703 BAYERN – ARTLAND (H: 3,5 – 6,5)
Serinin başından beri turu geçecek tarafın Artland olduğunu düşünsem de ve hatta halen bu görüşümü devam ettiriyor olsam da bu maçta Bayern'in kazanıp seriyi geçenin beşinci maç sonunda belli olacağı ihtimaline yönelik bir tahminim bulunuyor.
Bayern sezon başında yaptığı yatırımla dikkatleri çekmeyi başarmıştı. Wurzburg ile onları ayrı değerlendiriyorum çünkü Bayern'in yatırımı ekonomik açıdan daha üst düzeyde olsa da performans anlamında bana kalırsa Wurzburg'un yaptığına yaklaşamadı. Bayern sezon genelinde olduğu gibi bu seride de bana ümit veren bir görüntü içinde değil. İlk maçı deplasmanda kazanmış oldukları seride 2-1 ile geri düşmüş durumdalar. Deplasmanda aldıkları galibiyetin ne derece şaşırtıcı ve sürpriz niteliğinde olduğu sonraki maçları görünce ortaya çıktı. Özellikle son maçta Holston'dan yoksun Artland karşısında daha etkin olmaları beklenirken çok etkisiz bir performans sergilediler. Takım içindeki görev paylaşımı da sorunlu noktalarından biri. Jared Homan'ın faydalı olabileceğine ve faydalı da olduğuna inanmama rağmen birinci skor opsiyonu gibi bu seride kullanılmasını pek anlamış değilim. Jekel Foster'ın dahi önünde bu takımın birinci opsiyonu kesinlikle Troutman olmalıdır. Onun hücum etkinliği takım performansına doğrudan etki edebilecek bir nokta niteliğinde. Genel olarak takım kurulurken de birçok hata yapıldı. Yapılan en mantıklı hamlelerden biri konumundaki Schwethelm'den de bu seride faydalanamamış olmaları onlar adına büyük handikap.
Artland zaten kağıt üzerinde kadro bakımından, kadrodaki oyuncuların uyumu bakımından çok daha iyi düzeyde. Özellikle Fenn, Anthony King, Peavy gibi değerli pota altı oyuncularını kadrosunda bulunduran Artland bu sezon başında takıma oyun anlamında lider olarak transfer ettiği Holston'dan da oldukça iyi verim almış durumda. Hillard ve bu lig için oldukça değerli Brandon Thomas gibi dış adamlarıyla da Artland, Bayern'e göre bu turun favorisi konumundaydı. İç sahada ilk maçı kaybetmelerine, üçüncü maçta Holston'dan yoksun olmalarına rağmen üçüncü maç sonunda seride 2-1 öne geçmeyi başardılar. Bugün de deplasmanda seriyi bitirmek isteyeceklerdir.
Başında da belirttiğim gibi favorim seri genelinde halen Artland fakat bu maçta hiç beğenmediğim bir takım olmasına rağmen Bayern'in bir galibiyet alıp seriyi beşinci maça taşıyacağı düşüncesindeyim. Maç sonu 1 riskli bir seçim olsa da bana yakın gelen tercih durumunda. (Maç sonu 1)
705 WURZBURG – ALBA (H: 0,5 – 0,5)
Şüphesiz ki hedefleri doğrultusunda bu sezon Almanya'nın en başarılı takımı konumundaki Wurzburg önemli avantaj yakaladığı seriyi bitirmek adına iç sahada Alba Berlin ile karşı karşıya geliyor.,
Bu sezon lige yeni yükselen takımlar arasında Avrupa'da oldukça başarılı görüntüler izledik. En dikkat çekenleriyse bana kalırsa Wurzburg ve Yunanistan'da Rethymno… Wurzburg sezon başında oluşturduğu başarılı yapılanmanın sonuçlarını çok çabuk elde etmiş durumda. Şu an play-off ilk turunu geçmeye çok yakınlar. Alba'ya karşı oynadıkları serinin ilk maçını kaybetmiş olmalarına rağmen sonrasında hem iç sahada, hem dış sahada rakibini mağlup ederek önemli bir avantajla tekrar iç sahaya geliyorlar. Little, Kramer, Alex King bireysel anlamda Wurzburg'un bu seride ön plana çıkan adamları konumunda olsalar da serinin bana göre adamı kesinlikle Jason Boone. Faul problemi yaşamadığı sürece bu takımın en kilit parçalarının başında gelen Boone, Alba'nın etkili pota altı oyuncularına karşı savunmada anlamında da oldukça etkin bir seri çıkarıyor diyebiliriz.
