Yönetimsel sorunlar nedeniyle sportif başarısızlığın yanında ekonomik krizle de boğuşan Yeni Malatyaspor'un teknik direktörü Cihat Arslan, Nurettin Soykan Tesisleri'nde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Ligin 31. haftasında Başakşehir ile oynayacakları maçla ilgili konuşan Arslan, "Türkiye'nin kadro zenginliği açısında en değerli kulüplerinden birine karşı oynayacağız. Hem futbolcusu olarak oynadım. Orada hem de teknik direktörlük yaptım. Farklı ve kaliteli bir camia. İşleyiş olarak da farklı özellikleri var" diyerek zorlu bir karşılaşmaya hazırlandıklarını söyledi.
Milli takım arasını iyi değerlendiremediklerini kaydeden Cihat Arslan, "Campi ve Philip dışındaki yabancı oyuncularımız kendi izinlerini kullandılar. Bizim iznimiz dışında 8-10 gündür gelmeyen oyuncularımız var. Bu da çalışma noksanlığını beraber getirdi. Kulüp bununla ilgili önlemleri noter huzurunda yapacaktır. Halan 4 oyuncumuz aramıza katılmadı. Ama kalanlarla çalışıyoruz. U19 takımında iyi performans gösteren gençlerle iyi bir grup olmaya çalışıyoruz. Önümüzde çok fazla gün var. En iyi şekilde hazır olmaya çalışacağız. Bundan sonra oynayacağımız iki takım haricinde üst kısımları ilgilendiren, Rize ve Giresunspor'la alt sıraları ilgilendiren karşılaşmalar oynayacağız. Kendimiz için olmasa bile ligin adaleti açısından ortaya direnç koymamız gerekiyor. Tabii antrenman eksiği beni korkutuyor. Bunları giderip lige pozitif olarak geri dönüş yapmamız gerekiyor" diye konuştu.
"BİZİM İZNİMİZ DEĞİL, KAFA İZNİYDİ"
Sosyal medyada geçen hafta "Az da olsa çalıştık" diye yaptığı paylaşıma da açıklık getiren Cihat Arslan, "Gelmeyenleri sayarsak daha uzun olur. Gelenleri sayarsak, Campi, Mustafa, Muhammed, Atakan, Philip ve kaleciler vardı. Ertesi gün bunun diğer bölümü geldi. Az da olsa çoğaldık, iki kişi daha geldi. Kenan ile Mustafa geldi ve 9 kişiye çıktık. Bu yönetime değil, futbolculara serzenişti. Orada herkes meseleyi yanlış anlıyor. Ne olursa olsun herkes görevini yapmak zorunda. Eğer gelinmeyeceği söylenseydi, bende buradaki arkadaşlara fazla izin verirdim. Bu kez onların izin konusunda da adalet sıkıntısı olurdu. Çünkü bu bizim iznimiz değil, kafa izniydi" ifadelerini kullandı.
MÜCADELE VURGUSU
Arslan, hafta sonunda kiralık olan oyuncuları izlediğini aktararak "Bu takımın seviye kaybettiği belli. Futbola olan saygımızdan biz mücadelemizi devam ettirelim. Kaybedersek bile seneye nasıl kazanabiliriz ona odaklanmamız lazım. Bunun hamleleri olması lazım. Bu da nasıl olur? Sahada vereceğiniz mücadeleyle olur. Malatya şehri de 'bu takım benim takımım' der. 'Bu takım düşse bile ben bu takımın arkasındayım' o zaman bir enerji ve sinerji ortaya çıkartabilirsiniz. Biz bunu kaybettik tekrar ortaya koymaya çalışıyoruz. Altay maçında yaşanan hakem faciasının da bunda etkisi var. Takım orada çok kırıldı. Kırılınca da herkes milli arada kenarı çekildi. Ama burası bizim meydanımız. Bizim buradan asla çekilme derdimiz yok" sözleriyle son haftaya kadar mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini söyledi.
Paralarını alamayan futbolcuların psikolojisinin zor olduğunu da sözlerine ekleyen Cihat Arslan konuşmasını şu şekilde tamamladı: "Şu grup suçludur, bu grup suçludur demiyorum. Tabii yerine getirilmemiş olabilir. Bu sizin sahada veriminizin düşmesine neden olmamalı. Tam tersine 'biz yapıyoruz, diğerleri yapamadı' söylemeniz lazım. Psikolojik olarak tamam kabul ediyorum. Ama bir büyük mesele daha var. Süper Lig'in en az mücadele kazanan takımıyız. Bunu da sadece parayla açıklayamazsınız. Ee ne olacak? 10 gün yatan oyuncu parayı verdiğiniz de en çok koşan haline mi gelecek? Ben buna kızıyorum. Seneye de Bunların transferleri var. Bizle olmasa da başka takımlarda olacak. Başka takımlar bunu irdelemiyor mu? Futbolcu antrenman yapmış mı? Tesise gelmiş mi? Bırakmış mı? bırakmamış mı? Bu seneyi kaybedebilirsiniz. Bu jübile yapan oyuncular için geçerlidir. 2-3 milyon avro beklediğimiz oyuncular vazgeçerse bu kulüp içinde sıkıntıdır. En büyük sıkıntı oyuncunun kendi geleceği içindir. Siz 8 haftayı kendiniz için oynayın ve seneye daha güzel imkanlara kavuşun. Burayı beğenmediniz, kabul. Çırpınmazsanız nasıl olacak. Altyapıdan 8-10 tane oyuncu geldi. Biz bunları paraya mı boğduk? Bunlar geleceğe yatırım"
Milli takım arasını iyi değerlendiremediklerini kaydeden Cihat Arslan, "Campi ve Philip dışındaki yabancı oyuncularımız kendi izinlerini kullandılar. Bizim iznimiz dışında 8-10 gündür gelmeyen oyuncularımız var. Bu da çalışma noksanlığını beraber getirdi. Kulüp bununla ilgili önlemleri noter huzurunda yapacaktır. Halan 4 oyuncumuz aramıza katılmadı. Ama kalanlarla çalışıyoruz. U19 takımında iyi performans gösteren gençlerle iyi bir grup olmaya çalışıyoruz. Önümüzde çok fazla gün var. En iyi şekilde hazır olmaya çalışacağız. Bundan sonra oynayacağımız iki takım haricinde üst kısımları ilgilendiren, Rize ve Giresunspor'la alt sıraları ilgilendiren karşılaşmalar oynayacağız. Kendimiz için olmasa bile ligin adaleti açısından ortaya direnç koymamız gerekiyor. Tabii antrenman eksiği beni korkutuyor. Bunları giderip lige pozitif olarak geri dönüş yapmamız gerekiyor" diye konuştu.
"BİZİM İZNİMİZ DEĞİL, KAFA İZNİYDİ"
Sosyal medyada geçen hafta "Az da olsa çalıştık" diye yaptığı paylaşıma da açıklık getiren Cihat Arslan, "Gelmeyenleri sayarsak daha uzun olur. Gelenleri sayarsak, Campi, Mustafa, Muhammed, Atakan, Philip ve kaleciler vardı. Ertesi gün bunun diğer bölümü geldi. Az da olsa çoğaldık, iki kişi daha geldi. Kenan ile Mustafa geldi ve 9 kişiye çıktık. Bu yönetime değil, futbolculara serzenişti. Orada herkes meseleyi yanlış anlıyor. Ne olursa olsun herkes görevini yapmak zorunda. Eğer gelinmeyeceği söylenseydi, bende buradaki arkadaşlara fazla izin verirdim. Bu kez onların izin konusunda da adalet sıkıntısı olurdu. Çünkü bu bizim iznimiz değil, kafa izniydi" ifadelerini kullandı.
MÜCADELE VURGUSU
Arslan, hafta sonunda kiralık olan oyuncuları izlediğini aktararak "Bu takımın seviye kaybettiği belli. Futbola olan saygımızdan biz mücadelemizi devam ettirelim. Kaybedersek bile seneye nasıl kazanabiliriz ona odaklanmamız lazım. Bunun hamleleri olması lazım. Bu da nasıl olur? Sahada vereceğiniz mücadeleyle olur. Malatya şehri de 'bu takım benim takımım' der. 'Bu takım düşse bile ben bu takımın arkasındayım' o zaman bir enerji ve sinerji ortaya çıkartabilirsiniz. Biz bunu kaybettik tekrar ortaya koymaya çalışıyoruz. Altay maçında yaşanan hakem faciasının da bunda etkisi var. Takım orada çok kırıldı. Kırılınca da herkes milli arada kenarı çekildi. Ama burası bizim meydanımız. Bizim buradan asla çekilme derdimiz yok" sözleriyle son haftaya kadar mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini söyledi.
Paralarını alamayan futbolcuların psikolojisinin zor olduğunu da sözlerine ekleyen Cihat Arslan konuşmasını şu şekilde tamamladı: "Şu grup suçludur, bu grup suçludur demiyorum. Tabii yerine getirilmemiş olabilir. Bu sizin sahada veriminizin düşmesine neden olmamalı. Tam tersine 'biz yapıyoruz, diğerleri yapamadı' söylemeniz lazım. Psikolojik olarak tamam kabul ediyorum. Ama bir büyük mesele daha var. Süper Lig'in en az mücadele kazanan takımıyız. Bunu da sadece parayla açıklayamazsınız. Ee ne olacak? 10 gün yatan oyuncu parayı verdiğiniz de en çok koşan haline mi gelecek? Ben buna kızıyorum. Seneye de Bunların transferleri var. Bizle olmasa da başka takımlarda olacak. Başka takımlar bunu irdelemiyor mu? Futbolcu antrenman yapmış mı? Tesise gelmiş mi? Bırakmış mı? bırakmamış mı? Bu seneyi kaybedebilirsiniz. Bu jübile yapan oyuncular için geçerlidir. 2-3 milyon avro beklediğimiz oyuncular vazgeçerse bu kulüp içinde sıkıntıdır. En büyük sıkıntı oyuncunun kendi geleceği içindir. Siz 8 haftayı kendiniz için oynayın ve seneye daha güzel imkanlara kavuşun. Burayı beğenmediniz, kabul. Çırpınmazsanız nasıl olacak. Altyapıdan 8-10 tane oyuncu geldi. Biz bunları paraya mı boğduk? Bunlar geleceğe yatırım"
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
