Arama Logo

Fenerbahçe, 2018/19 sezonunda neden başarısız oldu?




11
FENERBAHÇE, NEDEN BAŞARISIZ OLDU?
Fenerbahçe, şampiyonluk hedefiyle girdiği 2018/19 sezonunda uzun süre küme düşme tehlikesiyle yaşadı ve sezon sonunda gelen üst üste galibiyetlerle puan tablosunun üst kısmına çıkmayı başardı. 2000'lerde sürekli ilk 2'ye abone olan Fenerbahçe, neden tarihinin en kötü sezonunu geçirdi? İnceliyoruz...
FENERBAHÇE, NEDEN BAŞARISIZ OLDU?
10
UEFA KISITLARI VE 'AKŞAM PAZARI'
Fenerbahçe, yaz transfer sezonu başladığında UEFA ile yapılan FFP anlaşmasındaki 'sattığı kadar al' maddesine uymaya çalıştı. Fenerbahçe oyuncu satamadığı için sürekli bonservissiz ve kiralanabilecek oyuncularla ilgilendi. Fernandao satıldıktan sonra Berke ve Barış Alıcı alındı. Soldado'nun da hazırlık maçında elini kırması sonrası Benfica ile oynanan kritik UEFA Şampiyonlar Ligi elemesine forvette Alper Potuk ile çıktı. UEFA kısıtlarına uymaya çalışan Fenerbahçe, transfer hamlelerini çok geç yaptı ve bu nedenle bir nevi 'Akşam Pazarı'na kaldı.
UEFA KISITLARI VE 'AKŞAM PAZARI'
9
621 MİLYON EURO BORÇ
Fenerbahçe'nin futbol takımında başarısız olmasının nedenlerinden bir tanesi de yüklü borç ve yan etkisi oldu. Bu borcu belirleyebilmek yeni başkan Ali Koç'un aylarını aldı. Cebinden para koydu, bankalarla uğraştı, faiz yükünü azaltmaya çalıştı. Fenerbahçe'nin yeni başkanının gündeminin ilk sırasında uzun süre futbol takımı yer almadı. Bunun sonucu alınan sonuçlarla doğru orantılı oldu.
621 MİLYON EURO BORÇ
8
GIULIANO VE JOSEF'İN GİDİŞİ
Giuliano ve Josef, transfer sezonunun sonuna doğru Fenerbahçe'den yüklü bonservis gelirleriyle gittiler ancak bıraktıkları boşluk çok büyük oldu. Giuliano, Fenerbahçe'nin en önemli gol ayağıydı. Atıyor ve attırıyordu. Fenerbahçe'nin sezon boyunca yaşadığı problem pozisyona girememek olmadı ancak yakaladıklarını da atamamak, orta sahadan skor desteği alamamak oldu. Josef ise Fenerbahçe orta sahasını adeta 'kemik' gibi yapıyordu. Josefsiz Fenerbahçe orta sahasının direnci düştü, atletizmi yok oldu. Bir dönem Fenerbahçe orta sahası, topla dripling yapabilen tüm merkez orta sahalar tarafından kolaylıkla aşıldı.
GIULIANO VE JOSEF'İN GİDİŞİ
7
SLIMANI, BENZIA VE TRANSFERLER
Fenerbahçe, Islam Slimani'yi aldığında Türkiye'de 'BAŞARISIZ' olacak diyen tek bir kişi yoktu. Ancak, Slimani'nin son sezonuna bakanlar şüphelenmişti. Leicester ve Newcastle'da sezonu lig golü atamadan bitirmişti. Slimani'nin olağan dışı kötü performansı, yakaladıklarını atamaması Fenerbahçe'nin kötü sezonunu 'tarihi' hale getirdi. Yassine Benzia da Slimani gibi kötüydü. Kaleye şut atması 20 hafta sürdü. Halbuki Giuliano yerine alınmıştı ve aynı beklentiler vardı. Ayew, Frey, Diego Reyes, Jailson geldi ancak etkisiz kaldılar.
SLIMANI, BENZIA VE TRANSFERLER
6
KADRO DIŞI OYUNCULAR
Fenerbahçe uzun süre 'LİDERSİZ' kaldı. Volkan Demirel, o kadar kötü sonuçlar geldiğinde ve takım sahada umursamaz göründüğünde 'şok etkisi' yaratacak anahtar isim olabilirdi. Mağlubiyetler arka arkaya geldi ve takım içerisinde bu duruma isyan edecek tek bir oyuncu yoktu. Nabil Dirar da bu açıdan sonuçlara isyan eden karakteriyle anahtar bir isim olabilirdi. Kadro dışı kalmaları, Fenerbahçe'nin kötü sonuçları arka arkaya almasına neden oldu. Bunun bir diğer etkisi ise soyunma odasında yaşanan 'garip' olaylardı. Halı olayının üstünden uzun zaman geçti ancak Volkan Demirel olsaydı, bunların hiçbiri yaşanmazdı.
KADRO DIŞI OYUNCULAR
5
TEKNİK DİREKTÖR TERCİHLERİ
Fenerbahçe'de Aykut Kocaman'a muhalefet yoğundu ancak biten 34 haftanın ardından, Aykut Kocaman'ın bundan çok daha iyisini yapacağını iddia etmek boş olmayacaktır. Yine de Kocaman gittikten sonra yabancı bir hoca isteyen yeni başkan Ali Koç, önce Philipp Cocu ve ardından Erwin Koeman'a çok sabır gösterdi. Bir nevi, yanlıştan dönmesi uzun zaman aldı. Geçiş sezonu sayılabilecek bu sezonda ligi ve Fenerbahçe'yi bilen, deneyimli biri olsaydı işler daha farklı olabilirdi. Cocu deneysel bir seçimdi ancak deyim yerindeyse elde patladı.
TEKNİK DİREKTÖR TERCİHLERİ
4
ATLANAN İKİ MİLLİ ARA
Fenerbahçe'nin hoca değiştirmek ve yeni hocaya zaman vermek için sezonun ilk yarısında iki milli arası vardı. Değerlendiremedi. Hepsi pas geçildi. Hele ki bu aralardan biri Cocu gittikten sonra Erwin Koeman ile harcandı. Şayet Koeman yerine Yanal bu aralardan ilkinde, en azından ikincisinde gelseydi Fenerbahçe'nin facia sezonu bu kadar kötü olmayacaktı. Belki ilk 4 zorlanacaktı.
ATLANAN İKİ MİLLİ ARA
3
DEPLASMAN PERFORMANSI
Fenerbahçe'nin lidersiz ve kötü sonuçlar aldığında 'umursamaz' bir tavırda göründüğünden bahsetmiştik. Kadıköy'de taraftar uyandırıyordu ancak sarı lacivertliler deplasmana gittiğinde kötü şeyler çığ gibi büyüyordu. Sürekli ilk gol basit bir şekilde ilk dakikalarda yeniyordu ve gerisi çorap söküğü gibi geliyordu. Fenerbahçe'nin iki deplasman galibiyeti eylül ayında Konya'da geldi. Ligdeki ikinci deplasman galibiyeti için 4 Mayıs'ı beklemesi gerekecekti. İstanbul dışındaki ilk galibiyeti ise tam 246 gün sonra Erzurum'da geldi. Yani, Fenerbahçe'nin 'gerçek' iki deplasman galibiyeti arasında neredeyse 1 yıl oldu.
DEPLASMAN PERFORMANSI
2
OYUNCU KALİTESİ
Aatif, soyunma odasında bunu Ali Koç'a söylendiğinde eleştirildi ancak Fenerbahçe'nin kadro kalitesinin yıllar içerisinden nasıl değersizleştiği herkesin malumu. 2007/08'de UEFA Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final yapan veya 2013/14'te şampiyon olan kadrolar, bu kadronun katbekat üzerindeydi. Sürekli kaliteli oyuncularını satan, bu oyuncuların yerine daha değersizlerine veya yaşlılarına milyonlar saçan Fenerbahçe, bu kadrosuyla zaten şampiyonluk yarışı veremezdi.
OYUNCU KALİTESİ
1
YILLARIN KALECİ PROBLEMİ
Fenerbahçe, geçen sezon Volkan Demirel'in performansının düştüğünün farkındaydı ve rekabet etmesi için Carlos Kameni'yi getirdi. Ancak, Kamerunlu yattığı yerden 2.2 milyon euro kazanan bir kaleciye dönüştü. Kadro dışı bırakıldı, TFF listesine yazılmadı. Harun Tekin'e ise çoğu zaman forma ağır geldi. Fenerbahçe, kalesine gelen şuta göre en çok gol yiyen takım oldu. Fenerbahçe'nin Kasımpaşa deplasmanında yediği gol bunun adeta simgesi haline geldi.
YILLARIN KALECİ PROBLEMİ