Gidişi suskun olmuştu ama...

Astana hocası Stanimir Stoilov, Fenerbahçe forması ile ilk resmi maçında ilk golünü Galatasaray'a atmıştı. Yine bir ilk için bu sefer Devler Ligi platformunda Galatasaray'ın karşısında...

Haber; Sporx.com
Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Gidişi suskun olmuştu ama...
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
30 Ağustos 2015 06:52
Son güncelleme 30 Ağustos 2015 13:28
"Gidişim suskun olmuştu ama dönüşüm muhteşem olacak"
 
Kadir Tapucu da belki o zamanlar bu şarkıyı yaparken sözlerinin ne denli etki yaratacağını hesap etmemişti. Kendisi hiçbir zaman muhteşem bir dönüşle müzik piyasasında adından söz ettiremese de Şampiyonlar Ligi'nde Galatasaray ile aynı gruba düşen Astana'nın teknik direktörü Stanimir Stoilov için şarkının sözlerindeki gibi bir şans doğdu. Nasıl mi? Eskilere gidelim...

 
1992/93 sezonu başlamak üzere. Yaz döneminde kulüpler yine transfer için harıl harıl çalışmakta. Fenerbahçe'de Metin Aşık ve Aziz Yılmaz ise bugünlere gönderme yaparcasına Partizan'dan yıldız hücumcu Doni Novak'ı alır. Ancak bu Fenerbahçe'i kesmez. Yönetim gözünü Levski Sofia ve Bulgar Milli Takımının müthiş sol kanadına; Stanimir Stoilov'a diker.
 
Fakat malum, o dönemler Avrupa'dan transfer yapmak o kadar da kolay değildir. Fenerbahçe yöneticileri tam 2.5 ay Stoilov'u transfer etmek için İstanbul-Bulgaristan seferi düzenler. İnsan geleceği gerçekten bilseydi, çıldırırdı. Sonunda hem Levski tarafı hem de Stoilov ikna edilir ve 600 bin dolar karşılığında oyuncu Fenerbahçe'ye transfer olur. Stoilov imza öncesi de dönemin tüm tıbbi olanakları kullanılarak tepeden tırnağa sağlık kontrolünden geçirilir ve heyet raporunu şu cümlelerle bitirir (Herhalde): "Taş gibi maşallah. Hele sol baldırları var ya..." Fenerbahçe Venglos'un 3-5-2'si için en uygun sol ayaklıları böylece bulur. Stoilov da kısa bir süre sonra herkesi kendisine hayran bırakacağı Uludağ kampına katılmak üzere bir süreliğine Bulgaristan'a geri döner.



Fenerbahçe sezon öncesi kampı için Uludağ'a konuşlanır. Kadroya bakıldığında Oğuz, Aykut, Rıdvan gibi isimlerin yanında Tanju ile bir önceki sezon kendisini teknik heyete beğendiren ve bir kez daha Bari'den kiralanan Gerson da vardır. Üstüne bir de forma numarası krizi çözülmüştür. Önceki sene 10 numarayı kimselere vermeyen Gerson o sezon başında 10 numarayı, Türk futbolunun efsane 10 numarası kabul edilen Tanju'ya bırakıp 8'e geçer. Fener'in bir zamanlar 10 numarası olan kaptan Oğuz ise bir önceki yıldan kalan 4'le devam eder. Tanju'dan boşalan 9 da Stoilov'a uygun görülür. Böylece de sorun çözülür. Kampta ise bambaşka çözülmeler vardır. Asıl numaraları Stoilov yapar, hem de futbol topuyla. İdmanlardaki performansı, sürati, sol kanadı hem ileri hem geri müthiş kat etmeleri ile Venglos'u mest eder; Tanju'yu yeni bir Altın Ayakkabı için umutlandırır. Böylesine bir kanatla oynayan hangi futbolcu gol kralı olmaz ki? Tanju da bir idman sonrası basına, "Bu nasıl bir şey ya? Ben böyle şey görmedim. Bu adam Türkiye'yi ayağa kaldıracak" der. Ama Stoilov daha ligin başında bir düşer; pir düşer...
 
