Kayserispor Genel Menajeri Süleyman Hurma, adam gibi adamlarla şampiyon olduklarını ifade ederek, ''Zaman da çabuk geçer. 2014 yılının 3 Mayıs'ında küme düştük, 2015 yılının 3 Mayıs'ında Süper Lig'e çıktığımız garantilendi. Tabii bazı şeyler delip geçiyor ama, sonuçta bunu başardık. Takım olmak çok önemli değil, şampiyonluk da hemen unutulur. Önemli olan kulüp olmaktır. Eğer kulüpseniz, adam gibi adamlarınız varsa, bu işin sonu hep iyi gelecektir. Eminim ki Kayserispor, yine eski şaşalı günlerine geri dönecektir'' dedi.
Sarı kırmızılı takımın geçtiğimiz yıl 3 Mayıs'ta Süper Lig'den düşmesinin kesinleştiğini, bu yıl ise 3 Mayıs'ta Süper Lig'e yeniden dönüşün gerçekleşmesinin ilginç bir rastlantı olduğunu belirten Hurma, şunları söyledi:
''Kayserispor'un Süper Lig'den düşmesinin içinde sabotaj, provokasyon var, hile var, hurda var. Çünkü Kayserispor, 'Şampiyonlar Ligi'ne gidebilir miyiz' diye bir kadro kurmuştu ve UEFA Avrupa Ligi'ne katılmaya razı değildi. Ama o takım düştü. Aslında bu konu çok geniş bir konu. Türk futbolunun pek çok açmazları var o işin içinde. Çok mutlu olduğumuz bugün o konulara girmek istemiyorum. Bir insan mesleki bir onuru, gururu yaşıyorsa ve hayatında hiç böyle şeyler görmemişse, bunları hak edecek hiçbir şey yapmamışsa, gayet tabii ki o insandan bir şeyleri götürüyor. Bazı takımlar küme düşüyor. Baktığınız zaman sezon başında üç aşağı beş yukarı hangi takımların küme düşme adayı olacaklarını futbol kamuoyu söylüyor. O takımlar da bir mücadele veriyor. Kalırsa kalır, düşerse düşer. Ama Kayserispor, geçen sezonun başına baktığınız zaman şampiyonluk adaylarından biri olarak gösteriliyordu. O takımın küme düşmesi çok kolay değil. Çok fazla gücün, çok fazla olumsuzluğun bir araya gelmesi gerekiyordu. Geldi ve Kayserispor küme düştü. O gün küme düşerken ben bir şey söyledim, 'Önemli olan kulüp olmaktır' dedim. Kulüp olabilirseniz, başınıza ne gelirse gelsin, bir duruşunuz olur ve gerekeni yaparsınız. Zaman da çabuk geçer. 2014 yılının 3 Mayıs'ında küme düştük, 2015 yılının 3 Mayıs'ında Süper Lig'e çıktığımız garantilendi. Tabii bazı şeyler delip geçiyor ama sonuçta bunu başardık.''
"ADAM GİBİ ADAMLARLA ŞAMPİYON OLDUK"
Sarı kırmızılı takımın PTT 1. Lig'e düşmesi sonucu önemli sıkıntılar yaşadığını, tüm oyuncularına kanca atıldığını, adam gibi adamlarla şampiyonluğa koştuklarını söyleyen Hurma, şampiyonluk öyküsünü şu ifadelerle anlattı:
''Bizim en büyük sorunumuz şuydu, geçtiğimiz sezon Mayıs ayına baktığımız zaman camiamız dağılmıştı. Bütün futbolcularımıza kulüpler kancayı atmıştı. Kulübümüz talan edilmek istenmişti. Taraftarımızda bir küskünlük, kırgınlık oluştu. Camiamızda bir küskünlük oldu. Yöneticilerde yalnız kaldıkları için bir küskünlük, kırgınlık oluştu. Şahsım adına konuşuyorum, bunları toparlamak en büyük zorluktu. Ben Nedved'in bir sözünü oyuncularıma söyledim, Juventus küme düştüğünde Nedved çıkmış, şunu söylemiş, 'Takım küme düşerse, futbolcular gider, adamlar kalır'. 'Biz adamlar olarak burada kalacağız ve bu işi göreceğiz' dedik. Allah razı olsun bütün futbolcularımız, yerlisi, yabancısı hiçbir şeyi öne almaksızın kariyeri, parayı, hiçbir şeyi öne almaksızın, ilk yapmak istedikleri şey, Kayserispor'un Süper Lig'e tekrar çıkmasıydı. Tabii çok zor süreçlerden de geçtik. Anlatacak çok şey var ama onun yeri şimdi değil. Ancak şunu söyleyebilirim, futbolcu kardeşlerime, teknik direktörümüz Cüneyt Dumlupınar'a ki ülkemizde şampiyonluk yaşayan en genç teknik direktör oldu. İleride de çok büyük işler yapacağından, Türk futboluna damga vuracağından, bir Mourinho gibi çok iyi yerlere geleceğinden eminim. Ona güvendik ve o da güvenimizi boşa çıkarmadı. Sezona başladığımız Başkanımız Recep Mamur, koşullar ne olursa olsun teşekkür etmek zorundayız. Sonuçta bu iş başlarken onun çok ciddi katkısı oldu. Daha sonra her şey olumsuz giderken, biz böyle başsız kalmışken, çok ciddi sıkıntılar yaşarken gelip bize baş olan, ağabey olan Bekir Başkanımıza da teşekkür etmemek mümkün değil. Önemli olan şu, bu insanların hepsi Kayseri insanı. Kayseri bir şekilde kendi insanına, takımına sahip çıktı. İnşallah sonu iyi gelir. Dediğim gibi takım olmak çok önemli değil, şampiyonluk da hemen unutulur. Bugünden transfer haberleri yazılıp çizilmeye başlandı. Önemli olan kulüp olmaktır. Eğer kulüpseniz, bu işin sonu hep iyi gelecektir. Eminim ki Kayserispor, yine eski şaşalı günlerine geri dönecektir."
"ŞAMPİYON OLDUĞUMUZU DENİZLİSPOR MAÇINDA ANLADIM"
Kayserispor Genel Menajeri Süleyman Hurma, sarı- kırmızılı takımın şampiyon olduğunu, deplasmanda kazandıkları Denizlispor maçında anladığını ve soyunma odasına koşarak gittiğini belirterek, bir sezonda kendisini en çok sevindiren ve üzen olayları şöyle sıraladı:
''Bizim için bu konu, sadece para kazanma konusu değil. Gayet tabii ki ben de çoluk-çocuğumun ekmek parası için Kayserispor'da çalıştım. Allah'a şükürler olsun 10 yıl boyunca para da kazandım. Ama bu para meselesi değildi. Ne aldığımızın, ne verdiğimizin önemi yoktu. Bu onur meselesiydi. Bolu'da çok üzülmüştüm, ilk maçta şampiyonluğa giden bir takımın hiçbir yöneticisi, şehrin hiçbir gazetecisi, taraftarı yoktu. Orada çok sıkıntı ve rezillik yaşadık. Orada dedim ki, 'Bu yaptığım işin bir anlamı yok. Bu takım hiç kimse için bir anlam ifade etmiyorsa, benim için neden bir anlam ifade etsin'i çok sorguladım. Bununla birlikte, Denizli'de maçı kazandığımızda artık şampiyon olduğumuzu biliyordum. Şampiyon olacağımıza başından beri inanıyordum ama Denizli maçını alınca artık şampiyon olduğumuzu biliyordum. Kayserispor, son yılların belki de en rahat şampiyonluğunu aldı. Çünkü ikinci devrenin 4'üncü maçı bittiğinde bütün futbol kamuoyu, 'Artık Kayserispor Süper Lig'e çıktı' dedi. Çıktığımız her maçta, rakiplerimiz, futbolcular, hocaları gelip daha ligin bitmesine 12 hafta varken bizi tebrik ediyordu. Denizli maçından sonra soyunma odasına bir koşuşum var ki, mutluluk adına unutamam. 'Şampiyon olduk' diye koşuyordum.''
Sarı kırmızılı takımın geçtiğimiz yıl 3 Mayıs'ta Süper Lig'den düşmesinin kesinleştiğini, bu yıl ise 3 Mayıs'ta Süper Lig'e yeniden dönüşün gerçekleşmesinin ilginç bir rastlantı olduğunu belirten Hurma, şunları söyledi:
''Kayserispor'un Süper Lig'den düşmesinin içinde sabotaj, provokasyon var, hile var, hurda var. Çünkü Kayserispor, 'Şampiyonlar Ligi'ne gidebilir miyiz' diye bir kadro kurmuştu ve UEFA Avrupa Ligi'ne katılmaya razı değildi. Ama o takım düştü. Aslında bu konu çok geniş bir konu. Türk futbolunun pek çok açmazları var o işin içinde. Çok mutlu olduğumuz bugün o konulara girmek istemiyorum. Bir insan mesleki bir onuru, gururu yaşıyorsa ve hayatında hiç böyle şeyler görmemişse, bunları hak edecek hiçbir şey yapmamışsa, gayet tabii ki o insandan bir şeyleri götürüyor. Bazı takımlar küme düşüyor. Baktığınız zaman sezon başında üç aşağı beş yukarı hangi takımların küme düşme adayı olacaklarını futbol kamuoyu söylüyor. O takımlar da bir mücadele veriyor. Kalırsa kalır, düşerse düşer. Ama Kayserispor, geçen sezonun başına baktığınız zaman şampiyonluk adaylarından biri olarak gösteriliyordu. O takımın küme düşmesi çok kolay değil. Çok fazla gücün, çok fazla olumsuzluğun bir araya gelmesi gerekiyordu. Geldi ve Kayserispor küme düştü. O gün küme düşerken ben bir şey söyledim, 'Önemli olan kulüp olmaktır' dedim. Kulüp olabilirseniz, başınıza ne gelirse gelsin, bir duruşunuz olur ve gerekeni yaparsınız. Zaman da çabuk geçer. 2014 yılının 3 Mayıs'ında küme düştük, 2015 yılının 3 Mayıs'ında Süper Lig'e çıktığımız garantilendi. Tabii bazı şeyler delip geçiyor ama sonuçta bunu başardık.''
"ADAM GİBİ ADAMLARLA ŞAMPİYON OLDUK"
Sarı kırmızılı takımın PTT 1. Lig'e düşmesi sonucu önemli sıkıntılar yaşadığını, tüm oyuncularına kanca atıldığını, adam gibi adamlarla şampiyonluğa koştuklarını söyleyen Hurma, şampiyonluk öyküsünü şu ifadelerle anlattı:
''Bizim en büyük sorunumuz şuydu, geçtiğimiz sezon Mayıs ayına baktığımız zaman camiamız dağılmıştı. Bütün futbolcularımıza kulüpler kancayı atmıştı. Kulübümüz talan edilmek istenmişti. Taraftarımızda bir küskünlük, kırgınlık oluştu. Camiamızda bir küskünlük oldu. Yöneticilerde yalnız kaldıkları için bir küskünlük, kırgınlık oluştu. Şahsım adına konuşuyorum, bunları toparlamak en büyük zorluktu. Ben Nedved'in bir sözünü oyuncularıma söyledim, Juventus küme düştüğünde Nedved çıkmış, şunu söylemiş, 'Takım küme düşerse, futbolcular gider, adamlar kalır'. 'Biz adamlar olarak burada kalacağız ve bu işi göreceğiz' dedik. Allah razı olsun bütün futbolcularımız, yerlisi, yabancısı hiçbir şeyi öne almaksızın kariyeri, parayı, hiçbir şeyi öne almaksızın, ilk yapmak istedikleri şey, Kayserispor'un Süper Lig'e tekrar çıkmasıydı. Tabii çok zor süreçlerden de geçtik. Anlatacak çok şey var ama onun yeri şimdi değil. Ancak şunu söyleyebilirim, futbolcu kardeşlerime, teknik direktörümüz Cüneyt Dumlupınar'a ki ülkemizde şampiyonluk yaşayan en genç teknik direktör oldu. İleride de çok büyük işler yapacağından, Türk futboluna damga vuracağından, bir Mourinho gibi çok iyi yerlere geleceğinden eminim. Ona güvendik ve o da güvenimizi boşa çıkarmadı. Sezona başladığımız Başkanımız Recep Mamur, koşullar ne olursa olsun teşekkür etmek zorundayız. Sonuçta bu iş başlarken onun çok ciddi katkısı oldu. Daha sonra her şey olumsuz giderken, biz böyle başsız kalmışken, çok ciddi sıkıntılar yaşarken gelip bize baş olan, ağabey olan Bekir Başkanımıza da teşekkür etmemek mümkün değil. Önemli olan şu, bu insanların hepsi Kayseri insanı. Kayseri bir şekilde kendi insanına, takımına sahip çıktı. İnşallah sonu iyi gelir. Dediğim gibi takım olmak çok önemli değil, şampiyonluk da hemen unutulur. Bugünden transfer haberleri yazılıp çizilmeye başlandı. Önemli olan kulüp olmaktır. Eğer kulüpseniz, bu işin sonu hep iyi gelecektir. Eminim ki Kayserispor, yine eski şaşalı günlerine geri dönecektir."
"ŞAMPİYON OLDUĞUMUZU DENİZLİSPOR MAÇINDA ANLADIM"
Kayserispor Genel Menajeri Süleyman Hurma, sarı- kırmızılı takımın şampiyon olduğunu, deplasmanda kazandıkları Denizlispor maçında anladığını ve soyunma odasına koşarak gittiğini belirterek, bir sezonda kendisini en çok sevindiren ve üzen olayları şöyle sıraladı:
''Bizim için bu konu, sadece para kazanma konusu değil. Gayet tabii ki ben de çoluk-çocuğumun ekmek parası için Kayserispor'da çalıştım. Allah'a şükürler olsun 10 yıl boyunca para da kazandım. Ama bu para meselesi değildi. Ne aldığımızın, ne verdiğimizin önemi yoktu. Bu onur meselesiydi. Bolu'da çok üzülmüştüm, ilk maçta şampiyonluğa giden bir takımın hiçbir yöneticisi, şehrin hiçbir gazetecisi, taraftarı yoktu. Orada çok sıkıntı ve rezillik yaşadık. Orada dedim ki, 'Bu yaptığım işin bir anlamı yok. Bu takım hiç kimse için bir anlam ifade etmiyorsa, benim için neden bir anlam ifade etsin'i çok sorguladım. Bununla birlikte, Denizli'de maçı kazandığımızda artık şampiyon olduğumuzu biliyordum. Şampiyon olacağımıza başından beri inanıyordum ama Denizli maçını alınca artık şampiyon olduğumuzu biliyordum. Kayserispor, son yılların belki de en rahat şampiyonluğunu aldı. Çünkü ikinci devrenin 4'üncü maçı bittiğinde bütün futbol kamuoyu, 'Artık Kayserispor Süper Lig'e çıktı' dedi. Çıktığımız her maçta, rakiplerimiz, futbolcular, hocaları gelip daha ligin bitmesine 12 hafta varken bizi tebrik ediyordu. Denizli maçından sonra soyunma odasına bir koşuşum var ki, mutluluk adına unutamam. 'Şampiyon olduk' diye koşuyordum.''
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
