isimle aylar öncesinden planlamıştık bu röportajı.

Galatasaray alt yapısının emektar hocaları Halim Fıçıcı ve Recep Yazıcı sarı-kırmızılı takımından ayrıldıktan sonra ilk kez yılların birikimlerini bu röportajda anlatacaklar. Bilmeyenlerin için ufak bir anektod verelim; Halim Fıçıcı ve Recep Yazıcı Arda Turan, Aydın Yılmaz, Emre Çolak, Sabri Sarıoğlu, Uğur Uçar, Semih Kaya gibi daha nice futbolcuları Galatasaray ve Türk futboluna kazandırılmasında emeği geçen isimlerdir.

Türk futbolunun en büyük emekçilerinden biri olan Halim Fıçıcı'nın şu anda Real Madrid'de forma giyen Nuri Şahin'in Florya Metin Oktay Tesisleri'nin kapısından dönüş hikayesini anlattığı anlar röportajımızın kırılma sahnelerinden biri...

- Galatasaray'a ilk gelişiniz nasıl olmuştu kaç yıl görev yaptınız?
Halim Fıçıcı: "Ben daha önce Zeytinburnuspor alt yapısında görev yapıyordum. 2002 yılında, Fatih Terim'in ikinci döneminde Ali Yavaş alt yapı sorumlusu olmuştu. Bana haber gönderdi gelsin görüşelim diye. 2002 yılında görüştük Ali Yavaş ve Fatih Hoca o sene göreve başlattı. Aynı yıl yıldız takımı teslim ettiler. Yıldız takım grubunda İstanbul ve Türkiye şampiyonu oldu. Yine o sene 1988 doğumlularla Porto'yu yenerek Avrupa Şampiyonu olduk. Aynı takım Amerika'da 2003 yılında Dünya dokuzuncusu olarak turnuvayı tamamladı. Ben ondan sonra yedi sezon görev yaptım. Yedi sezon boyunca şampiyonluklar bir yana bir sürü oyuncu yetiştirdik. 11 yaşında aldığımız oyuncular 18 yaşına geldi."

Recep Yazıcı: "1991 yılında başladım biraz daha eskiyim Halim hocaya göre. 2008 yılına kadar görev yaptım. Tam olarak 17 buçuk sene çalıştım. Geldiğim zaman futbol okulu dahil, mini minik takım, paf takım ve bütün yaş gruplarında çalıştım. Bu süre içinde Türkiye Şampiyonlukları var. Avrupa beşikciliği var yıldızlar bazında. Ama en büyük şampiyonluklar yetiştirdiğimiz futbolcular. Biz öyle bir jenerasyon yakaladıkki bunlar Galatasaray'a büyük bir ekonomik katkı sağladı. Mini minik takımında 1987 yaş grubu özellikle benim, Halim hoca'nın ve Zafer hocanın katkılarıyla büyük başarılar yakaladılar. Bu grupta Aydın Yılmaz, Mehmet Güven, Arda Turan, Uğur Uçar ve Ferhat Öztorun gibi isimler vardı."



O dönemin başarasının en büyük sırrı "Sen ben yoktu"


Halim Fıçıcı: "O zamanlar benim senin takımım yoktu. Recep hocanın takımı benim takımım. Benim takımım da onun takımıydı. O dönemde yine bizim görev yapan Zafer Koç ve Ahmet Keskinkılıç hocalarımız vardı. onlarla birlikte Riva'ya gider sabahtan akşama kadar oyuncu izlerdik. Kış günü soğukta 8-9 saat kalır ve donarak gelirdik Florya'ya. Ama onun sonucu çok güzel şeyler çıktı ortaya. Hem Galatasaray Kulübü kazandı hem de biz kazandık. "

Recep Yazıcı: "1990 ve 1991 grubunda da çok başarılı oyuncular vardı. Anil Dilaver, Murat Akça, Çetin Güngör, Semih Kaya, Emre Çolak, Berk Neziroğulları say say bitmiyor. 2. Lig'de oynayanları da saysak sayfalar yetmez. Çoğunun ismini de unuttuk zaten." 

Beşiktaş'ın beğenmediği Emre'yi 20 kaban 5'de futbol topuna aldık.

Recep Hocam, 1991 yaş grubundan Emre Çolak ve Semih Kaya Galatasaray A takımına yükseldi ve başarılı bir şekilde görev yapıyorlar. Emre Çolak'ın sarı kırmızılı takıma gelişi çok konuşuldu bir de sizden dinleyebilir miyiz?

Recep Yazıcı: "Emre Çolak'ın yıldız futbolcu olacağını küçüklüğünden beri herkes biliyordu. Biz ona talip olduğumuz zaman Atışalanı'nda oynuyordu. Aynı zamanda da Beşiktaş ile antrenmanlara çıkıyordu ancak Beşiktaş kensini beğenmemiş ve lisans çıkartmamıştı. Biz Emre Çolak'a talip olduğumuzda Atışalanıspor'daki hocası olarak bizden bir mebla talep etti. Özhan Canaydın dönemiydi ve yokluklar içindeydik. Ama sonunda o dönemin alt yapı sorumlusu Ali Yavaş ile görüpüş bir kaç kez daha izledikten sonra Atışalanıspor'a 20 kaban ve beş futbol topu vererek Emre Çolak'ı takıma kazandırdık. Kulüp o kadar sıkıntılıydı ki Atışalanı altıncı topu istese veremezdik. İkili ilişkilerin iyi olması nedeniyle bu çocuğun transferi gerçekleşti. Kulak ardı da edebilir yönetime rapor sunada bilirdik. Ama bunu yapmadık yoksa Emre Çolak bugün olmazdı. "

Halim Fıçıcı: "Emre Çolak'ı ilk olarak paf takımda ben oynattım. Paf takım o zaman Almanya'ya bir turnuvaya gitmişti. Ligin son maçıydı ve takımın başında ben vardım. Bursa'da Bursaspor Galatasaray maçı vardı. Recep hoca bana al Emre Çolak'ı götür alışsın ısınsın diye. O zaman Emre çok ufak daha. 1988lilerin oynadığı dönemdi. Özgürcan Özcanların oynadığı takım ama Almanya'da oldukları için onlar kadroda yoklar.

Bende Süper Genç Takımı çalıştırdığım için 89-90 karışımı bir takımı yaptım Recep hoca'da Emre'yi götürmemi istedi onuda aldık. Götürdüm Emre'yi ben maç saati geldi. Takım kaptanımız vardı Emre Köroğlu. Maç konuşması yapıyorum dediki hocam başım çok kötü karnım ağrıyor çok kötüyüm. Ben dedi oynayamayacağım. Bende peki o zaman esma listesinden Köroğlunu silin Çolak'ı yazın dedim. 11'de oynattım kendisini Bursa'yıda 4-2 yendik geldik. Emre ilk paf takımda orda oynadı çok da iyi oynadı birde gol attı. Çok da sempatiktir hergele. (gülüyor)"

BATUHAN VE SEMİH'İN YAŞADIĞI O OLAY

- Yine Semih Kaya son dönemin başarıyla forma giyen oyuncularından onun transfer süreci nasıl gerçekleşmişti?

Recep yazıcı: "Semih Kaya'nın transferi de çok ilginçtir. Biz Riva'ya oyuncu seçmelerine gitmiştik. Oyuncuyu beğendik fakat diğer takımlardan da antrenörler var. Gençlerbirliği'nin antrenörü de beğenmiş. Bana sordu ben Gençlerbirliği hocasını başka oyuncuya yönlendirdim. (Her iki hocada burda kahkahalara boğuluyor ve söze Halim Fıçıcı giriyor)"

Halim Fıçıcı: "Bizim taktiğimiz vardı. Şimdi Recep hocayla oyuncu izlemeye gidiyoruz. Biz orda kurt hoca olduğumuz için herkez elimize bakıyor ne yazıyoruz ne ediyoruz diye. Recep hocama diyorum ki beğendiğimiz oyuncu atıyorum sekiz numara ama biz elimizdeki kağıda 10 numarayı işaretliyoruz. Herkez görüyordu hemen 10 numarayı takibe alıyorlardı. Bizi takip eden hocaları böylelikle başka oyunculara yönlendiriyorduk. "

