Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, sarı-lacivertli kulübün Yüksek Divan Kurulu'nda konuştu. Mayıs ayında başkanlığı bırakmayacağını ancak Yargıtay kararından sonra görevi bırakacağını söyleyen Aziz Yıldırım, birçok konuyla ilgili olarak konuşulacak açıklamalar yaptı.
1-YILDIRIM'DAN F.BAHÇELİ FUTBOLCU İÇİN ŞOK İDDİA
2-AZİZ YILDIRIM'DAN TARİHİ REST
3-AZİZ YILDIRIM NANI İÇİ GELEN TEKLİFİ AÇIKLADI
4-AZİZ YILDIRIM EMENIKE KARARINI DUYURDU
Mayıs ayında bırakmıyorum, buradayım"… “Bütün bütçeleri mayıs ayındaki kongrede genel kurulun önüne koyacağız, onayına sunacağız. Mayıs ayında karar alacağız. 18 senedir söylüyoruz, amatör şubeler yük ve bu yükü taşımak çok zor. Kız basket, voleybol kız, erkek, masa tenisi, kürek, yüzme, atletizim açık veriyor. Yani futbol hariç 9 branşın hepsi açık veriyor. Bugüne kadar bunu taşıdık. Şampiyonlar çıkardı. Ama artık Fenerbahçe Spor Kulübü'nün karar verme zamanı gelmiştir. Biz Mayıs ayında yapılacak kongrede tüm detayları sunacağız ve onların kararına göre hareket edeceğiz.
"MAYIS AYI FARKLI YERE ÇEKİLMESİN, YARGITAY KARARINDAN SONRA..."
Divan kurulunda yaptığı "Mayıs ayında bırakmıyorum, buradayım" sözlerini açıklamak istediğini belirten Yıldırım, şu ifadeleri kullandı: "O konuşmayı yaparken herkes başkanlıkla ilgili konuşma yapacağımı düşündüğü için, o cümleyi kullandım. Ben ne söyledim; dava bittiği andan itibaren kongre kararı alacağım. Dava ne zaman bitecek, Yargıtay'daki dava bizim lehimize onaylandığı zaman. Bu mayıstan önce olursa mayısa kongre koyarız. Mayıstan sonra olursa ona göre arkadaşlarla yöneticilerle konuşur, camianın istediği bir döneme koyarız. Onun için 'Mayıs ayında buradayım' lafını başka anlamda anlayıp, başka yere çekmeyin. Ne zaman Yargıtay onaylar, o zaman biz de kongre kararı almış oluruz."
Aziz Yıldırım, daha önce yaptığı "Yargıtay kararından sonra görevi bırakacağım" açıklamasıyla ilgili kararının değişip değişmediğiyle ilgili bir soruya, "Yok, yok hiçbir zaman da olmaz" cevabını verdi.
Öte yandan Yıldırım, bir gazetecinin Ali Koç'la ilgili sormak istediği soruya tepki gösterdi.
"3 TEMMUZ'DAN SONRA SPONSORLAR KAÇIYOR"
Para bulmak kolay değil artık. 3 Temmuz'dan Türkiye'deki sponsorlar yurt dışına çıkmaya başladılar. Buradan kaçıyorlar. Bunun sebebi sadece 3 Temmuz değil başka yanlışlar da var.
Biz ne istiyoruz ve ne istedik? Bunları anlatacağım. İşin spor tarafı 2 türlü. Bir amatör spor ve profesyonel futbol. Futbol, amatör tarafa bağlı kalmazsa, o zaman kendini idare edebilecek duruma geliyor. Sportif A.Ş. bu işte kulübü idare edebiliyor. 1998'den bu yana harcanan para (Amatör) 250 milyon dolarlara yakın. Hepsi belgeli. Bu bu belgeleri Gençlik ve Spor Müdürlüğü'ne de gönderdik.
Biz eleman alıp, çıkardığımızda gazetelere haber vermiyoruz. Ne gerekiyorsa yapıyoruz. Gazeteler adam çıkarıyor, biz bir şey söylüyor muyuz? Gerektiği zaman adam çıkartabiliriz, kimseye hesap vermem.
"TFF VE DEVLETİN BAZI ŞEYLERE UYMASI GEREKİYOR"
Futbol takımının UEFA kriterlerine uymasını istiyorsak, TFF'nin de devletin de bazı şeylere uyması gerekiyor. Ben vergimi her sene ödüyorum. Ödememezlik yok. O zaman benim de haklarım var. Bu haklarıma devlet saygı gösterecek. Ancak zaman içinde kulübün olan mal devletin eline geçmiştir. Biz bunu almak istedik ama alamadık. Stada 100 milyon dolara yakın para harcadık. 61 milyon dolar da biz bu stada kira ödeyeceğiz. Her sene 1 milyon dolar ve TEFE, TÜFE'ye göre artışlar...
"DEVLET 100 MİLYON DOLARI GERİ VERSİN"
Devletten isteğim 100 milyon doları gelsinler incelesinler, bu parayı bize ödesinler. Devlet bu paraları kulüplere ödemeli. Devlet yardımı budur. Yoksa 5-10 sene vergi borçalarını ileri atmak çözüm değildir. Siz borcu 10 sene öteleseniz, bu çözmez ki işi! Borcun duruyor. Lig A.Ş. kuruluyor. Bunun amacı nedir? Yayın haklarının pazarlanması oradan olursa biz buna evet diyoruz. Ancak benim bilet kazancımız kazananın içine koymak istiyorlarsa, buna hayır diyorum.
"İNSANLAR YİNE HAPSE GİRECEK..."
Kulüpler Yasası çıkaracaklar. Kulüp başkanlarını, yöneticileri hırsız görüyorsunuz. Nedir? Sportif A.Ş. Kulüp tarafı, dernekler yasasına bağlı. Her yer denetleme içeriisnde. Eğer siz denetlemeleri doğru yapmıyorsanız, görevinizi yapmıyorsunuz. Kulüpler yasasını çıkarıp, sonra diyeceğiz bi bu yanlış oldu. Denetleme yapmıyorsanız, olmaz. 6222 gibi bir sabah yine yasa çıkacak. İnsanlar yine hapse girecek tartışacağız. Ben Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanıyım, kulüpler yasasını bilmiyorum. Bugün Sabancı, KOÇ nasıl denetleniyorsa, Fenerbahçe de denetleniyor. Buradaki amaç başkadır. Çözülmesi gereken konular varken, Kulüpler Birliği de görevini yapmıyor. Kulüplerin mahkemelik olduğu konular var.
"MAÇ BİLETİNDEN YÜZDE 18, SİNEMA BİLETİNDEN YÜZDE 8"
Biletlerden devlet %18 alıyor. Sinema ve diğer şeylerden %8 alıyor. Forma, sahanın kenarına reklam aldığınızda devlet %5 alıyor. Ama yayın hakkınızı size vermiyor.
"YAYIN GELİRİ 100 MİLYON DOLARA ÇIKARSA..."
Fenerbahçe bu yıl şampiyon olursa ki olacak, 33 milyon dolar yayından kulübün kasasına para girecek. Halbuki 2011 yılında yaptığım çalışmalarda 125 milyon dolar bize teklif eden kuruluş vardı. Biz bunu dillendirmedik ve havuza devam ettik. Ama gördük ki Türkiye'de kur farkı %100 katladı. Fenerbahçe'nin borcu, diğer kulüplerin borcu 5 yılda kendisi kadar artmıştır. Bugün kulüpler borçlanıyor. Kulüpler borçlanmıyor. Kulüpler hiçbir şey yapmasa da borcu artmaktadır. Bunun çaresi ne yeni kanunlar, ne bir şeyleri çıkarmak değildir. Olan sorunları çözmektir bunun çaresi. Devlet kulüplere ortaktır. Suistimaller var. Kulüpler zor durumda. Ve kulüplerin çoğu yalnız futbolla uğraşıyor. Ben kulübümüzün de yönetimizin neden ses çıkarmadığını anlamıyorum. Devlet diğer kulüpleri koruyabilir ama bizim de hakkımızı bize teslim etmeleri gerekiyor. Eğer Fenerbahçe 33 milyon dolar aldığı yayın hakkını, 100 milyon dolara çıkarırsa UEFA kriterlerinin tamamını karşılar. Şu anda da bir sıkıntımız yok ama biz alacaklıyız.
"İDDAA'DAN OYNANAN MİKTAR KADAR HAK İSTİYORUZ"
Yayın haklarından doğan haklarımızı istiyoruz. Tek isteğimiz, yayın hakkından alacağımızın kulübümüze verilmesi. İddaa'dan oynanan miktar kadar pay verilmesi. Hakkımızı istiyoruz. İddaa'da Fenerbahçe'nin adına ne kadar oynanıyorsa, o kadar almalı. Bir isteğimiz de vergilerin, amatör şubelerde kullanılmasıydı. Bu çıkmadığı müddetçe hiçbir kulüp amatör şubelere yatırım yapmayacaktır. Amatörde, atletizmde 15-20 antrenör var.
"3 TEMMUZ AKADEMİSİ İÇİN BİR ALAN YAPIYORUZ"
1-YILDIRIM'DAN F.BAHÇELİ FUTBOLCU İÇİN ŞOK İDDİA
2-AZİZ YILDIRIM'DAN TARİHİ REST
3-AZİZ YILDIRIM NANI İÇİ GELEN TEKLİFİ AÇIKLADI
4-AZİZ YILDIRIM EMENIKE KARARINI DUYURDU
Aziz Yıldırım: "Bırakmıyorum, buradayım"https://t.co/Fa67dkVX3g
— SPORX.COM (@sporx) 30 Ocak 2016
"MAYIS'TA BIRAKMAYACAĞIM, AMATÖR BRANŞLAR İÇİN KARAR ALACAĞIZ"Mayıs ayında bırakmıyorum, buradayım"… “Bütün bütçeleri mayıs ayındaki kongrede genel kurulun önüne koyacağız, onayına sunacağız. Mayıs ayında karar alacağız. 18 senedir söylüyoruz, amatör şubeler yük ve bu yükü taşımak çok zor. Kız basket, voleybol kız, erkek, masa tenisi, kürek, yüzme, atletizim açık veriyor. Yani futbol hariç 9 branşın hepsi açık veriyor. Bugüne kadar bunu taşıdık. Şampiyonlar çıkardı. Ama artık Fenerbahçe Spor Kulübü'nün karar verme zamanı gelmiştir. Biz Mayıs ayında yapılacak kongrede tüm detayları sunacağız ve onların kararına göre hareket edeceğiz.
"MAYIS AYI FARKLI YERE ÇEKİLMESİN, YARGITAY KARARINDAN SONRA..."
Divan kurulunda yaptığı "Mayıs ayında bırakmıyorum, buradayım" sözlerini açıklamak istediğini belirten Yıldırım, şu ifadeleri kullandı: "O konuşmayı yaparken herkes başkanlıkla ilgili konuşma yapacağımı düşündüğü için, o cümleyi kullandım. Ben ne söyledim; dava bittiği andan itibaren kongre kararı alacağım. Dava ne zaman bitecek, Yargıtay'daki dava bizim lehimize onaylandığı zaman. Bu mayıstan önce olursa mayısa kongre koyarız. Mayıstan sonra olursa ona göre arkadaşlarla yöneticilerle konuşur, camianın istediği bir döneme koyarız. Onun için 'Mayıs ayında buradayım' lafını başka anlamda anlayıp, başka yere çekmeyin. Ne zaman Yargıtay onaylar, o zaman biz de kongre kararı almış oluruz."
Aziz Yıldırım, daha önce yaptığı "Yargıtay kararından sonra görevi bırakacağım" açıklamasıyla ilgili kararının değişip değişmediğiyle ilgili bir soruya, "Yok, yok hiçbir zaman da olmaz" cevabını verdi.
Öte yandan Yıldırım, bir gazetecinin Ali Koç'la ilgili sormak istediği soruya tepki gösterdi.
"3 TEMMUZ'DAN SONRA SPONSORLAR KAÇIYOR"
Para bulmak kolay değil artık. 3 Temmuz'dan Türkiye'deki sponsorlar yurt dışına çıkmaya başladılar. Buradan kaçıyorlar. Bunun sebebi sadece 3 Temmuz değil başka yanlışlar da var.
Biz ne istiyoruz ve ne istedik? Bunları anlatacağım. İşin spor tarafı 2 türlü. Bir amatör spor ve profesyonel futbol. Futbol, amatör tarafa bağlı kalmazsa, o zaman kendini idare edebilecek duruma geliyor. Sportif A.Ş. bu işte kulübü idare edebiliyor. 1998'den bu yana harcanan para (Amatör) 250 milyon dolarlara yakın. Hepsi belgeli. Bu bu belgeleri Gençlik ve Spor Müdürlüğü'ne de gönderdik.
Biz eleman alıp, çıkardığımızda gazetelere haber vermiyoruz. Ne gerekiyorsa yapıyoruz. Gazeteler adam çıkarıyor, biz bir şey söylüyor muyuz? Gerektiği zaman adam çıkartabiliriz, kimseye hesap vermem.
"TFF VE DEVLETİN BAZI ŞEYLERE UYMASI GEREKİYOR"
Futbol takımının UEFA kriterlerine uymasını istiyorsak, TFF'nin de devletin de bazı şeylere uyması gerekiyor. Ben vergimi her sene ödüyorum. Ödememezlik yok. O zaman benim de haklarım var. Bu haklarıma devlet saygı gösterecek. Ancak zaman içinde kulübün olan mal devletin eline geçmiştir. Biz bunu almak istedik ama alamadık. Stada 100 milyon dolara yakın para harcadık. 61 milyon dolar da biz bu stada kira ödeyeceğiz. Her sene 1 milyon dolar ve TEFE, TÜFE'ye göre artışlar...
"DEVLET 100 MİLYON DOLARI GERİ VERSİN"
Devletten isteğim 100 milyon doları gelsinler incelesinler, bu parayı bize ödesinler. Devlet bu paraları kulüplere ödemeli. Devlet yardımı budur. Yoksa 5-10 sene vergi borçalarını ileri atmak çözüm değildir. Siz borcu 10 sene öteleseniz, bu çözmez ki işi! Borcun duruyor. Lig A.Ş. kuruluyor. Bunun amacı nedir? Yayın haklarının pazarlanması oradan olursa biz buna evet diyoruz. Ancak benim bilet kazancımız kazananın içine koymak istiyorlarsa, buna hayır diyorum.
"İNSANLAR YİNE HAPSE GİRECEK..."
Kulüpler Yasası çıkaracaklar. Kulüp başkanlarını, yöneticileri hırsız görüyorsunuz. Nedir? Sportif A.Ş. Kulüp tarafı, dernekler yasasına bağlı. Her yer denetleme içeriisnde. Eğer siz denetlemeleri doğru yapmıyorsanız, görevinizi yapmıyorsunuz. Kulüpler yasasını çıkarıp, sonra diyeceğiz bi bu yanlış oldu. Denetleme yapmıyorsanız, olmaz. 6222 gibi bir sabah yine yasa çıkacak. İnsanlar yine hapse girecek tartışacağız. Ben Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanıyım, kulüpler yasasını bilmiyorum. Bugün Sabancı, KOÇ nasıl denetleniyorsa, Fenerbahçe de denetleniyor. Buradaki amaç başkadır. Çözülmesi gereken konular varken, Kulüpler Birliği de görevini yapmıyor. Kulüplerin mahkemelik olduğu konular var.
"MAÇ BİLETİNDEN YÜZDE 18, SİNEMA BİLETİNDEN YÜZDE 8"
Biletlerden devlet %18 alıyor. Sinema ve diğer şeylerden %8 alıyor. Forma, sahanın kenarına reklam aldığınızda devlet %5 alıyor. Ama yayın hakkınızı size vermiyor.
"YAYIN GELİRİ 100 MİLYON DOLARA ÇIKARSA..."
Fenerbahçe bu yıl şampiyon olursa ki olacak, 33 milyon dolar yayından kulübün kasasına para girecek. Halbuki 2011 yılında yaptığım çalışmalarda 125 milyon dolar bize teklif eden kuruluş vardı. Biz bunu dillendirmedik ve havuza devam ettik. Ama gördük ki Türkiye'de kur farkı %100 katladı. Fenerbahçe'nin borcu, diğer kulüplerin borcu 5 yılda kendisi kadar artmıştır. Bugün kulüpler borçlanıyor. Kulüpler borçlanmıyor. Kulüpler hiçbir şey yapmasa da borcu artmaktadır. Bunun çaresi ne yeni kanunlar, ne bir şeyleri çıkarmak değildir. Olan sorunları çözmektir bunun çaresi. Devlet kulüplere ortaktır. Suistimaller var. Kulüpler zor durumda. Ve kulüplerin çoğu yalnız futbolla uğraşıyor. Ben kulübümüzün de yönetimizin neden ses çıkarmadığını anlamıyorum. Devlet diğer kulüpleri koruyabilir ama bizim de hakkımızı bize teslim etmeleri gerekiyor. Eğer Fenerbahçe 33 milyon dolar aldığı yayın hakkını, 100 milyon dolara çıkarırsa UEFA kriterlerinin tamamını karşılar. Şu anda da bir sıkıntımız yok ama biz alacaklıyız.
"İDDAA'DAN OYNANAN MİKTAR KADAR HAK İSTİYORUZ"
Yayın haklarından doğan haklarımızı istiyoruz. Tek isteğimiz, yayın hakkından alacağımızın kulübümüze verilmesi. İddaa'dan oynanan miktar kadar pay verilmesi. Hakkımızı istiyoruz. İddaa'da Fenerbahçe'nin adına ne kadar oynanıyorsa, o kadar almalı. Bir isteğimiz de vergilerin, amatör şubelerde kullanılmasıydı. Bu çıkmadığı müddetçe hiçbir kulüp amatör şubelere yatırım yapmayacaktır. Amatörde, atletizmde 15-20 antrenör var.
"3 TEMMUZ AKADEMİSİ İÇİN BİR ALAN YAPIYORUZ"
İlk hedefimiz 3 Temmuz Akademisi adı verdiğimiz, Gebze'de bütün tesislerin yer aldığı bir alan yapıyoruz. Devler Kenan Evren Lisesi'ndeki anlaşmayı kabul etmiyor. Mahkemeye gittik. Bakalım ne olacak? Biz sözlerimizi tutuyoruz ama devlet tutmuyor.
"MENAJERLE GELEN OYUNCUYLA ANLAŞMA YAPMAYACAĞIM, TFF ÖNLEM ALSIN
Menajerle gelen oyuncuyla anlaşma yapmayacağım. Oyuncu belli bir nakit para alacak. Nakit para dışında, galip gelirse para alacak. Berabere kalırsa yarısını alacak, yenilirse para almayacak. Galip gelince biz de para alacağız, oyuncu da alacak. Bu anlaşmalarda bunları getireceğiz. Menajerlerin bazıları oyuncuları kandırıyorlar. Bir başkasının oyuncusunu ayartıp, kendi bünyesine alıp oyuncuları kandırıyorlar. TFF de bunları duysun, tedbirlerini alsın.
"YA SEN KİMSİN? KAHVEDE GİBİ KONUŞUYORLAR"
Kimse kurallara göre konuşmuyor. Futbolun kuralları var. Antep'te Hasan Ali orta sahada bir hareket yaptı, hakem attı. Niye attı? Gol şansından dolayı attı. Türk medyası, sporda karalama. Başka iyi şey söyleyen yok. TRT'ye vergi veriyoruz, karalama, başka şeyler. Pozisyon oluyor, 'Ben vermem'. Ya sen kimsin? Dün daha burada antrenördün. Her akşam konuşuyorlar. Sporun gelişmesi için bir katkıları var mı? Yok. Kahvedeki gibi konuşuyorlar. Bilmeden afaki konuşuyorlar. İnsanları biraz eğitin. Benim kulüpte haberim olmayan konuyu biliyorlar!
"MENAJERLE GELEN OYUNCUYLA ANLAŞMA YAPMAYACAĞIM, TFF ÖNLEM ALSIN
Menajerle gelen oyuncuyla anlaşma yapmayacağım. Oyuncu belli bir nakit para alacak. Nakit para dışında, galip gelirse para alacak. Berabere kalırsa yarısını alacak, yenilirse para almayacak. Galip gelince biz de para alacağız, oyuncu da alacak. Bu anlaşmalarda bunları getireceğiz. Menajerlerin bazıları oyuncuları kandırıyorlar. Bir başkasının oyuncusunu ayartıp, kendi bünyesine alıp oyuncuları kandırıyorlar. TFF de bunları duysun, tedbirlerini alsın.
"YA SEN KİMSİN? KAHVEDE GİBİ KONUŞUYORLAR"
Kimse kurallara göre konuşmuyor. Futbolun kuralları var. Antep'te Hasan Ali orta sahada bir hareket yaptı, hakem attı. Niye attı? Gol şansından dolayı attı. Türk medyası, sporda karalama. Başka iyi şey söyleyen yok. TRT'ye vergi veriyoruz, karalama, başka şeyler. Pozisyon oluyor, 'Ben vermem'. Ya sen kimsin? Dün daha burada antrenördün. Her akşam konuşuyorlar. Sporun gelişmesi için bir katkıları var mı? Yok. Kahvedeki gibi konuşuyorlar. Bilmeden afaki konuşuyorlar. İnsanları biraz eğitin. Benim kulüpte haberim olmayan konuyu biliyorlar!
Fenerbahçe
