Galatasaray maçı için yazarların Trabzonspor değerlendirmesi

UĞUR MELEKE: "Abdullah Avcı ilk 35 dakikadaki şoku atlatabilmek için iki doğru değişiklikle müdahale etti oyuna. Sol beke Trondsen’in girişi, Emre ve Morutan’la orayı çok iyi kullanan Galatasaray’ı yavaşlattı. Trondsen yerini Denswil’e bıraktıktan sonra da sol çizgideki iyi performans sürdü, sürekli sola deplase olan Hamsik sayesinde de orada bir dengesizlik yakaladı Trabzon. Zaten iki golde de solda kalabalıklaşma var. Hamsik’in sol kenara gelip oyuna zeka katması var. Güzel organizasyonlarla yakalanan iki gol var." (HÜRRİYET)

ERMAN TOROĞLU: "Her şeye rağmen keyifli bir maç izledik. Hakem için birkaç pozisyon var; topu G.Saraylı oyuncu elle oynuyor mu ilk yarı? Cüneyt Çakır, Palabıyık'ı çağırmadı. Palabıyık atlayabilir bunda. Berat'a gösterdiği karttan önce de Hamsik rakibinden iyi bir dirsek yiyor, Berat bunu konuşunca da sarı yiyor. Palabıyık genelde ufak tefek sertliklere prim verdi, doğru da yaptı. Bazı pozisyonları süzemedi." (FOTOMAÇ)

AHMET ÇAKAR: "Hakem Ali Palabıyık başarılı maç yönetti. Fakat kafama takılan bir pozisyon var. G.Saray'ın Danimarkalısı Nelsson kaleye şut çekildiğinde topa atlıyor, sol eli yukarıda. Temas var mı yok mu? Bence var. Dolayısıyla penaltı ve sarı kart olması gerekirdi ama VAR daveti gelmedi." (SABAH)

OSMAN ŞENHER: "Djaniny ve Gervinho’nun oynamayışı bordo-mavililerin bilhassa hücum hattını çok etkilemiş. Maça da İsmail ve Abdülkadir Ömür kötü başlayınca Abdullah Avcı ilk 30 dakika çok sıkıntı yaşadı. Daha sonra yaptığı değişikliklerle oyunu dengeledi. Baktığınız zaman iki takımı da kutlamak lazım. Her ikisi de hatalar yaptı ama olağanüstü mücadele ettiler." (MİLLİYET)

CEMAL ERSEN: "Trabzonspor’un geri dönüşünü takdir ediyorum. Kolay değil Galatasaray gibi bir rakip karşısında iki farktan puanı kurtarmak ve vazgeçmemek. Lakin maçın sonucundan bağımsız olarak şunu söylemem gerek; oyunun henüz 37. dakikasında sakatlık olmadığı halde iki oyuncunuzu değiştirme ihtiyacı duyuyorsanız, bu teknik direktör yanlışıdır. Tercihlere saygı duyarım ama, “Abdullah Avcı’nın yerinde olsam İsmail’in yerine Trondsen, Abdülkadir Ömür’ü değil Yusuf’u tercih ederim” demiştim. Şahidim her müsabaka öncesi kritik yaptığımız ve mutabık kaldığımız İskender Günen’dir. Olabilir, hatadan dönmek gerekebilir. Peki ya o genç Abdülkadir’in psikolojisi? İsmail için travma olamayabilir, ama ya futbolumuzun geleceği diye nitelendirdiğimiz Abdülkadir’in durumu? Yedek kulübesinde adeta çöktü kaldı, oyundan alınırken niye ıslıklatırsın çocuğu hocam? Trabzonspor ikinci yarıda mücadele, hırs, takım savunması ve yardımlaşma anlamında farklı idi. Başta Hamsik, Nwakaeme, Bakasetas ve Yusuf olmak üzere ateşleyici faktör oldular. Eşitlik sayısı da müthiş bir paylaşımın eseri oldu. Peki Terim vazgeçti mi? Yaptığı değişikliklerle “bu maçı kazanacağım” mesajı verdi. Sadece 76. dakikaya bakın, Halil’in boş kaleye gönderdiği topu Yusuf son anda çıkarmasa bir başka hikaye yazabilirdik. Son çeyrekte iki takım da oyun disiplinini bıraktı. Orta alan diye bir şey kalmadı. Risk iki yönlüdür, bedeli ağır olur. Teknik adamlar üç puan için bunu üstlendi. Trabzonspor kazanabilirdi, Galatasaray da öyle. Trabzonspor’un ve Abdullah hocamın çıkaracağı dersler vardır mutlaka. Bu takım, kimliğinden taviz vermemeli. Şampiyonluk adayı isen rakibe değil, kendi oyununa bakacaksın." (MİLLİYET)

İSKENDER GÜNEN: "Bir büyük maç... Kendi sahasında daha farklı görüntüde olması beklenen Trabzonspor için bana göre sonuç büyük hayal kırıklığı. Kendi sahasında oynamasının avantajını, taraftarının da desteğiyle coşkulu bir oyunla sahaya yansıtmasını beklediğimiz Trabzonspor beklentilerden çok uzak kaldı. Galatasaray, deplasmanda oynamasına rağmen önde yaptığı baskıyla Trabzonspor'un hatalarından faydalanarak gol bulmayı amaçlayan bir taktikle maça başladı. Zaten yenilen iki golde de bunu gördük. İlk golde Edgar, ikinci golde de İsmail Köybaşı'nın büyük hatalarını izledik. Trabzonspor'un en sorunlu bölgesi sol kenar... Sezon başından beri İsmail Köybaşı'nın bireysel anlamda büyük hataları öne çıktı. Kendi sahasında 2-0 geriye düşen takımda sorgulanması gereken bazı şeylerin olduğunu kimse inkâr edemez. Böylesi büyük maçlarda orta sahadaki gösterdiğiniz performans çok öne çıkar. Bana göre Berat tercihi yanlıştı. Onun yerinde Siopis gibi daha agresif özellikleri olan bir oyuncunun daha fazla katkı yapma şansı vardı diye düşünüyorum. Sonuç Trabzonspor için büyük bir hayal kırıklığı.. Çünkü şampiyonluk yarışında kendi sahanızda yaptığınız karşılaşmalarda rakipleriniz olarak gördüğünüz takımları yenmeniz sizi öne çıkaracaktır." (SABAH)

YUNUS EMRE SEL: "Bugüne kadar oynadığı maçlarda ki, buna iki Roma maçı da dahil hücum oyunundaki zenginliği, topu rakip sahaya yıkma çabası ve pas trafiğindeki başarı yüzdeleriyle dikkat çeken Trabzonspor, Galatasaray maçının ilk yarısında bunların tamamından yoksundu. Trabzonsporlu oyuncular topa ilk dokunuşlarda çok fazla hata yaptı. Rakibini iyi analiz eden ve orta sahada oyun üstünlüğünü eline alan Galatasaray'a bir de bireysel hataların katkısı eklenince, Trabzonspor oyun disiplininden tamamen koptu. Topu ayağına isteyen, deplase olmayan iki kanat oyuncusu, Hamsik ve Bakasetas'ın temposuna ve Cornelius'un istekli oyununa rağmen geriden organize olunamaması ve hepsinin ötesinde son derece basit hatalarla bir anda iki farkla geriye düşüldü. Abdullah Avcı ve Trabzonspor için erken gibi görünse de oyunun gidişatı için geç bile denilebilecek iki değişiklik biraz olsun dengeyi Trabzonspor lehine çevirdi. İkinci yarıda da Trabzonspor beklenen arzu, istek ve organizasyondan uzaktı. Galatasaray'ın genç ama dinamik ön alanına savunmanın beklenmeyen hataları da eklenince bir türlü istenen oyun seviyesine çıkamadı Trabzonspor. Tam bu anda, Marek Hamsik, bir kanat oyuncusu ne yapmalıdır sorusunun ansiklopedik karşılığı olan bir performans ve asistle, Nwakaeme ise usta işi bir bitirişle Trabzonspor'u oyuna tekrar ortak etti. Trabzonspor, kötü bir oyuna rağmen Galatasaray gibi bir rakip karşısında geriye dönmesini bildi. Fakat şampiyonluk yolunda giderilmesi gereken, basit görünen ama büyük fark yaratan eksikler fazlaca göze battı." (SABAH)

AKSAL YAVUZ:" İlk 30 dakika Trabzonsporlu oyuncular neye uğradığını şaşırdılar! Terim’in öğrencileri bilhassa ilk bölümlerde Trabzonsporlu oyunculara sahanın her yerinde pres yaptı, bordo-mavililerin pas bağlarını kesti, hataya zorladı, karşılığını da aldılar… Edgar’ın büyük hatası sonrası Emre Kılınç ile gelen gol, bordo-mavili oyuncuların moralini de oyun planlarını da alt üst etti. Bir hata yapmakla kalsalar iyiydi, devam edince Emre yine affetmedi. Öyle ki Galatasaray ilk yarı farka da koşabilirdi. Trabzonspor lehine ilk yarı tartışmalı bir penaltı pozisyonu vardı, VAR’da bakılmaması ilginç? Avcı, gecenin en zayıf iki halkası Ömür ve İsmail’i dışarıya alınca, oyunu dengelemiş olsalar da Galatasaray gibi takım karşısında 2-0’dan gelip puan ve de puanlar almak kolay değil. Hele de böyle bir oyunla.. Karşılaşmanın kırılma anı; 77’de Yusuf’un ağlarla kucaklaşmakta olan topa ‘hayır’ demesiyle birlikte, Trabzonspor’un bir puan almasında en büyük etken; oyunuyla gözlerimizin pasını silen Hamsik oldu.." (MİLLİYET)

REHA KAPSAL: "Trabzonspor'un da Galatasaray gibi saha içindeki bazı bölümleri doğru oynamak adına ciddi sıkıntıları var. Hücumda daha fazla bordo-mavililer bireysel hücum aksiyonları ile skor buluyor. Bu kadar rakip yarı alanda oynayan takımın rakip ceza sahası içinde bireysel hücum yerine daha fazla takım halinde organize olmuş hücum çeşitliliğini denemesi gerekir. Takım halinde daha alanların daraltıldığı ve akıl koyulmuş hücum kombinasyon çeşitliliği, savunma arkası opsiyonların toplu ve topsuz değerlendirilmesi, sırf bireysellikle değil kollektif aksiyonların olması lazım. Oyunun son bölümünde her iki takım orta sahaları oyundan düşünce çok çabuk kale önlerine gidilen, takım bütünlüklerinin dağıldığı atanın galip geleceği bir maç seyrettik. Bordo-mavililer uzun pandemi sürecinden sonra kendi sahasında çıktığı derbi maçta rakibine deplasmanı hissettiremediği oyunun başlangıcının devamında hem yapılan oyuncu değişiklikleriyle hem de seyircinin oluşturduğu baskı atmosferiyle 'hissettirerek' sahadan 1 puanla ayrıldı." (FOTOMAÇ)