Ligi uzun yıllardır takip eden basketbolseverler şunu iyi biliyordur ki, Portland Trail Blazers laneti diye bir olgu var. Bunu desteklemek için ise ortada oldukça güçlü argümanlar yer alıyor.
1984'teki NBA Draftında Michael Jordan'ın üstünde 2. sıradan seçtikleri Sam Bowie'nin hiç beklenen düzeyde rekabet edememesi, 2007 Draftı Greg Oden'ın kariyerini sakatlıklarla süsleyip 7 yıllık NBA kariyerinde yalnızca 105 maça çıkabilmesi, aynı draftta Kevin Durant'i tercih etmemeleri, kulübün geleceği denilen Brandon Roy'un genç yaşta kariyerini sakatlık yüzünden noktalaması...
Trail Blazers 90'lı yıllarda Clyde Drexler ile terör estirdiğinde ve bu sefer artık olacak dediklerinde de 1992 final serisinde karşılarına en iyi döneminde olan Michael Jordan çıkmıştı. 'Siz misiniz beni seçmeyen' tadına geçen finallerde Michael daha serinin ilk maçının ilk yarısında 6 üçlük atarak dominasyonuna başlamıştı ve en sonunda 2. yüzüğünü takmıştı.
Uzak ve yakın dönemdeki talihsizlikleri, Rip City'nin umutlarını tüketmeye yakındı. Fakat 2012 draftında bir 6. sıradan bir umut daha gelmiş olabilirdi.
Weber State Üniversitesi çıkışlı Damian Lillard, ilk sezonunda adeta farkını belli etmiş ve 19.0 sayı ile 6.5 asist ortalaması yakalayarak Yılın Çaylağı ödülünü kazanmıştı. Karakterli, işine sadık ve çok yönlü bir oyuncu olan Lillard, kimilerince Blazers'ın makus talihini yenebilecek kişi olarak görülüyordu.
O günden bugüne kendini düzenli aralıklarla geliştirmeye devam eden Lillard, bu sezonun başında adını MVP adayları arasına yazdırmıştı bile. Fakat şu anda meslektaşları kendisini bu yarıştan atmış gibi gözükse de, kendisi ile ilgili ortada büyük bir gerçek var. Damian Lillard'ın hakkı yeniyor! Hem de öyle böyle değil...
Geçtiğimiz sezon kariyerindeki en yüksek rakamlarla sezonu tamamlayan Lillard, 25.1 sayı ve 6.8 asist ortalamasıyla NBA en iyi ikinci 5'ine seçilmişti fakat All-Star'a seçilmemişti. (??)
Kendisi buna en iyi cevabı, kendisinden önce seçilen oyuncuların üzerinden 30'lu 40'lı sayılar atarak vermişti. Kendisi bunu demoralize edecek bir şey olarak almadı ve oyununa daha sıkı çalıştı.
Lillard, geçtiğimiz sezon en yüksek rakamına ulaştığı sayı ortalamasını bu sezon bir tık daha yükseltti. (26.8) Bu yükselme 2014-15'ten 2015-16 arasındaki yükselme gibi olmasa da (21.0 sayıdan 25.1 sayı) güzel performans gösteriyor. Rakamların dışında sahada adeta bir pitbull olan Lillard, uzak mesafeli şutları, cesurca potaya gidişi, clutch şutları ve kalıbına göre küçümsenmeyecek gücüyle sahada korkulacak bir oyuncu. 'Dame Time' moduna girdiği zaman, durdurulması zor oluyor.