Recep Yazıcı: "Semih'i izledikten sonra kendisine talip olduğumuzu söyledik. Galatasaray'da oynayıp oynamayacağını sorduk Semih de mutluluk duyacağını söyledi. Sonrasında Semih'i direktörümüz Ali Yavaş'a bildirdik. Daha sonra Altay Kulübü'nden istedik ancak vermek istemediler. Biz de araştırdık ki profesyonel sözleşmesi yok ve 8 bin euroya serbest kalabilir diye. Ancak o dönemde 8 bin euro bile genç yaştaki bir oyuncu için çok fazla paraydı. Tekrardan milli takım kampında Halim hocayla beraber gidip Semih Kaya'yı izledik. Son karamızı verip Ali Yavaş'ı ikna ettik ve Yavaş'ın yardımcısı Fatih İbradı İzmir'e giderek Semih'in ailesiyle sözleşme imzaladı."



ARDA TRİBÜNDEN ATILAN BOZUK PARALARI HARÇLIK YAPARDI

- O kadar emek verdiniz şimdi Süper Lig'de forma giyiyorlar neler hissediyorsunuz?

Recep Yazıcı: "İnanılmaz duygular bunlar. Çok da mutlu oluyoruz. Seviniyoruz ki kararlarımız hep doğru çıkmış. Aldığımız paraları kat kat haketmişiz ve doğru yolda ödün vermemişiz. "

Halim Fıçıcı: "Manevi olarak çok huzurluyuz. Galatasaray camiası bizim için herşey. Neden dersen, şuanda kazandığımız ekmek parasını da Galatasaray'a borçluyuz. Bir orada görev yaparken hiç bir zaman beklenti içinde olmadık. Galatasaraylıyız ve Galatasaray'ı seviyoruz. Verdiğimiz emeklerde helal-u hoş olsun. Çocukların ekmek yemesi, onların manevi olarak bizim onları televizyondan izlememiz huzur veriyor. "



Peki arayıp soruyorlar mı?

Halim Fıçıcı: "Şimdi bişey söyleyeyim size. Bizi gören oyuncular aslan hocam, kaplan hocam seni çok seviyorum der. Onun dışında kimse arayıp sormaz. Futbolcunun yapısı budur. Ben de futbolcu oldum, ben de aramadım hocamı. Her zaman bu böyle olmuştur. O yüzden yadırgamıyorum. Çünkü alt yapılarda bir tane hoca olmaz. Recep hocayla çalışan çocuk benimle de çalışıyor. Benimle çalışan Zafer hocayla çalışır. Yani kaç tane hocası var? Oluyo 6-7 tane hocası. Ama birinci ligde oynayan oyuncuya git sor o anki hocasını söyler. Ama yedi hoca, o oyuncuya yol harçlığını vermiştir. Ayakkabısını vermiştir. Hatta Emre Çolaklara, Semih Kayalara ve Kara Muratlara verdiğimiz ayakkabının haddi hesabı yoktur. Bizim firmalarla aramız iyiydi. Gariban çocuklarımız var diyorduk, bize bir sürü ayakkabı gönderiyorlardı. Seçiyorduk ayakkabı alamayacak çocukları ve veriyorduk. Biz bir beklenti içersinde vermedik o ayakkabıları, kendilerini kurtarsınlar diye yaptık. Şimdi allah da bize veriyor. "

Recep Yazıcı: "Eskiden üzülüyordum açıkçası. Ama artık alıştım. Futbolcunun yapısı böyle. Sizden uzaklaştımı unutuyor. Mesela İstanbul Belediyespor maçından önce Emre Çolak'ı arayıp başarı dileklerinde bulunmuştum. Maçta iki gol attı. Bu sefer maçtan sonra kendisi aradı beni. Bazıları vefalı oluyor. Bir şey anlatayım size eski dönemlerde Ali Sami Yen'e top toplamaya özellikle yetenekli ve ihtiyaç sahibi oyuncuları götürürdük. Tribünlerden atılan paraları da maçtan sonra oyuncular arasında paylaştırırdık ve yol paraları böyle çıkardı. Arda Turan da onlardan bir tanesiydi. "



TERİM DIŞINDA TÜRK FUTBOLUNUN LOKOMOTİFİ YOK


- Galatasaray alt yapısında yetişen oyuncuların buralara gelmesinde Fatih Terim'in katkısıda çok fazla. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Halim Fıçıcı: "Allahtan ki Fatih Terim teknik direktörlüğe devam ediyor. Onun dışında Türk futboluna lokomotif olacak adam yok. Neden söyleyeyim mi size? Alt yapıda o kadar oyuncunun heba olup gittiğini biliyorumki. Çok yetenekli oyuncu ama A takımın hocası alt yapıya bakmadığı için o çocuklar heba olup gitmiştir. Dikkat edin bugün Galatasaray'ın alt yapısında Aydın Yılmaz var, Fatih hoca Aydın'a sonuna kadar sahip çıkmaya çalışıyor. Emre Çolak ve Semih Kaya'yı cesaretle oynatıyor. Fenerbahçe maçında oynattıya... Bana ikinci bir antrenör gösterebilirmisiniz? Fenerbahçe maçında oynatacak. Gösteremezsiniz. Gökhan Zan kenarda oturuyor. Servet kenarda oturuyor. Semih Kaya sahada. Cesarete bakar mısınız? Fatih Terim dışında bunu Türk futbolunda yapacak adam ben tanımıyorum.

Size bir örnek vereyim. Geçenlerde Barcelonalılar geldi. Johan Cruyff'un kurduğu bir sistem var. Alt yapıdan sekiz tane oyuncu oynuyor şuan A takımda. Bu 10 olur yediye düşmez. Hoca değişsin ya da değişmesin bu hep böyledir. Yönetim alt yapıdaki oyuncuyu oynatsın diye baskı yapar. Şimdi Fatih Terim aynı sistemi Galatasaray'a getiriyor. Büyük başarılar alt yapıyla kazanılır. Galatasaray UEFA Kupası Şampiyonu olduğunda sekiz oyuncusu alt yapıdandı. Hocada yürek varsa alıyor alt yapıdan oynatıyor. Yürek yoksa da oynatamıyor. Bunu bir tek yapan Fatih hocadan başkası değil. "

Recep Yazıcı: "Kesinlikle Halim hocaya katılıyorum. Size bir örnek vermek istiyorum. Fatih Terim'den sonra takımın başına Lucescu geldi. Şampiyon olup başarılar yakaladı ama dönüp hiç bir zaman alt yapıdan oyuncu a takıma çıkarmadı. Çok iyi oyuncularımız vardı ama dönüp yüzlerine bakmadı. Biz Lucescu bu oyuncuları görsün diye Paf takım maçlarını Ali Sami Yen'de oynatıyorduk. Buna rağmen Lucescu oyuncuları değerlendirmeye almıyordu. Fakat takımın başında Fatih Terim olsa çok farklı olurdu."

- Alt yapıda çalıştığınız süre boyunca A takıma yükselen kimler oldu?

"Sabri Sarıoğlu, Arda Turan, Uğur Uçar, Ferhat Öztorun, Murat Akça, Anıl Dilaver, Semih Kaya, Emre Çolak, Mehmet Güven, Aydın Yılmaz, Özgürcan Özcan, Cafer Can, Mertan Caner Öztürk, Berk Yıldız aklımıza gelenler bunlar şimdilik..."




"1000 TL MAAŞ VERİYORLAR
10 MİLYON EUORLUK OYUNCU İSTİYORLAR
"

Recep Yazıcı: "Futbolu yöneten büyüklerin bu olayı çok geniş bir şekilde masaya yatırması gerekir. Bu olay bir devlet politikası olmalı. TFF'nin politakıs olmalı. Dertli ve düşünceli olmamalı bir alt yapı hocası. Çünkü oyuncuların idolüdür hocalar. Hocasının mutluluğu direk oyuncuya yansır. Eğer saha içinde mutluysan o çocuğa bişeyler öğretebilirsin. Ama değilsen o yeteneklere hiç bir şey katamazsın. Türkiye'deki alt yapı hocalarının hiç bir güvencesi yok. Bir güvence kazandırılmalı ki başarılı olabilsinler. Türkiye'de alt yapıdaki hocaya 1000 TL maaş veriyorlar ancak 10 milyon euroluk oyuncu istiyorlar. Nasıl olacak bu? Ve biz bunu veriyoruz. Bir tane veriyoruz yetmiyor. İki veriyoruz yetmiyor. "

"Galatasaray'da yetişmiş ve Bank Asya'da oynayan sadece şuan 52 oyuncumuz var. Yönetimler biz maaş veriyoruz siz yetiştirin diyor. Olay bu değil. Hocalara değer verilmeli, adam yerine koyulmalı. Hangi alt yapı hocasının ailesini merak ettiler? Türkiye'de bu değer sadece Galatasaray'da veriliyor. Fatih Terim döneminde özellikle bunlar yapıldı ve başarılarda böyle geldi. Diğer kulüplerde yapılmıyor. Fatih hoca ayda en az bir kere alt yapı antrenörleriyle yemek yerdi. Şimdi de hala yapıyor. Yıl başında oturdu alt yapı hocalarıyla yemek yedi. Fatih hoca dışında hangi hoca bunu yapıyor? Hangi yönetim yapıyodur? Hangi yönetim buna fırsat veriyodur? ""

- Halim Fıçıcı: "Alt yapıya girersek işin içinden çıkamayız. Allaha şükürler olsun ki biz dünyanın bir çok ülkesinde alt yapıları gördük. Almanya, İngiltere, İspanya, Rusya adamların çalışma sistemleri neler biz bunları gördük. Bizim ülkemizde bunlar çok yeni."



- Abdullah Avcı gibi alt yapıları bilen bir hoca geldi sizce o başarabilir mi?

Halim Fıçıcı: "Tek başına başarması mümkün değil. Yönetimin bu işe el atması lazım. O imkanları ona sağlaması lazım. Teknik adam istediği kadar ben şunları, şunları istiyorum desin yapma şansı yok. Uygulayıcısı yönetim. Projeyi hazırlıyorsun götürüyorsun yönetimdeki adam inşaatçı. Diyorki bunla ben mi uğraşçam? Çünkü inşaata onun kafası odaklanmış. O işi de ek olarak yapıyor. Kim yapar biliyor musun? Hakan Şükür gelsin federasyonun başına yapar. Niye? Hakan Şükür çünkü alt yapıyı da biliyor üst yapıyı da. Herşeyi biliyor. Size bir örnek vereyim. Shaktar Donesk takımının alt yapısına gittik adamlar şaşırdı. Sizin ne işiniz var burda dediler. Onlarda bir sistem kurmuşlar her yıl hocalarını bir ülkeye gönderip orada eğitim aldırıyorlar. Bunu neden söyledim. Bizim ülkemizde Galatasaray'da dahil hangi takım bunu yapıyor? Türkiye'de yönetici diyorki ne işi var kalsın alt yapıda. Vizyonu yok çünkü.

Ama futboldan gelen ve bu işi bilen biri olsa bu tarz şeyleri yapabilir. Her yerde bir sistem var ve bizde diyoruzki Azerbaycan'da kendi sistemimizi kuralım. Çünkü İngiltere'de sistem başka. Akademilerde oyuncu kalmıyor. Koruyucu aileler var ve onlar ilgileniyor aile sevgisinden uzak kalmasın diye. Bir oyuncunun yetişebilmesi için kulüp, okul ve aile işbirliğinin mükemmel olması gerekir. Bizde alt yapıdaki oyuncu sal çayıra mevlam kayıra. Ne okuluyla ilgilenirsin, ne çevresiyle ne de ailesiyle. Orada adam bunu çözmüş. İspanya'da tam farklı. Barcelona çok elit oyuncuyu ailesiyle birlikte gediriyor şehire. Sistem her yerde farklı farklı. Türkiye'de nasıl? Elit bir oyuncu bulabilirsen kaç kulüp yatırabiliyor? Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş başkada kulüp yok. Dünya ülkeleri gözünü karartmış parayı yatırıyor alt yapıya. Millet futbolcu yetiştiriyor bizimkiler bas bas bağıracak yarın öbürgün milli takıma oyuncu yok diye. "

- Yol parası verdiğimiz futbolcunun önümüzden Porche ile geçmeleri zorumuza gidiyordu

- Şu an Galatasaray alt yapısından a takıma yükselen oyuncuları da siz o dönemde takıma kazandırmıştınız. Galatasaray alt yapısı için bundan sonra ki süreci nasıl görüyorsunuz?

Recep Yazıcı: "Orada şimdi çok değerli antrenör kardeşlerimiz var. Bir kere Fatih hocanın bulunduğu bir yerde olumsuzluk hiç bir zaman olmaz. Orada bir hareketlenme her zaman için vardır. Florya'ya her zaman oyuncu gelir. Onlar da seçerler. Ama kolay kolay hoca yetişmez. Oradaki hocaların değerleri bilinmeli. Bir tane daha Halim hoca, Recep hoca gelmez. Onlarca yılın geçmesi gerekir. Alt yapılarda devamlılık çok önemlidir. Türk futbolu bunu sağlayabilirse Galatasaray, Fenerbahçe hepsi başarılı olur. Türk çocuğu hakikaten yetenekli, hakikaten zeki ve harikaten ileriye dönük, iyi yetiştirebilirsek hiç bir problem kalmaz. Ama nasıl olsa çıkar dersek üzerinde durmazsak devamı gelmez. Halim hocam Türkiye'den gitmeden önce sizinle yaptığım konuşmada "Yetiştirdiğimiz oyuncular önümüzden porche ile geçerken biz eve minübüsle gidiriyoruz ve bu bizim zorumuza gidiyor demiştiniz" Galatasaray'dan ayrılmanızda bunun etkisi olmuş muydu?

Halim Fıçıcı:" O dönemde biz çok zor şartlarda çalışıyorduk. Maaşlar geçikiyordu. E tabiki yetiştirdiğin futbolcu önünden lüks bir arabayla geçince insanın ağrına gidiyor. Niye? Biraz önce söylediğimiz olay. Sen ver hocaya 1000 TL ondan 10 milyon Euroluk oyuncu bekle. Nasıl olcak o iş. Hoca kahroluyor. Ulan diyorki dün yol parasını verdiğim adam şimdi burdan lüks arabayla geçiyor. Yani geçerkende selam vermeden geçmez onu da söyleyeyim. Hocam kolay gelsin der el sallar yani. En güzel tarafıda odur tabi. (gülüyor)"

Recep Yazıcı: "Bu hiç değişmeyecek ama hep böyledir."



- Siz Azerbaycan'a gittiğiniz zaman o bölgede Galatasaray sempatisi arttı mı?

Recep Yazıcı:
"Kesinlikle arttı. Galatasaray'ı çok seviyorlar ve alt yapımızda oynayan oyuncular hocam bizi Galatasaray'a gönder diyorlar. Bir çoğundan forma siparişi aldım. O bölgede de Galatasaray'ı artık daha çok seviyorlar. "

Halim Fıçıcı: "Bizim orada yaptıklarımız gördükten sonra gerçekten beni ve Recep hocayı inanılmaz sevmeye başladılar. Azerbaycan'da bizim takım artık başta Ali abi sayesinde elit bir takım oldu. Yine biz Galatasaray'da çalıştığımız dönemde Ali Yavaş bizim önümüzü açan bir yöneticiydi allah razı olsun ki biz onla çalışıyoruz."



NURİ ŞAHİN'İ FLORYA'YA KADAR GETİRDİK

- Türkiye'deki Süper Lig maçlarını takip ediyor musunuz? Beğendiğiniz genç oyuncular var mı?

Recep Yazıcı: "Bizim 1990 ve 1991 doğumunlu yine Türkiye'de çok iyi oyuncular vardı. Necip Uysal, Batuhan Karadeniz, Alper Potuk, Murat Akça, Çetin Güngör, Anıl Dilaver, Cem Sultan, Yusuf Onur Arıkan, Gökay Iravul ve İrfan Başaran bunlardan bazıları."

Halim Fıçıcı: "Türkiye'de çok genç ve kaliteli oyuncular var ama herşey hocada bitiyor. Hoca oynatmadıktan sonra oyuncu ne kadar kaliteli olursa olsun hiç bir yere gelemez. Hector Cuper geldi mesela Orduspor'a İrfan Başaran'a bakacak kısa boylu çelimsiz bilmeyecekki yetenekli olduğunu. Bunu yönetimin anlatması lazım.
Peki isteyipte Galatasaray alt yapısına alamadığınız oyuncular oldu mu?"

Recep Yazıcı: "Şuan Fenerbahçe'de oynayan Gökay Iravul var mesela. Fenerbahçe bizim verdiğimiz paranın dört katını verip almıştı. Yine Trabzon'da Hasan Ahmet Sarı var çok istedik ama alamadık. Gökhan Töre vardı Bayer Leverkusen'de onuda Beylerbeyi'nde çok sıkıştırdık, uğraştık ama getiremedik."

Halim Fıçıcı: Nuri var. Nuri Şahin.

- Nasıl oldu Nuri Şahin olayı anlatabilir misiniz?

Halim Fıçıcı: "O zaman 1988 doğumlu millilerin takımında oynuyordu. Bizden de o Milli Takım'da sekiz tane oyuncu vardı. Bizim Özgürcan Özcan, Aydın Yılmaz, Serdar Keşçi ve Mehmet Düzlerin olduğu dönem. Oyunculara dedimki Nuri'yi bana bi getirin. Nuri ve Tevfik Köse vardı. Bizim Erkan Ferin'de o zaman takım kaptanıydı ve Nuri Şahin'in çok yakın arkadaşıydı. Ona söyledim ve Nuri'yi Florya'ya getirdi. Bende Nuri'ye seni buraya alalım oğlum dedim. Çocuk Almanya'daki şartlarını bir söylediki biz nerde yanına bile yaklaşamazdık. Dedimki oğlum sen kal yerinde hiç kıpırdama. Çünkü o dönemde Almaya'daki şartları çok iyiydi. Şimdi Real Madrid'de. Bize gelse belki olmayacaktı. Hayat böyle."

BERK YILDIZI 10 DAKİKADA KEŞFETTİK

- Çok büyük yetenek olur dediğiniz ancak şimdi ortalarda gözükmeyen bir oyuncu oldu mu?

Halim Fıçıcı: "Mülayim Erdem vardı. Çok yetenekli bir oyuncuydu. Dünya yıldızı olacak yeteneklere sahipti ancak profesyonel olduktan sonra işler değişiyor. Bir türlü istediklerini yapamadı şimdi nerede oynuyor onu bile bilmiyoruz."

- Cem Sultan'ı sormak istiyorum alt yapının gözdelerinden biriydi beklenen patlamayı yapamadı mı?

Recep Yazıcı: "Cem Sultan'da Türk futbol tarihinin en iyi forvetlerinden biri olacak potansiyel var. Alt yapıda bir sezonda 72 gol attığını hatırlıyorum. Muhteşem bir sol ayağı var. Çok duygusal bir çocuktur. Hocasının bunu bilmesi gerekir. Engelli bir kardeşi var ve hep bunu kafasına takar. Burak Yılmaz ile birlikte yıllarca Türk Milli Takımı'na hizmet edebilir yeterki hocası onun dilinden konuşsun."

Galatasaray alt yapısının son gözdesi Berk Yıldız. Onun transferi nasıl gerçekleşmişti anlatabilir misiniz?

Halim Fıçıcı: Florya'da alt yapı seçmeleri vardı. Bir gruba ben bakıyordum bir guruba Recep hoca. 1-2 dakika sonra gözüme birini kestirdim. Recep hocaya o tarafı bırak bu tarafa gel sana bir oyuncu göstereceğim dedim. Berk'e pas geldi aldı topu içeri girdi ortayı yaptı hemen antrenmanı bıraktırdık ve yanımıza çağırdık. Sordum oğlum sen nerden geldin diye. Karşıyaka'dan geldiğini söyledi. Yanında sadece annesi vardı. Berk o zaman birinci elemeyi geçmişti ve ikinci, üçüncü elemelere gelmesi gerekiyordu. Annesinden numaralarını aldık ve gönderdik ama içimize kurt düştü. Bu çocuk İzmir'den gelmiş nerede kalacak dönecek mi ne olacak bir dahaki seçmeye gelecek mi hiçbirşey bilmiyoruz. Gittik Fatih İbradı'ya Recep hocayla birlikte. Fatih İbradı'ya anlattık.

