Levent Tüzemen ve Gürcan Bilgiç'ten derbi yorumu!

Fenerbahçe'den başlarsak, elbette Kadıköy atmosferi ilk silahı olacaktır. Uzun zaman sonra 50 bin taraftarı ile sahaya çıkacaklar. Derbi oynamayı bilen taraftarının rüzgârını hissedecektir. İkinci avantajı ise takım olarak mücadeleyi ön plana alması. Ciddi bir fizik üstünlük sağlayacaktır. Baskılı oyunu benimsediler ve rakibin kırılgan oyuncularını bıktıracak kadar da ısrarcı olacaklardır

Üçüncüsü ise duran toplar. Galatasaray'ın duran toplardan hatta korner atışlarından yediği gollere baktığımızda, Aykut Kocaman muhakkak özel setler düşünecektir.

Galatasaray, Fatih Hoca'nın tecrübesini şemsiye olarak kullanacak. Oyuncularını atmosferden en az etkilenecek şekilde hazırlayacaktır. O baskıdan kurtulmak için neler yapabileceklerini biliyor, belki de tepkiyi kendi üstüne çekerek, sahadakilerin de rahat olmasını sağlayabilir.

Deplasmandaki verimsizliği bu kadronun en büyük zaafı. Bir de sert bir atmosfer yaşayacak. Rodrigues-Gomis ikilisini daha işlevsel olması için uğraşacaklar. 6 puanlık avantajı ve 19 yıllık Fenerbahçe üstünlüğü aslında Galatasaray'ın üstündeki beklentiyi azaltıyor.

Bu maçlar orta sahaların mücadelesidir. Topu hangi orta saha ele geçirir, daha net kullanırsa, maçın dengesini de takımı lehine çevirecektir. Selçuk-Donk ikilisine karşılık, Topal-Souza… Bu arada Belhanda ile Giuliano da oyun aklı olacaklar. Bu noktada Dirar ve Aatif'ın mücadeleye yardımı Fenerbahçe'yi öne çıkartır.

Fenerbahçe'yi daha farklı yapacak olan ikinci faktör uzun oyuncuları. Galatasaray'ın sahadaki yerleşme problemlerinden de faydalanacaklardır. Fatih Terim'in takım zaafını fark edip, Tolgalı bir takımla oynaması da sürpriz olmaz. Kazanan takımı genelde bozmuyor ama daha dirençli olmak adına, çekinceleriyle Belhanda veya Feghouli'den vazgeçebilir.

Aykut Kocaman kısıtlı kadrosuna rağmen iddiasını koruyan kadrosuyla zaten sınıfı geçti. Bir yenilgi olursa, büyük problemi Aziz Yıldırım yönetimi yaşar.

Galatasaray'ın kahramanı şu an Gomis değil Fatih Terim. Tudor ile büyük maç kazanamamışlardı. Fatih Hoca'dan bunu bekliyorlar. Fenerbahçe'ye yine yenilirse, ertesi günkü derbiye göre liderliği de bırakırsa, bir iç hesaplaşma yaşanır.

Fenerbahçe agresifliğini sakinlikle birleştirmeli. Önde basarak, Galatasaray'ın pas kurgusuna izin vermemeli. Kendi oyununu bu maçta kabul ettirmek zorunda çünkü rakipte yetenekli ve direkt kaleye gidebilecek oyuncular var. Fizik gücü Fenerbahçe'yi öne çıkaracak en önemli özelliği. Bu maçta oyun kurgusundan çok kaos ve duran toplar tabelanın dostu olur. Daha çok koşmalı, rakibi yormalı ve hataya zorlamalı.

Bülent Yıldırım açıklandığında, iki kulüp taraftarı da üstüne gitti. Başkası olsa, yine farklı olmayacaktı. Bu tip baskıları veya oyunları bilecek kadar tecrübeli bir hakem var sahada. Özellikle derbilerde "idare etmeyi" de daha önce gösterdi. Klasik derbi hakemliği yapacak, kartlarını erken kullanacak, oyunun sertleşmesini önlemeye çalışacaktır. Eğer kuralları bükmezse, bu maç 11'e 11 bitmez.

Fenerbahçe deplasmandaki Başakşehir maçı gibi oyunun hemen başında baskı yapıp, Galatasaray'ı sindirmeye çalışacaktır. 50 bin Fenerbahçe taraftarının bu sindirmede ciddi katkısı olacaktır. Yabancı oyuncuların çoğu ilk kez Kadıköy'de derbiye çıkacakları için maçın atmosferinden etkilenmeyebilir.

Ayrıca Terim'in dün Türk Telekom Stadı'nda taraftarlarla beraber oyuncularının antrenman yapmasını sağlaması bu baskıyı hissetmemeleri adına önemli bir stratejidir. Çünkü play-off'lu sezonda Galatasaray şampiyon olurken, futbolcular Florya'da son antrenmanı taraftarlarıyla birlikte yaparak maça uğurlanmıştı. Moral destekli taraftar-futbolcu işbirliği Kadıköy'e olumlu yansır.

Galatasaray'ın Gomis-Rodrigues-Belhanda- Feghouli dörtlüsünden oluşan hücum hattı göz kamaştırıyor

Fenerbahçe ise takım savunmasının yanı sıra güçlü orta sahasının yardımıyla rakiplere kolay kolay pozisyon vermiyor. Muslera-Volkan ikilisiyle birlikte Souza, Giuilano, Şener, Topal, Valbuena, Rodrigues, Gomis, Linnes, Nagatomo, Feghouli derbide ön plana çıkacaktır.

Derbi berabere biterse kimse sıkıntıya girmez. Terim kaybederse eleştirilir ve Fenerbahçe puan olarak Galatasaray'a yaklaşır. Fenerbahçe kaybederse Kocaman istifa noktasına bile gelir.

Galatasaray derbide "Maçın hakimi ben olmalıyım" dememeli. Topu Fenerbahçe'ye verip alan savunması içinde rakibi karşılayıp savunma arkasına Rodrigues-Linnes-Gomis gibi oyuncuları kaçırıp gol pozisyonları yaratmalı. Bu anlayışla Terim'li Galatasaray, Kadıköy'de pozisyon vermeden şampiyon olmuştu