İlk kez rahat seyrettim

Yazarlarımızdan Osman Tanburacı, sporx.com okurları için Sivasspor - Galatasaray mücadelesini değerlendirdi.

Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
İlk kez rahat seyrettim
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
09 Aralık 2012 03:29
Galatasaray’ı ilk kez rahat seyrettim.
Umut’un erken golünden sonra 19’da Erman’ın mükemmel golüyle beraberliğe düşülmesine  rağmen; Galatasaray bu maçı kaybetmez dedim.
Kaybetmez çünkü Melo yok!
Çünkü Engin yok!
O zaman;
Hakemle uğraşmak da yok.
Sinir harbi de yok.
Eksik kalma gibi bir durum da yok!
Sahte koşularla oynanan futbol da yok.

Ayrıca;
Yekta var, Umut var, Dany var, Amrabat var…
Bunlar da takımın dinamizmi demek.
Bakın Selçuk ne kadar rahat oynadı. Takım ne kadar kendine güvenliydi, hem de onca yolculuğa, onca stresli Braga maçına ve onca ısı farkına rağmen…
Kalede Muslera da yoktu üstelik.

Terim, şartlar gereği bazı oyuncularından vaz geçince doğruyu buluyor.
Yorgunluk, rotasyon falan derken ilk kez, ilk 11 (bir mevki haricinde) doğruydu.
Koşan takım nasıl olurmuş, çabuk oyun ne demekmiş, al gülüm ver gülüm olmazsa deplasmanda nasıl sonuca gidilirmiş bu maç ispat etti…

İlk golün dakika dolmadan gelmesi de bir başka avantajdı takıma.
Galatasaray sanki avansla başladı maça.
Sivasspor da bu avansın altından kalkamadı. İlk yarı biraz çırpındı ikinci yarı pes etti.

İKİ POZİSYON KADERİ ÇİZDİ!

Maçın sonuca etkin iki anı vardı;
Durum 1-1 iken Erman’ın kaçırdığı net gol,
Burak’ın Rajnoch’u tokatlayarak geçip attığı ikinci gol.
Hakem İlker Meral 35’te bu tokada devam deyince Galatasaray rahatladı, Sıvasspor gevşedi.
57’de üçüncü gol de gelince Galatasaray hiç beklemediği kolaylıkta bir maç kazandı.

Şimdi filmi başa alalım;
Hani her Avrupa maçı öncesi sonrası puan kayıpları vardı?
Hani 21 derece sıcaklık farkı vardı?
Hani üç günde bir maç oynamak bu kadar yolculukla yorgunluk verirdi?
Hiçbir şey olmadı ve Galatasaray hem de güzel oyunla hak ettiği 3 puanı aldı.

Bu güzel oyunun sebebi açık ve netti;
İlk 11 doğruydu.
Ancak;
Üç gol de onlardan gelmesine rağmen Umut-Burak ikilinse yine itirazım var.
Bu ikilinin top tekniği yok!
Forvette topu oyalayamıyorlar. Takım da soluklanamıyor. Nitekim Galatasaray doğru dürüst atak yapamadan üç gol buldu.
Her takım Sivasspor olmaz!
Olmadığını da önceki maçlarda gördük.
Umut-Burak oynadı mı gole çok gidiyorsun gibi geliyor ama çok da top kaybediyorsun. Savunman da çok eksik yakalanıyor. İlk yarı Sıvasspor çok fırsat yakaladı, atamadı!

Onun da sebebi açıktı;
Galatasaray 48. saniyede gol attı.
Dany mükemmel bir günündeydi….
İki avantaj birleşince, ikinci yarı Sivasspor da durunca  Galatasaray rahat oyunda prim yaptı.



UMUT'UN İKİ GOLÜ DE HARİKA!...

İlk gol sıra dışı bir gol. Umut’un en sevdiğim yanı topu arayıp bulması ve kararlı oluşu. Pozisyona girdi ve zor şartlarda olmasına rağmen muhteşem bir gol attı. Şansın da payı var ama niyet önemli. Umut golcü… Tam ona göre bir pozisyondu ve attı. Dikkat edin Umut Fransa’dan sonra bu tarz pozisyonları kovalar oldu. İki golü de harikaydı.

Umut pozisyonu sonuna kadar takip ediyor ve ölü noktalardan bile gol atıyor. Enerjik, rakiple iyi mücadele ediyor, takımının ataklarında hep son hamleyi yapıyor. Takım arkadaşlarından kendisine hizmet beklemiyor, o arkadaşlarının hizmetine koşuyor. Savunmasına da yardıma geliyor. Nitekim bu gün bu yüzden az daha  kendi kalesine de gol atacaktı… Umut çok çalışkan.

Burak böyle değil. Rakiple itişemiyor; ya faul yapıyor ya ona dokunuyorlar kendini yere atıyor. Sinsi sokuluşları yok. Takımı ona çalışırsa Burak sonuca gidebiliyor. Geri dönüşleri de çok ağır, savunma anlayışından uzak bir kimlik. Ancak Burak da hava toplarında çok iyi. Attığı kafa golleri güçlü fizik yapısıyla orantılı. Ancak Burak biraz derbeder. Dağınık.

Bunları Burak’ı kötülemek için yazmıyorum.
Umut-Burak yan yana üç gol atmalarına rağmen sistemde zor diyorum.
Keşke top teknikleri yüksek olsa da ben de ikisini seyretmekten zevk alsam. Ama Umut-Burak oynadı mı forvetteki diğer dört isim çok zorlanır. Takım çok açık verir. Oyunun dengesi bozulur. Futbol bir paylaşım oylunudur. Rakip dişli olursa senin golcülerin yol bulamaz!



Neyse…

Sıvasspor maçı büyük avantajla kapatıldı.
Savunma Hakan Balta’nın Grosicki’yi çok kaçırmasıyla zorlansa da Dany’nin aktif oyunu ve de Amrabat’ın Hakan’a yardıma gelmesi olası hataları önledi. Yekta’nın da çok koşması, geriye yardıma gelmesi takım halinde bütünlüğü sağladı.  Selçuk da rahatladı.

Amrabat, Yekta,  Selçuk iyi olunca…
Dany ve Semih de açık vermeyince ki Dany çabukluğu ile çok iyi işler yaptı.
Elmander ve Hamit’in yokluğu belli olmadı.

Futbol ancak, futbolun alt yapısı kuvvetli olanlarca iyi oynanır.
Elmander ve Hamit’i tutmam bu yüzden. Onlar formsuz da olsalar, neyin nasıl yapılacağını ve nerede durulacağını bilenlerdir. Hatayı aza indirenlerdir. Savunmanın da hücumun da inceliğini bilenlerdir. Takıma futbol mantalitesi aşılayanlardır.
Formsuz oluşları başka, onlara güven duyulması başka şeylerdir.

Dün takım bir bütünü iyi oluşturdu.
Sivasspor’da Erman durunca, Grosicki de soldan iyi akmasına rağmen Galatasaray takım olarak onun yollarını tıkayınca Sıvasspor’un Pedriel ve Aatıf’la hatları kesildi. Eneramo da olmayınca gol atmakta zorlandılar. İlk yarı çok pozisyona girdiler ama atamadılar. Sivasspor’un savunması da evlere şenlikti… Galatasaray bunu çok iyi değerlendirdi.
Ufuk da hata etmeyince Galatasaray birbirinden güzel üç golle maçı kazandı.
Önemli bir haftayı, Fenerbahçe maçı öncesinde fiyakalı kapattı.

GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam