Grekoromen güreş 120 kiloda bronz madalya kazanan Rıza Kayaalp, Olimpiyat Köyü'nde yaptığı açıklamada, kendisinden önce Londra'da mücadele eden Türk sporcuların da madalya kazanmasını istediğini belirterek, ''Benden önce de birçok madalya kazanılsın isterdim. Benim bronzumun bu kadar önemli olmasını gerçekten istemezdim. Ama benden önce hiç madalya gelmedi ve benim aldığım ilk oldu. İnşallah son olmaz, benden sonraki arkadaşlarımız da devamını getirirler'' diye konuştu.
Kendisinden önce madalya gelmemesinin üzerinde bir baskı oluşturmadığını anlatan Kayaalp, ''Selçuk Çebi'nin kaybetmesi biraz moralimizi bozdu. Çünkü kendisinden madalya bekliyorduk. O kaybedince biraz stres yaptık ama bir sonraki gün iyi konsantre olarak, elimden geldiğince iyi mücadele ettim ve bronz madalya kazandım'' ifadelerini kullandı.
''Yarı final maçına erken çıktım''
Rıza Kayaalp, ilk iki maçın ardından Kübalı rakibi Nunez Lopez ile yaptığı yarı final karşılaşmasına erken çıkmak zorunda kaldığını kaydederek, şöyle devam etti:
''Yarı final maçına çok erken çıktım. Onun da biraz zararını gördüm. 10 dakika aradan sonra maça çıktım. Ama Kübalı rakibimin böyle sorunu yoktu. Onu yenecek tek kişi bendim. Benim maçlarım biraz sıkı oldu. 10 dakika sonra da yarı finale çıkınca, benim için iyi olmadı. Bunların arkasına sığınmak istemiyorum. Olimpiyatlara geldik ve burada her şeye hazırlıklı olmalıyız. İlk devre yaptığım ufak bir hatadan dolayı yarı finali kaybettim. Belki de o devreyi alsaydım maç 3. devreye giderdi. Nasip buymuş. Önemli olan madalya almaktı.''
''Olimpiyat şampiyonluğu mutlaka...''
Hedefinin her zaman için şampiyonluk olduğunu dile getiren Kayaalp, şunları kaydetti:
''Her madalyadan sonra daha çok çalışıyorum. Hiçbir şekilde yaptıklarımın arkasına sığınmıyorum, yapacaklarıma bakıyorum. Dünya ve Avrupa şampiyonluklarını kazanmadan önce de, onların ikincilik ve üçüncülüğünü yaşadım ama sonra altına ulaştım. Burada da ilk madalyam üçüncülük oldu. İnanıyorum ki önümde 2-3 olimpiyat var ve elimden geleni göstererek olimpiyatta da altın madalya almak istiyorum. Avrupa, dünya şampiyonlukların yanına olimpiyat altını da koymak hedefindeyim. Olimpiyat madalyasını almadan da çalışmalarımı azaltmayacağım, artırarak devam ettireceğim. Madalyasız, derecesiz bir sporcu gibi yolumda ilerleyeceğim.''
''Günde 80-90 ton kaldırdım''
Olimpiyatlar için çok çalıştığını anlatan Rıza Kayaalp, ''Dünya Şampiyonası'nın 2 hafta sonrasında başladım çalışmalara. Bir antrenmanda 80-90 ton ağırlık kaldırıyordum. Hayatımın çalışmasını yaptım, tek hedefim altın madalya almaktı. Yarı finalin ilk devresinde hata yapınca o da moralimi bozdu. Elimi bağlattım ve çırpıldım. Eğer elimi bağlatmasam devreyi alırdım, ikinci devreyi kaybetsem de üçüncü devre de şansım olurdu'' ifadelerini kullandı.
''Rakibim benden çekiniyordu''
120 kiloda şampiyon olan Kübalı Nunez Lopez'in kendisinden çekindiğini belirten Kayaalp, ''Onu yenecek tek kişi bendim ama olmadı. Ufak tefek hatalar finalden ediyor ama bunlar tecrübe. Yaşım 23, daha 13-14 sene var önümde. Birçok derece elde ettim ama hiçbir zaman onların arkasına sığınmıyorum ve çalışmalarımı sürdürüyorum'' diye konuştu.
''Annemin sesini duydum''
Rıza Kayaalp, annesi Sevgi Kayaalp'in de dün maçını tribünden izlediğini hatırlatarak, ''Annem sponsorumun desteğiyle buraya geldi. Madalya aldıktan sonra konuştuk. Sahaya çıktığımda tribünde kendisini göremedim. Maç sırasında minderin ortasında annemin sesini duyuyordum, gözüm görmüyordu ama sesini duyuyordum. Bana moral verdi. Annem beni hiç yalnız bırakmıyor. Türkiye'deki tüm maçlarımda vardı yurt dışında ilk kez izledi'' diyerek sözlerini tamamladı.
Kendisinden önce madalya gelmemesinin üzerinde bir baskı oluşturmadığını anlatan Kayaalp, ''Selçuk Çebi'nin kaybetmesi biraz moralimizi bozdu. Çünkü kendisinden madalya bekliyorduk. O kaybedince biraz stres yaptık ama bir sonraki gün iyi konsantre olarak, elimden geldiğince iyi mücadele ettim ve bronz madalya kazandım'' ifadelerini kullandı.
''Yarı final maçına erken çıktım''
Rıza Kayaalp, ilk iki maçın ardından Kübalı rakibi Nunez Lopez ile yaptığı yarı final karşılaşmasına erken çıkmak zorunda kaldığını kaydederek, şöyle devam etti:
''Yarı final maçına çok erken çıktım. Onun da biraz zararını gördüm. 10 dakika aradan sonra maça çıktım. Ama Kübalı rakibimin böyle sorunu yoktu. Onu yenecek tek kişi bendim. Benim maçlarım biraz sıkı oldu. 10 dakika sonra da yarı finale çıkınca, benim için iyi olmadı. Bunların arkasına sığınmak istemiyorum. Olimpiyatlara geldik ve burada her şeye hazırlıklı olmalıyız. İlk devre yaptığım ufak bir hatadan dolayı yarı finali kaybettim. Belki de o devreyi alsaydım maç 3. devreye giderdi. Nasip buymuş. Önemli olan madalya almaktı.''
''Olimpiyat şampiyonluğu mutlaka...''
Hedefinin her zaman için şampiyonluk olduğunu dile getiren Kayaalp, şunları kaydetti:
''Her madalyadan sonra daha çok çalışıyorum. Hiçbir şekilde yaptıklarımın arkasına sığınmıyorum, yapacaklarıma bakıyorum. Dünya ve Avrupa şampiyonluklarını kazanmadan önce de, onların ikincilik ve üçüncülüğünü yaşadım ama sonra altına ulaştım. Burada da ilk madalyam üçüncülük oldu. İnanıyorum ki önümde 2-3 olimpiyat var ve elimden geleni göstererek olimpiyatta da altın madalya almak istiyorum. Avrupa, dünya şampiyonlukların yanına olimpiyat altını da koymak hedefindeyim. Olimpiyat madalyasını almadan da çalışmalarımı azaltmayacağım, artırarak devam ettireceğim. Madalyasız, derecesiz bir sporcu gibi yolumda ilerleyeceğim.''
''Günde 80-90 ton kaldırdım''
Olimpiyatlar için çok çalıştığını anlatan Rıza Kayaalp, ''Dünya Şampiyonası'nın 2 hafta sonrasında başladım çalışmalara. Bir antrenmanda 80-90 ton ağırlık kaldırıyordum. Hayatımın çalışmasını yaptım, tek hedefim altın madalya almaktı. Yarı finalin ilk devresinde hata yapınca o da moralimi bozdu. Elimi bağlattım ve çırpıldım. Eğer elimi bağlatmasam devreyi alırdım, ikinci devreyi kaybetsem de üçüncü devre de şansım olurdu'' ifadelerini kullandı.
''Rakibim benden çekiniyordu''
120 kiloda şampiyon olan Kübalı Nunez Lopez'in kendisinden çekindiğini belirten Kayaalp, ''Onu yenecek tek kişi bendim ama olmadı. Ufak tefek hatalar finalden ediyor ama bunlar tecrübe. Yaşım 23, daha 13-14 sene var önümde. Birçok derece elde ettim ama hiçbir zaman onların arkasına sığınmıyorum ve çalışmalarımı sürdürüyorum'' diye konuştu.
''Annemin sesini duydum''
Rıza Kayaalp, annesi Sevgi Kayaalp'in de dün maçını tribünden izlediğini hatırlatarak, ''Annem sponsorumun desteğiyle buraya geldi. Madalya aldıktan sonra konuştuk. Sahaya çıktığımda tribünde kendisini göremedim. Maç sırasında minderin ortasında annemin sesini duyuyordum, gözüm görmüyordu ama sesini duyuyordum. Bana moral verdi. Annem beni hiç yalnız bırakmıyor. Türkiye'deki tüm maçlarımda vardı yurt dışında ilk kez izledi'' diyerek sözlerini tamamladı.
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