Alba, Almanya'da senelerdir istenilen noktaya ulaşmakta zorluk çeken bir takım konumundayken aynı sıkıntıları bu sezon da yaşıyorlar. Play-off ilk turunda veda etmek onlar için kabul edilebilir bir durum olmasa gerek. Fakat kadro yapıları, oyuncu profilleri bu durumu değiştirmek adına çok fazla birliğin, hırsın sağlanabileceği bir düzeyde değil. O nedenle ben onların bu seriyi geçmelerini oldukça zor görüyorum. Bu maçı kazansalar bile beşinci maçta favori bana göre yine Wurzburg olacaktır. Pota altının onlar için bu seride ne derece önem taşıdığından bahsetmiştim. Son maçta pota altını etkin kullanmayı başardılar fakat bu sefer de savunma problemleri onları rahat bırakmadı ve iç sahada 91 sayı yiyerek mağlup oldular.
Ben hep yazdığım gibi bahis anlamında ligin ilk haftalarını büyük bir fırsat, son haftalarını yani play-off dönemini de risk olarak görürüm. Ondan bu dönemde çok güvenilir tahminler sunmak güç olabilir ama ben bu maçta Wurzburg'un kazanarak seriyi noktalayacağı düşüncesindeyim. (Maç sonu 1)
706 GALATASARAY – BEŞİKTAŞ (H: 2,5 – 5,5) (TS: 155,5)
Aslında Anadolu Efes ve Banvit'in de ötesinde bana göre Türkiye Ligi'nin bu sezonki iki flaş takımı play-off yarı finalinde karşı karşıya geliyorlar. İki takımın da bu sezon finali hak ettiğini düşünen benim için seri geneline bir tahmin yapmak oldukça güç durumda.
Galatasaray'ın genel anlamda bakıldığında çok iyi bir sezon geçirdiğini söylemek mümkün. Şüphesiz sergiledikleri bu performansın karşılığı final olmalı ki bana göre şampiyonluk adına çok değerli işler yaptıklarını söylemek gerekir. Bu başarının mimarı konumundaki Oktay Mahmuti'nin bu maç öncesinde sözleşmesinin de uzatılmış olması oldukça değerli. Son dönemdeki performans anlamında bakarsak ben Galatasaray'ın çok iyi düzeyde olmadığını düşünüyorum. Bu sadece Tofaş serisi odaklı bir görüş değil ki ligin son döneminde de oldukça zorlandıklarını görmüştük. Sıkıntılı süreçten kurtulmak adına Furkan'ın dönüşü onlar adına büyük bir artı olmuştu. Şimdi yine çok iyi durumda olduklarını düşünmesem de bu seride bana kalırsa büyük aşama kaydedip ciddi biçimde performans anlamında bir nokta üstüne çıkacaklarını düşünüyorum. En azından kafamdan geçen bu yönde diyebilirim. Seride kritik görev şüphesiz ki pota altı oyuncularına düşüyor. Kısalar daha etkin bir seri geçirebilir ama uzunların yapacağı katkılar belirleyici olacaktır. Beşiktaş pota altına karşı sergileyecekleri hücum etkinliği ve oyunun iki tarafındaki ribaunt etkinliklerinin çok büyük değer taşıdığı düşüncesindeyim.
Ben Türkiye Ligi için her ne kadar Galatasaray'ı en başarılı takım noktasında görsem de EuroChallenge ve Türkiye Kupası şampiyonlukları Beşiktaş'ın kağıt üzerinde, ispatlanmış başarı göstergeleri konumunda. Aslında genel hatlarıyla bakıldığında yabancı seçimlerinin takımlarımız açısından ne derece önem taşıdığını gösteren bir tablo çizdiler. Fakat kısıtlı Türk rotasyonları onları fazlasıyla zorluyor ki bu ellerindeki yabancılardan maksimum düzeyde katkı alabilmelerini de güçleştiren bir durum niteliğinde. Çoğu izleyici, taraftar için takımı taşıyan isim gibi görülen Arroyo'nun ben hala bu takım düzenine, bu takımın gidişatına zarar verdiği düşüncesindeyim. Büyük bir transfer kalıbı özelinde bunu söylüyorum. Bu tarz bir takım kurulmuşken Arroyo'nun transfer edildiği dönemde çok daha değerli diyemem belki ama çok daha doğru isimlerin kadroya katılabileceği düşüncesindeydim ve halen de bu düşüncemin geçerliliğini savunuyorum. Ama sonuç olarak Arroyo transferi yapıldı ki kağıt üzerinde rakamsal bazda başarılı bir tablo çizdiği de söylenebilir. Galatasaray karşısında onlar içinde kısaların savunması önemli olacaktır. Dedovic, Gordon, Tutku, Lakovic gibi oyunculara karşı yapılacak savunmanın çok değer taşıdığını düşünüyorum.
Zorlu geçmesi beklenen seride ilk maç itibariyle Galatasaray'ın galibiyete yakın taraf olduğu düşüncesindeyim. Fakat handikaba yakın bitecek diye de düşünmüyor değilim. Maç sonu 1 yine de değerlendirilebilir ki toplam sayı anlamında da üst seçeneğini öneriyorum. (Maç sonu 1) (Üst – 155,5)
twitter.com/okonaklilar
Serinin başından beri turu geçecek tarafın Artland olduğunu düşünsem de ve hatta halen bu görüşümü devam ettiriyor olsam da bu maçta Bayern'in kazanıp seriyi geçenin beşinci maç sonunda belli olacağı ihtimaline yönelik bir tahminim bulunuyor.
Bayern sezon başında yaptığı yatırımla dikkatleri çekmeyi başarmıştı. Wurzburg ile onları ayrı değerlendiriyorum çünkü Bayern'in yatırımı ekonomik açıdan daha üst düzeyde olsa da performans anlamında bana kalırsa Wurzburg'un yaptığına yaklaşamadı. Bayern sezon genelinde olduğu gibi bu seride de bana ümit veren bir görüntü içinde değil. İlk maçı deplasmanda kazanmış oldukları seride 2-1 ile geri düşmüş durumdalar. Deplasmanda aldıkları galibiyetin ne derece şaşırtıcı ve sürpriz niteliğinde olduğu sonraki maçları görünce ortaya çıktı. Özellikle son maçta Holston'dan yoksun Artland karşısında daha etkin olmaları beklenirken çok etkisiz bir performans sergilediler. Takım içindeki görev paylaşımı da sorunlu noktalarından biri. Jared Homan'ın faydalı olabileceğine ve faydalı da olduğuna inanmama rağmen birinci skor opsiyonu gibi bu seride kullanılmasını pek anlamış değilim. Jekel Foster'ın dahi önünde bu takımın birinci opsiyonu kesinlikle Troutman olmalıdır. Onun hücum etkinliği takım performansına doğrudan etki edebilecek bir nokta niteliğinde. Genel olarak takım kurulurken de birçok hata yapıldı. Yapılan en mantıklı hamlelerden biri konumundaki Schwethelm'den de bu seride faydalanamamış olmaları onlar adına büyük handikap.
Artland zaten kağıt üzerinde kadro bakımından, kadrodaki oyuncuların uyumu bakımından çok daha iyi düzeyde. Özellikle Fenn, Anthony King, Peavy gibi değerli pota altı oyuncularını kadrosunda bulunduran Artland bu sezon başında takıma oyun anlamında lider olarak transfer ettiği Holston'dan da oldukça iyi verim almış durumda. Hillard ve bu lig için oldukça değerli Brandon Thomas gibi dış adamlarıyla da Artland, Bayern'e göre bu turun favorisi konumundaydı. İç sahada ilk maçı kaybetmelerine, üçüncü maçta Holston'dan yoksun olmalarına rağmen üçüncü maç sonunda seride 2-1 öne geçmeyi başardılar. Bugün de deplasmanda seriyi bitirmek isteyeceklerdir.
Başında da belirttiğim gibi favorim seri genelinde halen Artland fakat bu maçta hiç beğenmediğim bir takım olmasına rağmen Bayern'in bir galibiyet alıp seriyi beşinci maça taşıyacağı düşüncesindeyim. Maç sonu 1 riskli bir seçim olsa da bana yakın gelen tercih durumunda. (Maç sonu 1)
705 WURZBURG – ALBA (H: 0,5 – 0,5)
Şüphesiz ki hedefleri doğrultusunda bu sezon Almanya'nın en başarılı takımı konumundaki Wurzburg önemli avantaj yakaladığı seriyi bitirmek adına iç sahada Alba Berlin ile karşı karşıya geliyor.,
Bu sezon lige yeni yükselen takımlar arasında Avrupa'da oldukça başarılı görüntüler izledik. En dikkat çekenleriyse bana kalırsa Wurzburg ve Yunanistan'da Rethymno… Wurzburg sezon başında oluşturduğu başarılı yapılanmanın sonuçlarını çok çabuk elde etmiş durumda. Şu an play-off ilk turunu geçmeye çok yakınlar. Alba'ya karşı oynadıkları serinin ilk maçını kaybetmiş olmalarına rağmen sonrasında hem iç sahada, hem dış sahada rakibini mağlup ederek önemli bir avantajla tekrar iç sahaya geliyorlar. Little, Kramer, Alex King bireysel anlamda Wurzburg'un bu seride ön plana çıkan adamları konumunda olsalar da serinin bana göre adamı kesinlikle Jason Boone. Faul problemi yaşamadığı sürece bu takımın en kilit parçalarının başında gelen Boone, Alba'nın etkili pota altı oyuncularına karşı savunmada anlamında da oldukça etkin bir seri çıkarıyor diyebiliriz.
Alba, Almanya'da senelerdir istenilen noktaya ulaşmakta zorluk çeken bir takım konumundayken aynı sıkıntıları bu sezon da yaşıyorlar. Play-off ilk turunda veda etmek onlar için kabul edilebilir bir durum olmasa gerek. Fakat kadro yapıları, oyuncu profilleri bu durumu değiştirmek adına çok fazla birliğin, hırsın sağlanabileceği bir düzeyde değil. O nedenle ben onların bu seriyi geçmelerini oldukça zor görüyorum. Bu maçı kazansalar bile beşinci maçta favori bana göre yine Wurzburg olacaktır. Pota altının onlar için bu seride ne derece önem taşıdığından bahsetmiştim. Son maçta pota altını etkin kullanmayı başardılar fakat bu sefer de savunma problemleri onları rahat bırakmadı ve iç sahada 91 sayı yiyerek mağlup oldular.
Ben hep yazdığım gibi bahis anlamında ligin ilk haftalarını büyük bir fırsat, son haftalarını yani play-off dönemini de risk olarak görürüm. Ondan bu dönemde çok güvenilir tahminler sunmak güç olabilir ama ben bu maçta Wurzburg'un kazanarak seriyi noktalayacağı düşüncesindeyim. (Maç sonu 1)
706 GALATASARAY – BEŞİKTAŞ (H: 2,5 – 5,5) (TS: 155,5)
Aslında Anadolu Efes ve Banvit'in de ötesinde bana göre Türkiye Ligi'nin bu sezonki iki flaş takımı play-off yarı finalinde karşı karşıya geliyorlar. İki takımın da bu sezon finali hak ettiğini düşünen benim için seri geneline bir tahmin yapmak oldukça güç durumda.
Galatasaray'ın genel anlamda bakıldığında çok iyi bir sezon geçirdiğini söylemek mümkün. Şüphesiz sergiledikleri bu performansın karşılığı final olmalı ki bana göre şampiyonluk adına çok değerli işler yaptıklarını söylemek gerekir. Bu başarının mimarı konumundaki Oktay Mahmuti'nin bu maç öncesinde sözleşmesinin de uzatılmış olması oldukça değerli. Son dönemdeki performans anlamında bakarsak ben Galatasaray'ın çok iyi düzeyde olmadığını düşünüyorum. Bu sadece Tofaş serisi odaklı bir görüş değil ki ligin son döneminde de oldukça zorlandıklarını görmüştük. Sıkıntılı süreçten kurtulmak adına Furkan'ın dönüşü onlar adına büyük bir artı olmuştu. Şimdi yine çok iyi durumda olduklarını düşünmesem de bu seride bana kalırsa büyük aşama kaydedip ciddi biçimde performans anlamında bir nokta üstüne çıkacaklarını düşünüyorum. En azından kafamdan geçen bu yönde diyebilirim. Seride kritik görev şüphesiz ki pota altı oyuncularına düşüyor. Kısalar daha etkin bir seri geçirebilir ama uzunların yapacağı katkılar belirleyici olacaktır. Beşiktaş pota altına karşı sergileyecekleri hücum etkinliği ve oyunun iki tarafındaki ribaunt etkinliklerinin çok büyük değer taşıdığı düşüncesindeyim.
Ben Türkiye Ligi için her ne kadar Galatasaray'ı en başarılı takım noktasında görsem de EuroChallenge ve Türkiye Kupası şampiyonlukları Beşiktaş'ın kağıt üzerinde, ispatlanmış başarı göstergeleri konumunda. Aslında genel hatlarıyla bakıldığında yabancı seçimlerinin takımlarımız açısından ne derece önem taşıdığını gösteren bir tablo çizdiler. Fakat kısıtlı Türk rotasyonları onları fazlasıyla zorluyor ki bu ellerindeki yabancılardan maksimum düzeyde katkı alabilmelerini de güçleştiren bir durum niteliğinde. Çoğu izleyici, taraftar için takımı taşıyan isim gibi görülen Arroyo'nun ben hala bu takım düzenine, bu takımın gidişatına zarar verdiği düşüncesindeyim. Büyük bir transfer kalıbı özelinde bunu söylüyorum. Bu tarz bir takım kurulmuşken Arroyo'nun transfer edildiği dönemde çok daha değerli diyemem belki ama çok daha doğru isimlerin kadroya katılabileceği düşüncesindeydim ve halen de bu düşüncemin geçerliliğini savunuyorum. Ama sonuç olarak Arroyo transferi yapıldı ki kağıt üzerinde rakamsal bazda başarılı bir tablo çizdiği de söylenebilir. Galatasaray karşısında onlar içinde kısaların savunması önemli olacaktır. Dedovic, Gordon, Tutku, Lakovic gibi oyunculara karşı yapılacak savunmanın çok değer taşıdığını düşünüyorum.
Zorlu geçmesi beklenen seride ilk maç itibariyle Galatasaray'ın galibiyete yakın taraf olduğu düşüncesindeyim. Fakat handikaba yakın bitecek diye de düşünmüyor değilim. Maç sonu 1 yine de değerlendirilebilir ki toplam sayı anlamında da üst seçeneğini öneriyorum. (Maç sonu 1) (Üst – 155,5)
twitter.com/okonaklilar
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
