Halil Özer'den çarpıcı derbi yorumu

Galatasaray için sürekli gidip gelen bir maç oldu. Galatasaray maçı kaybedebilirdi. Galatasaray'la ilgili özel bir şey paylaşacağım. Oyuncularda azim var istek var arzu var. Sanki oyuncular 10 yıldır şampiyon olamıyormuş gibiler...

Galatasaray şampiyonluğa ortaksa rakipleri açısından bu durum çok zor. Bu heyecan, azim ve istek ne Başakşehir'de ne Fenerbahçe'de ne de Beşiktaş'ta yok. Galatasaray açısından beni sadece savunması rahatsız etti ama alternatif olmadığı için başka bir seçenek yok. Geçen gün Serdar Aziz'i dinledim. Kendisi 'Beni Sergio Ramos'a benzetiyorlar' demişti fakat bence kendisini başkasına benzetsin.

İkisi çok ayrı yerlerde ve klasmanlarda. Bir de Belhanda'yı hiç beğenmedim. Feghouli de dün çok etkisizdi. Kendisinde çaba var ama sonuç yoktu. Gomis'i Galatasaray'a kim kazandırdıysa tebrik etmek lazım. Bana kalırsa önümüzdeki 1-2 sene Drogba'yı geride bırakacak. Galatasaray'a verilen penaltıya 'gri' denebilir fakat 'uyduruk' denmez. Bence pozisyon penaltı.

Fenerbahçe, Malatyaspor'u çok rahat mağlup etti. Malatyaspor kötü bir takım değil ve ligde kalacaktır. Erol Bulut da çok pozitif ve iyi bir teknik direktör. Oraya fazlasıyla yakışıyor ama elindeki kadro, yapacaklarıyla orantılı. Tamam kazanıldı ama Fenerbahçe'yi izlerken çok sıkılıyorum.

Aykut Kocaman'ın futbol zevkiyle benim zevkim arasında dağlar kadar fark var. Kimseye de katılmak zorunda değilim. Ben soruyorum, Barcelona'ya bu futbolu oynatabilir misin? Kulübün kimliği ile örtüşmez. Taraftar şampiyonluğu kaybedilsin ister ama bu futbolu kabul etmez. Coşku istiyor ama olmuyor.

Bir maçta kazanıyorsun ama ertesi maç gidiyorsun. Beşiktaş'a kaybediyorsun, dönüyorsun Akhisarspor'a 6 puan veriyorsun. Konyaspor'da bu futbolu oynatabilirsin ama Fenerbahçe'de bu futbolu oynatamazsın. Konyalılar lütfen yanlış anlamasın. Aykut Kocaman bu durum için inat etti. Hiç esnek değil. Tribüne seyirci gelmiyor, insanlar takımdan soğudu, ligde sürekli darbe alıyorsun. Fenerbahçe takımı Kadıköy'de bu kadar çok puan kaybeder mi?

Hiçbir zaman Galatasaray taraftarına laf söylemem. Vodafone Park için de söylemem onlar da muhteşem ama Türkiye'de maçı yönlendiren ve ortak olan tek taraftar Fenerbahçe taraftarıdır. Hafta sonunda psikolojik bir baskıda olacak. Eğer Galatasaray bu maçı kazanırsa; bu sene şampiyon olur.

Teknik direktörlerin takıma katkıları genelde yüzde 20 civarındadır ama Şenol Güneş bu katkıyı yüzde 20'den yüzde 45'e hatta  yüzde 50'ye çıkarmıştır. Fenerbahçe maçında oyun içi değişikliklerle 8 tane hamle yaptı. Aykut Kocaman ise buna karşılık sıfır hamle yapıyor. Sonucunda maçı kazanıyorsun. Bunu yapabilmek çok özel. Bu iş az teknik direktöre nasip olur. Futbol anlamında bu kadar pozitif etkin varken Gençlerbirliği maçında yaşanan olaylarla alakanın olmaması lazım.

'Şampiyonluğa giderken en önemli oyuncumu sattık' dedi. Bu konuyu onların lehine bir durum oldu. Çok detaya girmek istemiyorum. Ben ekonomist değilim haddimi de bilirim. Sadece yüzeysel bir şey söyleyeceğim. 'Ben 60 milyon Euro'nun üzerine çıkmayacağım' diye UEFA'ya söz veriyorsun. Fakat sen oraya 90 ya da 110 milyon Euro ile gidersen olmaz. Gelir üretmiş misin? Hayır. Ceferin esneklik de yapıyor. 'Bu kulüpler futbolun içinde kalsın' diyor. Eğer böyle olursa belki Galatasaray ceza almadan kurtulabilir.

Taraftarın tabii ki isteği olabilir ve gönlü bir yere kayabilir. Ali Koç pankartı neden Ozan Balaban'ı bu kadar rahatsız etti? Obradovic veya Vesely, o pankartı görünce morali mi bozulacak?