Sonda söyleyeceğimizi başta söyleyelim; Stoilov'un futbol hayatı yaşadığı çok ciddi bir sakatlık sonrası bitme noktasına gelir. Ona değineceğiz ama önce Stoilov'u Fenerbahçe forması ile sahaya çıkaralım ve tarihin cilvesini şöyle biz izleyelim. 90'lı yıllarda (gençler hatırlamaz...) liglerden önce TSYD maçları oynanırdı. Ağustos'un 16'sını gösteren 1992 yılında da Fenerbahçe ve Galatasaray bir TSYD maçı için karşı karşıya gelmişlerdi. Fenerbahçe'de önemli transferler vardı. Galatasaray ise hem altyapısından yeni isimler çıkarmış hem de Bursaspor'un gelecek vaat eden forveti Hakan Şükür'ü transfer etmişti. Maçta açılışı Hakan yaptı. Okan, Novak'ı düşürünce penaltı oldu; Tanju skoru 1-1'e getirdi. G.Saray Hamza Hamzaoğlu ile mutlak bir gol kaçırdı. Devamında ise Aykut Kocaman'ın ara pasında 9 numaralı forması ile Stoliov ceza alanına girdi, Hayrettin'i çalımladı ve birkaç ay sonra tüm bağları kopacak sağ ayağı ile topu ağlara gönderdi. Bulgar oyuncu Fenerbahçe forması ile çıktığı ilk maçta ilk golünü, Şampiyonlar Ligi'nde Astana ile rakip olduğu Galatasaray'a atmıştı. Maçın devamında, Galatasaray Götz'le iki gol bulup 3-2 kazandı. Gollerden birisi geri pası kuralının kalktığı ilk senede, geri pasını elle tutan Engin'in hatasından doğan 'çift vuruş' ile diğeri ise Hakan'ı düşürüp penaltı yapan ve bir de kırmızı gören 'yine' Engin'in hatasından doğan penaltı ile geldi. Stoilov için bu maç, Türkiye'de iyi hatırlanacağı belki de tek anı olarak kaldı.
 
Fenerbahçe'de ancak 8 maça çıkabilen Stoilov, sarı-lacivertlilerin unutmak istediği Aydınspor maçında (Hayır, sahasında 6-1 yenildiği değil!) bahsettiğimiz o malum sakatlığı yaşadı. Bulgar oyuncu ilk yarının sonlarına doğru, sağ dizine aldığı darbe ile yerde kaldı ve maça devam edemedi. 20. dakikada yerini İlker Yağcıoğlu'na bıraktı ve Stoliov filminin dram dolu ikinci perdesi başlamış oldu. Sakatlıktan sonra 1 ay kadar futbol oynayamadı. 7-1'lik malum Sigma Olomouc maçıyla döndü ama orada da ancak 29 dakika sahada kalabildi. Bu maçtan 18 gün sonra bu sefer Beşiktaş derbisi için geçirdi sırtına formayı, yine olmadı; 26. dakikada yerini Hakan Temicer'e bırakmak zorunda kaldı. İşte o 26 dakika da Stoilov'un F.Bahçe forması ile son 26 dakikası oldu. Devamında 6 ay kadar sürecek olan sakatlık belası başladı.
 
Stoilov, yaşadığı bu talihsiz olayların ardından ameliyat olmak için Bulgaristan'a gitti. Yanında dönemin bir başka sakatı, Rıdvan Dilmen de vardı. Bulgar doktor ikisini de muayene etti. Stoilov'a ameliyat kararı verirken Rıdvan için şu cümleleri kuruyordu: "Sen bu dizlerle nasıl hala futbol oynuyorsun?" Zaten Rıdvan da o dönemde son futbolculuk günlerini yaşıyordu. Stoilov, F.Bahçe sağlık ekibinin de bizzat izlediği 2 saatlik ameliyattan geçti. Bir süre sonra kontrolleri yapıldı ve karar verildi; Bir daha eskisi gibi futbol oynayamaz! Sağ diz ön çapraz bağları kopan Stoilov 1 yıla yakın futbol oynayamadı. Bu arada Fenerbahçe ile sözleşmesi sürse de büyük sıkıntılar yaşadı 'Zaten gelirken sakattı' dedi, ona bir zamanlar 'kampın büyük yıldızı' diyenler... Bir süre parasını da alamadı. Fenerbahçe'nin Dardivof transferi için sözleşmesini feshetmek üzere sakat bacakla İstanbul'a getirildi. Birisine bacağını uzattığı, diğerinde umutsuzluğun ifadesi olan yüzüyle oturduğu iki sandalye, o günlerde ona en yakın tek şeylerdi... Olmayınca olmuyor işte...
 
1993 yılında idmanlara başlasa da Fenerbahçe padişahları yazmıştı bir kere fermanı, o yaz yeniden Bulgaristan'a, CSKA Sofia'ya döndü. Fenerbahçe sağlık heyetinin, "Daha da futbol oynayamaz" raporu yazdığı Stoilov tam 10 sene daha futbol oynadı. Hatta 2001'de Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Levski Sofia forması ile rakibi bile oldu. Bir zamanlar gol attığı Galatasaray'a karşı bu sefer stoper olarak çıktı maça... Hayatın Stoilov'a ne getireceğini hayatın kendisi bile bilmiyordu. 
 
Astana'yı tarihinde ilk defa Şampiyonlar Ligi'ne taşıyan Bulgar futbol adamı yeniden Türkiye'ye gelmeye hazırlanıyor. Gidişi suskun olmuştu ama bakalım dönüşü muhteşem olacak mı...

SERKAN AKKOYUN
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam