Hayallere adanan bir hayat: Kenan Sofuoğlu

31 yaşındaki milli sporcu Kenan Sofuoğlu, 17 Ağustos depreminin iki gün öncesi başlayan ancak depremle enkaza gömülen hayallerine tutunarak nasıl zirveye çıktığını anlattı...

Haber; Sabah
Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Kenan Sofuoğlu
Kenan Sofuoğlu
30 Ağustos 2016 05:44
Son güncelleme 30 Ağustos 2016 06:01
Kenan Sofuoğlu, 17 Ağustos'ta yıkılan hayallerini ve sonra sıfırdan kurduğu hayatını anlattı.

İşte Türkiye'nin şampiyon sporcusu Kenan Sofuoğlu'nun hayatı...

"Hikayem 1999 yılında başladı. İlk drag yarışıma katıldım. O zaman evde motorcu abilerim var. Benim de yarışmamı istemiyorlardı. Meslek Lisesi'ne gitmemi istiyorlar. Babamın tamirhanesi ancak kendisini ve iki kardeşimi idare ediyordu, benim başka bir yerden hayatımı kazanmam gerekiyordu. Ama hayalim abimler gibi yarışçı olmaktı. 
Kaderim Sinan abimin geçirdiği kaza sonrası sakatlanmasıüzerine değişti. Motor boşa çıkınca babama yalvardım ve yarışmak için ikna ettim. Drag yarışına katıldım ve kazandım. Ancak iki gün sonra 17 Ağustos depremi olunca 16 yaşında tüm hayallerim bitti. Ailece her şeyimizi kaybettik ama yaşıyorduk. Allah'a şükrettik, çalışır her şeyi baştan yaparız dedik ve üç kardeş tekrar yarışacak duruma geldik."

ANLAŞMADA KARDEŞ ŞARTI

O zaman bir firma bize sahip çıktı, üç kardeş olarak yarıştırdı. Rahmetli Bahattin abim anlaşma yaparken 'En küçük kardeşime de motor verip yarıştıracaksınız' şartını koşmuş. Bugün bir yerlere geldiysem ailem sayesindedir. Biz üç kardeş yarışırken aileme çok büyük baskı vardı. 'Nasıl izin veriyorsunuz' diye. Doğduğundan beri motorla büyümüş Bahattin abim evinin önünde karşıya geçerken bir arabanın çarpması sonucu vefat edene kadar... İnsanlar o gün anladı ki, eceli getiren motor değil! Ancak 2008'de diğer abim Sinan motor yarışında yaşamını yitirdi. Hayatı boyunca motordan inmeyen babam ise 54 yaşında kanser nedeniyle öldü.

NEDEN MOTO GP DEĞİL DE SUPERSPORT'TA YARIŞIYOR?

Herkesin çok merak ettiği bir konu var, 'Kenan nerede yarışıyor' diye... Dünyada 5 tane şampiyona var. Moto GP en popüler olanı, Formula 1 gibi özel araçların boy gösterdiği bir klasman. Benim yarıştığım ise Supersport... Mesela organizasyon, Türkiye'de bir yarış düzenler, 10-15 milyon Euro para kazanır. Türkiye onlara para getirmez çünkü yarışa katılan çok fazla Türk sporcu yok. Onlar 10-15 yarışçının olduğu İspanya, İtalya gibi ülkeleri tercih ediyor. Oralarda yılda üç yarış yapılır. Hangi Türk firması çıkmış daTürkiye'de motor sporlarına, sporculara destek vermiş! Rakamlar20-30 milyon Euro gibi çok yüksek... Şimdi bunları bilmedenoturdukları yerden 'Kenan Moto GP'de yarışamıyor' diye sallıyor.

BABAM CAMİYE GİDİNCE BİZ MOTORLA KAÇARDIK

Biz çocukken babamın tamirhanesinde o namaza giderken Sinan abimle motorları alıp kaçardık. O camiden gelmeden dönmüş olurduk. Ama kaza yaparsak sıkıntı olurdu. Babamı birçok kez müşterilerin kaza yaptığımız motorlarını satın almak zorundabıraktık. Allah rahmet eylesin, maddi açıdan hem bize çok destek verdi hem de kahrımızı çok çekti. Şimdi düşünüyorum, çocukken bu yaptıklarımız aslında ne kadar yanlış, ne kadar ayıp şeylermiş.

İLK SPONSORUM ABİMDİ

2003 yılında İzmit'teki Körfez Pisti'nde düzenlenen Balkan Şampiyonası'nda ilk üçe girip iki abimle birlikte kürsüye çıkmıştık. O günü unutamam. Bir diğer unutmayacağım kürsü ise 2007 yılında Almanya'da babamın önünde ilk kez kürsüye çıktığım yarıştı.Türkiye'deki şampiyonaları saymıyorum çünkü o yarışlar hep Sofuoğlu kardeşler arasında geçerdi. Gerçek bir şampiyona sayılmazlardı. İlk sponsorum Bahattin abimdi. Arabasını satıp beni yarışlara sokmuştu. Bir sezonun maliyeti 15 bin Euro idi, ki bu rakam bu organizasyon için pek bir şey sayılmazdı. 17-18 yaşında Almanya'ya gittim. Beş param yoktu. Dil bilmiyorum, çalışamıyorum. Bahattim abim harçlığımı yollardı.

EŞİM TUTKUMA SAYGI DUYUYOR

2002-2008 arası Avrupa'da yalnız yaşadım, o ara evlenmeyi çok istedim ama maddi zorluklar vardı. Annem sürekli 'yabancıya gitmesin' diye bana birisini arardı (Gülüyor). Kadere bakın ki, Hollanda'da yarışlarımı izleyen bir aile vardı, eşimle bu vesileyle tanıştık. Çocuğumuz nedeniyle artık yarışlarımı izleyemiyor. Ama yaptığım sporu nasıl sevdiğimi çok iyi biliyor.

AĞABEYLERİM ÖLECEKLERİNİ BİLİYOR GİBİYDİ

2001 senesinde Türkiye'de ekonomik kriz yaşandı. Motor sektörü bitti. Aile olarak birimizi Almanya'ya gönderip yarıştırabilirdik.Abilerim kendi haklarından vazgeçip beni Almanya'ya yolladı. Bu da kader işte, sanki kendilerinin erken yaşta öleceklerini bilir gibi haklarını bana devrettiler. Ailenin bir atımlık kurşunu vardı ve benim için kullanmışlardı. Oysa en yetenekli en başarılı olanımız Bahattin abimdi ama o da 'Kenan gitsin' dedi. Avrupa maceramız ve bütün kariyerimin temeli abilerimin bu fedakarlığıyla başladı.

BOYUM YETMEZKEN MOTORA BİNERDİM

Biz arabayla Sakarya'ya 1 saat 40 dakikada geldik. Sen motorunladönsen ne kadar sürer bu, ne kadar ceza yersin? 

Eğer kuralları hiçe sayarsam 30-40 dakikada İstanbul'da olurum. Uygun boşlukları bulup 360-370 kilometre hıza ulaşırsam tabi.. EDS beni o hızda yakalayamayacağı için ceza da gelmez. (Gülüyor) Bu işin şakası, böyle gitme bir şansımız yok tabii ki... Bana hep 'İlk kaç yaşında motor kullandın' diye de sorarlar ama hatırlamıyorum. Babamın Akyazı'da mobilet tamircisi vardı. Onların ortası açıktır, boyum yetmezken oraya oturup mobileti kullanırdım. Dünyaca ünlü yarışçılara bakın, hiçbiri böyle yetişmemiştir.
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam