Aptalca transferlerle kulübü 100 milyon Euro borca sok, sonra Riva ve Florya’yı satarak sözüm ona büyük iş yap. Böyle kulüp yönetilmez. Şimdi göreceksiniz bak, Dursun Özbek bugün yarın Nazifoğlu-Riekerink ikilisi gönderip gündemi değiştirmezse adam değilim. Çünkü Özbek de artık işi öğrendi. Kaybedince başka ne yapacak?
Alın size üç puanlık bir futbol bilmecesi... “11’den 0’a en hızlı düşen nedir?..” Yanıt; “Galatasaray”!.. Maça 11 kişi çıktılar, sıfır futbol oynadılar. “11 puanlık maç” dediler, “0 çektiler”. Riekerink’i sıfırlamak da cabası. Toplasan hepsi doksan dakikada oldu bitti! Aslında pek de “beklenmeyen” bir şey değildi... Stajyer hocası, sakat yıldızlarıyla, Sneijder’siz Galatasaray’ın kazanma ihtimali %62’den, %42’ye yirmi puan birden düşmüştü maç başlamadan.
Elbette bir sürü sonuç çıktı maçtan... Birincisi, Galatasaray Sneijdersiz, Selçuksuz hatta Carole’suz olmuyor. İkincisi Riekerink ile hiç olmuyor. Bu kaçıncı maç ‘sayesinde’ kaybettikleri? Üçüncüsü, dün akşam takke düştü kel göründü ve Galatasaray’ın yiye yiye bitiremediği futbol mirası artık tükendi. Radikal değişiklik lazım bu takıma... Tepeden başlayarak.
Tabi Kayserispor için de sonuçlar var... Bir tanesini yazalım yeter; bu takım seneye üst sıralara oynar.
Galatasaray, dün gece çok şey kaybetti... Sadece 3 puan değil, hem seyircisinin desteği hem de birçok oyuncusunun saygınlığı bir 90 dakikada gidiverdi. Üstelik belki de siz bu satırları okurken Riekerink de gitmiş olacak. Dün geceye baktığımızda Galatasaray bir Anadolu takımı gibiydi. Zayıf, organizasyondan yoksun ve etkisizdi. Sneijder olmayınca takım, tam bir köy takımı.
Dün geceki tuhaflıklara, rezil oyuna rağmen çok garip bir şekilde Galatasaray, yine de bir puan alabileceği pozisyonu son saniyede kaçırdı. Maç sonuydu; Eren iyi vursa gol olurdu ve Galatasaray hiç hak etmediği bir puanı alabilirdi. Sonuçta Galatasaray, diğer rakiplerinin kaybettiği haftada kazanıp, avantajlı duruma geçebilirdi ama bundan sonra Galatasaray için şampiyonluk puandan öte psikolojik olarak çok zor... Hakem Hüseyin Göçek; bence son dakikada hata yaptı. Her ne kadar Eren elini koysa da bence rakibi itmiyor. Ama Hüseyin beraberlik golünü iptal ediyor.
Sahada Galatasaraylı futbolcuların kafaları çalışmıyor. Rakiplerinin ise çalışıyor. 20 golün 12'sini kafadan yemişler. Yalnız futbolcuların mı kafası çalışmıyor? Kenardaki hocanın da kafası çalışmıyor. Bu kadar çok kişinin kafasının çalışmadığı yerde başarının gelmesi çok zor. Şu anda Galatasaray'ın 1 tane santrforu var: Eren Derdiyok... Kenarda oturtuyorsun. İlk yarı orta saha yok. Defans dörtlüsünün önünde iki top yapamayan adam: Ciğerci ile De Jong. De Jong'dan çok güzel oturma odası takımı çıkar. İki tekli koltuk, bir de üçlü. Frikiği Tolga Ciğerci vuruyor. Ciğerci bu sezon vurduğu toplarda kaç tane gol yaptı!
İkinci yarı Riekerink mecburen değişikliğe gidiyor. Galatasaray biraz kıpırdıyor. Aslında ikinci yarı değişikliklerle oluşan 11'in maça başlaması gerekirdi. Ve hala Riekerink için niye ısrar ederler anlamıyorum. Galatasaray'a bir şok değişiklik lazım. Sneijder oynarsa bir şeyler yapıyorlar. E oynamadığı zaman ne olacak? Galatasaraylı futbolcuların bu Sneijder olayı kanlarına dokunmuyor mu acaba? Yani Sneijder varsa Galatasaray takımı var. Olmazsa diğer futbolcular dandik. O zaman Sneijder yok gibi de hazırlayacaksın takımı.
Hamza Hoca'yı gönderen, Mustafa Denizli ile yolları ayıran yönetimin yetersiz ve çapsız Riekerink'e bu kadar tahammül göstermesine aklım ermiyor. Bu Riekerink'in bizim görmediğimiz ya da anlayamadığımız bir özelliği mi var? G.Saray maça önde Eren arkasında Podolski ile başlamalıydı. 3 aydır topa vurmayan ayrıca futbol aklı bile olmayan Tolga Ciğerci'yi oynatmak ve takıma ısınan Josue'yi kulübede tutmak eğer Riekerink'in kararıysa ben bugünden itibaren bu hocayı Florya'ya bile sokmam.
Kayserispor'un orta alanda yaptığı prese karşılık Semih ve Hakan gibi defans oyuncularının sürekli olarak dikine paslarla de Jong ve Tolga'yı buluşturma çabaları rakibe pozisyon olarak geri döndü. Kayserispor orta alanı kalabalık tuttuğu için kenarları da kullanmayı beceremeyen Galatasaraylı oyuncular hiçbir varlık gösteremedi. Çünkü Sergen Yalçın, Podolski'ye göre oynanan sistemi iyi etüd edip G.Saray'ın etkinliğini yok etmişti..
Mental olarak oyuncuları iyi hazırlayamayan Riekerink suçlu tamam ama böyle bir fırsatı yakalamışken hiç bir gayret göstermeyen, ruhsuzlukta sınır tanımayan oyunculara ne demeli. 89. dakikada Eren'le gelen gol ve ardından gelen baskı biraz geç oldu. Rakiplerin altın bir tepsiyle sunduğu gel bu yarışa iyice ortak ol fırsatını tepen Galatasaraylı oyuncular ve de teknik heyet tebrikler hepinize....
GALATASARAY için büyük fırsatın maçıydı. Kritik ve zor haftalar öncesi kazanarak zorlu 5 haftalık periyoda avantajlı girme şansıydı. Böyle bir haftada, oyuncuları sadece biraz motive edersin ve çok şey anlatmaya gerek kalmaz. Galatasaray’da Sneijder ve Selçuk’un olmayışının etkisinin ne ölçüde olacağını iki kişi belirleyecekti. Sergen Hoca ve Riekerink.