Çok iyi bir oyuncu vardı numarasını aldık ama bir daha gelir mi gelmez mi bilmiyoruz dedik. Fatih İbradı numarası var mı dedi. Var dedik. Hemen aradı. Annesi çıktı. Annesi de otobüs bileti almış tam tesislerin karşısındaki parkta oturuyormuşlar. Otobüs saatinin gelmesini bekliyorlarmış. Fatih İbradı hemen kulübe gelirmisiniz dedi. Ali Yavaş'tan aldığı talimatla Fatih İbradı ilgilendi olayla. Biz bu çocuğu almak istiyoruz, biletinizi iptal edin, otel ayarlayalım daha sonra da uçakla göndeririz diyince geldiler. Daha sonra biz Ali Yavaş ile odaya geçtik ve bu çocuğun gelecekte iyi yerlere geleceğini dolayısıyla da Galatasaray alt yapısına kazandırılması gerektiğini söyledik. Seçmeye gerek yok alalım bu oyuncuyu dedik.

O da tamam dedi. Berk Yıldız o kadar sevimliydi ki bizim çocuğumuz gibiydi. Recep hocayla yan yana sahalarda antrenman yapardık gelir ikimizi birden izlerdi. Ama her gün mutlaka gelirdi. Çok sevimliydi ve ben onla yarış yapıyordum. Muhteşem bir sol ayağı var. O dönemde Serhat Galimane vardı benim yardımcım. Onunla aynı yatakta yatardı. Çok küçüktü geldiğinde 11 yaşında gelmişti. Şunu söylemek istiyorum. Bu oyuncuyu Halim hoca, Recep hoca aldı diye bişey yok. Orada görev yapan, Suat Kaya, Emrah Bayraktar, Zafer Koç, Ahmet Keskinkılıç, Burak Dilmen, Erkan Ültanır vardı. Ekip hepsine sahip çıkma hakkı var. Hepsinin mutlaka emeği vardır.

Bu röportajı eski öğrencileriniz mutlaka okuyacaktır buradan onlara neler söylemek istersiniz?

Recep Yazıcı: "Onlar zamanında kendilerine birer idol seçmişlerdi. Şimdi yetişen oyuncular da onları idol seçecektir. Tek istediğim şu, geçmişte yaşadıkları zorlukları unutmasınlar. Artı çalışmayı hiç bırakmasınlar. Futbol o kadar acımasızki futbol hayatları bir günde biter hiç kimse de onları hatırlamaz. Bu günkü şöhretleri ömür boyu devam etmeyecek. Bunu bilmeleri lazım. İnşallah Azerbaycan'da iki kat fazlasını orada çıkartacağız. Son sözümde şu. Bizim sistemimiz şuydu. Üste çıkan her zaman alt yapıdakilere yardım ederdi bunu da devam ettirsinler."

Halim Fıçıcı: "Allah hepsinin yollarını açık etsin, allah kaza bela vermesin hepsinin gözlerinden öpüyorum. Ben birde Türkiye'deki alt yapı hocalırına birşey söylemek istiyorum. Alt yapı hocalığı zordur meşakkatli bir iştir. Eğer uzun vadade bunun verimini almak istiyorlarsa sabretmeleri gerekir. Uzun yıllar emek verdiğin oyuncuyu büyük takımda görünce aldıkları zevki başka hiçbir yerde alamazlar. Dürüst olurlarsa emeklerinin karşılığını elbet alırlar.
Son olarakta Galatasaray alt yapısında büyük emekleri geçen Turgan Ece abimize saygılarımızı sunarız."

Galatasaray ve Türk futbolu her iki hocanın da kıymetini bilemedi ama onlar Türkiye'yi Azerbaycan'da da başarıyla temsil ediyorlar. Aslında yaşadıkları cilt cilt kitapları doldurur ve her söyledikleri ders niteliğindedir. Bu röportajı ben onlarla yapabildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Halim Fıçıcı ve Recep Yazıcı'ya bu röportajdan dolayı çok teşekkür ediyorum.

GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam