Eski Toronto Raptor ve yeni San Antonio Spur DeMar DeRozan, geçtiğimiz günlerde ESPN'le yaptığı röportajda geçtiğimiz günlerde gerçekleşen takasla ilgili hissettiklerini ve bir sürü konuyu konuştu.
DeMar'ın röportajından önemli kesitler ise şu şekildeydi:
"Masai Ujiri (Raptors GM'i) basın konferansında rolünü üstlendiğinde takıma bir "şans verdiğini" söylemişti. Organizasyonun bu hamleyi yapması ve seni takaslaması sence gerekiyor muydu? Neden işler yürümedi?
DeMar: 'Onlar' dediğinde, bu biraz sinir edici. Yani, 'onlar' kim? Suçu sadece benimle (Dwane) Casey üstüne mi atıyorsun? Çünkü Cleveland serisinde aldığımız mağlubiyetten dolayı acı çekmesi gerekenler bizler olduk. Ama playofflarda sadece bir takıma kaybettik ve o takım her seferinde NBA Finallerine çıktı. Ben ve takım arkadaşlarımın düşüncesi, bunu mümkün kılan tek adamın ayrıldığı üzerineydi. Şimdi ise yapamadığımız bir şeyi yapmak adına harika bir fırsatımız var. Günün sonunda, ben o takıma her şeyimi verdim ve bunun sonucunu hem bireysel, hem de takım olarak gördük. O yüzden çıkıp "onlara şans verdim" ve "bir şeyler yapmalıyım" falan demek bence saçmalık
Masai Ujiri'nin sana nasıl davrandığını düşünüyorsun?
DeMar: Dokuz sene boyunca ettiğim fedakarlıklara karşılık hakettiğimi düşündüğüm saygıyla yaklaşılmadığını düşünüyorum. Bana ne yapacağını ve neler olduğunu söylemek önemli olandı. Tek istediğim buydu. 'Beni takaslamamalıydı' ya da başka bir şey demiyorum. Sadece neler olup bittiğini bana söyle, çünkü ben her şeyimden fedakarlık ettim. Sadece bana söyle. Bir bunu istiyorum. Herkes dünyanın en kolay yollu insanı olduğumu biliyor. O yüzden bana söyle ki, sonraki adımıma hazırlanabileyim, ki bu böyle olmadı.
Takası ilk duyduğunda hissettiklerin nelerdi?
DeMar: Ne yapacağımı bilemedim. Bir anda hiçbir şey düşünemedim çünkü başta hiç gerçek gibi değildi. Bu şekilde olacağına dair hiç bir belirti yoktu. Olsaydı ve bilseydim, verdiğim gibi tepki vermezdim. Hazırlanmış olurdum. Ama tamamen gafil avlanmıştım, çünkü kafamda bunun sıradan bir yaz dönemi olduğunu düşünüyordum. Önüme bakacaktım. Hergün, takım arkadaşlarımızla nasıl daha iyiye gidebiliriz onları tartıştık. Yani gecenin bir yarısı bir anda bu haberi alınca, 'Ah be' oldum. İki gün önce adamlara sordum, 'Bir şeyler var mı?' diye. Olursa çünkü kendimi hazırlardım. İki gün sonra, 'Şuraya gidiyorsun' diyorlar.
Vince Carter. Tracy McGrady. Chris Bosh. Liste böyle gidiyor. Ama "Mr. Raptor" deyince akla bir tek senin ismin geliyor. Bunun olabileceği bir senaryoyu hiç öngörmüş müydün?
DeMar: Dürüst olmam gerekirse, hayır. Hayır. Burayı gerçekten derinden evim olarak görüyordum. Toplumuyla gurur duyuyordum. Olay Kanada olunca, her şeyiyle gururluydum. Sadece Toronto da değil, Kanada ile gelen, Toronto Raptors formasını giyen her şeyle. Bu yüzden ilk duyduğumda benim için çok zor ve duygusaldı, çünkü insanlar ne tarz bir adam olduğumu biliyor. Çıkıp oynadığımda bunu gösteriyordum. İyi ya da kötü ne olursa, hepsini delikanlı gibi karşılıyordum."
DeMar'ın röportajından önemli kesitler ise şu şekildeydi:
"Masai Ujiri (Raptors GM'i) basın konferansında rolünü üstlendiğinde takıma bir "şans verdiğini" söylemişti. Organizasyonun bu hamleyi yapması ve seni takaslaması sence gerekiyor muydu? Neden işler yürümedi?
DeMar: 'Onlar' dediğinde, bu biraz sinir edici. Yani, 'onlar' kim? Suçu sadece benimle (Dwane) Casey üstüne mi atıyorsun? Çünkü Cleveland serisinde aldığımız mağlubiyetten dolayı acı çekmesi gerekenler bizler olduk. Ama playofflarda sadece bir takıma kaybettik ve o takım her seferinde NBA Finallerine çıktı. Ben ve takım arkadaşlarımın düşüncesi, bunu mümkün kılan tek adamın ayrıldığı üzerineydi. Şimdi ise yapamadığımız bir şeyi yapmak adına harika bir fırsatımız var. Günün sonunda, ben o takıma her şeyimi verdim ve bunun sonucunu hem bireysel, hem de takım olarak gördük. O yüzden çıkıp "onlara şans verdim" ve "bir şeyler yapmalıyım" falan demek bence saçmalık
Masai Ujiri'nin sana nasıl davrandığını düşünüyorsun?
DeMar: Dokuz sene boyunca ettiğim fedakarlıklara karşılık hakettiğimi düşündüğüm saygıyla yaklaşılmadığını düşünüyorum. Bana ne yapacağını ve neler olduğunu söylemek önemli olandı. Tek istediğim buydu. 'Beni takaslamamalıydı' ya da başka bir şey demiyorum. Sadece neler olup bittiğini bana söyle, çünkü ben her şeyimden fedakarlık ettim. Sadece bana söyle. Bir bunu istiyorum. Herkes dünyanın en kolay yollu insanı olduğumu biliyor. O yüzden bana söyle ki, sonraki adımıma hazırlanabileyim, ki bu böyle olmadı.
Takası ilk duyduğunda hissettiklerin nelerdi?
DeMar: Ne yapacağımı bilemedim. Bir anda hiçbir şey düşünemedim çünkü başta hiç gerçek gibi değildi. Bu şekilde olacağına dair hiç bir belirti yoktu. Olsaydı ve bilseydim, verdiğim gibi tepki vermezdim. Hazırlanmış olurdum. Ama tamamen gafil avlanmıştım, çünkü kafamda bunun sıradan bir yaz dönemi olduğunu düşünüyordum. Önüme bakacaktım. Hergün, takım arkadaşlarımızla nasıl daha iyiye gidebiliriz onları tartıştık. Yani gecenin bir yarısı bir anda bu haberi alınca, 'Ah be' oldum. İki gün önce adamlara sordum, 'Bir şeyler var mı?' diye. Olursa çünkü kendimi hazırlardım. İki gün sonra, 'Şuraya gidiyorsun' diyorlar.
Vince Carter. Tracy McGrady. Chris Bosh. Liste böyle gidiyor. Ama "Mr. Raptor" deyince akla bir tek senin ismin geliyor. Bunun olabileceği bir senaryoyu hiç öngörmüş müydün?
DeMar: Dürüst olmam gerekirse, hayır. Hayır. Burayı gerçekten derinden evim olarak görüyordum. Toplumuyla gurur duyuyordum. Olay Kanada olunca, her şeyiyle gururluydum. Sadece Toronto da değil, Kanada ile gelen, Toronto Raptors formasını giyen her şeyle. Bu yüzden ilk duyduğumda benim için çok zor ve duygusaldı, çünkü insanlar ne tarz bir adam olduğumu biliyor. Çıkıp oynadığımda bunu gösteriyordum. İyi ya da kötü ne olursa, hepsini delikanlı gibi karşılıyordum."