Lillard, kariyerinde 2014 ve 2015'te All-Star seçilmeyi başarmıştı fakat geçtiğimiz sezon, yani rakamlarını daha da geliştirdiği sezon bu başarıya ulaşmaması hayran kitlesi tarafından garip karşılanmıştı. Kariyerindeki diğer başarıları 2 kere All-Star yetenek yarışması şampiyonluğu, 2013'te ilk çaylak 5'ine seçilme, aynı sene Yılın Çaylağı seçilme, 2014'te NBA üçüncü 5'ine seçilme olan Dame D.O.L.L.A., geçtiğimiz sezon başında ilk 5'inden Lillard dışında 4 oyuncuyu kaybettikten sonra takımı ile hiç beklenmedik bir şekilde Batı konferansı finallerinin yolunu tutarak güzel bir başarı hikayesinin başrolünde yer almıştı. Fakat sezonun Batı finalisti Golden State Warriors'a elendiler. Kendisini bu konuda suçlamak çok zor.
Dame, bu sezon da yaptıkları gözardı edilen oyunculardan. Sanırsak bu Trail Blazers'ın üstesinden gelemediği bir kaderi. Ama burada rol sadece kendisine düşmüyor. Takımının oynadığı oyundan bazı maç sonu röportajlarında da şikayetçi olduğunu belirtmiş olan Lillard kadro yapılanması istediğini açıkça belli ediyor. Ekürisi CJ McCollum, Al-Farouq Aminu ve Evan Turner dışında büyük katkı ve destek aldığını söyleyemeyeceğimiz Damian, iyi bir seriye sahip olsaydı, adı da bu listelerden uzak kalmazdı diye düşünebiliriz. Keza bu durumda daha sıkıntıda olan bir isim varsa o da New Orleans Pelicans canavarı Anthony Davis'tir.
Blazers şu anda Batı'da 8. sırada yer alıyor ve playoff resminin içinde 'şimdilik' gözüküyor. Kendisinin bir yukarısında yer alan Oklahoma City Thunder ile aralarında 5 galibiyet yer alıyor. Batı, bu alanda Doğu'dan daha farklı.
Yakın zamanda geçirdiği sakatlık kendisini 5 maç parkelerden uzak tutmuştu, fakat artık geri döndü. İlk maçında da 21 sayı ve 10 asist yaptı. Lillard ve Portland, maç kazanmayı dün geceki gibi sürdürürse neden ilerideki haftalarda bir seri yakalamasın? Bu da adını malum listelere koyacaktır...
YAZI: DOĞUŞ ÇİFTÇİ
1984'teki NBA Draftında Michael Jordan'ın üstünde 2. sıradan seçtikleri Sam Bowie'nin hiç beklenen düzeyde rekabet edememesi, 2007 Draftı Greg Oden'ın kariyerini sakatlıklarla süsleyip 7 yıllık NBA kariyerinde yalnızca 105 maça çıkabilmesi, aynı draftta Kevin Durant'i tercih etmemeleri, kulübün geleceği denilen Brandon Roy'un genç yaşta kariyerini sakatlık yüzünden noktalaması...
Trail Blazers 90'lı yıllarda Clyde Drexler ile terör estirdiğinde ve bu sefer artık olacak dediklerinde de 1992 final serisinde karşılarına en iyi döneminde olan Michael Jordan çıkmıştı. 'Siz misiniz beni seçmeyen' tadına geçen finallerde Michael daha serinin ilk maçının ilk yarısında 6 üçlük atarak dominasyonuna başlamıştı ve en sonunda 2. yüzüğünü takmıştı.
Uzak ve yakın dönemdeki talihsizlikleri, Rip City'nin umutlarını tüketmeye yakındı. Fakat 2012 draftında bir 6. sıradan bir umut daha gelmiş olabilirdi.
Weber State Üniversitesi çıkışlı Damian Lillard, ilk sezonunda adeta farkını belli etmiş ve 19.0 sayı ile 6.5 asist ortalaması yakalayarak Yılın Çaylağı ödülünü kazanmıştı. Karakterli, işine sadık ve çok yönlü bir oyuncu olan Lillard, kimilerince Blazers'ın makus talihini yenebilecek kişi olarak görülüyordu.
O günden bugüne kendini düzenli aralıklarla geliştirmeye devam eden Lillard, bu sezonun başında adını MVP adayları arasına yazdırmıştı bile. Fakat şu anda meslektaşları kendisini bu yarıştan atmış gibi gözükse de, kendisi ile ilgili ortada büyük bir gerçek var. Damian Lillard'ın hakkı yeniyor! Hem de öyle böyle değil...
Geçtiğimiz sezon kariyerindeki en yüksek rakamlarla sezonu tamamlayan Lillard, 25.1 sayı ve 6.8 asist ortalamasıyla NBA en iyi ikinci 5'ine seçilmişti fakat All-Star'a seçilmemişti. (??)
Kendisi buna en iyi cevabı, kendisinden önce seçilen oyuncuların üzerinden 30'lu 40'lı sayılar atarak vermişti. Kendisi bunu demoralize edecek bir şey olarak almadı ve oyununa daha sıkı çalıştı.
Lillard, geçtiğimiz sezon en yüksek rakamına ulaştığı sayı ortalamasını bu sezon bir tık daha yükseltti. (26.8) Bu yükselme 2014-15'ten 2015-16 arasındaki yükselme gibi olmasa da (21.0 sayıdan 25.1 sayı) güzel performans gösteriyor. Rakamların dışında sahada adeta bir pitbull olan Lillard, uzak mesafeli şutları, cesurca potaya gidişi, clutch şutları ve kalıbına göre küçümsenmeyecek gücüyle sahada korkulacak bir oyuncu. 'Dame Time' moduna girdiği zaman, durdurulması zor oluyor.
Lillard, kariyerinde 2014 ve 2015'te All-Star seçilmeyi başarmıştı fakat geçtiğimiz sezon, yani rakamlarını daha da geliştirdiği sezon bu başarıya ulaşmaması hayran kitlesi tarafından garip karşılanmıştı. Kariyerindeki diğer başarıları 2 kere All-Star yetenek yarışması şampiyonluğu, 2013'te ilk çaylak 5'ine seçilme, aynı sene Yılın Çaylağı seçilme, 2014'te NBA üçüncü 5'ine seçilme olan Dame D.O.L.L.A., geçtiğimiz sezon başında ilk 5'inden Lillard dışında 4 oyuncuyu kaybettikten sonra takımı ile hiç beklenmedik bir şekilde Batı konferansı finallerinin yolunu tutarak güzel bir başarı hikayesinin başrolünde yer almıştı. Fakat sezonun Batı finalisti Golden State Warriors'a elendiler. Kendisini bu konuda suçlamak çok zor.
Dame, bu sezon da yaptıkları gözardı edilen oyunculardan. Sanırsak bu Trail Blazers'ın üstesinden gelemediği bir kaderi. Ama burada rol sadece kendisine düşmüyor. Takımının oynadığı oyundan bazı maç sonu röportajlarında da şikayetçi olduğunu belirtmiş olan Lillard kadro yapılanması istediğini açıkça belli ediyor. Ekürisi CJ McCollum, Al-Farouq Aminu ve Evan Turner dışında büyük katkı ve destek aldığını söyleyemeyeceğimiz Damian, iyi bir seriye sahip olsaydı, adı da bu listelerden uzak kalmazdı diye düşünebiliriz. Keza bu durumda daha sıkıntıda olan bir isim varsa o da New Orleans Pelicans canavarı Anthony Davis'tir.
Blazers şu anda Batı'da 8. sırada yer alıyor ve playoff resminin içinde 'şimdilik' gözüküyor. Kendisinin bir yukarısında yer alan Oklahoma City Thunder ile aralarında 5 galibiyet yer alıyor. Batı, bu alanda Doğu'dan daha farklı.
Yakın zamanda geçirdiği sakatlık kendisini 5 maç parkelerden uzak tutmuştu, fakat artık geri döndü. İlk maçında da 21 sayı ve 10 asist yaptı. Lillard ve Portland, maç kazanmayı dün geceki gibi sürdürürse neden ilerideki haftalarda bir seri yakalamasın? Bu da adını malum listelere koyacaktır...
YAZI: DOĞUŞ ÇİFTÇİ
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
