ERMAN TOROĞLU: "Bu Beşiktaş şampiyon olsa da olmasa da haftalardır şunu söyledim: "Bu sene şampiyonluğu köküne kadar hak eden takım Beşiktaş. Hak eden teknik adam Sergen Yalçın." Allah da onların gönüllerine göre verdi. Çok zorlandılar. Kadroları inanılmaz dardı. Karşılarında her türlü faktörle oynayan iki büyük takım vardı. Hepsini sahada yendiler. Oyunu çirkinleştirmedikleri gibi hep güzelleştirdiler. 9-10 kişiyle defans yapmaya kalkmadılar. Hep hücumu düşündüler. Hatta bu konuda hata bile yaptılar. Ben Beşiktaşlı değilim, Fenerli, Galatasaraylı da değilim ama bu sezon bu takım şampiyon olmasa hem bu takıma hem Sergen'e yazık olurdu. Şampiyonluğu analarının ak sütü gibi hak ettiler" (SABAH)
ATTİLA GÖKÇE: "Her birine alkış, hepsine saygı… Pandemi döneminde 42 haftalık maratonu sıkıştırılmış haftalarla tamamlayıp yorgun düşenlere, emek terleriyle formasını ıslatanlara bravo! Uzatmalı ve kalabalık ligi son haftaya kadar taşıyıp bin türlü hesapla dakikaları, saniyeleri geriye doğru saya saya ülkeye büyük heyecan yaşatan “Üçüne de” selam olsun… En büyük selam da Beşiktaş’a… Çünkü onlar parasızlığı, kadrosuzluğu, imkansızlığı yendiler. Özveriyle, dayanışmayla, çalışarak, koşarak, sevdikleri oyunla coşarak, futbolu seven herkeste saygı uyandırarak ipi göğüslediler. Dilleri bir karış sarkana kadar oynadılar, sahip oldukları şansı ve kaliteyi korudular, güzel oyunu kahramanca savundular. Beşiktaş şampiyon! İşte koca sezonun iki sözcükle kısacık özeti. Çok uzun yollardan, aylardan, haftalardan, saatlerden ve saniyelerden sonra, evet Beşiktaş şampiyon!" (MİLLİYET)
ALİ GÜLTİKEN: "Kanının son damlasına kadar hak etmek cümlesi bu şampiyonluktan sonra Beşiktaş'a gerçekten çok yakıştı. Muazzam bir sezon oldu. Mali zorluklar, kıt kanaat yapılan transferler, dar kadro, sakatlıklar ve birçok problem... Ama yılmayan, pes etmeyen ve her maçta yüksek iradesini ortaya koyan oyuncu grubu ve onları yöneten bir Sergen Yalçın gördük. Müthiş bir sezon yaşattılar. Çok ile şampiyon olunmayacağını, başarılı olmak için temel şartın iyi bir takım olması gerektiğini, doğru oyuncu seçiminin olmazsa olmaz olduğunu, bunun yanında tabii ki her maçın ayrı bir ustalıkla yönetilmesi gerektiğini başarılı örneklerle ortaya koydular. Sergen Yalçın'ı başarının mimarı olarak alnından öpüyorum... Alkışlanacak işler yaptı. Beşiktaş'ın bu tarihi dönemecinde camiasının lideri olarak verilen sorumluluğu büyük bir başarı ile taçlandırdı. Bu gururu hem kendisine hem de camiasına yaşattı. Son iki maçta yaşanan kabustan İzmir'de yeniden uyanarak, bu işe ne kadar inandıklarını ve hak ettiklerini gösterdiler. Her zaman dediğimiz gibi zafer ve başarı inananlarındır." (SABAH)
ŞANSAL BÜYÜKA: "Beşiktaş, sezonun büyük bölümünde ortaya koydugu “güçlü oyun”la zaten kamu vicdanında şampiyon ilan edilmişti. Ama son haftalarda sakatlıklara ve özellikle şampiyonluk yarışının gerilimine teslim olunca yalpaladı, kredisini kaybetti, Galatasaray’a ciddi bir şans verdi ama şampiyonluğu vermedi. Alın terine, emeğe, yarıştaki performansa hakça yaklaşalım ve zirve yarışındaki sıralamanın futbolun adaleti olduğunu kabul edelim. Şampiyonluk Beşiktaş‘ın hakkıydı, ikincilik Galatasaray’ın, üçüncülük Fenerbahçe‘nin... Futbolun adaleti “kuyumcu terazisi” gibi doğru tarttı. Gram şaşmadı..." (MİLLİYET)
ÖMER ÜRÜNDÜL: "Heyecan fırtınası şeklinde devam eden şampiyonluk yarışı, Fırat Aydınus'un İzmir'de çaldığı son düdüğe kadar devam etti. Çünkü Beşiktaş 1 gol yese şampiyonluk G.Saray'a geçiyordu. Beşiktaş yönetimini, Sergen Yalçın'ı ve tüm futbolcuları şampiyonluklarından dolayı can-ı gönülden kutlarım. Aslında Beşiktaş, Karagümrük maçından sonra büyük bir şok yaşayabilirdi. İki haftada ellerindeki şampiyonluğu teslim edecek duruma geldiler. Ama Fenerbahçe'nin Sivas'a kaybetmesiyle tekrardan hayata döndüler. Beşiktaş aslında dün gece de zorlandı. Stres yüklü bir maça çıkacakları belliydi. Aslında onlara moral getirecek erken skor avantajı da geldi ama buna rağmen oyunu koparacak hücum etkinliği sağlayamıyorlardı. Bir de üstüne beraberlik golü yediler. İkinci devre de çok sıkıntılı geçiyordu. Ama Ghezzal'ın penaltısıyla maçı kazanmayı başardılar." (SABAH)
BİLAL MEŞE: "İnanmışlık... Takımdaşlık... İnanmışlık... Takımdaşlık... Beşiktaş Ruhu... Kartal duruşu... Alın teri... Gözyaşı... Mücadele... Yoktan var etme... Ve en anlamlı kupa. İşte Beşiktaş’ın ‘şampiyonluk’ kupasını müzesine götürmesindeki en büyük faktörler... Gerçi, Kartal’ın müzesi irili - ufaklı kupalarla dolu, tabloya bakınca bence en anlamlısı bu kupadır. Niye mi? Sezon boyunca yaşananları şöyle bir anımsayın! Zor bir süreçten geldi Kartal, bu konuma... Bu büyük başarı ve anlamlı kupada, başkanından, teknik direktörüne, futbolcusundan malzemecisine, aşçısına kadar herkesin alın teri, payı var. Tek tek yazmaya gerek yok, bir numaraya başkan Ahmet Nur Çebi’yi, iki numaraya da Sergen Yalçın’ı yazarım... Futbolcuları böyle bir klasmanın içine almam, onlara saygısızlık olur. Elbette asıl aktörler onlardır, biliyoruz. Şampiyonluğun özeti mi? Anaların ak sütü gibi, Beşiktaş şampiyonluğunu hak etti." (MİLLİYET)
OKTAY DERELİOĞLU: "Beşiktaş zor da olsa hak ettiği şampiyonluğu dün İzmir'de ilan etti. Son iki haftada alınan yenilgiler sonrası takımın üzerinde biraz panik havası oluştu. Siyah-Beyazlılar dün maçta erken golü bulmasına rağmen Göztepe skoru eşitleyince işler biraz olsun sıkıntıya girdi. İkinci yarıda kazanılan penaltıda Larin'in bireysel yeteneğinin ön plana çıktığını gördük. Sezonun Beşiktaş adına flaş ismi olan Ghezzal de penaltıdan şampiyonluk golünü getirdi. Beşiktaş gerek ekonomik, gerekse de kadro derinliği açısından büyük sıkıntı çektiği bu sezonda tarihe geçecek bir şampiyonluk elde etti. Bu başarının altına imzasına atan Sergen Yalçın, futbolcular ve yönetim takıma müthiş bir zafer kazandırdı. Beşiktaş'ın şampiyonluğundaki ana aktör ise takım ruhu oldu. Siyah-Beyazlılar hem bireysel hem de takım olarak harika bir sezon geçirdi. Beşiktaş'ın önü artık çok daha açık. Tabii ki sezonun kahramanları var. Sergen Yalçın, "Bu başarı futbolcuların dese de" tartışmasız bu şampiyonluğun altına imzasını atan isim odur. Onca zorluğa rağmen müthiş bir teknik adamlık başarısı gösterdi Sergen hoca." (TAKVİM)
İLKER YASİN: "Ligin orta kalitedeki bir takımı, ligdeki en güzel oyunlardan birini oynayarak şampiyon oldu. Beşiktaş’ı azdan çok yaratan bir ekip olarak kutlamak lazım. Bu Beşiktaş, seneye aynı performansı gösteremez. Kalecisinden santrforuna, stoperinden orta saha göbeğine, yeni genç isimler lazım. Eğer Sergen, teknik adamlık yönüyle değil, futbolcu kardeşliği ile Josef ve Ghezzal’ı bu kadrodan içine yüksek bir heyecanla katmasaydı, Beşiktaş tüm ikramlara rağmen hedefe zor ulaşırdı. Beşiktaş, rakiplerinin ikramını geri çevirmedi. Ama oynadığı futbol, kendi kadro standardının üstündeydi. Beşiktaş’ı bir kez daha tebrik ediyoruz." (HÜRRİYET)
GÜNTEKİN ONAY: "Dile kolay 42 haftalık kırıcı, yorucu bir maratonu şampiyon olarak tamamladı siyah beyazlılar. Son düzlükte Aboubakar, Cenk, Oğuzhan ve Ljajic’den de faydalanamayan Sergen Yalçın, son haftalarda aşırı yoğun maç trafiği ve kadro erozyonuna rağmen bocalasa da mutlu sona ulaşmayı başardı. Ligin en çok gol atan, en iyi futbol oynayan, en uzun liderlik koltuğunda oturan takımıydı Beşiktaş.. Başta Sergen Yalçın ve oyuncu grubu olmak üzere taraflı-tarafsız herkes Beşiktaş’ın şampiyonluğu hak ettiğini düşünüyor. Alkışlar şampiyon Beşiktaş için." (HÜRRİYET)
AHMET ÇAKAR: "Öncelikle dün gece tarihe Türk futbolunun şeref gecesi olarak geçecek. Özellikle Yeni Malatyaspor ve Göztepe'nin cansiperane mücadelelerini kutlamak lazım. Hakemlerin de öyle. Hiçbir şaibeye, hiçbir kuşkuya yer vermeksizin iki süper maç izledik. Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın'ı kutluyorum, alnından öpüyorum. Çok rahat şampiyon olacaklardı ama nasip son maçaymış. Bu dar kadrosuyla, sakatlarıyla haklı, tertemiz bir şampiyonluk kazandı." (SABAH)
TURGAY DEMİR: "40 yıldır, hakkaniyetli mücadele, adaletli bir yarışma ortamı ve tüm sonuçlarının kamu vicdanında aklanacağı bir lig hayali kurmuştum… Bu sezonun en azından finali tam da gönlümüze göre oynandı. Bir temiz futbol dilencisi olarak artık ölsem de gam yemem… Hasret kalmışız her futbolcunun alın teri akıtarak oynamasına… Ne çok özlemişiz hakemlerin en azından finalde işe karışmamasına… Çok şükür… İzmir'de Fırat Aydınus, İstanbul'da Cüneyt Çakır ve VAR'dakiler, gördüklerini çaldılar, maçın üstüyle, başıyla oynamadılar… Ne kadar şükür etsem eksik kalır… Şampiyonluk benim açımdan çok önemli değil ama o şampiyonluğu hak edenin kazanması çok önemli… Bu ülkedeki futbol insanlarının büyük bir çoğunluğu gibi, bu sezon şampiyonluğu Beşiktaş'ın hak ettiğini düşünenlerdenim…" (FOTOMAÇ)
HASAN SARIÇİÇEK: "Ne kadar mağdur ve ne kadar yaralı olursa olsun asla ezilmedi Beşiktaş. Sonuna kadar mücadele etti ve sonunda şampiyonluğu başardı Beşiktaş. Helal olsun... İnandılar, asla vaz geçmediler ve istediklerini elde ettiler... Analarının ak sütü gibi hak etti Beşiktaşlılar bu şampiyonluğu. Yürekten kutlarım. Doğrusu böyle bir sezonu ne yaşadık ne gördük... Lig son ana kadar üç takımla büyük çekişmeye sahne olurken Beşiktaş, İzmir'de Göztepe önünde verdiği korkakor mücadele ve tarihe geçecek keyif veren oyunu ile takdir ve unvanların en anlamlısını hak etti. Bravo Sergen Yalçın. Bravo bir defans oyuncusu olarak 5 gole imza atan Vida... Yine bravo asist kralı ve İrfan Can'ı ters köşeye yollayan gecenin penaltı ustası Ghezzal... Dahası sahada teknik direktör gibi telkinleriyle takım arkadaşlarına enerji ve dayanma gücü aşılayıp, Beşiktaş'ı oyunda tutan Atiba'ya. Bitmedi attığı gollerle Beşiktaş'ı bugünlere getiren Larin'e de bravo. Bir özel tebrik de Ahmet Nur Çebi Başkan ve siyah beyazlı forma altında döktükleri alın teri ile tarih yazan Beşiktaşlı oyunculara." (TÜRKİYE)
SİNAN VARDAR: "Dün tüm Beşiktaşlılar için hayatlarının en uzun günlerinden biri oldu. Ve şükür ki; Beşiktaş ŞAMPİYON... Anasının hak sütü gibi helal; BEŞİKTAŞ ŞAMPİ- YON... Sinir atmosferi yüksek, gergin bir acayip 90 dakika ve hatta 90 dakikalar yaşandı. Şekerimiz yükseldi, tansiyonumuz bir düştü bir yükseldi ama sonu güzel bitti. Dünkü maçta aslında yazılacak çok şey yok. Bu gerginlikte daha iyisi olmazdı, olamazdı. Beşiktaş'ta sahada ter döken herkesi alınlarından öpüyorum. Aslanlar gibi mücadele eden Ünal Karaman ve ekibine de alkışlarımı yolluyorum. Göztepe forması giyen evladımız Atınç belki en zor maçlarından birini oynadı ama mücadelesi Beşiktaşlıya çok yakıştı. Tabii son maçta BEFAM'dan yetişen dün Galatasaray'a nefis bir gol atan Malatyasporlu Adem Büyük'ü alkışlamayı unutmayalım. Böyle maçları oynamak gerçekten çok zordur. Helal olsun Beşiktaş'a, bu şampiyonluğa emek veren herkese..." (FOTOMAÇ)
REHA KAPSAL: "Sergen Yalçın, eldeki sıkıntılar ve kısıtlı kadroya rağmen yüksek verim aldı. Güçlü oyunun en önemli mimarlarından Aboubakar'ın 10 haftaya yakın olmaması, Josef'in, Atiba'nın, Rosier'in, Vida'nın, Welinton'un, Rıdvan, Ersin ve en önemlisi de son haftalarda takımda sorumluluk alan şampiyonlukta en önemli pay sahibi olan Ghezzal'ın da hakkını vermek gerekir. Futbolda istikrar, öğrenmek ve uygulama becerisiyle gelir. 'Bunu pratiğe geçiren Sergen Yalçın, elde edilen büyük başarıda ve şampiyonlukta oyuncu değil takımın kahraman olduğu, içinde de oyuncuların yer aldığı çok önemli bir takım kurgusu yarattı. Günlük, doğaçlama performansla kahramanlaşan oyuncular değil, oyunu değerli kılan merkezinde her oyuncunun kahramanlaştığı güçlü bir oyun yapısı oluşturdu.' Teknik kadrosuyla, futbolcusuyla, yönetimiyle, Ümraniye'de çalışan bütün personeli ve taraftarıyla bu şampiyonluğu sonuna kadar hak etti." (FOTOMAÇ)
