"Comolli tutmadı ama Ali Koç'un hakkı ödenmez"

Sözcü Gazetesi'nden Sercan Hamzaoğlu, Gaziantep FK - Fenerbahçe maçının ardından değerlendirmeler yaptı

Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
'Comolli tutmadı ama Ali Koç'un hakkı ödenmez'
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
19 Ocak 2020 11:59
Süper Lig'in 18. haftasında Gaziantep FK ile Fenerbahçe karşı karşıya geldi. Gaziantep Kalyon Stadyumu'nda oynanan mücadeleyi konuk ekip Fenerbahçe, 2-0'lık skorla kazandı.

Sözcü Gazetesi'nden Sercan Hamzaoğlu karşılaşmanın ardından, "Önemli olan başlayan değil, bitiren 11" felsefesiyle gelen 3 puan" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Takımın durumunu ve Comolli'nin istifasını yorumladı

İşte o ifadeler...

"Devreye iki galibiyet alarak moralli giren Fenerbahçe, dün ikinci yarının startını verdiği Gaziantep'te ilk 11'iyle şaşırttı. Rodrigues'in yedek olduğu kadroda çok fazla orta saha oyuncusunun olması Fenerbahçelileri hiç heyecanlandırmadı. Nitekim bu kadro ilk yarının sonunda Muric ve duran topta Serdar'la bulduğu pozisyonda dışında rakip kaleye gidemedi. Sıkıcı ve kötü futbolun ilk yarıda tek savunulacak kısmı pozisyon vermemekti Ersun Yanal adeta ilk yarı oyunu tuttu.

İkinci yarı savunmanın arkasına sarkacak Rodrigues gibi bir isme ihtiyacı vardı Fenerbahçe'nin ve Ersun Yanal soyunma odasında beklenen hamleyi yaptı. Boş kaleye kaçırmasına rağmen Garry, oyuna büyük hareketlilik getirdi ve Fenerbahçe 10 dakikalık iyi futbolla rakibine oyununu kabul ettirip üstünlüğü buldu.



Fenerbahçe artık deplasmanda maç kazanabilmesi için farklı taktiklerle oynuyor. Kazananın haklı olduğu bir gerçek vardır. Bu sezon ilk defa alınan 3 maçlık galibiyet serisinde aslında bu sistemle oynanıldı. Fenerbahçelilerin istediği futbol ilk yarıda olmasa da Yanal, ikinci yarıyı da kafasında oynayarak böyle bir 11'le çıktı. Futbolda teknik direktörlerin sevdiği bir laf vardır, "Önemli olan başlayan değil, bitiren 11'dir." Fenerbahçe'de dün bu ana fikirle 3 puanı aldı.

Muric'e fazla değinmeyeceğim, onu Fenerbahçe'ye isteyen ve kazandıranlara teşekkür etmekten başka bir şey söylenemez artık. Ama oyuncunun ahlakını tartışanlar bir geçmişine baksın. Vedat, art niyetli olsa son 10 saniyede mi kart görür? Golden sonra forma çıkartır, korner direğine vurur. Hakem maçı 50 saniye fazla oynatmasa o kartı zaten görmeyecek, kolunda kronometre mi var Vedat'ın. Başakşehir de kart görüp Trabzon'da oynamaması daha kötü. Kıssadan hisse eleştirenler için "kişi kendinden bilir" demekle yetiniyorum.



Zor bir psikolojiyle yarışmacı takım hazırlıyor

Saha içinin biraz dışına çıkarsak, Fenerbahçe belki de 2011-12'den sonra en sıkıntılı zamanı yaşıyor. Kulübün borcu, TFF'nin sürekli yokuş yapması ve bu yüzden transfer açıklanamaması, basında sürekli çıkan "Hoca gidiyor" haberleri, Comolli'nin skandalları... Bu 3 maçlık seri öncesi Yanal'la yolları kesin ayrılacağı dedikodusu iyice çıkmıştı. Ersun Yanal bu kötü psikolojiyle yarışmacı bir takım hazırlıyor. Sol bek, stoper sezon başladı hala yok. Bu dış etkenlerde ister istemez teknik heyeti "öncelik 3 puan" felsefesine götürüyor. Ama bu 3 maçlık seriye Başakşehir ve Trabzon'dan alınacak iyi sonuçlar da eklenirse Fenerbahçe göze hoş gelen futbolu daha fazla oynayacaktır.



Rami ve Zanka'ya harcanan paralar...

Gelelim son aşamaya transfere. Başkan Ali Koç'un da dediği gibi 2-3 oyuncuyla yollar ayrılıp bir sol bek alınacak. Ancak, zor durumda olunsa da ikinci yarı başladı, Başakşehir ve Trabzonspor maçları geldi ve Fenerbahçe'nin sol beki yok, birinci sınıf stoperi yok. Bu kesinlikle eski sportif direktör ve yönetime yazar. İyi bir stoper ve sol bekle Fenerbahçe çok farklı yerlerde olabilirdi.

Elde olmayan sebepler de var ama insan ister istemez Rami'ye, Zanka'ya harcanan paralarla (geçen sezonki transfer skandallarını saymıyorum bile) rahatça sol bek ve teknik heyetin kafasında stoper takviyesi yapılabilirdi. 1.5 yıldır sol bek alınamaması, Serdar dışında birinci sınıf stoper takviyesi yapılamaması kabul edilemez. Başkan Ali Koç maddi maveni çok büyük fedakarlıklar yapıyor. Onun dışında kimse sorumluluk almaz, kim gelirse gelsin belki de kulübe kayyum atanırdı. Hakkı ödenemez. Ancak, şöyle bir gerçek var ki yaptığı projede Comolli tutmadı ve transferledeki bir numaralı sorumlu Fransız oldu. Comolli'nin başarısızlığı tek başına kendisine de yüklenemez, ona ısrarla güvenenler de şapkasını önüne koyup aynı hatayı bir daha yapmamalı. Teknik heyetin ısrarla istediği Vedat, Altay ve Gustavo'nun dışında bu sezon transferde ok hedefe bile ulaşmadı.

Son olarak madem Fenerbahçe birtakım zorluklardan geçiyor. Birlik ve beraberlik için bence önemli bir hamle atılabilir. O da teknik heyetle yeni kontrat. Bu hem camiayı karıştırmaya çalışan dış sesleri susturur, hem de 29. şampiyonluk yolunda hoca ve takıma büyük rahatlık getirir. Fenerbahçe 29. şampiyonluğa emin adımlarla gidiyor, yönetim de teknik heyet de doğru hamleler yapmalı. Böylece bu takım çifte kupa bile alabilir.



GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam