Haber Tarihi: 07 Haziran 2017 08:32 - Güncelleme Tarihi: 07 Haziran 2017 08:32

Beşiktaş transfer haberleri (7 Haziran)

Beşiktaş transfer gündemi oldukça sıcak geçiyor. İşte 7 Aralık tarihi itibariyle gündemdeki Beşiktaş transfer haberleri...

Beşiktaş transfer haberleri (7 Haziran)
Abone Ol
Beşiktaş'ta transfer gündemi çok sıcak!

Beşiktaş'ın kazandığı üst üste iki şampiyonlukta önemli pay sahibi olan Marcelo'yu transfer listesine dahil eden Olympique Lyon, Brezilyalı oyuncu için ısrarını sürdürüyor.
1 hafta önce Beşiktaş'ın kapısını çalan Fransız ekibi, 30 yaşındaki stoper için 7 milyon Euro'luk bir teklifte bulunmuş, siyah-beyazlılar ise "10 milyon Euro'dan aşağıya masaya oturmayız" yanıtını vermişti. Bu gelişmenin ardından Lyon teklifini 8 milyon Euro'ya çıkardı.

Rakamın Beşiktaş'ın istediği noktaya doğru gelmesi, Marcelo'nun takımdan ayrılma ihtimalini de güçlendirdi.

Başkan Fikret Orman'ın "71 milyon TL'lik oyuncu satacağız. Değerini bulan her oyuncuyu veririz" açıklamasına rağmen, Şenol Güneş'in Marcelo'nun gitmesine sıcak bakmadığı belirtildi.

Tarafların kısa süre içinde yeniden görüşmesi bekleniyor.



Beşiktaş'a iki stoper birden!

Stoper arayışlarını sürdüren Beşiktaş, bu mevki için önceliği Dinamo Kiev forması giyen Domagoj Vida'ya verirken, Kopenhag'da oynayan Erik Johansson'u ise alternatif olarak belirlemişti.

Ancak Marcelo'nun Olympique Lyon'a transfer olasılığının yükselmesi, Beşiktaş'ın planlarını değiştirdi. Siyah-beyazlıların, Brezilyalı yıldızın Fransız kulübüne gitmesi halinde Vida ve Johansson'u birlikte transfer edeceği gelen haberler arasında...

Vida ile yapılan görüşmelerden olumlu bir şekilde ayrılan Beşiktaş yönetimi, oyuncunun bonservisi için Ukrayna temsilcisi Dinamo Kiev'le pazarlıklarını sürdürüyor.


Johansson için menajerler aracılığı ile nabız yoklayan Başkan Fikret Orman ve ekibinin, başka alternatifler üzerinde de durduğu ve yaşanacak gelişmelere göre hareket edeceği ifade edildi.

Beşiktaş'ta stoper sorununun, kamp dönemine kadar çözüme kavuşturulması hedefleniyor.





Beşiktaş, Milosevic'e takım arıyor

Beşiktaş, Alexander Milosevic'i göndermek istiyor.

Kara Kartal'a 2 sezon önce İsveç ekibi AIK Solna'dan 1 milyon Euro'ya kazandırılan Alexander Milosevic, Beşiktaş'ta tutunamamıştı.

Geçen sezon Almanya ekibi Darmstadt'a kiralanan 25 yaşındaki futbolcu, burada da kendisini gösteremedi.

Yönetimin, bu stoperle yollarını ayırmak için menajerinden takım bulmasını istediği bildirildi.




Beşiktaş ligde 15. şampiyonluğa ulaşırken bunda en büyük pay sahibi hiç kuşkusuz Şenol Güneş oldu.

Siyah-Beyazlı takımda 2. sezonunu yaşayan tecrübeli hoca futbolcularına önce bir öğretmen gibi davrandı. Yeri gelince okşadı, yeri gelince azarladı. Onların her derdiyle çok yakından ilgilenirken bir psikologdan farksızdı. Futbolcularına ne zaman nasıl davranacağını bilirken otoritesini sevgisiyle birleştirmeyi de başardı.

KÖPRÜ GÖREVİ

Güneş yönetimle, futbolcular arasında da bir köprü oluşturdu. Bunu yaparken son derece duyarlı davranarak futbolcularını koruyan bir teknik adam oldu. Beşiktaş geçtiğimiz sezon Gomez, Sosa ve Gökhan Töre gibi önemli oyuncularını kaybetti. Onun yerine gelenlerin bu oyuncuların boşluğunu doldurup doldurmayacağı kafalarda soru işareti oluştururken Güneş oturttuğu sistemle Beşiktaş'ta kan kaybı olmamasını sağladı. Sistemden ödün vermediği için Beşiktaş giden oyuncuları hiç aramadı.

GÖZE HOŞ GELDİ

Şenol Güneş, Beşiktaş'a hücum ağırlıklı bir futbol oynatmayı ilke olarak benimsedi. Siyah-Beyazlı takım oynadığı göze hoş gelen futbolla tüm Türkiye'nin beğenisini kazandı. Rakipleri baskı altına alarak zor maçları lehine çevirmeyi başardı. Beşiktaş attığı 73 golle ligin en çok gol atan takımı oldu. Bir başka deyişle Kartal maç başına 2.1 gol ortalamasına ulaştı. Bu başarıda Şenol Güneş'in payı tartışmasız çok büyüktü.

KUPA DEMEK PARA DEMEK

Beşiktaş ekonomik olarak da ihya oldu. Kartal bu sezon ligde106.5 Milyon TL havuz geliri kazandı. Bunu 20 Milyon TL lige katılım bonusu, 40.5 Milyon TL sportif performans ödülü, 19 Milyon TL şampiyonluk ödülü ve 27 Milyon TL'da geçmiş 15 şampiyonluk ödülü oluşturdu. Vodafone Arena, loca, vip koltuk ve kombine satışlarıyla toplamda 140 milyon liralık gelire ulaştı. Sponsorluk geliri bu yıl 75 milyon lirayı aşarken, isim hakkı ve lisanslı ürün satışından da 65 milyon lira kazandığı tahmin ediliyor. Şampiyonlar Ligi'nde 100 milyon TL gibi bir parayı kasasına koymayı başardı.

SEYİRCİDE DE İLK SIRADA

Sezonu şampiyon olarak bitiren Beşiktaş taraftarları takımlarına verdiği destekle de ilk sırada yer aldı. 4 Büyükler arasında Beşiktaş'ın seyirci ortalaması bu sezon 29.190 oldu.

TRABZON 2'NCİ

Trabzonspor 27 bin 410 ile 2., G.Saray 18 bin 170 ile 3, Fenerbahçe de 12 bin 330 ile 4. sırada yer aldı

TEKNİK ADAMLARA DERS VERDİ

Geçen sezon Beşiktaş'ın başına geçen Şenol Güneş, 2. sezonunda 2. şampiyonluğunu yaşadı. Aynı zamanda bir teknik adamın elindeki kadroyu nasıl en verimli şekilde kullanabileceğinin de dersini verdi. Oyunu çok iyi okuyan, sezgi gücü yüksek olan ve maç içinde hamleleri en iyi şekilde yapan Güneş çok büyük takdir topladı.

Cenk Tosun: "Şampiyonluğa açız, 3-4 yetmez"
Beşiktaş formasıyla bu sezon 34'ü ilk 11'de olmak üzere toplamda 47 maça çıkan Cenk Tosun, takımına 24 gollük katkı sağlayarak bu alanda Kara Kartal'ın en başarılı ismi olmuştu.

Siyah- Beyazlılar'daki üçüncü sezonunda ikinci şampiyonluğunu yaşayan CT23, 3. yıldızın hikayesini, hedeflerini ve özel yaşantısıyla ilgili olarak birçok bilinmeyeni paylaştı.

25 yaşındaki futbolcu, iddialı sözler sarf etti. İlk olarak bu sezon şampiyon olduklarını hissettiği anı anlatan Tosun, "Çoğu insan Başakşehir ve Fenerbahçe maçlarının ardından 'şampiyonluk acaba sıkıntıya mı girdi' diye yorum yapmaya başladı. Ondan sonraki Bursa maçı çok önemliydi. 60'ta oyuna girip gol atmam benim adıma şampiyonluğu getiren andı" ifadelerini kullandı.

İşte Cenk'in tüm sözleri;

'Kaptanlık hedefim var'

"Gol kralı olmak istiyorum. Beşiktaş'ta kaptan olmak gibi bir hedefim var. Yeni şampiyonluklar istiyorum. Sonrasında yine, yine ve yine... Bu konuda bir açlığımız var ve bitmeyecek. Tabii ben de her futbolcu gibi Arda Turan ve Nuri Şahin gibi bayrağımızı en iyi şekilde yurt dışında temsil etmek istiyorum. En büyük hedeflerim arasında bu var. Ama geleceğime başkanım karar verecek. O, benim buradaki misyonumun dolup dolmadığını benden daha iyi bilir. 2 yıllık sözleşmem var. Burada çok mutluyum. 3 senemde 2 şampiyonluk yaşadım ve bu 2 şampiyonluğa da önemli katkı sağladığımı düşünüyorum. Başkanımız ne zaman uygun görürse ben de hedeflerime doğru giderim. Ama uygun görmeze de uzun yıllar Beşiktaş forması giymek isterim. Buna hazırım. 3 ya da 4 de yetmez. Nereye kadar giderse peş peşe şampiyonluklar yaşamak istiyorum."

'Evlilik, bana yaradı'

"Eşim, annem, babam, ablam benim futboluma çok olumlu etki yapıyorlar. Eşim Ece'yle evleneli 1 yıl oldu. Beni çok iyi destekliyor. Kötü oynadığım zamanlarda moral verip iyi oynadığım dönemlerde de havaya girmememi sağladı. Ben zaten evlenmeden önce dışarıya fazla çıkan birisi değildim. Evlenince daha çok evde zaman geçirmeye başladım. Evlilik yaradı diyebilirim."

'Kendimi bilerek yere atmam'

"Kendimde beğendiğim özelliklerim ceza alanı içerisinde çok sert vuruşlar yapabiliyorum. Sağ ayağımla da sol ayağımla da aynı stil ve sertlikte vurabiliyorum. Ortaları değerlendirmem çok iyi. Sert şutlarımı çok beğeniyorum ve güveniyorum. Daha iyi yapabileceğim şeylerin başında kondisyon geliyor. Bu konuda çalışıyorum ama daha fazla çalışabilirim. Zaman zaman eleştirenler oluyor. 'Oyun içerisinde çok kayboluyor' diyorlar. Belki de buna biraz daha dikkat etmeliyim. Daha fazla git gel yapmam lazım bunları geliştirebilirim." 'pozisyonlar çok ince' "Forvetler için ceza sahasında olan pozisyonlar çok ince. Rakibin sadece 1 parmağıyla bile dokunsa koordinasyonunu bozabiliyor. Belki bu konuda benimle ilgili olarak olumsuz düşünen olabilir ama ben avantaj sağlamak için kendimi yere atmıyorum. Bilerek kendimi yere atmam."

'Ronaldo'cuyum ama Messi ile oynarım'

"Adriano bazen, 'Önceden Messi'yi paslarımla besliyordum şimdi seni besliyorum' diye takılıyor. Gerçekten hem inanılmaz bir oyuncu hem de inanılmaz karakter. Adamda ego sıfır. Kendini beğenmiş biri değil. Şampiyonuğa en çok sevinenlerden biriydi. Onun gibi bir futbolcuya sahip olduğumuz için oldukça şanslıyız. O da burada oldukça mutlu. Umarım birlikte oynamaya devam ederiz."

'Suarez'le birlikte çok başarılılar'

"Ben Cristiano Ronaldo'cuyum. Oyuncu olarak bana göre daha iyi. Ama Messi'yle oynamak isterdim. Ronaldo, kendi gol atmak için çok çaba harcıyor. Messi ise hem gol atıp hem de attırıyor. Luis Suarez'le birlikte çok başarılılar. Arkanda ya da sağında-solunda onun gibi biriyle oynamak inanılmaz olurdu."

'Çift forvet çok yararlı'

"Quaresma oynadığında tek forvette oynamam daha iyi oluyor. Kenarlardan iyi ortalar gönderiyor. Zaman zaman çift forvet de çok yararlı oluyor. Birisi 2 stoperle boğuşurken diğeri boşta kalıyor. Gol ihtiyacımız olduğu maçlarda bence çift forvetli sistem çok iyi. Quaresma ve Caner olunca tek forvet de olabilir. Çünkü çok iyi ortalar kesiyorlar."

'Bankacı olabilirdim'

"Futbolcu olmasaydım doktor olmak isterdim. İnsanlara yardım edip hayat kurtarmak isterdim. Sorumluluk isteyen ama güzel bir iş. Ya da matematikle ilgili bir meslek olabilirdi. Matematiğim her zaman iyidir. Bankacı olabilirdim. Bankada yönetici olabilirdim."

'FIFA'da başkan oluyorum'

"FIFA oynarken arkadaşlar genelde derbi olsun diye Galatasaray ve Fenerbahçe'yi karşıma rakip olarak alıyorlar. Real Madrid ve Barcelona gibi takımlara gol atmak keyifli. Kendin gol atmış gibi sevinebiliyorsun bazen. Oyuna bir futbolcu olarak değil de başkan olarak bakıyorum."

'Lyon'a gol atmak isterdim'

"Gol atamayıp da en çok üzüldüğüm maç içerideki Lyon maçıydı. Önce uzatmalara sonra penaltılara gitmesi bizi çok yordu. İlerleyen süreçte özellikle ligdeki performansımızı çok etkiledi. İyi oynadık ama olmadı. Penaltıyı attım ama gol maç içinde gol de atmak isterdim."

'Başarının sırrı çok çalışmak'

"Hedeflerimi her zaman yüksek tuttum, hep çok çalıştım. Sadece takım çalışması hiçbir zaman yeterli olmuyor. Takımdan sonra da bireysel olarak çalışıp zayıf yönlerini geliştirmen lazım. Her zaman güçlü olman lazım hedeflerini yüksek tutman lazım. Ben hep böyle yaptım."

En disiplinli: Beck
En neşeli: Caner
En sıra dışı: Quaresma
En içine kapalı: Mitrovic
En iyi giyinen: (Benden sonra mı?) Adriano
En çok uyuyan: Atınç-Oğuzhan
En çok yemek yiyen: Açık ara Atınç
En başarılı: Ricardo. Avrupa şampiyonu da oldu. İkinci sırada Adriano.
En hırslı: Dusko Tosic. Takıma faydalı olmak için bazen atlıyor, zıplıyor. Gidiyor ona basıyor, dönüyor öbürüne basıyor. Biraz fazla hırslı.
En sakin: Mitrovic, Fabri.

Beşiktaş formasıyla bu sezon 34'ü ilk 11'de olmak üzere toplamda 47 maça çıkan Cenk Tosun, takımına 24 gollük katkı sağlayarak bu alanda Kara Kartal'ın en başarılı ismi olmuştu.
Siyah- Beyazlılar'daki üçüncü sezonunda ikinci şampiyonluğunu yaşayan CT23, 3. yıldızın hikayesini, hedeflerini ve özel yaşantısıyla ilgili olarak birçok bilinmeyeni paylaştı.
Beşiktaş Editörümüz Gökmen Özcan'a konuşan 25 yaşındaki futbolcu, iddialı sözler sarf etti. İlk olarak bu sezon şampiyon olduklarını hissettiği anı anlatan Tosun, "Çoğu insan Başakşehir ve Fenerbahçe maçlarının ardından 'şampiyonluk acaba sıkıntıya mı girdi' diye yorum yapmaya başladı. Ondan sonraki Bursa maçı çok önemliydi. 60'ta oyuna girip gol atmam benim adıma şampiyonluğu getiren andı" ifadelerini kullandı.
İşte Cenk'in tüm sözleri;
'Kaptanlık hedefim var' 
"Gol kralı olmak istiyorum. Beşiktaş'ta kaptan olmak gibi bir hedefim var. Yeni şampiyonluklar istiyorum. Sonrasında yine, yine ve yine... Bu konuda bir açlığımız var ve bitmeyecek. Tabii ben de her futbolcu gibi Arda Turan ve Nuri Şahin gibi bayrağımızı en   iyi şekilde yurt dışında temsil etmek istiyorum. En büyük hedeflerim arasında bu var. Ama geleceğime başkanım karar verecek. O, benim buradaki misyonumun dolup dolmadığını benden daha iyi bilir. 2 yıllık sözleşmem var. Burada çok mutluyum. 3 senemde 2 şampiyonluk yaşadım ve bu 2 şampiyonluğa da önemli katkı sağladığımı düşünüyorum. Başkanımız ne zaman uygun görürse ben de hedeflerime doğru giderim. Ama uygun görmeze de uzun yıllar Beşiktaş forması giymek isterim. Buna hazırım. 3 ya da 4 de yetmez. Nereye kadar giderse peş peşe şampiyonluklar yaşamak istiyorum."
'Evlilik, bana yaradı' 
"Eşim, annem, babam, ablam benim futboluma çok olumlu etki yapıyorlar. Eşim Ece'yle evleneli 1 yıl oldu. Beni çok iyi destekliyor. Kötü oynadığım zamanlarda moral verip iyi oynadığım dönemlerde de havaya girmememi sağladı. Ben zaten evlenmeden önce dışarıya fazla çıkan birisi değildim. Evlenince daha çok evde zaman geçirmeye başladım. Evlilik yaradı diyebilirim."  
'Kendimi bilerek yere atmam'
"Kendimde beğendiğim özelliklerim ceza alanı içerisinde çok sert vuruşlar yapabiliyorum. Sağ ayağımla da sol ayağımla da aynı stil ve sertlikte vurabiliyorum. Ortaları değerlendirmem çok iyi. Sert şutlarımı çok beğeniyorum ve güveniyorum. Daha iyi yapabileceğim şeylerin başında kondisyon geliyor. Bu konuda çalışıyorum ama daha fazla çalışabilirim. Zaman zaman eleştirenler oluyor. 'Oyun içerisinde çok kayboluyor' diyorlar. Belki de buna biraz daha dikkat etmeliyim. Daha fazla git gel yapmam lazım bunları geliştirebilirim." 'pozisyonlar çok ince' "Forvetler için ceza sahasında olan pozisyonlar çok ince. Rakibin sadece 1 parmağıyla bile dokunsa koordinasyonunu bozabiliyor. Belki bu konuda benimle ilgili olarak olumsuz düşünen olabilir ama ben avantaj sağlamak için kendimi yere atmıyorum. Bilerek kendimi yere atmam."  
'Ronaldo'cuyum ama Messi ile oynarım' 
"Adriano bazen, 'Önceden Messi'yi paslarımla besliyordum şimdi seni besliyorum' diye takılıyor. Gerçekten hem inanılmaz bir oyuncu hem de inanılmaz karakter. Adamda ego sıfır. Kendini beğenmiş biri değil. Şampiyonuğa en çok sevinenlerden biriydi. Onun gibi bir futbolcuya sahip olduğumuz için oldukça şanslıyız. O da burada oldukça mutlu. Umarım birlikte oynamaya devam ederiz."
'Suarez'le birlikte çok başarılılar'
"Ben Cristiano Ronaldo'cuyum. Oyuncu olarak bana göre daha iyi. Ama Messi'yle oynamak isterdim. Ronaldo, kendi gol atmak için çok çaba harcıyor. Messi ise hem gol atıp hem de attırıyor. Luis Suarez'le birlikte çok başarılılar. Arkanda ya da sağında-solunda onun gibi biriyle oynamak inanılmaz olurdu."  
'Çift forvet çok yararlı' 
"Quaresma oynadığında tek forvette oynamam daha iyi oluyor. Kenarlardan iyi ortalar gönderiyor. Zaman zaman çift forvet de çok yararlı oluyor. Birisi 2 stoperle boğuşurken diğeri boşta kalıyor. Gol ihtiyacımız olduğu maçlarda bence çift forvetli sistem çok iyi. Quaresma ve Caner olunca tek forvet de olabilir. Çünkü çok iyi ortalar kesiyorlar."  
'Bankacı olabilirdim'   
"Futbolcu olmasaydım doktor olmak isterdim. İnsanlara yardım edip hayat kurtarmak isterdim. Sorumluluk isteyen ama güzel bir iş. Ya da matematikle ilgili bir meslek olabilirdi. Matematiğim her zaman iyidir. Bankacı olabilirdim. Bankada yönetici olabilirdim."  
'FIFA'da başkan oluyorum'   
"FIFA oynarken arkadaşlar genelde derbi olsun diye Galatasaray ve Fenerbahçe'yi karşıma rakip olarak alıyorlar. Real Madrid ve Barcelona gibi takımlara gol atmak keyifli. Kendin gol atmış gibi sevinebiliyorsun bazen. Oyuna bir futbolcu olarak değil de başkan olarak bakıyorum."  
'Lyon'a gol atmak isterdim'   
"Gol atamayıp da en çok üzüldüğüm maç içerideki Lyon maçıydı. Önce uzatmalara sonra penaltılara gitmesi bizi çok yordu. İlerleyen süreçte özellikle ligdeki performansımızı çok etkiledi. İyi oynadık ama olmadı. Penaltıyı attım ama gol maç içinde gol de atmak isterdim."  
'Başarının sırrı çok çalışmak'
"Hedeflerimi her zaman yüksek tuttum, hep çok çalıştım. Sadece takım çalışması hiçbir zaman yeterli olmuyor. Takımdan sonra da bireysel olarak çalışıp zayıf yönlerini geliştirmen lazım. Her zaman güçlü olman lazım hedeflerini yüksek tutman lazım. Ben hep böyle yaptım."  
En disiplinli: BeckEn neşeli: CanerEn sıra dışı: QuaresmaEn içine kapalı: MitrovicEn iyi giyinen: (Benden sonra mı?) AdrianoEn çok uyuyan: Atınç-OğuzhanEn çok yemek yiyen: Açık ara AtınçEn başarılı: Ricardo. Avrupa şampiyonu da oldu. İkinci sırada Adriano.En hırslı: Dusko Tosic. Takıma faydalı olmak için bazen atlıyor, zıplıyor. Gidiyor ona basıyor, dönüyor öbürüne basıyor. Biraz fazla hırslı.En sakin: Mitrovic, Fabri.
Haber ile daha fazlasına ulaşın:
Gündem
Daha fazla göster
 Reklam 

SON HABERLER

yukarı ok