Liverpool'un kendisi için 70 milyon euroyu kasasından çıkardığı Keita, Gine'nin başkenti Conakry'den, tarihin en pahalı Afrikalı oyuncusu olmasına giden yolda yaşadıklarını Goal'den Melissa Reddy'ye anlattı ve "Hiçbir zaman vazgeçme" mesajını verdi. İşte Keita'nın örnek olacak hikayesi
20
NABY KEITA'NIN ÖRNEK OLACAK HİKAYESİ
Liverpool'un kendisi için 70 milyon euroyu kasasından çıkardığı Keita, Gine'nin başkenti Conakry'den, tarihin en pahalı Afrikalı oyuncusu olmasına giden yolda yaşadıklarını anlattı ve "Hiçbir zaman vazgeçme" mesajını verdi. İşte Keita'nın örnek olacak hikayesi
19
"HİÇ BİR ZAMAN VAZGEÇMEDİM"
Boşluk bulduğumuz her yerde oynuyorduk. Genelde sokaklardaydık ve arabaların etrafından dolanırdık. Birçok kez araba bana çarptı, ancak durmadım, hiçbir zaman vazgeçmedim, çünkü topu bırakmak istemiyordum. Hiçbir şey beni toptan ayıramazdı ve sokaklardaki deneyimlerimden çok şeyler öğrendim.
18
"DAHA İYİ HAZIRLANMAMI SAĞLADI"
Elimize ne geçerse onlarla top oynuyorduk ve ayaklarımda hiçbir şey yoktu. Bazen de çok eski, hasar görmüş ayakkabılarla oynuyordum. Ayakkabılarım, güzel formalarım yoktu. Bunlar benim şu anda profesyonel olarak daha iyi hazırlanmamı ve sahada hiçbir şeyden korkmamamı sağladı.
17
"SAVAŞMAK ZORUNDAYDIM"
Biraz küçüktüm ve her şey için savaşmak zorundaydım; oynamak için, top almak için, saygı duyulmak için. Bu yüzden arabalar bile beni durduramıyordu. Oyunumdaki agresiflik de buradan geliyor ki, benim pozisyonum için çok önemli bir şey bu.
16
"ANNEM KIZIYORDU..."
Annem, masadan düşen her şeyle, su şişesi, meyve suyu şişesi, top oynadığımı görüyor ve kızıyordu. Yerde ne varsa tekmeleyebilir, kendimi eğlendirebilirdim. Ben de bunu yapıyordum.
15
"TOPU BEBEKKEN BİLE SEVİYORDUM"
Babam bir bebekken bile topu sevdiğimi söylüyor. Topu o dönemde bile seviyordum, ona dokunmayı seviyor, her zaman yanımda olsun istiyordum.
14
"BENİM İÇİN FUTBOLDAN BAŞKA BİR ŞEY YOKTU"
Benim eğitimime odaklanmam gerektiğini söylediler. Eğitimin daha önemli ve daha risksiz olduğunu belirtiyorlardı, ancak benim için futboldan başka bir şey yoktu. Çok uğraştılar, ancak benim kafam ve yüreğim başka yerdeydi. Conakry'deki herkes onlara Conakry'nin en iyi oyuncusu olduğumu söylüyordu ve onlar da sonunda benim özel yeteneklerim olduğunu söyledi, hayalimi sonuna kadar destekledi.
13
"AİLEMİ DESTEKLEMEM GEREKİYORDU"
12 yaşında, gözlemciler Avrupa'ya gitmem gerektiğini söyledi, ancak mental açıdan böylesine büyük bir adım için hazır değildim. 2 yıl sonra, televizyonda Fransa Ligi, Şampiyonlar Ligi ve İngiltere Premier Lig maçlarını izlemeye başlamıştım ve o seviyede oynamak istediğimi biliyordum. Bunu evden yapmam imkansızdı, kendimi Avrupa'da test etmem gerektiği çok açıktı. Futbolcu olmak için çok hırslanmıştım, bunun nedeni de sadece oyunu sevmem değil, aynı zamanda ailemi desteklemem gerekmesiydi.
12
"YABANCILAR ARASINA DÜŞMÜŞTÜM"
16 yaşında Fransa'ya denemeye gittim. Ailem bu kadar uzağa gitmemi istemedi ve yeni çevreme nasıl adapte olacağım konusunda endişelilerdi. Dil sorunu dışında, her şey hayal ettiğimden daha da zordu. Arkadaşlarım ile top oynamaya alışkındım, bu sefer topu hep kendilerinde isteyen yabancılar arasına düşmüştüm.
11
"ÇOK ZORLU BİR SÜREÇTİ..."
Keita, bir süre sonra Lorient tarafından reddediliyor; "Gerçekten başarabilecek miyim diye düşünmeye başladım bir süre sonra. Çok zorlu bir süreçti. Ben bir akademide yetişmedim, bildiğim her şey sokaktandı. Denemeler sırasında hocalar benden daha önce hiç duymadığım şeyler istiyorlardı. Anlamadığım futbol terimleri kullanıyor, direktifler veriyorlardı. Taktik bilmiyordum ve reddedilmemin nedeninin de bu olduğu bana söylendi."
10
"İLK ŞANSI ELDE ETTİĞİMDE..."
2013'te Fransa'da FC Istres kulübü, Keita'ya 3 yıllık bir sözleşme öneriyor ve o da 4-2 kazandıkları ilk maçta 1 gol ve 1 asist ile oynuyor; "Çok fazla bekledim, çok yere düştüm ve ilk şansımı elde ettiğimde, Avrupa'ya ait olduğumu kanıtlamak istedim. Ailem hala benim için endişeliydim ve onları günde 6 kez arayım, neler olduğunu anlatıyordum
9
"ÇOK SİNİR BOZUCUYDU"
Keita, 1 sezonda kendisini göstererek RB Salzburg'a transfer oluyor; "İlk başlarda 11'de değildim ve bu çok sinir bozucuydu. Hoşuma gitmedi ve adaptasyon sürecime de zarar verdi. Sadio Mane o dönemde bana, "Şansın gelecek, sakin ol kardeşim" diyordu. Bana her şey için yardım etti. Sonunda haklı çıktı ve kadroya girdikten sonra kalitemi gösterdim, her şey daha kolay oldu. Salzburg beni bir oyuncu olarak çok geliştirdi, taktiksel eğitim aldım.
8
"BANA DECO LAKABINI TAKMIŞTI"
11-12 yaşındayken, arkadaşlarım ve ben takımımız için hangi formayı istediğimizi seçiyorduk. Babam bana Deco lakabını takmıştı, çünkü onun gibi oynadığımı düşünüyordu. Ben Barcelona forması isterdim o yüzden, benim favorimdi.
7
"BABAM BÜYÜK BİR LIVERPOOL TARAFTARIYDI"
Tüm arkadaşlarım Liverpool taraftarıydı ve ben de onları seviyordum. Herhangi birimizin, büyüyerek gerçek bir Liverpool forması giyebileceğini düşünmüyordum. Babam büyük bir taraftarıydı Liverpool'un. Ben Liverpool'un ne olduğunu bilmezken, onun Liverpool için ne kadar deli olduğunu hatırlıyorum.
6
"BABAM DUYDUĞUNDA ÇILGINA DÖNDÜ"
Babam Liverpool ile anlaştığımı duyduğunda, çılgına döndü. İstanbul, Steven Gerrard ve takımın tarihindeki efsane maçlar, efsane oyuncular konusunda konuşmak istedi.
5
"BU SADECE BAŞLANGIÇ"
Gine'deyken Şampiyonlar Ligi'nde Xabi Alonso'yu ve Premier Lig'i izlerdim. Emekli olmadan ona karşı oynadım. Böyle şeyleri düşününce, ne kadar şanslı olduğumu, ama buraya gelmek için ne kadar çalıştığımı da fark ediyorum. Bu sadece başlangıç. Ben daha başardığımı hissetmiyorum, kesinlikle rahatlamayacağım.
4
"ELİMDEN GELDİĞİNCE..."
Conakry'ye döndüğümde, yine sokaklarda ayakkabısı olmayan çocukları görüyorum. Elimden geldiğince çocuğa ayakkabı alıyorum, çünkü bunun onlar için ne kadar değerli olduğunu biliyorum. Gine'de çok yetenekli çocuklar var ve bu beni gururlandırıyor.
3
"BENİM İÇİN BÜYÜK BİR MOTİVASYON"
Ben Deco, Titi Camara ya da Pascal Feindouno olmak isterdim çocukken. Ama şimdi çocuklarım formalarının arkasında benim ismim var. Bu benim için büyük bir motivasyon ve umarım onlar için cesaret sağlarım.
